Bir Adama İnanmak
-
Bir milletin karşısına bir kaç yüzyılda bir insan çıkar o insan bütün zorluklara ramen hayatını kendi çizer.Asla ama asla pes etmez.Sonunda milletine yol gösterici olur, milletin hayal edemeyeceği düşleri gerçekleştirir.Benim bahsettiğim kişi ise Atatürk !!
Büyük günler benim çokta ilgimi çekmez asıl ilgimi çeken büyük günlerin ertesi günü insanların sevinci, üzüntüsüdür.Kurtuluş savaşını kazandığımız gün değil, ertesi gündür düşündüğüm.İnsanlardaki inancın doğruluğu, sevinç..Atatürk ün samsuna çıktığı gün değil bir sonraki gün insanların aklında bıraktığı etkilerdir.
En önemlisi ve beni en duygulandıranı ise 11 kasımdır.11 kasımdane mi oldu ? o gün kaç milyon kişinin inandığı insan hayata gözlerini kapadı.Bir hayal edin okuma yazma bilmezken, düşman işgalindeyken bir insan geliyor size umut veriyor inanıyorsunuz ardından okuma-yazma öğreniyorsunuz, modernleştiriyor, vaad ettiklerini yapıyor, güveniniz o kadar tam ki gerekirse ölürsünüz.Bütün milleti için O da ölür.Fakat birden rahatsızlaşıyor ve ölüm haberini alıyorsunuz.Ne hissederdiniz ?
Farklı bir yönetim şeklini kurdu ve yıllarda nasıl çalışılmasını gerektiğini öğretti.Binlerce insan takip etti.İlk kez herkesin eşit olarak kabul edildiği bir sistemleride olmuştu.Sorunlarınla ilgilenen bir devlet vardı.Tarım, sanayi daha önce hiç olmadığı gibiydi.Fakat bütün bunlar bir gün bir anlığına karanlığa gömüldü.Çünkü Atatürk ölmüştü.
Bir düşünün 1 sene önce kim tahmin edebilirdi ki ? sanki hiç ölmeyecekmiş gibiydi oysa.FAkat bu gün ölümü ardından geçen ilk gün.Peki ya insanlar ne yapacaktı ? Devlet artık nasıl idare edilirdi.İşte bir çok sorun.Herkesin aklı karışık, herkes üzgün.İnandıkları ve çok sevdikleri bir değer gitmişti.Bir insanın umutlarını elinden alırsanız o insan biter.Fakat elinden umut veren kaynaklarını alırsanız o insanın hayatına gasp etmiş olursunuz.
İnsanlara duyrulan şey şuydu;
Atatürk'ün ebediyete intikal edişi Türk Halkına şöyle duyuruluyordu;
Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin resmi tebliğidir:
"Müdavi ve müşavir tabiplerin neşredilen SON raporu, Atatürk'ün dünyaya gözlerini kapadığını bildirmektedir.
Bu acı hadise ile Türk vatanı büyük yapıcısını, Türk milleti ulu şefini, insanlık büyük evladını kaybetti. Milletimize, içimiz yanarak, bu tarife sığmayan ziya'dan dolayı en derin taziyelerimizi sunarız.
Kederlerimizin tesellisini ancak ve ancak O'nun büyük eserine bağlılıkta ve aziz vatanımızın hizmetinde ararız. Şurasını da her şeyden evvel beyan etmeliyiz ki, ölmez olan, onun büyük eseri, Cumhuriyet Türkiye'sidir. Hükümetimiz, içinde bulunduğumuz bu mühim anda, bugüne kadar olduğu gibi dikkatle vazife başındadır. Müesses olan nizam ve idame hususunu, büyük Türk milletinin hükümetiyle tek vücut olarak teyit ve temin edeceğine şüphe yoktur.
Teşkilat-ı Esasiye Kanununun 33. maddesi mucibince Büyük Millet Meclisi derhal yeni reisicumhuru intihap edecektir. Türkiye'nin en büyük makamına, Teşkilat-ı Esasiye Kanununa göre geçecek zatın etrafında hükümetiyle, şanlı ordusuyla ve bütün kuvvetleriyle Türk Milleti sarsılmaz bir varlık olarak toplanacak ve yükselmesine devam edecektir.
