folder Tahribat.com Forumları
linefolder Gündem - Güncel Konular
linefolder Akp Anayasası‘Na Hayır - Referandumda Oyum Hayır!



Akp Anayasası‘Na Hayır - Referandumda Oyum Hayır!

  1. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    weskeyy
    weskeyy's avatar
    Kayıt Tarihi: 21/Ağustos/2005
    Erkek

    Bu demokrasi kıyaslaması bizde nasıl anlamadım.buna demokratik diyorlar.dikta olduğunu sağır sulltan biliyor.Amerika da demokrasi 200 kusur yıllık daha köklü haliyle.1803 te  Federal yüksek mahkeme aynı bizim anayasa mahkemesi ama bizim 2010 da yaşadıklarımızı yaşamışlar hemen maddeleri koymuşlar kimse parlemento yu ele geçirerek ülkeyi diktatörlüğe  sürüklemesin diye çakmışlar.fransa De gaulle 1958 de fransızlara anayasa mahkemesinin hür ve bağımsızlığını kabul ettirmiş.İtalya aynı biz almanya keza bizimkisi gibi yaptı 2.dünya savaşı sonrası amerika.İngiltere yi örnek veremem monarşi mevcut fakat onlarda adalet geleneği olduğu için biz deki gibi atkafalılar çıkmaz.Venedik kriterlerine vurun bilmem demokratik gerekçelerinize vurun anca örnekleriniz Nijerya olur kongo zaire rodezya gibi yarı sömürge ülkeler örnek olur.Demokrasi diyorsun ortaçağ roma hukuku gibi hamam referandumu yapıyorsun.pakete EVET ya da HAYIR demeye itilmek.Buna elindeki mis gibi sistemi çöpe atıp ortaçağa demokrasi aramak denir.Sadece şu kadarını söyleyeyim getirin türkiye ye 100 milyon amerikali ya da alman şimdiye kadar 3 ü bu iktidar tamamı 16 kere değiştirilmiş ve 5 generalin bile erk leri koruyarak yazığı darbe anayasası diye yerlere vurduğunuz 1982 anayasası ile tıkır tıkır bu ülkeyi yönetirler bu kadar net.Ama dertleri başka onu herkes biliyor.Arkadaşlara tek önerim tarihimize dönüp baksınlar bunları yaşamamışmıyız sonuç ne olmuş.

    Bu saçmalıktan bu ülke kurtulacak ve sorumluları yine bu ülkenin yasaları yargılayacak gerekirse yeniden bir takrir-i sükun yasası çıkarılarak.

     

     


    Bedenin BAKİRE olmasi onemli degil,Yeterki ruhun OROSPU olmasin!!!
  2. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    ferdinand
    ferdinand's avatar
    Kayıt Tarihi: 30/Eylül/2005
    Dişi

    ferdinand bunu yazdı:
    -----------------------------

    Referandumdan geçecek maddeleri okuma gayretinde bulunmayıp milletin yazdıklarına baklım bende birşeyler yazayım düşüncesiyle seviyeli tartışmaya orta parmak bandıranlar evet size sesleniyorum.Kimsenin ağzına bakmadan maddeleri bi okuyun kafanızda tartın sağlıklı düşünüp sağlıklı cevap verin belkide siz belirleyecek olabilirsiniz ülkenin geleceğini...Lütfen anlamasanızda en azından bikere okuyum belki 10 dk nızı alcak en azından akılda bişey kalıp bi konuda bilginiz olur...Ozaman sağlıklı bir cevabı buraya yazabilir ve EVET yada HAYIR deyip ülkenizin geleceğini siz belirleye bilirsiniz...Benden size abi,kardeş yada yeğen tavsiyesi olsun.Belli bir gurupların yada siyasi kesimin arkasına saklanmadan özgürce ülkeniz için en önemli olan cevabı verin...Birde aşağılayıcı cevap vermesseniz sevinirim...Herkese iyi geceler.................


    -----------------------------

    Surcu lisan ettiysem affola..........

  3. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Ayro
    Ayro's avatar
    Kayıt Tarihi: 08/Ağustos/2005
    Erkek

    hocam bu ülkede yasa değişior anayasa.Kimin tarafından yapıldığının hiç mi önemi yok ? 

  4. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    seref45
    seref45's avatar
    Kayıt Tarihi: 01/Temmuz/2007
    Erkek

    HAYIR

  5. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    ayhun
    ayhun's avatar
    Kayıt Tarihi: 21/Temmuz/2005
    Erkek

    13 sayfa yazı okudum 1 tanesinde arkadasın biri akp nin web sayfasından 1 sayfayı gosttermis bu paket ile ilgli bilgi veren birde konunun sahibi yazmıs

     

    ben yurtdısında okuyorum açıkcası bu secimlerde oy kullanamayacagım cunku o tarihde okulum var ama kullansaydım evet derdim

    evet derdim cunku akp sempatizanıyım cok seviorum recep tayip erdoganı cok karizma gozukuo bu sadece 13 sayfa yazı okuyup buraya kadar geldiğim için bole cunku 13 sayfada 1 tane elle tutulur yazı gormedim hani kendime muhattap alabileceğim bişe bulamadım.... bazı arkadaslar demiş neden evet diosunuz die? herneyse yorum yapmıorum turkcemde biraz bozuk olmus olabilir cok guldum o muhabbete de ayrıca 

     

    yazık arkadaslar insanların galyanına gelmeyin ve bosbeles insanlara prim yaptırmayın...

    baska bişe demiorum

     


    delimiyim ben?
  6. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    spybreak
    spybreak's avatar
    Kayıt Tarihi: 16/Haziran/2006
    Erkek

    DJ_Alper bunu yazdı:
    -----------------------------

    neyi tartışıyorsunuzki :) evetinde hayırında kendi sebepleri var ben evet diyenleride anlıyorum hayır diyenleride

    tayibi savunanlar dış poltikayı savunuyor doğrudur dışda iyi

    sevmeyenler iç içde berbat ve berbat ötesi ülkenin durumunu şöyle özetleyim size ülke batmasın diye kemer sıkılıyor kemel bir açılırsa gider

    araştırmadan konuşmayın bugün cari açık açıklandı hanginiz dinledi izledi yada okudu bilginiz var? cari açık nedir bileniniz varmıki? :) herkes kendi tarafından okursa kendi tarafından düşünür

    birbirinizin kalbini kırmayın arkadaşlar alayının köküne kibrit suyu hiç biri sizi düşünmüyor bunu öğrenin artık siz ciğeri beş para etmez adamlar için kendinizi burda paralıyorsunuz onlar ise gününü gün ediyor a b fark etmez bütün hepsi aynı


    -----------------------------

    ne güzel yazmışsın.. 

    OYUM H.A.Y.I.R


    REMEMBER! RESPECT IS EVERYTHING
  7. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    griffin
    griffin's avatar
    Banlanmış Üye
    Kayıt Tarihi: 09/Ağustos/2009
    Erkek

    oym direk evet hatta tanıdıgm herkesi evet demeleri için teşvik edicem


    Türkiye, kendisine din olarak Kemalizmi almış, başka hiçbir dine hayat hakkı tanımayarak kitlelere zorla dikte ettirmiştir. Oysa en üst belirleyici İslam'ın ilkeleridir. Her şey ona göre belirlenir." -Recep Tayyip Erdoğan
  8. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    AnaMuhalefet
    AnaMuhalefet's avatar
    Kayıt Tarihi: 12/Kasım/2007
    Erkek

    kalemlik bunu yazdı:
    -----------------------------

    paket hakkında detaylı bilgi yokmuş araştırdın mı da yok :) devamlı onu istemei bunu istemeyiz bir öneri var mı yok.

    akp anayasasına evet akp sonuna kadar :D


    -----------------------------

    Beyler "Evet" ya da "Hayır" ı tuttuğunuz partiye atmayacaksanız. Anayasa metni için "Evet" ya da "Hayır" atacaksanız...

    Okudunuz mu bilmem ama metin bu:

     

    TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASININ BAZI MADDELERİNDE

    DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA TASLAK METİN

     

    MADDE 1-   7/11/1982  tarihli ve 2709  sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 10 uncu  maddesinin  ikinci  fıkrasının  sonuna  “Bu  maksatla  alınacak  tedbirler  eşitlik  ilkesine aykırı olarak  yorumlanamaz.”  cümlesi ve  aynı maddeye  ikinci  fıkradan  sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş, devamındaki fıkralar buna göre teselsül ettirilmiştir. 

     

    “Çocuklar,  yaşlılar ve  engelliler  gibi özel  surette korunması gerekenler  için  alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılamaz.”

     

    Değişecek Anayasa 10. maddesi bu:

     

    Herkes, dil,  ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.  

     

    (Ek fıkra: 7/5/2004-5170/1 md.) Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür.

     

    Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.

     

    Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.

     

    MADDE  2-    Türkiye  Cumhuriyeti  Anayasasının  20  nci  maddesine  aşağıdaki  fıkra eklenmiştir. 

     

    “Herkes,  kendisiyle  ilgili  kişisel  verilerin  korunmasını  isteme  hakkına  sahiptir.  Bu hak;  kişinin  kendisiyle  ilgili  kişisel  veriler  hakkında  bilgilendirilme,  bu  verilere  erişme, bunların  düzeltilmesini  veya  silinmesini  talep  etme  ve  amaçları  doğrultusunda  kullanılıp kullanılmadığını öğrenmeyi de kapsar. Kişisel veriler, ancak kanunda öngörülen hallerde veya kişinin açık rızasıyla işlenebilir. Kişisel verilerin korunmasına ilişkin esas ve usuller kanunla

    düzenlenir.”

