folder Tahribat.com Forumları
linefolder Vukuatlar
linefolder Yılbaşı Seyehatnamesi..



Yılbaşı Seyehatnamesi..

  1. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    NaZi_
    NaZi_'s avatar
    Kayıt Tarihi: 15/Şubat/2010
    Erkek

       Merhaba !

       Uzun zamandır bu yazıyı açıp okumamıştım. Geçen gün, aslında sadece bu seyehatname için kullandığım siyah kaplı defterimi buldum. Sayfaları tükettikçe hoşnutluk duygusu dudaklarımda ve göz çevremde yerini aldı. Ben de sizinle paylaşmak istedim.

       2011 yılına gireceğimiz günün sabahı aynı tempo ile çalışıyordum ve akşam için herhangi bir planım yoktu. Beni planlarına dahil etmek isteyen kimse de yoktu. ''Yalnızdım'' demiyorum. İstesem birşeyler düzenleyebilirdim ama bezginlik, sınırlarımda egemenlik sağlamıştı. Herneyse. Fazla akıl bulandırmadan başlayalım...

       ''Yeni bir yıl, ruhumun rutubetli duvarlarına kazırcasına attığım bir çizgi daha...''

       Yılbaşı gecesi gidip görülebilecek en aşırıya kaçan yer neresidir ? Taksim.

       Son zamanlarda çok fazla önem göstermediğim saçlarıma şöyle bir baktıktan sonra gecenin ilizyonuna doğru yola koyuldum. Giyim tercihimden olduğunu sezdiğim üzre sadece ellerim üşüyordu. Sanki soğuk hava, yalnızlığıma laf sokuyordu.. Otobüs durağına vardım ancak ilginç bir durum yaşandı. Özel aracınızın söylediğiniz saat ve dakikada kapınızın önünde olması gibi, otobüsün gelişi ile benim durağa varışım aynı ana denk geldi. İnanılır gibi değil. Sanırım bu da
    benim bal kabağım. İçine girdiğimde otobüs kıllı bir post gibi sarmaladı üşüyen ellerimi ve bedenimi. Cebimdeki bütün paralardan birini şoföre uzattım, gülümsedi. Bir arkadaşının yolcunun birinden elli lira aldığını ve paranın fotokopi çıktığını söyledi. Sanırım sahte demek istiyordu. Ardından şoför bozuk paramın olup olmadığını sordu. ''Malesef'' diyerek geçiştirdim. Yolculuğun heyecanını bastırması için aldığım diyet bisküvim ve donan ellerimin iyice hissizleşmesine neden olan ufak boy suyum hemen işlerine koyuldular.

       Kafamda, gecenin gidişatı ve yapacağım keşif tadındaki gözlemlerin tatlı heyecanından kaynaklı bir karışıklık oluşmuştu. Gerçi hakkımı yemeyin ! Heyecanlanmamak elde değil...

       Daha önce yılbaşı gecelerim evimizin televizyonlu odasında, kuruyemiş ve meşrubat eşliğinde geçirilirdi. Bu tam anlamı ile bir yenilikti. Taksim'e gitmek bir yenilik değildi. Yanlış anlaşılmasın. Bundan önce bahsi geçen semt ile ilgili çılgınca anılarım olmuştu ancak, bu sefer 365 günün en özel 1 gecesi için hazırdı. Yaşanılabilecek tüm iyi ve kötü olayları barındırabilecek tek 1 gece. O gece içimdeki karamsarlık, kötülüğümle arkadaş olacaktı. Bir planım yoktu. Halen. Sadece ihtimallerin yüzüme komik yansımaları. Yalnız başımaydım ve bunu bozabilecek herhangi bir uğraş da vermemiştim.

       Yolculuk gayet olağan geçiyordu ki, her bir koldan saldırıya geçen düşünceler arasında birşey anımsadım. Tam da durumuma uyan birşey;

       ''İnsan yalnızken, Şeytan'ın ta kendisidir !''

       İlk duyduğumda bu kadar hak vermemiştim ancak, aklımdan geçenler de pek yenilir yutulur cinsten değildi. Belki de gerçekten o gece Şeytan'ın ta kendisiydim ve herhangi bir yanık kokusu da almıyordum. Merak duygusunun heryanımı sardığını hissediyordum. 10'a kadar sayması şartı ile rengarenk şekerlerden bir avuç vaad edilen veletler gibi, 10 dan geriye saymak için sabırsızlanıyordum. Gelgelelim benim şekerlerim simsiyahtı.

