Forum
Aktif konular
Üyeler
Kurallar
Arama
Dünya Su Forumu Nedir (Türk Suları Satılık Mıdır) Dünya Su Forumu Nedir (Türk Suları Satılık Mıdır)
-
hepsi çok yakında gün yüzüne çıkar arkadaşlar merak etmeyin satılma olaylarına hepimiz karşıyız tabiki el emeği göz nuru % 100 yerli sermaye ile kurduğumuz güzide kuruluşlarımız para uğruna neden başkalarına satılsın ki ? mesela Türk telekomu özelleştirdiler türk telekom oger telekomun verdiği parayı sadece bir yılda kar olarak çıkarıyor biz işletme dersinde de görmüştük üniversitede hocamız "ne olursa olsun kar eden kuruluşların özelleştirme adı altında satılması mümkün değil, bu akıl baliğ ile bağdaşmaz" diyordu. bir işletmeyi kurmak hayata geçirmek onu kar elde eder hale getirmek gerçekten zor bir iştir. Ama özelleştirme ile ne elde edilmeye çalışılıyor hala anlamış değilim
özelleştirmeyi savunanlar devletin kobilere gerekli ilgiyi göstermediğini, devlet kuruluşlarında eski teknolojilerin kullanıldığını, tesislerin bakımsız olduğunu ve devlete ait birçok kurum kuruluş olduğu için tek başına hazinenin bunları karşılama gücünün olmadığını savunmaktalar. Bu dedikleri nispetende doğrudur. Fakat yüksek teknolojinin ve kalifiye elemanların işletmelerin başına getirilmesi için mutlaka özelleştirilmesi mi gerekir ?
-
Bu sene Türkiyede yapılmasına karar verildiği için Türkiyede.Geçen senelerde neden diğer ülkelerde yapıldıysa bu senede Türkiyede yapılmasının nedeni budur. Ayrıca forum yarın başlıyacak ve Türkiyeye 20.000 insan geliyor.Organizasypnu yapan firma ve gerekli yazılımı yapanın elinde şu anda patlamış organizasyondur.
-
dünya su forumu kısaca istanbul trafiğini 5 gün boyunca zikecek olan bir organizasyondur.
-
bugün kadıköyde dünya su forumu'na karşı miting vardı. TMMOB , ÇMO ve daha bir çok dernek ve kuruluş vardı mitingde. Bizim odadan ve bölümden öğrencilerde vardı. Bakmaya gittim sonra ayrıldım gerçi.
TKP'nin mitingiyle aynı gün olmasıda ilgi çekici tabiki
-
sizin yakınm tarihi okumanız işte budur... 6. filonun amerikanlara ait olduğunu sizde biliyorsunuz ama işinize gelmediği için lafı gevelemişsiniz. o yıllarda Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının amerikalılara verdiği haklı mücadeleyi kimse unutmaz. lakin o zamandaki yönetim şekli amerikan yanlısı olduğu için menderes dönemi...6. filoya karşı çıkacaklarına gelsinler görüşelim mesajları vermişlerdir.
boşuna dememiş nazım hikmet: Türkiye 1962den beri amerikanın yarı sömürgesi diye...İnadına 6. filo defol.
Siz sadece şunu bilirsiniz tayyik davosta filistine yapılanlara karşı van minit tepkisi koyar sizde ezberlersiniz. oysa bilmessinizki 1968 li yıllarda bu yıllarda deniz gezmiş ve arkadaşları filistin kimliği altında israillilere karşı mücadele ettiğini hiç duymamışsınızdır. sırf filistinlileri korumak için eğitim aldıkları için Türkiyeye geri döndüklerinde amerikancı işbirlikçiler yüzünden hapislerde işkence yapanları unutmuyoruz.. o gün işkence yaptıran zihniyetin kuklası halen bugünde devam ediyor..anlamazdan gelecek olan arkadaşlar o yılları internetten kaynaklardan okusun bir zaten 82 den sonra Ülkemizde tam bir kapitalist sistemin düzeni kurulmuş ya neyse..
-
Demodor bunu yazdı:
-----------------------------
dünya su forumu kısaca istanbul trafiğini 5 gün boyunca zikecek olan bir organizasyondur.
