folder Tahribat.com Forumları
linefolder Derin Konular
linefolder Portsmouth Futbol Kulubünü II.Abdülhamid Mi Kurdu?(Alıntı)



Portsmouth Futbol Kulubünü II.Abdülhamid Mi Kurdu?(Alıntı)

  1. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    tugra
    tugra's avatar
    Kayıt Tarihi: 08/Eylül/2007
    Erkek
    Yer Yıldız Saray’ı. Saat gece  biri gösteriyor. Saray’ın koridor ve bir odası hariç, diğer her tarafı karanlık. Koridor ve tek odada yanan  gaz lambaları ve mumlardan sızan ışık, zifiri karanlığı ve kasvetli havayı adeta deliyor. Dışarıda hafif bir lodos var. Rüzgarın ıslığı bahçedeki ağaçların dallarını neşelendiriyor. Her yerde sessizlik hüküm sürüyor. Çıt çıkmıyor…

    Bu derin sessizliği iki kişinin ayak sesleri bozuyor. Ayak sesleri ışığı yayan tek odaya doğru yöneliyor. Ve nihayet odanın kapısına bir el iki kere vuruyor: Tak!Tak!

    İçerinden ise kendinden emin ve gelenleri bekler bir tavırla,  gür bir ses tonu yankılanıyor:     “Gir!” Kapı hafifçe aralanıyor ve gelen iki kişiden biri olan Yaver Ali Rıza Efendi odaya giriyor. Diğer kişi kapı dışında bekliyor. “Gir” sesinin sahibi ise 2. Abdülhamid Han…Ali Rıza Efendi kısık bir ses tonuyla; “Hakanım, beklediğiniz DERVİŞ geldi” diyor. Abdülhamid Han bunun üzerine: “Bekletme hemen içeri al misafirimizi” karşılığını veriyor. Yaver Ali Rıza, Derviş’i içeri buyur ediyor. Derviş, “Destur Sultanım” diyerek sağ ayağını  kapıdan içeri atarak odaya giriyor. “Selamünaleyküm geceniz hayır olsun Sultanım” diyor.

    Abdülhamid Han karşılık veriyor: “İnşallah  ‘hayır’ gecemize sizinle teşrif etmiştir.” Derviş,  “İnşallah” diyerek sağ elini kalbine götürerek Mevlevi usulü baş kesiyor ( baş eğiyor)… Abdülhamid Han oturduğu yerden doğrulur gibi yapıp, Derviş’e eliyle yanındaki koltuğu oturmasını işaret ederek; “Buyurun”  diyor. Derviş; 75-80 yaşlarında,  ak saçlı, kalın ak kaşlı,  pos bıyıklı ve seyrek bir parmak uzun ak sakallı, kırmızı yüzlü, bodur sayılabilecek orta boylu fiziksel özelliklere sahip bir şahsiyet.

    Derviş, Hakan’ın işaret ettiği koltuğa, “Bismillah” diyerek oturuyor. Sultan Abdülhamid Han, Yaveri Ali Rıza Efendi’ye sesleniyor: “SIRDAŞ gelsin!”   ve  ekliyor; “Yaver, tez hazırlığını yap, yarın sabah Rumeli’ye, Selanik’e hareket edeceksin!” 

    Yaver Ali Rıza tebessüm ve hüzünle karışık bir ses tonuyla: “Ferman Devletlimindir,”  diyerek geri adımlarla büyük bir edep içerisinde dışarı çıkıyor…

    Kapı tekrar iki kere vuruluyor: “Tak!” “Tak!” İçeriden yine aynı sesin sahibi: “Gir!” diyor. Kapı açılıyor; uzun boylu, siyah uzun paltolu, 60 yaşlarında, pala bıyıklı, bir dinç ihtiyar içeri  giriyor…


    *

    Yıl 1912.