       Olay mahaline vardığımda siyah boncukları kopup heryana dağılmış bir tesbih gibi dağılmıştı şekerlerim. Gördüğüm muhteşemdi. Eli ayağı kesilmek bu olsa gerek. Yılbaşı maymunları gerekli süslemeleri tamamalamış, umutlu kalabalığa tam olarak istediklerini vermişlerdi. Yakın temaslarım nedeniyle burnuma doluşan kadın parfümleri, karışık aromalı meyve suyu gibiydi. Temas etmem sapıklığımdan değil, kalabalığın aşırılığındandı. Bir araya gelip, gecenin keyfini çıkarmayı hedefleyen kadınlar ve adamlar. İşte bahsettiğim buydu. Yani yalnız olmak, böylesine gruplaşmış bir kalabalığın arasında farklılıktı. Yüzündeki şok olmuşluk ile çekilen fotoğrafların flaş ışıkları birbirini tamamlıyordu. her kareye takılıp kalmış yalnız bir adam..

       ''İnsan yalnızken, Şeytan'ın ta kendisidir !''

       Bu sloganlaşmış düşünce, gece ilerledikçe kendini bana ispatlıyordu. Cinepop sinemnalarını basmak, yiyişen her çifti rencide etmek istiyordum. kilisenin kör bir bölgesinde, birbirlerini keşfetmeye çalışan çiftler hayal ediyordum. Uğultular şehvetin ana melodileri gibi tahrik ediciydi. Kafanızı kaldırdığınızda, camlardan sarkan ve kendilerini pazarlayan bir sürü kadın görebiliyordunuz. Ulu orta yapılan bu ticaret, kimseyi incitmiyor, rahatsız etmiyordu. Yanıbaşımdan geçen fahişeler, belki de beğenisine takıldığım eşcinseller. Hepsi oradaydı işte ! Bu karanlık gecede hepimiz oradaydık.

       Tam bu düşünceleri yoğurmakla meşgulken yanımdan geçen bir kadının bakışlarını farkettim. Uğultunun arasından seçebildiğim kadarı ile '' Ay ne şeker '' diyordu. Yüzümdeki şok olmuşluk ile kadına karşı takındığım yabancı tavır nüfus cüzdanıma kadar yayılmış olmalı ki, '' ay duydu. İnşallah Türk değildir '' diye devam etti. Kuşkulandırmayacak bir hareketle Ukrayna, İngiltere veya bir İspanya vatandaşına dönüşüverdim. O gece hiçbirşeyin önemi yoktu. Ne yanlış ve abes davranışların, ne yanlış anlaşılmaların, ne de kötü Türkçe'nin. Hiç bir zaman alamayacağınız bir otomobille test sürüşüne çıkmak gibi anlık bir özgürlük. İşte bu yüzden insanlar olabildiğince doğaldı.

       ''Belki yaşıtları gibi davranmayı sevmese de ağır davranıyordu ancak, bu gece tam bir çocuktu.''

       Sağlıklı yaşam adı altında spor ve diyet yapan bir kadın düşünün. O gece tüm uğraşlarını 5 cmlik bie mini eteğin ve transparan bir blüzun içine sığdırmıştı. Otoriter kadın bu gece tam bir fahişeye benziyordu. Aslına bakarsanız tüm kadınlar öyleydi. hatta tüm erkekler. Enteresan bir şekilde adresini ''Camii'den sağa dönünce 100 metre aşağıda'' şeklinde aklıma kazıdığım genel evin sokağına girdim. Kafamı kaldırdığımda iki bacak arası sermaye sahiplerini göremedim ancak, kapının önündeki kuyruk o gece izinli olmadıklarını ispatlıyordu. Sanırım bütün odalar doluydu. Polis teşkilatının çok daha önemli işleri olsa gerek...

       Konusu açılmışken o gece çok fazla polis memuru, karanlığa ışık tutmaya çalışıyordu. Öyle çoklardı ki, her sokak başında en az iki ekip aracı görmeniz mümkündü. Ara sıra yaka paça götürülen zanlılar da görüyordum. Her seferinde seyehatnameyi karaladığım defterimi kontrol ediyordum ki, bunun saçma olduğunu arka cebimdeki cüzdanımı kontrol etmek aklıma gelince anlamıştım.