Bugün ayrılığına ağladığımız büyük şefimiz Atatürk, her vakit Türk Milletine güvendi. Eserlerini bu güvenle yaptı. İdamesi esbabını da istikmal ederek güvenle büyük milletimize bıraktı. Ebedi Türk Milleti onun eserlerini ebediyetle yaşatacaktır. Türk gençliği onun kıymetli vediası olan Türkiye Cumhuriyetini daima koruyacak ve onun izinde yürüyecektir.
Kemal Atatürk, Türk'ün tarihinde ve gönlünde daima yaşayacaktır."
Herhalde bunu nasıl göz yaşlarınla yazıyorsam o gün insanlar benim bulunduğum durumda okuyordur.Herkes birbirine ne olacağını soruyordur fakat zaten biliyorlardı.Atatürk daha önce nasıl başlarının çaresine bakacaklarını göstermiş olmalıydı.ARtık O olmasa bile onun fikirleri ve yaptığı işler vardı.Söylediği sözler, yaptığı işler birer yol gösterici olacaktı.
İyi ama şimdi kim onlara gereken değeri verecekti ? Kime inanacaklardı ?Devletin başına kim geçebilecekti ?Atatürk ün yerine gelebilecek kim vardı ??
11 kasım ve onun arkasından gelen bir kaç günde sanıyorum bnlar yavaş yavaş çözülmüş, Atamızın kurduğu sistem yavaş yavaş işlemeye devam etmiş olacaktı.Fakat 11 kasım 1938 den itibaren beni de eriten Atatürk'ün Sonları herkesin içini buruklaştıracaktır ;
- Anlamlı son sözü, "Saat kaç" olmuştu.
- Prof. Dr. Neşet Ömer İrdelp'e, son söz olarak "Vealeykümüsselam " dedi.
- Koma içinde manası anlaşılamayan ve devamlı olarak tekrarladığı söz "aman dil...aman dil..."di.
- Son aldığı gıda, 8 Kasım 1938 Salı günü, saat 18.35'de dört kaşık elma suyu oldu.
- Son yemek istediği sebze, enginardı.
- Son verilen ilaç, ölüm halinden kırk dakika önce, saat 8.25'de, 1/8 aubaine'di.
- Hekimler ölüm raporunu imzalarken, son olarak elini öpen ve gözlerini kapayan Prof. Dr. Mim Kemal Öke idi.
Fakat bize bıraktığı dünyada biz her zaman O na minnettarlığımızı gösterip ilkelerine bağlı kalacağız.Sanıyorum ki bütün yabancıların imrendiğinden rahatsız olduğu duvarlardaki Atatürk portlerinide oradan kaldırmamızın nedeni dedelerimizden gelen bu sevgi ve saygıdır.
Kusura bakmayın arkadaşlar şu anda göz yaşları içinde yazdığım bu yazının bir amacı yada bir mesajı yoktur.Sadece sadece bir iki günde anmak yerine özellikle kendisine özlem duyduğumuz bu günlerde bir kez daha rahmetle anmak için yazmış olabilirim.
Bir Türk olmaktan, ATatürk'ün kurduğu ülkede yaşamaktan her ne olursa olsun gurur duyuyorum ve Türkiye'nin gelişmesinde katkı sağlamayı, okumayı, Atatürk'ün ilkelernide yaşam felsefesi kabul etmeyi kendime bir görev sayıyorum.
ATAM sen rahat uyu..
-
güzel yazı...
Atatürkü anlatmaya ne satırlar yeter ne yazılar...
-
tabi ki yazılarla anlatmak mümkün değil sadece içimden gelerek birşeyler yazdım :)
Buyrun bide ilgin. şeyler.
VASİYETİ VE ÖLÜMÜ
Vasiyet Kararı
Notere Verilişi
Vasiyetinin Tam Metni
Ölümü
İlk Muayene
İlk Teşhis
Doktorları
Ben Hastayım Çocuk
Kumandan Benim
Güney Gezisi
Savarona
Karnından Su Alınması
İlk Koma
Son Saatler
Bazı Sonlar
Ölüm İlanı
Cenaze Namazı
Etnoğrafya'ya Defni
TÜM YÖNLERİYLE ANITKABİR
Teklif Edilen Projeler
Yapımı
Bölümleri
Ata'nın Nakli
-
Türkiye nin Türkiye olmasında kuşkusuz etkisi oldukca buyuktur
düşünceleri kıymetlimizdir
Osmanlı nın torunu olduğumuzu da kabullenmiştir
gercekten cok seviyorum kendisini ..
