folder Tahribat.com Forumları
linefolder Genel
linefolder Ahmet Altan - Ezan



Ahmet Altan - Ezan

  1. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    ByALeX
    ByALeX's avatar
    Kayıt Tarihi: 24/Ağustos/2005
    Erkek

    Ahmet Altan arada bir öğlenleri Kadıköy'deki Osmanağa Camii'nin yanına gitiğini ve orada dinlediği ezanın kendisine huzur verdiğini yazdı. İşte güzel ve duygusal bir ramazan yazısı: 
     
    --------------------
     
    Arada bir öğlenleri Kadıköy'deki Osmanağa Camii'nin yanına gidiyorum.

    Oradaki müezzinin sesini seviyorum.

    Ezanı kendine has bir tarzda, araları biraz uzatarak ve çok güzel okuyor.

    Cumaları söyleyişi sanki daha da tatlılaşıyor.

    Güzel söylenen ezanı seviyorum.

    Benim her öğlen gidip ezan dinlememin bir hediyesi gibi biraz önce gelen bir paketten Ahmet Özhan'ın söylediği ilahilerin başında ezan çıktı.

    Şimdi onu dinliyorum.

    Bir ney taksiminin ardından ezan başlıyor.

    Çocukluğumu hatırlatıyor biraz bana.

    Akşam ezanından sonra boşalan kömür kokulu sokaklarda, iyice gölgelenen alacakaranlık kaldırımlarda ağır ağır yürüyerek eve giderdim.

    Hep benimle kalacak bir yalnızlığın kokularını, seslerini ve kurşuni rengini içime sindirirdim.

    O seslerin içinde ezan da vardı.

    Hep de orada kaldı sanırım.

    Din, benim gibi mahcup bir sevgiyle uzaktan bakanlara bile huzur verici, insana hem yalnızlığını hem sonsuzluğunu anlatan bir tesirle dokunuyor yaklaştığınızda.

    Çok sık olmasa da bazen geceleyin camiye giderim.

    Işıklarının çoğu sönmüş, kandil misali birkaç lambayla aydınlanmış o büyük kubbenin altında yalnız başıma otururum.

    Öyle otururum.

    Her şey sonsuzluğun kuvvetli ışığı altında solgunlaşana kadar halıların üstünde bağdaş kurup beklerim.

    Ve, o sonsuzluğu bir yalnızlık içinde hissetmekten hoşlanırım.

    Tanrı, evinin kapılarını bazen açar, bazen açmaz bana.

    O saatte camiye giremeyeceğimi bana bir hoca efendi ya da bir bekçi söylese de, ben onu tanrının söylediğini düşünürüm.

    Kapılar açılmadıysa, "bir kırgınlık var" diye geçiririm içimden.

    "Onu kıracak bir şey yaptım, onun için açmıyor kapısını."

    Hiç zorlamam.

    "Peki" der ayrılırım.

    Bilirim ki o kapılar yeniden açılacaktır.

    Bir gece gittiğimde beni buyur edecektir.

    Şefkatli bir ses "hadi açayım kapıları" diyecektir.

    Bundan hiç kuşkulanmam.

    Kendimden kuşkulanırım.

    Bir dindar gibi gitmem oraya, ibadete, dua etmeye gitmem.

    "Sana inanıyorum" demeye de gitmem.

    Bir şey istemeye de gitmem.

    O'ndan korkmam, ölümden korkmam, korktuğumdan gitmem oraya.

    Hiçbir nedeni yoktur gitmemin.

    Giderim sadece.

    Kokusunu, ışığını, huzurunu, sonsuzluğunu sevdiğim için giderim.

    Söylenmeyen bir ezan duyarım o sessizliğin içinde.

    Kömür kokulu sokaklarda dolaşan bir hayali görürüm.

    Hayatla ölüm iki küçük çocuk gibi oturur karşıma.

    Ben onların başını okşarım.

    O benim başımı okşar, öyle hissederim.

    Öyle otururum.

    Bir şey söylemem O'na.

    Ne söyleyeyim?

    Kim olduğumu biliyor, günahlarımı biliyor, her şeyi biliyor.

    "Sen inançsız birisin, niye geldin evime" demiyor.

    O demez.

    Bazen kapılarını açıyor.

    Bazen onu kıracak bir şey yaptıysam eğer kapılarını açmıyor bana.