       Saat 11:50 olduğunda heyecanlı kalabalık iyice çığrından çıkmaya başlamıştı. Televizyonda görmeye alıştığımız ''kaliteli'' (veya kendilerini öyle sanan) insanların aksine, teknik ile alakası olmayan dansları ve amaçsız bağırışları ile binlerce insan otobüs duraklarının olduğu bölgeye hücum etmişti. Yüksek güçteki 5 büyük ses sistemi dikkatimi çekti. Geniş otobüs durak alanının etrafına, dev ekranın tam altına konumlandırılmışlardı. Bu yüzden tüm insanlar geri sayımı burada yapmak istemişlerdi.

       Anlamsızca başladığım keşif, 10'dan geriye sayımla birlikte sona erdi. 10, 9, 8....3, 2, 1. O son 1 saniyede Dünya'nın durduğunu hissettim. Tanrı şu an hakkımızda ne düşünüyor olabilirdi ? veya insanlar Tanrı hakkında ne düşünüyorlardı ? Tanrı heryerdedir. O hepimizi görebilir ancak, bu anlamsız toplanma hareketini, bizi daha iyi görebilmesi için düzenlediğimizi düşünmüş olabilirmiydi ? O son bir saniye yeni bir yıl ile aramızdaki tek engeldi ve bu iki odayı ayıran kapıyı itekleyip açmaktan çok daha kolaydı. Asıl konu farklıydı. Sorun, bu kadar önemsiz bir engelin tüm bir insan ordusunu pür dikkat üzerine çekmesiydi. Engel ortadan kalktı ve 20112in ilk saniyeleri tüm insanları kendinden geçirdi. Havai fişek gösterilerini cep telefonlarına kaydetmeye çalışan insanların, bu güzelliği 3.2'' lik bir telefon ekranından izlemeye çalışmaları midemi bulandırdı.

       Gösteri maymunları işlerini bitirdiğinde İstiklal caddesi boyunca yürüdüm. Çünkü dolmuşlar yok olmuş, trafik felç geçirmişti. Bu nedenle Tramvay'a ulaşmam gerekiyordu. Uzaklaştıkça sapkınlığın izleri azalıyor, uğultu ve bağırışlar yerini sessizliğe bırakıyordu. Alkol kullanmamıştım. O gece kötülüğün tam ortasında, tertemiz olmak istemiştim. ''Macera'' isteği ile başladığım serüven, kamçılanan uzaklaşma isteğimle sonlanmıştı. Çok geçmeden evime vardım.

       Şimdi düşünün; tüm bir gece içmiş ve sapkınlığa uğramış insanlardan biri olmak ne kadar zevkli olabilirdi ki ? Uyum sağlamak, kör olmaktır. Farklı olmak, gözlem yapabilmenin tek yoludur. Denedim ve gördüğünüz gibi işe yarıyor. Cinsellikten usanmış kalçaların sızısı, yumruklanan elmacıkların ağrısı tek mükafatlarıydı. Benimse ne artım vardı, ne de eksim. Kirlenmeyi tecrübe etmek konusunda başarılı olmuştum. Karanlık bir geceden edinilebilecek aydınlık, ancak bu olsa gerek...


    Kendimi bir akşam toplumun ete kemiğe bürünmüş hali ile yemeğe çıkarken hayal ediyorum şimdi; yemekler gelmiş ve çiğnemeye devam ediyoruz. Tam o sırada topluma doğru bakıyorum, ben aseksüel olmaya karar verdim, diyorum ve toplumun yüzü düşüyor. Başlıyor neden ve sonuçlarını sorgulamaya, felaket senaryoları anlatmaya ve yer yer yaftalamaya. Hayal ediyorum, yerimden kalkıyorum ve masanın etrafında bir yarım tur atıyorum, artık toplumun yanı başında, tabiri caizse ensesindeyim. Bir kolumu masaya dayıyorum ve kısa kollu tişörtümden uzanan kollarım yılların emeği sonucu bir kas yığını şeklinde, tam da toplumun bakacağı yerde duruyor. Kulağına doğru eğiliyorum ve şöyle diyorum; desene sen her bi sikimi çok iyi biliyorsun lan ?!
  2. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    noname
    noname's avatar
    Kayıt Tarihi: 23/Ağustos/2005
    Erkek
    Gol oldu mu? :)

    şaka bi yana cok güzel yazmışşın hacı..