     

    Değişecek Anayasa 20. maddesi bu:

     

    Herkes, özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz. (Üçüncü cümle mülga: 3/10/2001-4709/5 md.) 

    (Değişik: 3/10/2001-4709/5 md.) Millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık ve genel ahlâkın korunması veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması sebeplerinden biri veya birkaçına bağlı olarak, usulüne göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça; yine bu sebeplere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kanunla yetkili kılınmış merciin yazılı emri bulunmadıkça; kimsenin üstü, özel kâğıtları ve eşyası aranamaz ve bunlara el konulamaz. Yetkili  merciin kararı yirmidört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını el koymadan itibaren kırksekiz saat içinde açıklar; aksi halde, el koyma kendiliğinden kalkar.

     

     

    MADDE 3-   Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 23 üncü maddesinin üçüncü  fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. 

     

    “Vatandaşın  yurt  dışına  çıkma  hürriyeti,  ancak  suç  soruşturması  veya  kovuşturması sebebiyle hâkim kararına bağlı olarak sınırlanabilir.”

     

    Değişecek Anayasa 23. maddesi bu:

     

    Herkes, yerleşme ve seyahat hürriyetine sahiptir.

     

    Yerleşme hürriyeti, suç işlenmesini önlemek, sosyal ve ekonomik gelişmeyi sağlamak, sağlıklı ve düzenli kentleşmeyi gerçekleştirmek ve kamu mallarını korumak;

     

    Seyahat hürriyeti, suç soruşturma ve kovuşturması sebebiyle ve suç işlenmesini önlemek;  Amaçlarıyla kanunla sınırlanabilir.

     

    Vatandaşın yurt dışına çıkma hürriyeti, vatandaşlık ödevi ya da ceza soruşturması veya kovuşturması sebebiyle sınırlanabilir.

     

    Vatandaş sınır dışı edilemez ve yurda girme hakkından yoksun bırakılamaz.

     

    MADDE 4-  Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 41  inci maddesinin kenar başlığı “I. Ailenin  korunması  ve  çocuk  hakları”  şeklinde  değiştirilmiş  ve maddeye  aşağıdaki  fıkralar eklenmiştir. 

     

    “Her  çocuk,  yeterli  himaye  ve  bakımdan  yararlanma,  yüksek  yararına    açıkça  aykırı olmadıkça, ana ve babasıyla kişisel ve doğrudan ilişki kurma ve sürdürme hakkına sahiptir. Devlet, çocuk istismarı, cinsellik ve şiddete karşı çocukları koruyucu tedbirleri alır.”

     

     

    Değişecek Anayasa 41. maddesi ve kenar başlığı bu:

     

      I. Ailenin korunması

     

    Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır.

      

    Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı kurar.

     

    MADDE 5- Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 53 üncü maddesinin kenar başlığı “A. Toplu  iş  sözleşmesi  ve  toplu  sözleşme  hakkı”  şeklinde  değiştirilmiş,  üçüncü  fıkrası yürürlükten kaldırılmış ve maddeye aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.

      

    “Memurlar ve diğer kamu görevlileri, toplu sözleşme yapma hakkına sahiptirler. 

     

    Toplu  sözleşme  yapılması  sırasında  uyuşmazlık  çıkması  halinde  taraflar  Uzlaştırma Kuruluna başvurabilir. Uzlaştırma Kurulu kararları kesindir ve toplu sözleşme hükmündedir.

     

    Toplu  sözleşme  hakkının  kapsamı,  istisnaları,  toplu  sözleşmeden  yararlanacaklar, toplu  sözleşmenin  yapılma  şekli, usulü ve  yürürlüğü, Uzlaştırma Kurulunun  teşkili,  çalışma usul ve esasları ile diğer hususlar kanunla düzenlenir.”

     

     

     

     

    Değişecek Anayasa 53. maddesi bu:

     

    A.  Toplu iş sözleşmesi hakkı

     

    İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu iş sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler. 

     

    Toplu iş sözleşmesinin nasıl yapılacağı kanunla düzenlenir.

     

     (Ek: 23/7/1995-4121/4 md.) 128 inci maddenin ilk fıkrası kapsamına giren kamu görevlilerinin kanunla kendi aralarında kurmalarına cevaz verilecek olan ve bu maddenin birinci ve ikinci fıkraları ile 54 üncü madde hükümlerine tabi olmayan sendikalar ve üst kuruluşları, üyeleri adına yargı mercilerine başvurabilir ve İdareyle amaçları doğrultusunda toplu görüşme  yapabilirler.

     

    Toplu görüşme sonunda anlaşmaya varılırsa düzenlenecek mutabakat metni taraflarca imzalanır. Bu mutabakat metni, uygun idari veya kanuni düzenlemenin yapılabilmesi için Bakanlar Kurulunun takdirine sunulur. Toplu görüşme sonunda mutabakat metni imzalanmamışsa anlaşma ve anlaşmazlık noktaları da taraflarca imzalanacak bir tutanakla Bakanlar Kurulunun takdirine sunulur. Bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usuller kanunla düzenlenir. Aynı iş yerinde, aynı dönem için, birden fazla toplu iş sözleşmesi yapılamaz ve uygulanamaz.

     

     

    MADDE  6-  Türkiye  Cumhuriyeti  Anayasasının  69  uncu  maddesinin  üçüncü, dördüncü,  yedinci  fıkraları  aşağıdaki  şekilde  değiştirilmiş,  altıncı  fıkrasının  sonuna  “Meclis çalışmalarındaki oy ve  sözler, Mecliste  ileri  sürülen düşünceler ve Meclisçe başka bir karar alınmadıkça  bunların  Meclis  dışında  tekrarı  veya  açığa  vurulması  ile  idarenin  eylem  ve işlemleri,  odaklaşmanın  tespitinde  gözetilemez.”  cümlesi  eklenmiş,  dokuzuncu  fıkrasındaki “beş yıl”  ibaresi “üç yıl” şeklinde değiştirilmiş, dokuzuncu  fıkrasındaki “temelli” sözcükleri, onuncu  fıkrasındaki  “temelli  olarak”  ibaresi  ile  beşinci  ve  sekizinci  fıkraları  yürürlükten kaldırılmıştır.

     

     “Siyasî partilerin gelir ve giderlerinin amaçlarına uygun olması gereklidir. Bu kuralın uygulanması kanunla düzenlenir. Siyasî partilerin malî denetimi Sayıştay  tarafından  yapılır. Sayıştayca  siyasî  partilerin  mal  edinimleri  ile  gelir  ve  giderlerinin  kanuna  uygunluğunun tespiti, bu hususun denetim yöntemleri ve aykırılık halinde uygulanacak yaptırımlar kanunda gösterilir. Sayıştayın bu denetim sonunda vereceği kararlar kesindir.

     

    Siyasî  partilerin  kapatılması,  Yargıtay  Cumhuriyet  Başsavcısının  talebi  üzerine, Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunan her bir  siyasî partinin beşer üye  ile  temsil edildiği  ve Meclis  Başkanının  başkanlığında  oluşturulacak. Komisyonun  üye  tam  sayısının üçte iki çoğunluğu ve gizli oyla vereceği izin üzerine açılacak dava, Anayasa Mahkemesince kesin  olarak  karara  bağlanır. Komisyonun  bu  kararı,  yargı  denetimi  dışındadır. Reddedilen izin  başvurusunda  ileri  sürülen  sebepler,  hiçbir  şekilde  yeni  bir  başvuruya  konu  olamaz. Siyasî  parti  gruplarında  ve  Türkiye  Büyük  Millet  Meclisinde  izin  konusunda  görüşme yapılamaz ve karar alınamaz.”

     

    “Anayasa Mahkemesi, yukarıdaki  fıkraya göre kapatma  yerine, dava konusu  fiillerin ağırlığına  göre  ilgili  siyasî  partinin  Devlet  yardımından  kısmen  veya  tamamen  yoksun bırakılmasına  karar  verebilir. Devlet  yardımından  yoksun  bırakılma,  bağlı  olduğu  kapatma davasının ve kararının usulüne tabi olup tek başına dava konusu kılınamaz.”

     

    Değişecek Anayasa 69. maddesi bu:

     

    B. Siyasi partilerin uyacakları esaslar

     

     Madde 69 – (Değişik: 23/7/1995 - 4121/7 md.) 

    Siyasi partilerin faaliyetleri, parti içi düzenlemeleri ve çalışmaları demokrasi ilkelerine  uygun olur. Bu ilkelerin uygulanması kanunla düzenlenir. 

     

    Siyasi partiler, ticari faaliyetlere girişemezler. 

     

    Siyasi partilerin gelir ve giderlerinin amaçlarına uygun olması gereklidir. Bu kuralın uygulanması kanunla düzenlenir. Anayasa Mahkemesince siyasi partilerin mal edinimleri ile gelir ve giderlerinin kanuna uygunluğunun tespiti, bu hususun denetim yöntemleri ve aykırılık halinde uygulanacak yaptırımlar kanunda gösterilir. Anayasa Mahkemesi, bu denetim görevini yerine getirirken Sayıştaydan yardım sağlar. Anayasa Mahkemesinin bu denetim sonunda vereceği kararlar kesindir.  