    Yer Beylerbeyi Saray’ı. Saat gece bir. Ulu Hakan, üç yılı biraz aşkın bir zamandır kaldığı Selanik’teki Alatini Köşk’ünden İstanbul’a dönmüştü.Yıldız Sarayı’ndaki buluşma sanki tekrarlanıyordu. Yıldız Sarayı’ndaki o gecenin tablosu, bir kez daha oradakilerin gözleri önünde canlandı. Ama aradan geçen zaman süresince bir çok farklılıklar da  olmuştu. Derviş artık iyice yaşlanmıştı. Sırdaş’ta; o 60 yaşlarındaki uzun boylu, siyah uzun paltolu, pala bıyıklı,  dinç ihtiyar değildi. Abdülhamid Han da belki o gür sesini kaybetmişti ama hüzünlü mağruriyetini hala muhafaza ediyordu. Derviş ve Sırdaş, Sultan’ın gösterdiği koltuklara oturmuşlardı. Sultan Abdülhamid Han, Sırdaş’a dönerek; “Aç bakalım Kara Kaplı Defter’i”  dedi. Sırdaş; “Ferman Sultanımındır’ diye cevap verdi. Abdülhamid Han göz ucuyla Derviş’e baktı. Bu bakışı fark eden  Derviş’te baş eğerek saygıyla; “Ferman Padişahımındır” diyerek elini kalbine götürdü. Abdülhamid Han, sanki bilerek göz ucuyla bakmış gibi karşılık verdi:  “ Koca Derviş, yıllar önce bana ; ‘seni tahta padişah olarak oturtmuyoruz. Seni buraya yeni kurulacak Cihan Devleti’nin temellerini atman, Osmanlı’nın yıkılışını uzatman ve dünyayı oyalaman için Hakan olarak oturtuyoruz’ demiştiniz.” Şimdi ise; ‘padişahım’ diyorsunuz, diyerek sanki yıllar öncesinin içinde kalan ukdesini; biraz sitem biraz içine sindirmiş biraz da Koca Derviş’in hafif edepli tebessümünden anlaşılan;  latifeli,  bir anlamla Abdülhamid Han’ın  bu kelimeleri sarf ettiği gözlerden kaçmamıştı.

    Hakan kafasını sallayarak, Sırdaş’a : “Sıradaki nedir?” diye sordu. Sırdaş elindeki siyah deriden yapılmış, altın  kaplama sırma ile Ay Yıldız’lı işlemeli, kenarlarında dört adet yine sırma Hilal işlemeli, ‘Kara Kaplı’ denilen defteri açtı. Bir çok kağıttan birini çekerek okumaya başladı:

     


     


    (Kara kaplı…Ortadaki Büyük Osmanlı Ayyıldızı Osmanlı Devleti’ni,dört hilal de dünyanın dört köşesinin sembolü)


    “ Hakanım, 1890’lar…İngiliz sinsiliğine karşı taarruz planı…” Hakan’ın “Oku!” talimatı üzerine, Sırdaş devam etti: “İngilizlerin gizli teşkilat grubu, İstanbul’da  Spor Fitbol Takımı kurup, fiili ( operasyonel) ve bilgi toplama istihbarat çalışmaları yaptıkları tespit edildi. Rum ve Ermeni gençlerden oluşan bu takım; İstanbul ve Ali Osmaniye’de bir çok zarara (karanlık olaya ve faaliyete) imza attılar.” Yüce Hakan emir buyurdu: “Derhal İngiltere’de bir Fitbol Takımı  kurulsun, ‘Gök Ordu’ denile ismine. Teşekkülü için masraflar Devlet-i Aliye’nin hazinesinden icra edile.” Bu konuşmadan üç gün sonra Sırdaş; “ Takımın arması uygun mu Hakan’ım?” diyerek avucunda; kırmızı düğmeye benzer, Hilal ve Yıldızdan oluşan, kehribarımsı bir maddeden, küçük bir akçe büyüklüğünde parçaları göstermiş…”(aşağıdaki resim)  

     

     

     


     

    Hakan ise;  “ Osmanlı Ayyıldızı’na (biraz ek yapsanız, dört iklim,dört diyarı remzeden bir şekle soksanız), bu yıldızı 8 köşeli yapsanız, daha iyi olmaz mı?” demiş, “Ferman Sultanımındır” denilerek çalışmalar başlatılmıştı…


    Yıl 2009…

    “İngiltere’de araştırdım. Abdülhamid Han'ın kararını verdiği Futbol Kulübünü andıran takım vardı İngiltere'de... Arması ve renkleri tıpkı Sırdaşın kayıtlarındaki gibi…
    Tabi bu takım hakkında bir çok rivayetler bulunuyor. Ama anlaşılan bu takım belki de hem  Osmanlı’nın (İngiltere'ye uzanan büyük hedeflerinin bir işareti) ama en önemlisi, Ulu Hakan’ın (İngiliz istihbaratına) karşı deklarasyon operasyonuydu,”  düşüncesi bende kuvvetli bir kanaate dönüştü. İngilizler, casuslarıyla İstanbul’da ‘oyun’ oynarken kendi    anavatanlarında mukabele-i bilmisil faaliyeti ruhları bile duymamıştı. Başka bir deyişle, İngilizler, casuslarıyla İstanbul’da ‘aşık’ atarken, kendi ülkesinde ‘kaşık’ atanları ıskalamışlardı.