    ...said addicted.
  3. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    NaZi_
    NaZi_'s avatar
    Kayıt Tarihi: 15/Şubat/2010
    Erkek

    Noneyim bunu yazdı:
    -----------------------------
    Gol oldu mu? :)

    şaka bi yana cok güzel yazmışşın hacı..

    -----------------------------
    Espriyi anlamadım lan :S Çok saf hissettim. Sağol ayrıca.


    Kendimi bir akşam toplumun ete kemiğe bürünmüş hali ile yemeğe çıkarken hayal ediyorum şimdi; yemekler gelmiş ve çiğnemeye devam ediyoruz. Tam o sırada topluma doğru bakıyorum, ben aseksüel olmaya karar verdim, diyorum ve toplumun yüzü düşüyor. Başlıyor neden ve sonuçlarını sorgulamaya, felaket senaryoları anlatmaya ve yer yer yaftalamaya. Hayal ediyorum, yerimden kalkıyorum ve masanın etrafında bir yarım tur atıyorum, artık toplumun yanı başında, tabiri caizse ensesindeyim. Bir kolumu masaya dayıyorum ve kısa kollu tişörtümden uzanan kollarım yılların emeği sonucu bir kas yığını şeklinde, tam da toplumun bakacağı yerde duruyor. Kulağına doğru eğiliyorum ve şöyle diyorum; desene sen her bi sikimi çok iyi biliyorsun lan ?!
  4. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Bulusma Fatihi
    Baracuda
    Baracuda's avatar
    Kayıt Tarihi: 16/Temmuz/2010
    Erkek
    NaZi_ bunu yazdı:
    -----------------------------

    Noneyim bunu yazdı:
    -----------------------------
    Gol oldu mu? :)

    şaka bi yana cok güzel yazmışşın hacı..

    -----------------------------
    Espriyi anlamadım lan :S Çok saf hissettim. Sağol ayrıca.


    -----------------------------
    Et ete degdimi diyo hocam :D ayrica cok begendim yaziyi dunku Turkce sorularindan sonra duzgun bi yazi okumak cok iyi geldi kalemine saglik hocam

    adam bana çay verdi çay. bana çay verdi. çay veren adam kötü olur mu hiç?
  5. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    tahref156
    tahref156's avatar
    Kayıt Tarihi: 08/Ekim/2009
    Erkek

    Çok güzel yazmışsın hacı olayı farklılaştırmak onu farklı şeylere bürüyerek anlatman çok hoşuma gitti. Bir romanın herhangi sayfalarından birini okuyor gibiydim.


    ▒▒▒▒▒▒▓ ▒▒▒▒▒▒▒▓ ▒▒▒▒▒▒▒▓▓▓ ▒▓▓▓▓▓▓░░░▓ ▒▓░░░░▓░░░░▓ ▓░░░░░░▓░▓░▓ ▓░░░░░░▓░░░▓ ▓░░▓░░░▓▓▓▓ ▒▓░░░░▓▒▒▒▒▓ ▒▒▓▓▓▓▒▒▒▒▒▓ ▒▒▒▒▒▒▒▒▓▓▓▓ ▒▒▒▒▒▓▓▓▒▒▒▒▓ ▒▒▒▒▓▒▒▒▒▒▒▒▒▓ ▒▒▒▓▒▒▒▒▒▒▒▒▒▓ ▒▒▓▒▒▒▒▒▒▒▒▒▒▒▓ ▒▓▒▓▒▒▒▒▒▒▒▒▒▓ ▒▓▒▓▓▓▓▓▓▓▓▓▓ ▒▓▒▒▒▒▒▒▒▓ ▒▒▓▒▒▒▒▒▓
  6. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    tahref156
    tahref156's avatar
    Kayıt Tarihi: 08/Ekim/2009
    Erkek

    Noneyim bunu yazdı:
    -----------------------------
    Gol oldu mu? :)

    şaka bi yana cok güzel yazmışşın hacı..

    -----------------------------

     

     Adam zaten ondan söz ediyor. Etin ete fazlasıyla değdiği bu gecede benim etimin kendisini koruması çok farklı bir olay. tam anlatamadım ama yani kötü gecenin iyi adamı gibi birşey işte mesela hayal edin bir oda da 8 kişi sevişiyor yiyiyor içiyor sen bunları sadece izlemekle yetiniyorsun.