     

    Siyasi partilerin kapatılması, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının açacağı dava üzerine Anayasa Mahkemesince kesin olarak karara bağlanır. 

     

    Bir siyasi partinin tüzüğü ve programının 68 inci maddenin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı bulunması halinde temelli kapatma kararı verilir. 

    Bir siyasi partinin 68 inci maddenin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı eylemlerinden ötürü temelli kapatılmasına, ancak, onun bu nitelikteki fiillerin işlendiği bir odak haline geldiğinin Anayasa Mahkemesince tespit edilmesi halinde karar verilir.

    (Ek cümle:3/10/2001-4709/25 md.) Bir siyasî parti, bu nitelikteki fiiller o partinin üyelerince yoğun bir şekilde işlendiği ve bu durum o partinin büyük kongre veya genel başkan veya merkez karar veya yönetim organları veya Türkiye Büyük  Millet Meclisindeki grup genel kurulu veya grup yönetim kurulunca zımnen veya açıkça benimsendiği yahut bu fiiller doğrudan doğruya anılan parti organlarınca kararlılık içinde işlendiği takdirde, söz konusu fiillerin odağı haline gelmiş sayılır.

     

    (Ek:3/10/2001-4709/25 md.) Anayasa Mahkemesi, yukarıdaki fıkralara göre temelli kapatma yerine, dava konusu fiillerin ağırlığına göre ilgili siyasî partinin Devlet yardımından kısmen veya tamamen yoksun bırakılmasına karar verebilir.

     

    Temelli kapatılan bir parti bir başka ad altında kurulamaz. 

     

    Bir siyasi partinin temelli kapatılmasına beyan veya faaliyetleriyle sebep olan kurucuları dahil üyeleri, Anayasa Mahkemesinin temelli kapatmaya ilişkin kesin kararının Resmi Gazetede gerekçeli olarak yayımlanmasından başlayarak beş

    yıl süreyle bir başka partinin kurucusu, üyesi, yöneticisi ve deneticisi olamazlar.

     

    Yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan ve Türk uyrukluğunda olmayan gerçek ve tüzel kişilerden maddi yardım alan siyasi partiler temelli olarak kapatılır.

     

    (Değişik:3/10/2001-4709/25 md.) Siyasî partilerin kuruluş ve çalışmaları, denetlenmeleri, kapatılmaları ya da Devlet yardımından kısmen veya tamamen yoksun bırakılmaları ile siyasî partilerin ve adayların seçim harcamaları ve usulleri yukarıdaki esaslar çerçevesinde kanunla düzenlenir.

     

    MADDE  7-  Türkiye  Cumhuriyeti  Anayasasının  74  üncü  maddesinin  kenar  başlığı “VII.  Dilekçe,  bilgi  edinme  ve  kamu  denetçisine  başvurma  hakkı”  şeklinde  değiştirilmiş, üçüncü fıkrası yürürlükten kaldırılmış ve maddeye aşağıdaki fıkralar eklenmiştir. 

     

    “Herkes bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sahiptir.

     

    Türkiye  Büyük Millet Meclisi  Başkanlığına  bağlı  olarak  kurulan  Kamu  Denetçiliği Kurumu idarenin işleyişiyle ilgili şikâyetleri inceler.

     

    Kamu Baş denetçisi Türkiye Büyük Millet Meclisi  tarafından  gizli  oyla  dört  yıl  için seçilir. İlk  iki oylamada üye  tamsayısının üçte  iki ve üçüncü oylamada üye  tamsayısının salt çoğunluğu aranır. Üçüncü oylamada salt çoğunluk sağlanamazsa, bu oylamada en çok oy alan iki  aday  için  dördüncü  oylama  yapılır;  dördüncü  oylamada  en  fazla  oy  alan  aday  seçilmiş olur.

     

    Bu  maddede  sayılan  hakların  kullanılma  biçimi,  Kamu  Denetçiliği Kurumunun kuruluşu, görevi, çalışması,  inceleme sonucunda yapacağı  işlemler  ile Kamu Başdenetçisi ve kamu  denetçilerinin  nitelikleri,  seçimi  ve  özlük  haklarına  ilişkin  usul  ve  esaslar  kanunla düzenlenir.”

     

    Değişecek Anayasa 74. maddesi bu:

     

    VII.  Dilekçe hakkı 

    Vatandaşlar  (Ek ibare:3/10/2001-4709/26 md.) ve karşılıklılık esası gözetilmek kaydıyla Türkiye’de ikamet eden yabancılar kendileriyle veya kamu ile ilgili dilek ve şikayetleri hakkında, yetkili makamlara ve Türkiye Büyük Millet Meclisine yazı ile başvurma hakkına sahiptir. 

    Kendileriyle ilgili başvurmaların sonucu, (Ek ibare:3/10/2001-4709/26 md.) gecikmeksizin dilekçe sahiplerine yazılı olarak bildirilir.  

     

    Bu hakkın kullanılma biçimi kanunla düzenlenir.

     

     

    MADDE  8  -  Türkiye  Cumhuriyeti  Anayasasının  84  üncü  maddesinin  son  fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.

     

    Değişecek Anayasa 84. maddesi bu:

     

     5. Milletvekilliğinin düşmesi

      

     (Değişik: 23/7/1995 - 4121/9 md.)

    İstifa eden milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesi, istifanın geçerli olduğu Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanınca tespit edildikten sonra, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunca kararlaştırılır.

     

    Milletvekilliğinin kesin hüküm giyme veya kısıtlanma halinde düşmesi, bu husustaki kesin mahkeme kararının Genel Kurula bildirilmesiyle olur.

     

    82 nci maddeye göre milletvekilliğiyle bağdaşmayan bir görev veya hizmeti sürdürmekte  ısrar eden milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesine, yetkili komisyonun bu durumu tespit eden raporu üzerine Genel Kurul gizli oyla karar verir. 

     

    Meclis çalışmalarına özürsüz veya izinsiz olarak bir ay içerisinde toplam beş birleşim günü katılmayan milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesine, durumun Meclis Başkanlık Divanınca tespit edilmesi üzerine, Genel Kurulca üye tamsayısının salt çoğunluğunun oyuyla karar verilebilir. 

     

    Partisinin temelli kapatılmasına beyan ve eylemleriyle sebep olduğu Anayasa Mahkemesinin temelli kapatmaya ilişkin kesin kararında belirtilen milletvekilinin milletvekilliği, bu kararın Resmi Gazetede gerekçeli olarak yayımlandığı tarihte sona erer. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı bu kararın gereğini derhal yerine getirip Genel Kurula bilgi sunar.

     

     

    MADDE 9- Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 94 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının ikinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

     

    “İlk seçilenlerin görev süresi iki yıldır, ikinci devre için seçilenlerin görev süresi ise o yasama döneminin sonuna kadar devam eder.”

     

    Değişecek Anayasa 94. maddesi bu:

     

    B.  Başkanlık Divanı

     

    Türkiye Büyük Millet Meclisinin Başkanlık Divanı, Meclis üyeleri arasından seçilen Meclis Başkanı, Başkanvekilleri, Katip üyeler ve İdare Amirlerinden oluşur.

     

    Başkanlık Divanı, Meclisteki siyasi parti gruplarının üye sayısı oranında Divana katılmalarını sağlayacak  şekilde kurulur. Siyasi parti grupları Başkanlık için aday gösteremezler.

     

    Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanı için, bir yasama döneminde iki seçim yapılır. İlk seçilenlerin görev süresi iki, ikinci devre için seçilenlerin görev süresi üç yıldır.

     

    Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan adayları, Meclis üyeleri içinden, Meclisin toplandığı günden itibaren beş gün içinde, Başkanlık Divanına bildirilir, Başkan seçimi gizli oyla yapılır. İlk iki oylamada üye tamsayısının üçte iki ve üçüncü

    oylamada üye tamsayısının salt çoğunluğu aranır. Üçüncü oylamada salt çoğunluk sağlanamazsa, bu oylamada en çok oy alan iki aday için dördüncü oylama yapılır; dördüncü oylamada en fazla oy alan üye, Başkan seçilmiş olur. Başkan seçimi, aday gösterme süresinin bitiminden itibaren, beş gün içinde tamamlanır.

     

    Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanvekillerinin Katip Üyelerinin ve İdare Amirlerinin adedi, seçim nisabı, oylama sayısı ve usulleri, Meclis İçtüzüğünde belirlenir.    

     

    Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı, Başkanvekilleri, üyesi bulundukları siyasi partinin veya parti grubunun Meclis içinde veya dışındaki faaliyetlerine; görevlerinin gereği olan haller dışında, Meclis tartışmalarına katılamazlar;

    Başkan ve oturumu yöneten Başkanvekili oy kullanamazlar.

     

     

    MADDE 10- Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 125 inci maddesinin ikinci fıkrasına

    “Ancak, Yüksek Askeri Şuranın Silahlı Kuvvetlerden her  türlü  ilişik kesme kararlarına karşı yargı  yolu  açıktır.”  cümlesi  eklenmiş,  dördüncü  fıkrasının  birinci  cümlesi  aşağıdaki  şekilde değiştirilmiştir.

     

    “Yargı yetkisi, idarî eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlı olup, hiçbir surette yerindelik denetimi şeklinde kullanılamaz.”