-
zumsuk seviore seni =)
-
MelancholiTr bunu yazdı:
-----------------------------
zumsuk seviore seni =)
-----------------------------:D ne adamsın yaw
-
puff gecenin bir yarisi okudum ama ne soylesem... daha cok cekeriz biz... :.(..
-
bir hatayıda düzeltmek istiyorum
"Atatürk portlerinide oradan kaldırmamızın"
cümlesinde kaldırmamızın yerine kaldırmamamızın olacaktı.Gözlerim kan çanağı gibiydi sonlarına doğru ondan kafamıda toplayıp yazamadım.Zaten yanlışlarda vardır harf falan.Üstünden bir daha geçmedim, geçemedim.Çünkü gerçekten kaldıramaya bilirdim.
-
yine büyük bir gün yine hüzün !!
-
zumsuk bunu yazdı:
-----------------------------Bir milletin karşısına bir kaç yüzyılda bir insan çıkar o insan bütün zorluklara ramen hayatını kendi çizer.Asla ama asla pes etmez.Sonunda milletine yol gösterici olur, milletin hayal edemeyeceği düşleri gerçekleştirir.Benim bahsettiğim kişi ise Atatürk !!
Büyük günler benim çokta ilgimi çekmez asıl ilgimi çeken büyük günlerin ertesi günü insanların sevinci, üzüntüsüdür.Kurtuluş savaşını kazandığımız gün değil, ertesi gündür düşündüğüm.İnsanlardaki inancın doğruluğu, sevinç..Atatürk ün samsuna çıktığı gün değil bir sonraki gün insanların aklında bıraktığı etkilerdir.
En önemlisi ve beni en duygulandıranı ise 11 kasımdır.11 kasımdane mi oldu ? o gün kaç milyon kişinin inandığı insan hayata gözlerini kapadı.Bir hayal edin okuma yazma bilmezken, düşman işgalindeyken bir insan geliyor size umut veriyor inanıyorsunuz ardından okuma-yazma öğreniyorsunuz, modernleştiriyor, vaad ettiklerini yapıyor, güveniniz o kadar tam ki gerekirse ölürsünüz.Bütün milleti için O da ölür.Fakat birden rahatsızlaşıyor ve ölüm haberini alıyorsunuz.Ne hissederdiniz ?
Farklı bir yönetim şeklini kurdu ve yıllarda nasıl çalışılmasını gerektiğini öğretti.Binlerce insan takip etti.İlk kez herkesin eşit olarak kabul edildiği bir sistemleride olmuştu.Sorunlarınla ilgilenen bir devlet vardı.Tarım, sanayi daha önce hiç olmadığı gibiydi.Fakat bütün bunlar bir gün bir anlığına karanlığa gömüldü.Çünkü Atatürk ölmüştü.
Bir düşünün 1 sene önce kim tahmin edebilirdi ki ? sanki hiç ölmeyecekmiş gibiydi oysa.FAkat bu gün ölümü ardından geçen ilk gün.Peki ya insanlar ne yapacaktı ? Devlet artık nasıl idare edilirdi.İşte bir çok sorun.Herkesin aklı karışık, herkes üzgün.İnandıkları ve çok sevdikleri bir değer gitmişti.Bir insanın umutlarını elinden alırsanız o insan biter.Fakat elinden umut veren kaynaklarını alırsanız o insanın hayatına gasp etmiş olursunuz.
İnsanlara duyrulan şey şuydu;
Atatürk'ün ebediyete intikal edişi Türk Halkına şöyle duyuruluyordu;
Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin resmi tebliğidir:
"Müdavi ve müşavir tabiplerin neşredilen SON raporu, Atatürk'ün dünyaya gözlerini kapadığını bildirmektedir.
Bu acı hadise ile Türk vatanı büyük yapıcısını, Türk milleti ulu şefini, insanlık büyük evladını kaybetti. Milletimize, içimiz yanarak, bu tarife sığmayan ziya'dan dolayı en derin taziyelerimizi sunarız.