    Sessizce uzaklaşıyorum.

    "Bir dahaki sefere" diyorum, "açacak kapılarını".

    Açmasa da açana kadar gideceğim.

    İnançsız biri için tuhaf inançlarım var benim, en açılmayacak gibi görünen kapıların bile çok istersen, samimiyetle istersen, dürüstlükle istersen açılacağına inanırım.

    Ve, ne dindarlara yapılan zulmü anlarım, ne de dindarların yaptığı zulmü.

    Dinin yanında, çevresinde, içinde bir zulüm olmasın isterim.

    İnan ya da inanma ama dine dokun.

    Korkulacak bir şey yok.

    Türbanlı çocukta da, oruç yiyende de korkulacak bir yan yok.

    Korku dinden uzak bence.

    Geceleri camiye gittiğimde, o loş ışıkta, sonsuz bir aydınlığın bütün hayatı solgunlaştırdığını gördüğümde korkmam ben.

    Kimse korkmaz.

    Hayat ve ölüm iki küçük çocuk gibi oturur yanıma.

    Onlara gülümserim.

    Belli belirsiz bir hüzün, neye olduğunu bilmediğim bir özlem, derin bir şefkat hissederim.

    Bir şey söylemem.

    Bir şey istemem.

    "İnançsız" olduğumu içimden bile geçirmem, yapmam böyle bir kabalık, O da hatırlatmaz zaten.

    Öyle otururum.

    Bir konuğum ben orada.

    Bazen kapısını açar, bazen açmaz.

    Yakında gene gideceğim.

    Bakalım açacak mı kapılarını.

    Yoksa bir "kırgınlık" mı var aramızda...


    Alim ile Sohbet Etmek Zümrüt ile incidir, Cahil ile Sohbet Etme Günde Bin Can incitir. Alim ile Sohbet Etmek Mertebe, Cahil ile Sohbet Etme Dönersin Merkebe, Eşek Alim Olmaz Kitap Taşımakla Tekkeye, insan da Hacı Olmaz Gitmekle Mekkeye.
  2. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    caves
    caves's avatar
    Banlanmış Üye
    Kayıt Tarihi: 23/Haziran/2008
    Erkek
    guzel bir çalışma ellerine SAğlık..

    www.tahribat.com
  3. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Rmk
    Rmk's avatar
    Kayıt Tarihi: 27/Ağustos/2005
    Erkek
    birilerinin kalemsörü .neticede..halkin ilgisini cekermi yazdiklari pekala ceker..

    Koyun gibisin kardesim, gocuklu celep kaldirinca sopasini sürüye katiliverirsin hemen ve adeta magrur, kosarsin salhaneye. Dünyanin en tuhaf mahlukusun yani, hani su derya icre olup deryayi bilmiyen baliktan da tuhaf. Ve bu dünyada, bu zulüm senin sayende. Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eger ve hala sarabimizi vermek için üzüm gibi eziliyorsak kabahat senin, -demege de dilim varmiyor ama- kabahatin
  4. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    VoLaTiLe
    VoLaTiLe's avatar
    Kayıt Tarihi: 31/Ağustos/2005
    Erkek

    Tanrı yerine Allah lafzını kullansa, sanki eteklerindeki taşlar dökülecek.

    Kadınların kalçasından, iç organlarından bahseden gözlüklü, kel ve sapık birinin bunu yapması pek hayret verici bir durum değil.


    Wellcome to Digital Hell! I"am Real VoLaTiLe Help!
  5. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    bugrahan45
    bugrahan45's avatar
    Kayıt Tarihi: 26/Haziran/2007
    Erkek

    ne oluyor bu altanlara?

     

    güzel bir yazı olmuş. 


    .
  6. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    amele_2
    amele_2's avatar
    Kayıt Tarihi: 01/Eylül/2005
    Erkek
    güzel yazmış.. hayır ola inşallah.. :|

    Ardından yüz köpek havlamayan kurt, kurt sayılmaz..
  7. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    lordvader89
    lordvader89's avatar
    Banlanmış Üye
    Kayıt Tarihi: 02/Mayıs/2007
    Erkek
    Çok içinden gelerek yazdığı apaçık ortada :S Etkileyici bir yazı...
Toplam Hit: 2346 Toplam Mesaj: 7