     

    Değişecek Anayasa 125. maddesi bu:

     

    B.  Yargı yolu

    İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır.

     

    (Ek hüküm:13/8/1999-4446/2 md.) Kamu hizmetleri ile ilgili imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinde bunlardan doğan uyuşmazlıkların milli veya milletlerarası tahkim yoluyla çözülmesi  öngörülebilir. Milletlerarası tahkime ancak yabancılık unsuru taşıyan uyuşmazlıklar için gidilebilir.

     

    Cumhurbaşkanının tek başına yapacağı işlemler ile Yüksek Askeri Şuranın kararları yargı denetimi dışındadır.

     

    İdari işlemlere karşı açılacak davalarda süre, yazılı bildirim tarihinden başlar.

     

    Yargı yetkisi, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır. Yürütme görevinin kanunlarda gösterilen  şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı verilemez.

     

    İdari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkansız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda gerekçe gösterilerek yürütmenin durdurulmasına karar verilebilir.

     

    Kanun, olağanüstü hallerde, sıkıyönetim, seferberlik ve savaş halinde ayrıca milli güvenlik, kamu düzeni, genel sağlık nedenleri ile yürütmenin durdurulması kararı verilmesini sınırlayabilir.

     

    İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür.

     

    MADDE 11- Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 128 inci maddesinin ikinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir. 

     

    “Ancak, malî ve sosyal haklara ilişkin toplu sözleşme hükümleri saklıdır.” 

     

    Değişecek Anayasa 128. maddesi bu:

     

    Devletin, kamu iktisadi teşebbüsleri ve diğer kamu tüzelkişilerinin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görülür.

     

    Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir.

     

    Üst kademe yöneticilerinin yetiştirilme usul ve esasları, kanunla özel olarak düzenlenir.

     

     

    MADDE 12- Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 129 uncu maddesinin üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

     

    “Disiplin kararları yargı denetimi dışında bırakılamaz.”

     

    Değişecek Anayasa 129. maddesi bu:

     

    Memurlar ve diğer kamu görevlileri Anayasa ve kanunlara sadık kalarak faaliyette bulunmakla yükümlüdürler.

     

    Memurlar ve diğer kamu görevlileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve bunların üst kuruluşlar mensuplarına savunma hakkı tanınmadıkça disiplin cezası verilemez. 

     

    Uyarma ve kınama cezalarıyla ilgili olanlar hariç, disiplin kararları yargı denetimi dışında bırakılamaz.

     

    Silahlı Kuvvetler mensupları ile hakimler ve savcılar hakkındaki hükümler saklıdır.

     

    Memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken işledikleri kusurlardan doğan tazminat davalar kendilerine rücu edilmek kaydıyla ve kanunun gösterdiği şekil ve şartlara uygun olarak, ancak idare aleyhine açılabilir. 

     

    Memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında işledikleri iddia edilen suçlardan ötürü ceza kovuşturması açılması kanunla belirlenen istisnalar dışında, kanunun gösterdiği idari merciin iznine bağlıdır.

     

     

    MADDE 13- Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 144 üncü maddesi kenar başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. 

     

     

     

    “G. Adalet hizmetlerinin denetimi

    MADDE  144-  Adalet  hizmetleri  ile  savcıların  idarî  görevleri  yönünden  Adalet Bakanlığınca denetimi, adalet müfettişleri eliyle yapılır. Buna  ilişkin usul ve esaslar kanunla düzenlenir.”

     

    Değişecek Anayasa 144. maddesi bu:

     

    G.   Hakim ve savcıların denetimi

     

    Hakim ve savcıların görevlerini; kanun, tüzük, yönetmeliklere ve genelgelere (Hakimler için idari nitelikteki genelgelere) uygun olarak yapıp yapmadıklarını denetleme; görevlerinden dolayı veya görevleri sırasında suç işleyip işlemediklerini, hal ve eylemlerinin sıfat ve görevleri icaplarına uyup uymadığını araştırma ve gerektiğinde haklarında inceleme ve soruşturma, Adalet Bakanlığının izni ile adalet müfettişleri tarafından yapılır. Adalet Bakanı soruşturma ve inceleme işlemlerini, hakkında soruşturma ve inceleme yapılacak olandan daha kıdemli hakim veya savcı eliyle de yaptırabilir.

     

    MADDE 14 - Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 145  inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. 

     

    “MADDE 145- Askerî  yargı,  askerî mahkemeler ve disiplin mahkemeleri  tarafından yürütülür. Bu mahkemeler; asker kişilerin, sadece askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işledikleri askerî  suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler. Devletin güvenliğine, anayasal düzene  ve  bu  düzenin  işleyişine  karşı  suçlara  ait  davalar  her  halde  adliye mahkemelerinde görülür.

    Savaş hali haricinde, asker olmayan kişiler askerî mahkemelerde yargılanamaz.

    Askerî mahkemelerin  savaş  halinde  hangi  suçlar  ve  hangi  kişiler bakımından  yetkili oldukları;  kuruluşları  ve  gerektiğinde  bu  mahkemelerde  adlî  yargı  hâkim  ve  savcılarının görevlendirilmeleri kanunla düzenlenir.

     

    Askerî  yargı  organlarının  kuruluşu,  işleyişi,  askerî  hâkimlerin  özlük  işleri,  askerî savcılık  görevlerini  yapan  askerî  hâkimlerin  görevli  bulundukları  komutanlıkla  ilişkileri, mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı esaslarına göre kanunla düzenlenir.”

     

     

     

     

     

     

     

    Değişecek Anayasa 145. maddesi bu:

     

    H. Askeri yargı

     

    Askeri yargı, askeri mahkemeler ve disiplin mahkemeleri tarafından yürütülür. Bu mahkemeler, asker kişilerin; askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler.

     

    Askeri mahkemeler, asker olmayan kişilerin özel kanunda belirtilen askeri suçları ile kanunda gösterilen görevlerini ifa ettikleri sırada veya kanunda gösterilen askeri mahallerde askerlere karşı işledikleri suçlara da bakmakla görevlidirler.

     

    Askeri mahkemelerin savaş veya sıkıyönetim hallerinde hangi suçlar ve hangi kişiler bakımından yetkili oldukları; kuruluşları ve gerektiğinde bu mahkemelerde adli yargı hakim ve savcılarının görevlendirilmeleri kanunla düzenlenir.

     

    Askeri yargı organlarının kuruluşu, işleyişi, askeri hakimlerin özlük işleri askeri savcılık görevlerini yapan askeri hakimlerin mahkemesinde görevli bulundukları komutanlık ile ilişkileri, mahkemelerin bağımsızlığı, hakimlik teminatı, askerlik hizmetinin gereklerine göre kanunla düzenlenir. Kanun, ayrıca askeri hakimlerin yargı hizmeti dışındaki askeri hizmetler yönünden askeri hizmetlerin gereklerine göre teşkilatında görevli bulundukları komutanlık ile olan ilişkilerini de gösterir.

     

    MADDE  15- Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının  146 ncı maddesi  aşağıdaki  şekilde değiştirilmiştir. 

     

    “MADDE 146. – Anayasa Mahkemesi on dokuz üyeden kurulur.

     

    Türkiye Büyük Millet Meclisi;  iki üyeyi Sayıştay Genel Kurulunun kendi başkan ve üyeleri  arasından,  her  boş  yer  için  gösterecekleri  üçer  aday  içinden,  bir  üyeyi  ise  baro başkanlarının avukatlar arasından gösterecekleri üçer aday  içinden yapacağı gizli oylamayla seçer.  Türkiye  Büyük  Millet  Meclisinde  yapılacak  bu  seçimde,  her  boş  üyelik  için  ilk oylamada  üye  tam  sayısının  üçte  iki  ve  ikinci  oylamada  üye  tam  sayısının  salt  çoğun-luğu aranır. İkinci oylamada salt çoğunluk sağlanamazsa, bu oylamada en çok oy alan iki aday için üçüncü oylama yapılır; üçüncü oylamada en fazla oy alan aday üye seçilmiş olur.

     

     

     

    Cumhurbaşkanı; üç üyeyi Yargıtay, iki üyeyi Danıştay, bir üyeyi Askeri Yüksek İdare Mahkemesi  genel  kurullarınca  kendi  başkan  ve  üyeleri  arasından  her  boş  yer  için gösterecekleri  üçer  aday  içinden;  üç  üyeyi Yükseköğretim Kurulunun  kendi  üyesi  olmayan yükseköğretim kurumları öğretim üyeleri arasından göstereceği üçer aday  içinden; beş üyeyi üst  kademe  yöneticileri,  serbest  avukatlar  veya Anayasa Mahkemesi  raportörleri  arasından; iki üyeyi ise yüksek öğrenim görmüş Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları arasından  seçer.

     

    Yargıtay, Danıştay, Askerî Yüksek İdare Mahkemesi ve Sayıştay genel kurullarından, Anayasa Mahkemesi üyeliğine aday göstermek için yapılacak seçimlerde, her boş üyelik için, bir üye ancak bir aday  için oy kullanabilir; en  fazla oy alan üç kişi aday gösterilmiş sayılır. Baro başkanlarının avukatlar arasından gösterecekleri üç aday  için yapılacak seçimde de her bir  baro  başkanı  ancak  bir  aday  için  oy  kullanabilir  ve  en  fazla  oy  alan  üç  kişi  aday gösterilmiş sayılır.