Kederlerimizin tesellisini ancak ve ancak O'nun büyük eserine bağlılıkta ve aziz vatanımızın hizmetinde ararız. Şurasını da her şeyden evvel beyan etmeliyiz ki, ölmez olan, onun büyük eseri, Cumhuriyet Türkiye'sidir. Hükümetimiz, içinde bulunduğumuz bu mühim anda, bugüne kadar olduğu gibi dikkatle vazife başındadır. Müesses olan nizam ve idame hususunu, büyük Türk milletinin hükümetiyle tek vücut olarak teyit ve temin edeceğine şüphe yoktur.
Teşkilat-ı Esasiye Kanununun 33. maddesi mucibince Büyük Millet Meclisi derhal yeni reisicumhuru intihap edecektir. Türkiye'nin en büyük makamına, Teşkilat-ı Esasiye Kanununa göre geçecek zatın etrafında hükümetiyle, şanlı ordusuyla ve bütün kuvvetleriyle Türk Milleti sarsılmaz bir varlık olarak toplanacak ve yükselmesine devam edecektir.
Bugün ayrılığına ağladığımız büyük şefimiz Atatürk, her vakit Türk Milletine güvendi. Eserlerini bu güvenle yaptı. İdamesi esbabını da istikmal ederek güvenle büyük milletimize bıraktı. Ebedi Türk Milleti onun eserlerini ebediyetle yaşatacaktır. Türk gençliği onun kıymetli vediası olan Türkiye Cumhuriyetini daima koruyacak ve onun izinde yürüyecektir.
Kemal Atatürk, Türk'ün tarihinde ve gönlünde daima yaşayacaktır."
Herhalde bunu nasıl göz yaşlarınla yazıyorsam o gün insanlar benim bulunduğum durumda okuyordur.Herkes birbirine ne olacağını soruyordur fakat zaten biliyorlardı.Atatürk daha önce nasıl başlarının çaresine bakacaklarını göstermiş olmalıydı.ARtık O olmasa bile onun fikirleri ve yaptığı işler vardı.Söylediği sözler, yaptığı işler birer yol gösterici olacaktı.
İyi ama şimdi kim onlara gereken değeri verecekti ? Kime inanacaklardı ?Devletin başına kim geçebilecekti ?Atatürk ün yerine gelebilecek kim vardı ??
11 kasım ve onun arkasından gelen bir kaç günde sanıyorum bnlar yavaş yavaş çözülmüş, Atamızın kurduğu sistem yavaş yavaş işlemeye devam etmiş olacaktı.Fakat 11 kasım 1938 den itibaren beni de eriten Atatürk'ün Sonları herkesin içini buruklaştıracaktır ;
- Anlamlı son sözü, "Saat kaç" olmuştu.
- Prof. Dr. Neşet Ömer İrdelp'e, son söz olarak "Vealeykümüsselam " dedi.
- Koma içinde manası anlaşılamayan ve devamlı olarak tekrarladığı söz "aman dil...aman dil..."di.
- Son aldığı gıda, 8 Kasım 1938 Salı günü, saat 18.35'de dört kaşık elma suyu oldu.
- Son yemek istediği sebze, enginardı.
- Son verilen ilaç, ölüm halinden kırk dakika önce, saat 8.25'de, 1/8 aubaine'di.
- Hekimler ölüm raporunu imzalarken, son olarak elini öpen ve gözlerini kapayan Prof. Dr. Mim Kemal Öke idi.
Fakat bize bıraktığı dünyada biz her zaman O na minnettarlığımızı gösterip ilkelerine bağlı kalacağız.Sanıyorum ki bütün yabancıların imrendiğinden rahatsız olduğu duvarlardaki Atatürk portlerinide oradan kaldırmamızın nedeni dedelerimizden gelen bu sevgi ve saygıdır.
Kusura bakmayın arkadaşlar şu anda göz yaşları içinde yazdığım bu yazının bir amacı yada bir mesajı yoktur.Sadece sadece bir iki günde anmak yerine özellikle kendisine özlem duyduğumuz bu günlerde bir kez daha rahmetle anmak için yazmış olabilirim.
Bir Türk olmaktan, ATatürk'ün kurduğu ülkede yaşamaktan her ne olursa olsun gurur duyuyorum ve Türkiye'nin gelişmesinde katkı sağlamayı, okumayı, Atatürk'ün ilkelernide yaşam felsefesi kabul etmeyi kendime bir görev sayıyorum.
ATAM sen rahat uyu..
-----------------------------başın sağolsun..... (ltüfen altında bısey aramayın sümsügün yazısını okuyunca duygulandım)
-
hasretle anıyoruz :(