     

        Şu anda İngiltere'de bulunan Futbol kulüplerinden birinin amblemi aşağıda görülmektedir. 1. Ligde bulunan Portsmouth FC; Ay-yıldızlı amblemi ile dikkati çekmektedir… ( Alıntıdır..)


    anlamayana Davul Zurna Saz ...
  2. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    lordvader89
    lordvader89's avatar
    Banlanmış Üye
    Kayıt Tarihi: 02/Mayıs/2007
    Erkek
    baya bi şaşırttı bu haber beni.
  3. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Gizem
    sLeymN
    sLeymN's avatar
    Kayıt Tarihi: 31/Mart/2008
    Erkek
    tamam da bundan tbt ye ne :D bir buyumuz eksikti :D

    Cehennemin dibine kadar yolum var daha.. || Nasılsa her yalnız kendine sürgündür Asmera unutma.
  4. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    ultrAsker
    ultrAsker's avatar
    Kayıt Tarihi: 14/Ağustos/2005
    Erkek

    sLeymN bunu yazdı:
    -----------------------------
    tamam da bundan tbt ye ne :D bir buyumuz eksikti :D
    -----------------------------

     

    bugun senin gibiler için konu açıldı hiç okumamışsın anlaşılan...

     

    neyse yazıya yorumum şu ki acaba kaynakları neler? çünkü çok şaşırttı ve nedense inanasım geldi çünkü yabancı bir oluşumda ay yıldız çok ilginç geldi dikkat edince...


    i ve got nothing against god. its his fan club i cant stand.
  5. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    O Şimdi Astek
    deja-vu
    deja-vu's avatar
    Kayıt Tarihi: 07/Aralık/2007
    Erkek
    güzel bilgi eline sağlık dostum.Bir kurcalamak lazım aslında...

    Almanya Fatihi
  6. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    sirpence
    sirpence's avatar
    Banlanmış Üye
    Kayıt Tarihi: 04/Mart/2007
    Erkek
    daha önce beşiktaşı kurdurduğunu duymuştum ama:W
  7. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Opter
    Opter's avatar
    Kayıt Tarihi: 28/Mayıs/2008
    Erkek
    Bende çok şaşırdım :|

    Adalet dolu dünya, merhamet dolu dünyadan daha büyüktür. | Kuşandık sarı laciyi, Saraçoğlu yokuşlarında...
  8. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Sosyopat
    Sosyopat's avatar
    Kayıt Tarihi: 28/Mayıs/2008
    Erkek
    Abdülhamid Han'ın ne kadar zeki bir insan olduğunu bilmekle beraber, bu bilginin doğruluğuna inandırır beni. Gerçekse hiç şaşırmam. Çünkü Osmanlı gibi bir devleti o kadar zorluk altında 32 yıl daha ayakta tutan bir insan bunu da yapabilir. Ayrıca Abdülhamid Han'ın IRA ya da destek sağladığı hakkında da söylentiler var bildiğiniz gibi. Aslında bu 2 olay birbirini tamamlıyor. İngilizler Osmanlı'yı yıkmak için futbol takımı kurmuşsa Hem Futbol takımı hemde IRA'ya destek İngilizleri yıpratmak adına yapılan çalışmaların adımları olabilir..

    Eğer En İyisi Olmak İstiyorsan Sana Saygı Duymalarını Sağla, Saygı Duymalarını İstiyorsan Kimseye Saygı Gösterme, Kimseye Saygı Göstermezsen Saygıyı Sen İcat Ettin Zannederler
  9. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Seastar
    Seastar's avatar
    Kayıt Tarihi: 08/Ekim/2005
    Erkek
    Maçlarını yakından takip eden biri olarak bende bir Türk tarafından kurulduğunu ya da bir sebep olduğunu duymuştum. Maçlarında taraftarlar Türk bayrakları bile açıyolar.
  10. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    WoW
    WoW's avatar
    Kayıt Tarihi: 22/Eylül/2007
    Erkek

    ilginç bi araştırmak lazım aslında gugıl amcadan fln wikipediaya fln bi bakiim :D

     

     

    portsmouthun kuruluş 1898 sende 1912 yazıo bu takvimin farklılık olayımı hani 93 harbi 1877-78  yıllarında oluoda 93 harbi denilio ya onun gibi bişimi bu tarih olayıda  


    Neden Ben?
Toplam Hit: 2454 Toplam Mesaj: 10