     

    Anayasa  Mahkemesine  üye  seçilebilmek  için,  kırkbeş  yaşın  doldurulmuş  olması kaydıyla;  yükseköğretim  kurumları  öğretim  üyelerinin  profesör  veya  doçent  unvanını kazanmış,  avukatların  en  az  yirmi  yıl  fiilen  avukatlık  yapmış,  üst  kademe  yöneticilerinin yükseköğrenim görmüş ve en az yirmi yıl kamu hizmetinde fiilen çalışmış olması şarttır.

     

    Anayasa Mahkemesi üyeleri arasından gizli oyla ve üye  tam sayısının salt çoğunluğu ile dört yıl için bir Başkan ve üç daire başkanı seçilir. Süresi bitenler yeniden seçilebilirler.

     

    Anayasa  Mahkemesi  üyeleri  aslî  görevleri  dışında  resmi  veya  özel  hiçbir  görev alamazlar.”

     

    Değişecek Anayasa 146. maddesi bu:

     

     II.  Yüksek mahkemeler

     A. Anayasa Mahkemesi

     1. Kuruluşu 

     

    Anayasa Mahkemesi on bir asıl ve dört yedek üyeden kurulur.

     

    Cumhurbaşkanı, iki asıl ve iki yedek üyeyi Yargıtay, iki asıl ve bir yedek üyeyi Danıştay, birer asıl üyeyi Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek  İdare Mahkemesi ve Sayıştay genel kurullarınca kendi Başkan ve üyeleri arasından üye tamsayılarının salt çoğunluğu ile her boş yer için gösterecekleri üçer aday içinden; bir asıl üyeyi ise Yükseköğretim Kurulunun kendi üyesi olmayan Yükseköğretim kurumları öğretim üyeleri içinden göstereceği üç aday arasından; üç asıl ve bir yedek üyeyi üst kademe yöneticileri ile avukatlar arasından seçer. 

     

    Yükseköğretim kurumları öğretim üyeleri ile üst kademe yöneticileri ve avukatların Anayasa Mahkemesine asıl ve yedek üye seçilebilmeleri için, kırk yaşını doldurmuş, yükseköğrenim görmüş veya öğrenim kurumlarında en az onbeş yıl öğretim üyeliği veya kamu hizmetinde en az onbeş yıl fiilen çalışmış veya en az onbeş yıl avukatlık yapmış olmak şarttır.

     

    Anayasa Mahkemesi, asıl üyeleri arasından gizli oyla ve üye tamsayısının salt çoğunluğu ile dört yıl için bir Başkan ve bir Başkanvekili seçer. Süresi bitenler yeniden seçilebilirler.                                                

     

    Anayasa Mahkemesi üyeleri, asli görevleri dışında resmi veya özel hiçbir görev alamazlar. 

     

     

    MADDE  16  - Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının  147  nci maddesinin  kenar  başlığı

     

    “2.  Üyelerin  görev  süresi  ve  üyeliğin  sona  ermesi”  şeklinde,  birinci  fıkrası  ise  aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

     

    “Anayasa  Mahkemesi  üyeleri  on iki  yıl  için  seçilirler.  Bir  kimse  iki  defa  Anayasa Mahkemesi  üyesi  seçilemez.  Anayasa  Mahkemesi  üyeleri  altmış beş  yaşını  doldurunca emekliye  ayrılırlar.  Zorunlu  emeklilik  yaşından  önce  görev  süresi  dolan  üyelerin  başka  bir görevde çalışmaları ve özlük işleri kanunla düzenlenir.”

     

    Değişecek Anayasa 147. maddesi bu:

     

    2. Üyeliğin sona ermesi

     

    Anayasa Mahkemesi üyeleri altmış beş yaşını doldurunca emekliye ayrılırlar.

     

    Anayasa Mahkemesi üyeliği, bir üyenin hakimlik mesleğinden çıkarılmayı gerektiren bir suçtan dolayı hüküm giymesi halinde kendiliğinden; görevini sağlık bakımından yerine getiremeyeceğinin kesin olarak anlaşılması halinde de,

    Anayasa Mahkemesi üye tamsayısının salt çoğunluğunun kararı ile sona erer.

     

     

     

    MADDE  17-  Türkiye  Cumhuriyeti  Anayasasının  148  inci  maddesinin  birinci fıkrasının birinci cümlesinin sonuna “ve anayasa şikâyeti başvurularını karara bağlar” ibaresi eklenmiş, aynı maddenin altıncı fıkrası “Yüce Divan kararlarına yeniden inceleme başvurusu yapılabilir. Genel Kurulun  yeniden  inceleme  sonucunda  verdiği  kararlar  kesindir.”  şeklinde değiştirilmiş,  maddeye  ikinci  fıkradan  sonra  gelmek  üzere  aşağıdaki  fıkralar  eklenmiş  ve devamındaki fıkralar buna göre teselsül ettirilmiştir.

     

    “Herkes,  Avrupa  İnsan  Hakları  Sözleşmesi  kapsamındaki  anayasal  hak  ve

    özgürlüklerden  birinin  kamu  gücü  tarafından  ihlal  edildiği  iddiasıyla  ve  kanun  yollarının tüketilmiş olması şartıyla Anayasa Mahkemesine başvurabilir. 

     

    Anayasa  şikâyetinde  kanun  yolunda  gözetilmesi  gereken  hususlarda  inceleme yapılamaz.

     

    Anayasa şikâyetine ilişkin usul ve esaslar kanunla düzenlenir.”

     

    Değişecek Anayasa 148. maddesi bu:

     

    3. Görev ve yetkileri 

     

    Anayasa Mahkemesi, kanunların, kanun hükmünde kararnamelerin ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün Anayasaya  şekil ve esas bakımlarından uygunluğunu denetler. Anayasa değişikliklerini ise sadece  şekil bakımından inceler ve denetler. Ancak, olağanüstü hallerde, sıkıyönetim ve savaş hallerinde çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerin şekil ve esas bakımından Anayasaya aykırılığı iddiasıyla, Anayasa Mahkemesinde dava açılamaz. 

     

    Kanunların  şekil bakımından denetlenmesi, son oylamanın, öngörülen çoğunlukla yapılıp yapılmadığı; Anayasa değişikliklerinde ise, teklif ve oylama çoğunluğuna ve ivedilikle görüşülemeyeceği  şartına uyulup uyulmadığı hususları ile sınırlıdır.  Şekil bakımından denetleme, Cumhurbaşkanınca veya Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin beşte biri tarafından istenebilir. Kanunun yayımlandığı tarihten itibaren on gün geçtikten sonra, şekil bozukluğuna dayalı iptal davası açılamaz; def'i yoluyla da ileri sürülemez. 

     

    Anayasa Mahkemesi Cumhurbaşkanını, Bakanlar Kurulu üyelerini, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek  İdare Mahkemesi Başkan ve üyelerini, Başsavcılarını, Cumhuriyet Başsavcıvekilini, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ve Sayıştay Başkan ve üyelerini görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divan sıfatıyla yargılar.

     

    Yüce Divanda, savcılık görevini Cumhuriyet Başsavcısı veya Cumhuriyet Başsavcıvekili yapar. 

     

    Yüce Divan kararları kesindir. 

     

    Anayasa Mahkemesi, Anayasa ile verilen diğer görevleri de yerine getirir.

     

    MADDE 18- Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 149 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

     

    “MADDE  149.  –  Anayasa  Mahkemesi,  üç  daire  ve  Genel  Kurul  halinde  çalışır. Daireler,  daire  başkanının  başkanlığında  dört  üyenin  katılımıyla  toplanır.  Genel  Kurul, Mahkeme Başkanının  başkanlığında  en  az  ondört  üye  ile  toplanır. Daireler  ve Genel Kurul kararlarını  salt  çoğunlukla  alır. Anayasa  şikâyetlerinin kabul  edilebilirlik  incelemesi  için ön komisyonlar oluşturulabilir.

     

    Siyasî  partilere  ilişkin  dava  ve  başvurulara,  iptal  ve  itiraz  davaları  ile  Yüce  Divan sıfatıyla yürütülecek yargılamalara Genel Kurulca bakılır.

     

    Anayasa  değişikliğinde  iptale,  siyasî  partilerin  kapatılmasına  ya  da  Devlet yardımından  yoksun  bırakılmasına  karar  verilebilmesi  için  üye  tamsayısının  üçte  iki  oy çokluğu şarttır.

     

    Şekil  bozukluğuna  dayalı  iptal  davaları Anayasa Mahkemesince  öncelikle  incelenip karara bağlanır.

     

    Anayasa  Mahkemesinin  kuruluşu,  Genel  Kurul  ve  dairelerin  yargılama  usulleri kanunla; Mahkemenin  çalışma  esasları, daire ve komisyonların oluşumu ve  işbölümü kendi yapacağı İçtüzükle düzenlenir.

     

    Anayasa Mahkemesi Yüce Divan  sıfatıyla  baktığı  davalar  dışında  kalan  işleri  dosya üzerinde  inceler.  Ancak,  anayasa  şikayeti  başvurularında  duruşma  yapılmasına  karar verilebilir. Mahkeme  ayrıca  gerekli  gördüğü  hallerde  sözlü  açıklamalarını  dinlemek  üzere ilgilileri ve konu üzerinde bilgisi olanları çağırabilir ve siyasî partilerin kapatılmasına  ilişkin davalarda,  Yargıtay  Cumhuriyet  Başsavcısından  sonra  kapatılması  istenen  siyasî  partinin genel başkanlığının veya tayin edeceği bir vekilin savunmasını dinler.”