    ▒▒▒▒▒▒▓ ▒▒▒▒▒▒▒▓ ▒▒▒▒▒▒▒▓▓▓ ▒▓▓▓▓▓▓░░░▓ ▒▓░░░░▓░░░░▓ ▓░░░░░░▓░▓░▓ ▓░░░░░░▓░░░▓ ▓░░▓░░░▓▓▓▓ ▒▓░░░░▓▒▒▒▒▓ ▒▒▓▓▓▓▒▒▒▒▒▓ ▒▒▒▒▒▒▒▒▓▓▓▓ ▒▒▒▒▒▓▓▓▒▒▒▒▓ ▒▒▒▒▓▒▒▒▒▒▒▒▒▓ ▒▒▒▓▒▒▒▒▒▒▒▒▒▓ ▒▒▓▒▒▒▒▒▒▒▒▒▒▒▓ ▒▓▒▓▒▒▒▒▒▒▒▒▒▓ ▒▓▒▓▓▓▓▓▓▓▓▓▓ ▒▓▒▒▒▒▒▒▒▓ ▒▒▓▒▒▒▒▒▓
  7. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    karahanx
    karahanx's avatar
    Kayıt Tarihi: 18/Haziran/2007
    Erkek

    hocam etkiledin beni gerçekten , kalemine sağlık çok güzel ve akıcı olmuş . Farklılıklar iyidir , dediğin gibi ancak o zaman gözlem yapılabiliyor. ;)


    Hayat Bizi 61 kenara...
  8. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    yasincelik1987
    yasincelik1987's avatar
    Kayıt Tarihi: 08/Mart/2007
    Erkek

    Etkilendim doğrusu güzel anlatmışsın yaşadıklarını.


    BİR MÜSLÜMANIN 3 KASE BALI VARSA 3 ÜNÜ YESİN BAĞIRSAĞINDA ÇIRÇIR OLSUN 1 DAMLA POK KALMASIN HEPSİNİ SIÇSIN
  9. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    NaZi_
    NaZi_'s avatar
    Kayıt Tarihi: 15/Şubat/2010
    Erkek

    @Baracuda Şimdi anladım hocam :D Ayrıca sınav stresine merhem oldumsa ne mutlu bana.Güldürdün beni :D

    @tahref156 İnan bana 1 yıldır boktan bir şekilde duruyor kenarda. Şimdi toparlayıp paylaşınca ve bu gibi yorumlar alınca insana heves geliyor. Sağolasın.

    @karahanx
    Sağolasın hoca hoca


    Kendimi bir akşam toplumun ete kemiğe bürünmüş hali ile yemeğe çıkarken hayal ediyorum şimdi; yemekler gelmiş ve çiğnemeye devam ediyoruz. Tam o sırada topluma doğru bakıyorum, ben aseksüel olmaya karar verdim, diyorum ve toplumun yüzü düşüyor. Başlıyor neden ve sonuçlarını sorgulamaya, felaket senaryoları anlatmaya ve yer yer yaftalamaya. Hayal ediyorum, yerimden kalkıyorum ve masanın etrafında bir yarım tur atıyorum, artık toplumun yanı başında, tabiri caizse ensesindeyim. Bir kolumu masaya dayıyorum ve kısa kollu tişörtümden uzanan kollarım yılların emeği sonucu bir kas yığını şeklinde, tam da toplumun bakacağı yerde duruyor. Kulağına doğru eğiliyorum ve şöyle diyorum; desene sen her bi sikimi çok iyi biliyorsun lan ?!
  10. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    CellyM
    CellyM's avatar
    Kayıt Tarihi: 03/Mart/2008
    Erkek

    güzel, akıcı, kendini okutturan bi yazı olmuş eline sağlık.

    farklılık iyidir, bi apaçi sözüyle yorumumu bitiriyim;

    "herkes farklıyken ben aynıydım, şimdi ise herkes aynı ben farklıyım"

    bu yazıdan bu çıkıyo :p apaçimisin sen? :d


    http://www.tahribat.com/Murit-CellyM/
  11. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Triumph
    Triumph's avatar
    Kayıt Tarihi: 29/Mayıs/2004
    Erkek

    basarili bir calisma

Toplam Hit: 1441 Toplam Mesaj: 11