     

     

     

     

     

    Değişecek Anayasa 149. maddesi bu:

     

    4. Çalışma ve yargılama usulü

     

    Anayasa Mahkemesi, Başkan ve on üye ile toplanır, salt çoğunluk ile karar verir. Anayasa değişikliklerinde iptale  (Ek ibare: 3/10/2001-4709/33 md.)  ve siyasi parti davalarında kapatılmaya karar verebilmesi için beşte üç oy çokluğu şarttır.

     

    Şekil bozukluğuna dayalı iptal davaları Anayasa Mahkemesince öncelikle incelenip karara bağlanır.

     

    Anayasa Mahkemesinin kuruluşu ve yargılama usulleri kanunla; mahkemenin çalışma esasları ve üyeleri arasındaki işbölümü kendi yapacağı içtüzükle düzenlenir. 

     

    Anayasa Mahkemesi Yüce Divan sıfatıyla baktığı davalar dışında kalan işleri dosya üzerinde inceler. Ancak, gerekli gördüğü hallerde sözlü açıklamalarını dinlemek üzere ilgilileri ve konu üzerinde bilgisi olanları çağırabilir.  (Ek cümle: 23/7/1995 - 4121/14 md.) ve siyasi partilerin temelli kapatılması veya kapatılmasına ilişkin davalarda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısından sonra kapatılması istenen siyasi partinin genel başkanlığının veya tayin edeceği bir vekilin savunmasını dinler.

     

    MADDE  19-  Türkiye  Cumhuriyeti  Anayasasının  156  ncı  maddesinin  son  fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

     

    “Askerî  Yargıtayın  kuruluşu,  işleyişi,  mensuplarının  disiplin  ve  özlük  işleri,

    mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı esaslarına göre kanunla düzenlenir.”

     

    Değişecek Anayasa 156. maddesi bu:

     

    D.  Askeri Yargıtay

     

    Askeri Yargıtay, askeri mahkemelerden verilen karar ve hükümlerin son inceleme merciidir. Ayrıca, asker kişilerin kanunla gösterilen belli davalarına ilk ve son derece mahkemesi olarak bakar.

     

    Askeri Yargıtay üyeleri birinci sınıf askeri hakimler arasından Askeri Yargıtay Genel Kurulunun üye tamsayısının salt çoğunluğu ve gizli oyla her boş yer için göstereceği üçer aday içinden Cumhurbaşkanınca seçilir.

     

    Askeri Yargıtay Başkanı, Başsavcısı,  İkinci Başkanı ve daire başkanları Askeri Yargıtay üyeleri arasından rütbe ve kıdem sırasına göre atanırlar.

     

    Askeri Yargıtayın kuruluşu, işleyişi, mensuplarının disiplin ve özlük işleri, mahkemelerin bağımsızlığı, hakimlik teminatı ve askerlik hizmetlerinin gereklerine göre kanunla düzenlenir.

     

    MADDE 20-  Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 159 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

     

    “MADDE 159- Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı esaslarına göre kurulur ve görev yapar.

     

    Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu yirmi bir asıl ve on yedek üyeden oluşur; üç daire halinde çalışır.

     

    Kurulun Başkanı Adalet Bakanıdır. Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kurulun tabiî üyesidir. Kurulun,  dört  asıl  üyesi,  nitelikleri  kanunda  belirtilen;  yüksek  öğretim  kurumlarının  hukuk, iktisat ve siyasal bilimler dallarında görev yapan öğretim üyeleri, üst kademe yöneticileri  ile avukatlar  arasından  Cumhurbaşkanınca,  bir  asıl  ve  bir  yedek  üyesi  Anayasa  Mahkemesi raportörleri  arasından Anayasa Mahkemesince,  üç  asıl  ve  iki  yedek  üyesi Yargıtay  üyeleri arasından Yargıtay Genel Kurulunca,   bir asıl ve bir yedek üyesi Danıştay üyeleri arasından Danıştay  Genel  Kurulunca,  yedi  asıl  ve  dört  yedek  üyesi  birinci  sınıf  olup,  birinci  sınıfa ayrılmayı gerektiren nitelikleri yitirmemiş adlî yargı hâkim ve  savcıları arasından adlî yargı hâkim  ve  savcılarınca,  üç  asıl  ve  iki  yedek  üyesi  birinci  sınıf  olup,  birinci  sınıfa  ayrılmayı gerektiren nitelikleri yitirmemiş idarî yargı hâkim ve savcıları arasından idarî yargı hâkim ve savcılarınca, dört yıl için seçilir. Süresi biten üyeler yeniden seçilebilir.

     

    Kurul üyeliği  seçimi, üyelerin görev  süresinin dolmasından önceki altmış gün  içinde yapılır. Cumhurbaşkanı  tarafından seçilen üyelerin görev süreleri dolmadan Kurul üyeliğinin boşalması durumunda, boşalmayı  takip eden altmış gün  içinde, yeni üyelerin  seçimi yapılır. Diğer üyeliklerin boşalması halinde, asıl üyenin yedeği tarafından kalan süre tamamlanır.

     

    Yargıtay  ve  Danıştay  genel  kurullarından  seçilecek  Kurul  üyeliği  için  her  üyenin, birinci  sınıf adlî ve  idarî yargı hâkim ve  savcıları arasından  seçilecek Kurul üyeliği  için her hâkim ve  savcının;  ancak bir  aday  için oy kullanacağı  seçimlerde,  en  fazla oy  alan  adaylar sırasıyla asıl ve yedek üye seçilir. Bu seçimler her dönem için bir defada ve gizli oyla yapılır.

    Kurulun,  Adalet  Bakanı  ile  Adalet  Bakanlığı  Müsteşarı  dışındaki  asıl  üyeleri, görevlerinin devamı süresince kanunda belirlenenler dışında başka bir görev alamazlar.

     

    Kurulun  yönetimi  ve  temsili  Kurul  Başkanına  aittir.  Kurul  Başkanı  dairelerin  çalışmalarına  katılamaz.  Kurul,  kendi  üyeleri  arasından  daire  başkanlarını  seçer.  Başkan, yetkilerinden bir kısmını başkanvekili olarak belirlediği daire başkanına devredebilir.

     

    Kurul, adlî ve idarî yargı hâkim ve savcılarını mesleğe kabul etme, atama ve nakletme, geçici  yetki  verme,  yükselme  ve  birinci  sınıfa  ayırma,  meslekte  kalmaları  uygun görülmeyenler  hakkında  karar  verme,  disiplin  cezası  verme,  görevden  uzaklaştırma işlemlerini  yapar;  Adalet  Bakanlığının,  bir mahkemenin  kaldırılması  veya  yargı  çevresinin değiştirilmesi  konusundaki  tekliflerini  karara  bağlar;  ayrıca, Anayasa  ve  kanunlarla  verilen diğer görevleri yerine getirir.

     

    Hâkim  ve  savcıların  görevlerini;  kanun,  tüzük,  yönetmeliklere  ve  genelgelere (hâkimler  için  idarî  nitelikteki  genelgelere)  uygun  olarak  yapıp  yapmadıklarını  denetleme; görevlerinden dolayı veya görevleri sırasında suç  işleyip  işlemediklerini, hal ve eylemlerinin sıfat ve görevleri  icaplarına uyup uymadığını araştırma ve gerektiğinde haklarında  inceleme ve  soruşturma  işlemleri,  ilgili  dairenin  teklifi  ve  Hâkimler  ve  Savcılar  Yüksek  Kurulu Başkanının  oluru  ile  Kurul  müfettişlerine  yaptırılır.  Soruşturma  ve  inceleme  işlemleri, hakkında soruşturma ve inceleme yapılacak olandan daha kıdemli hâkim veya savcı eliyle de yaptırılabilir.

     

    Kurulun meslekten  çıkarma  cezasına  ilişkin  olanlar  dışındaki  kararlarına  karşı  yargı mercilerine başvurulamaz.

     

    Kurula  bağlı  Genel  Sekreterlik  kurulur.  Genel  Sekreter,  birinci  sınıf  hâkim  ve savcılardan Kurulun  teklif  ettiği  üç  aday  arasından Kurul  Başkanı  tarafından  atanır. Kurul müfettişleri  ile  Kurulda  geçici  veya  sürekli  olarak  çalıştırılacak  hâkim  ve  savcıları, muvafakatlerini alarak atama yetkisi Kurula aittir.

     

    Adalet Bakanlığının merkez, bağlı ve  ilgili kuruluşlarında  geçici veya  sürekli olarak çalıştırılacak hâkim ve savcılar  ile adalet müfettişlerini, muvafakatlerini alarak atama yetkisi Adalet Bakanına aittir.

     

    Kurul  üyelerinin  seçimi,  dairelerin  oluşumu  ve  işbölümü,  Kurulun  ve  dairelerin görevleri,  toplantı  ve  karar  yeter  sayıları,  çalışma  usul  ve  esasları,  dairelerin  karar  ve işlemlerine  karşı  yapılacak  itirazlar  ve    bunların  incelenmesi  usulü  ile Genel  Sekreterliğin kuruluş ve görevleri kanunla düzenlenir.”

     

    Değişecek Anayasa 159. maddesi bu:

     

    III.  Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu

    Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlik teminatı esaslarına göre kurulur ve görev yapar.

     

    Kurulun Başkanı, Adalet Bakanıdır. Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kurulun tabii üyesidir. Kurulun üç asıl ve üç yedek üyesi Yargıtay Genel Kurulunun, iki asıl ve iki yedek üyesi Danıştay Genel Kurulu kendi üyeleri arasından, her üyelik için gösterecekleri üçer aday içinden Cumhurbaşkanınca, dört yıl için seçilir. Süresi biten üyeler yeniden seçilebilirler. Kurul, seçimle gelen asıl üyeleri arasından bir başkanvekili seçer.  

     

    Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu; adli ve idari yargı hakim ve savcılarını mesleğe kabul etme, atama ve nakletme, geçici yetki verme, yükselme ve birinci sınıfa ayırma, kadro dağıtma, meslekte kalmaları uygun görülmeyenler hakkında karar verme, disiplin cezası verme, görevden uzaklaştırma işlemlerini yapar. Adalet Bakanlığının, bir mahkemenin veya bir hakimin veya savcının kadrosunun kaldırılması veya bir mahkemenin yargı çevresinin değiştirilmesi konusundaki tekliflerini karara bağlar. Ayrıca Anayasa ve kanunlarla verilen diğer görevleri yerine getirir. 

     

    Kurul kararlarına karşı yargı mercilerine başvurulamaz.

     

    Kurulun görevlerini yerine getirmesi, seçim ve çalışma usulleriyle itirazların Kurul bünyesinde incelenmesi esasları kanunla düzenlenir.

     

    Adalet Bakanlığının merkez kuruluşunda geçici veya sürekli olarak çalıştırılacak hakim ve savcıların muvafakatlarını alarak atama yetkisi Adalet Bakanına aittir. 

     

    Adalet Bakanı Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun ilk toplantısında onaya sunulmak üzere, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde hizmetin aksamaması için hakim ve savcıları geçici yetki ile görevlendirebilir.

     

    MADDE 21 - Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının geçici 15  inci maddesi yürürlükten kaldırılmıştır.

     

    Kaldırılması öngörülen Geçici Madde 15 – 12 Eylül 1980 tarihinden, ilk genel seçimler sonucu toplanacak Türkiye Büyük Millet Meclisinin Başkanlık Divanını oluşturuncaya kadar geçecek süre içinde, yasama ve yürütme yetkilerini Türk milleti adına kullanan, 2356 sayılı Kanunla kurulu Milli Güvenlik Konseyinin, bu Konseyin yönetimi döneminde kurulmuş hükümetlerin, 2485  sayılı Kurucu Meclis Hakkında Kanunla görev ifa eden Danışma Meclisinin her türlü karar ve tasarruflarından dolayı haklarında cezai, mali veya hukuki sorumluluk iddiası ileri sürülemez ve bu maksatla herhangi bir yargı merciine başvurulamaz. 

     

    Bu karar ve tasarrufların idarece veya yetkili kılınmış organ, merci ve görevlilerce uygulanmasından dolayı, karar alanlar, tasarrufta bulunanlar ve uygulayanlar hakkında da yukarıdaki fıkra hükümleri uygulanır. 

     

    MADDE  22-  Türkiye  Cumhuriyeti  Anayasasına  aşağıdaki  geçici  maddeler

    eklenmiştir. 

     

    “GEÇİCİ  MADDE  18-  Bu  Kanunun  6  ncı  maddesiyle  Anayasanın  69  uncu maddesinde  yapılan  değişiklikler,  Anayasa  Mahkemesinde  görülmekte  olan  davalarda  da uygulanır.

     

    GEÇİCİ MADDE 19-   Bu Kanunun yürürlüğe girdiği  tarihte Anayasa Mahkemesinin mevcut yedek üyeleri asıl üye sıfatını kazanır.

     

    Bu Kanunun  yürürlüğe  girdiği  tarihten  itibaren  otuz  gün  içinde,  birer  üye,  Sayıştay Genel Kurulunun  ve  baro  başkanlarının  gösterecekleri  üçer  aday  arasından  Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından seçilir. Türkiye Büyük Millet Meclisinde yapılacak seçimde, her boş üyelik için ilk oylamada üye tam sayısının üçte iki ve ikinci oylamada üye tam sayısının salt çoğunluğu aranır.  İkinci oylamada salt çoğunluk sağlanamazsa, bu oylamada en çok oy alan iki aday için üçüncü oylama yapılır; üçüncü oylamada en fazla oy alan aday üye seçilmiş olur.

     

    Sayıştay  Genel  Kurulunda,  Anayasa  Mahkemesi  üyeliğine  aday  göstermek  için yapılacak seçimlerde, bir üye ancak bir aday için oy kullanabilir; en fazla oy alan üç kişi aday gösterilmiş  sayılır.  Baro  başkanlarının  avukatlar  arasından  gösterecekleri  üç  aday  için yapılacak seçimde de her bir baro başkanı ancak bir aday  için oy kullanabilir ve en fazla oy alan üç kişi aday gösterilmiş sayılır.

     

    Cumhurbaşkanı,  yükseköğrenim görmüş Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları  arasından iki üyeyi seçer.

     

    Anayasa  Mahkemesi  üyeliğine  aday  gösteren  kurumların  halen  mevcut  üyeleri  ile kendi  kontenjanlarından  seçilmiş  yedek  üyeler,  tamamlama  seçiminde  göz  önünde bulundurulur.

    Anayasa  şikayetine  ilişkin gerekli düzenlemeler  iki yıl  içinde  tamamlanır. Uygulama kanununun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren anayasa şikâyeti başvuruları kabul edilir.

     

    Anayasa Mahkemesinde  halen  belli  görevlere  seçilmiş  olanların  bu  sıfatları  seçilmiş oldukları sürenin sonuna kadar devam eder. Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte üye olanlar yaş haddine kadar görevlerine devam ederler.

     

    GEÇİCİ MADDE 20- Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren otuz gün içinde aşağıda  belirtilen  esas  ve  usuller  dahilinde  Hâkimler  ve  Savcılar  Yüksek  Kurulu  üyeleri seçilir.

     

    a)  Cumhurbaşkanı,  hâkimlik  mesleğine  alınmasına  engel  bir  hali  olmayan;  yüksek öğretim  kurumlarının  hukuk,  iktisat  ve  siyasal  bilimler  dallarında  en  az  onbeş  yıldan  beri görev  yapan  öğretim  üyeleri,  üst  kademe  yöneticileri  ile  meslekte  fiilen  onbeş  yılını doldurmuş  avukatlar  arasından  dört  üye  seçer.  Cumhurbaşkanı,  üst  kademe  yöneticileri arasından  seçeceği  Kurul  üyesini,  bakanlık,  müsteşarlık,  müsteşar  yardımcılığı,  valilik, Cumhurbaşkanlığı Genel  Sekreterliği,  kamu  kurum  ve  kuruluşlarında  genel müdürlük  veya teftiş kurulu başkanlığı görevlerini yapanlar arasından seçer.

     

    b) Anayasa Mahkemesi, bir asıl ve bir yedek üyeyi Anayasa Mahkemesi  raportörleri arasından  seçer. Mahkeme Başkanı bu Kanunun yürürlüğe girdiği  tarihten  itibaren yedi gün içinde  Hâkimler  ve  Savcılar  Yüksek  Kurulu  üye  adaylık  başvurularını  ilân  eder.  İlan tarihinden  itibaren  yedi  gün  içinde  adaylar  başvurularını  yaparlar.  Başvuru  tarihinin  sona erdiği  günden  itibaren  onbeş  gün  içinde Mahkeme,  adaylar  arasından  bir  asıl  ve  bir  yedek üyeyi seçer.

     

    c) Yargıtay Genel Kurulu, Yargıtay üyeleri arasından üç asıl ve  iki yedek üye  seçer. Bu  Kanunun  yürürlüğe  girdiği  tarihten  itibaren  yedi  gün  içinde  Yargıtay  Birinci  Başkanı adaylık  başvurusunu  ilan  eder.  İlan  tarihinden  itibaren  yedi  gün  içinde  adaylar  Birinci Başkanlığa başvurur. Başvuru tarihinin sona erdiği günden itibaren onbeş gün içinde Yargıtay Genel  Kurulu  seçim  yapar.  Her  Yargıtay  üyesinin  sadece  bir  aday  için  oy  kullanabileceği seçimde, en fazla oy alan adaylar sırasıyla asıl ve yedek üye seçilmiş olur. 

     

    ç) Danıştay Genel Kurulu, Danıştay üyeleri arasından bir asıl ve bir yedek üye seçer. Bu  Kanunun  yürürlüğe  girdiği  tarihten  itibaren  yedi  gün  içinde  Danıştay  Başkanı  adaylık başvurusunu  ilan eder.  İlan  tarihinden  itibaren yedi gün  içinde adaylar Başkanlığa başvurur.

    Başvuru tarihinin sona erdiği günden itibaren onbeş gün içinde Danıştay Genel Kurulu seçim yapar. Her Danıştay üyesinin sadece bir aday için oy kullanabileceği seçimde, en fazla oy alan adaylar  sırasıyla asıl ve yedek üye seçilmiş olur.

     

    d) Yedi  asıl  ve  dört  yedek  üye  birinci  sınıf  olup,  birinci  sınıfa  ayrılmayı  gerektiren nitelikleri  yitirmemiş  olan  adli  yargı  hâkim  ve  savcıları  arasından,  adli  yargı  hâkim  ve savcıları  tarafından Yüksek Seçim Kurulunun  gözetim  ve  denetiminde  seçilir. Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren beş gün içinde Yüksek Seçim Kurulu adaylık başvurularını ilân  eder.  İlân  tarihinden  itibaren  üç  gün  içinde  adaylar Yüksek  Seçim Kuruluna  başvurur.

    Başvuru  tarihinin sona erdiği günden  itibaren  iki gün  içinde Yüksek Seçim Kurulu adayların başvurularını  inceler  ve  aday  listesini  belirleyerek  ilân  eder.  Takip  eden  iki  gün  içinde  bu listeye karşı itiraz edilebilir. İtiraz süresinin sona erdiği günden itibaren iki gün içinde İtirazlar incelenir, sonuçlandırılır ve kesin aday listesi ilân edilir. Yüksek Seçim Kurulunun kesin aday listesini  ilân ettiği  tarihten sonraki  ikinci Pazar günü her  ilde,  il seçim kurulunun gözetim ve denetimi altında yapılacak seçimlerde, o ilde ve ilçelerinde görev yapan hâkim ve savcılar oy kullanır.  İl  seçim  kurulları  o  ilde  oy  kullanacak  hâkim  ve  savcıların  sayısına  göre  sandık kurulları  oluşturur.  Sandık  kurullarının  işlem,  tedbir  ve  kararlarına  karşı  yapılan  şikâyet  ve itirazlar il seçim kurulunca karara bağlanır. Adaylar propaganda yapamazlar; sadece, Yüksek Seçim  Kurulu  tarafından  belirlenen  usul  ve  esaslar  çerçevesinde  özgeçmişlerini  bu  iş  için tahsis  edilmiş  bir  internet  sitesinde  yayımlayabilirler. Bu  seçimlerde  her  seçmen  sadece  bir aday  için  oy  kullanabilir.  Seçimlerde  en  çok  oy  alan  adaylar  sırasıyla  asıl  ve  yedek  üye seçilmiş  olur.  Kullanılacak  oy  pusulalarıyla  ilgili  diğer  hususlar  Yüksek  Seçim  Kurulu tarafından  belirlenir.  Yüksek  Seçim  Kurulu,  oy  pusulalarını  kendisi  bastırabileceği  gibi gerektiğinde uygun göreceği il seçim kurulları vasıtasıyla bastırmaya da yetkilidir. Yapılacak seçimlerde, 26/4/1961 tarihli ve 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun bu bende aykırı olmayan hükümleri uygulanır.

     

    e)  Üç  asıl  ve  iki  yedek  üye  birinci  sınıf  olup,  birinci  sınıfa  ayrılmayı  gerektiren nitelikleri yitirmemiş  idari yargı hâkim ve savcıları arasından,  idari yargı hâkim ve savcıları tarafından  Yüksek  Seçim  Kurulunun  gözetim  ve  denetiminde  seçilir.  Bölge  idare mahkemelerinin bulunduğu illerde, il seçim kurulunun gözetim ve denetimi altında yapılacak bu seçimlerde, o bölge  idare mahkemesinde ve yargı çevresi  içerisinde kalan yerlerde görev yapan idari yargı hâkim ve savcıları oy kullanır. Bu seçimler hakkında da (d) bendi hükümleri uygulanır.

     

    Birinci  fıkranın  (a),  (b),  (d)  ve  (e)  bentleri  uyarınca  seçilen  Hâkimler  ve  Savcılar Yüksek Kurulunun asıl üyeleri bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonraki otuzuncu günü takip eden iş günü görevlerine başlarlar. 

     

    Bu  Kanunun  yürürlüğe  girdiği  tarihte,  Hâkimler  ve  Savcılar  Yüksek  Kurulunun Yargıtaydan gelen asıl ve yedek üyelerinin görevleri, seçilmiş oldukları sürenin sonuna kadar devam  eder. Bu  üyelerden  görev  süresini  tamamlayanların  yerine  birinci  fıkranın  (c)  bendi uyarınca seçilenler sırayla göreve başlarlar.

     

    Bu madde uyarınca seçilen üyelerin göreve başlamasını müteakip yapılacak ilk Kurul toplantısında,  Hâkimler  ve  Savcılar  Yüksek  Kurulunun  Danıştaydan  gelen  asıl  ve  yedek üyelerinden  ad  çekme  suretiyle  belirlenen  bir  asıl  ve  bir  yedek  üyesinin  görevi  sona  erer. Kalan asıl ve yedek üye  ise seçilmiş oldukları sürenin sonuna kadar görevlerine devam eder. Bu  üyelerden  görev  süresini  tamamlayanların  yerine  birinci  fıkranın  (ç)  bendi  uyarınca seçilenler göreve başlarlar.

     

    Birinci  fıkranın  (c)  ve  (ç)  bentleri  uyarınca  seçilen  üyelerden,  üçüncü  ve  dördüncü fıkra uyarınca göreve başlayanların görev süresi, birinci  fıkranın  (a),  (b),  (d) ve  (e) bentleri uyarınca seçilen diğer Kurul üyelerinin görev süresinin bittiği tarihte sona erer. 

     

    İlgili  kanunlarda  gerekli  düzenlemeler  yapılıncaya  kadar,  Hâkimler  ve  Savcılar Yüksek Kuruluna seçilen asıl üyeler, Yargıtay daire başkanı için ilgili mevzuatında öngörülen tüm  malî  ve  sosyal  haklar  ile  emeklilik  hakkından  aynen  yararlanırlar.  Ayrıca,  Kurulun Başkanı  dışındaki  asıl  üyelerine,  30000  gösterge  rakamının  memur  aylıklarına  uygulanan katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarda aylık ek tazminat ödenir. 

     

    İlgili kanunlarda düzenleme yapılıncaya kadar, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu,

     

    a) Anayasa  hükümlerine  aykırı  olmamak  kaydıyla,  yürürlükteki  kanun  hükümlerine göre Kurul şeklinde çalışır.

     

    b)  İkinci  fıkra  uyarınca  asıl  üyelerinin  göreve  başladığı  tarihten  itibaren  bir  hafta içinde Adalet Bakanının başkanlığında toplanır ve bir geçici Başkanvekili seçer.

     

    c) En az onbeş üye ile toplanır ve üye tam sayısının salt çoğunluğu ile karar verir.

     

    ç) Sekreterya hizmetleri Adalet Bakanlığı tarafından yürütülür.

    Bu  madde  hükümleri,  ilgili  kanunlarda  gerekli  düzenlemeler  yapılıncaya  kadar uygulanır.

     

     

    MADDE  23  – Bu Kanun  yayımı  tarihinde  yürürlüğe  girer  ve  halkoyuna  sunulması halinde tümüyle oylanır.

     


    Bir işi: " BİLMEYEN " ELEŞTİRİR, " AZ BİLEN " AKIL VERİR, " YAPAMAYAN " ÇAMUR ATAR, " BİLEN " YAPAR.
  9. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Adanedhel
    Adanedhel's avatar
    Kayıt Tarihi: 21/Aralık/2008
    Erkek

    pcdoktor636 bunu yazdı:
    -----------------------------

    Ulan kriz var kriz var diye bağırıyorsunuz.

    Sizi gidi muhalefetler bişey diyecem ama :).

    3lü koalisyon zamanında aptallıkları yüzünden kriz çıktı peki noldu?

    1 GECEDE 21 BANKA BATTI 21!!!

    Boru değil heralde.

    Peki şu anda kriz var diye havlayıp duruyorlar bana iflas eden biyer göster?

    Ya bi holding banka herhangi bişey en azından 1 banka bile batmadı.

    Uydururken usturuplu atılması gerek


    -----------------------------

    hocam daha fazla kahve de takıl bişeyler daha duyarsın belki..


  10. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    EcHoLL
    EcHoLL's avatar
    Kayıt Tarihi: 04/Eylül/2008
    Erkek

    Adanedhel bunu yazdı:
    -----------------------------

    pcdoktor636 bunu yazdı:
    -----------------------------

    Ulan kriz var kriz var diye bağırıyorsunuz.

    Sizi gidi muhalefetler bişey diyecem ama :).

    3lü koalisyon zamanında aptallıkları yüzünden kriz çıktı peki noldu?

    1 GECEDE 21 BANKA BATTI 21!!!

    Boru değil heralde.

    Peki şu anda kriz var diye havlayıp duruyorlar bana iflas eden biyer göster?

    Ya bi holding banka herhangi bişey en azından 1 banka bile batmadı.

    Uydururken usturuplu atılması gerek

     


    -----------------------------

    hocam daha fazla kahve de takıl bişeyler daha duyarsın belki..


    -----------------------------

    batan yermi arıyor arkadaş küçük esanafa bak bakalım ne halda yada git sokaktaki insana bak atın at gözlüklerini banklar şimdi kar ediyorda sanamı ediyor yüksek faiz alıyorlarda batmıyor ey yavrum eyyy


    "Hayat zor olabilir ama ben de kolay sayılmam." insanları Silahsızlandırmak onları köleleştirmek için En iyi Yoldur.
Toplam Hit: 20786 Toplam Mesaj: 168