-----------------------------en gerçekçi bakış budur işte =)))
-
wert bunu yazdı:
-----------------------------
türkiyede olmayıncada neden türkiyede olmuyor diyorsunuz :S
-----------------------------türkiyede oluncada sular satılık oluyo :S küresel olay amk
obama geliyo obamanın götü tutuştu,su formu oluyo sular satılıyo :)
... -
suyumuzda elden gitti amk
-
1
Yetmiş iki gündür bir dolapta kilitliyim. Yalnızca anahtar
deliğinden hava giriyor ve ölü bir ışık sızıyor içeri. Yalnızlık
hiç de tanrısal değil, görkemli değil. O yalnızca geçmişle
gelecek, ölümle yaşam arasında kocaman bir karanlık nokta.
Geçmişi ve geleceği olmayan, ölümle yaşam arasında irinli bir
leke yalnızlık denilen. Şimdi ne varsa, anahtar deliğinden sızan
havayla ışıkta... (Farkına varsalar, kapatırlar mıydı onu da?)
Bütün belleğimdekileri yokettim. Elektrikli bir aygıtla yaktım,
jiletle kazıdım. Çığlıkların aralığından uçurdum hepsini, kül
edip savurdum.
Adımdan gayrısını bilmiyorum.
2
Zamanı yiyip bitirdi karanlık. Gece yoktu. Güneş çoktan
kömürleşmiş ve yeryüzü yapışkan bir karanlıkla örtülmüştü.
Yabanıl sesler geliyordu derinlerden ve karanlığı ince bir bıçak gibi
yırtıyordu. Saklayan kırbaç gibi... Acı duvarını aşan bu
sesler, madeni bir gürültüye dönüyor ve yerkabuğunu
zorluyordu artık. Sesim yoktu. Karanlığın karnında yitirdim
sesimi. Kör bir kuyuda unutulan Yusuf'tum belki. Ama
durmadan soruyorlardı. Tanrılar bilmiyordu sordukları şeyleri,
peygamberler büsbütün hain çıkmıştı. Ama yine de soruyorlar,
soruyorlar, soruyorlar...
Adımdan gayrısını bilmiyorum.
3
İki şeyi bilmek istiyorum. (Belki aynı şeyi iki kere bilmek
istiyordum.) Duvarların rengi neydi? Derimin rengi neydi?
Dokunuyorum duvarlara; parmak uçlarımla, avuçlarımla,
dilimle dokunuyorum. Duvarların bir rengi olmalı. Ama hiçbir
duvarcının, hiçbir ressamın bu rengi bildiğini sanmam. Adı
yoktu bu rengin, kimyası yoktu. Belki renksizliğin rengiydi bu.
Çürüyen bir bedenin kokusuydu duvarların rengi...
Adımdan gayrısını bilmiyorum.
4
Bir böcek gibi antenlerimi gezdiriyorum bedenimde. Anahtar
deliğinden sızan ölü ışıkta ellerime bakıyorum. Ellerim... Sanki
bir kadının memelerini hiç okşamamış, sicaklığını duymamış.
Ellerim... Her dizesi çığlık olan şiirleri hiç yaratmamış sanki. Ne
beyaz tenliyim artık, ne esmer, ne de kara... Cüzzamlının,
vebalının bir rengi vardır. İrinin bir rengi... Ölünün bile bir
rengi vardır ama derimin rengi yoktu. Belki çürüyen bir kentin
rengiydi bu. Çürüyen bir dünyanın...
Adımdan gayrısını bilmiyorum.
5
Killi, ayakları üzerinde duramayan bir yaratıktım artık.
Soyumun neye benzediğini unuttum. 'İnsana benziyorlardı'
diye duymuştum bir vakitler. Demek ki şimdi maymun
halkasında insanlık...
Adımdan gayrısını bilmiyorum.
6
Ağzımı anahtar deliğine dayayıp havayı emiyorum. Böcek
sokması gibi bir yanma duyuyorum boğazımda. Oysa kuru bir
yaprağı bile dalından düşürecek gibi değil bu esinti. Belki
çöle dönmüş toprağa tek yağmur damlasının düşüşü yalnızca.
Çamur gibi bir yağmur damlası... Ama toprak, bu damlayla
çatlatacak bağrındaki tohumu. Çöl, bütün vahalarını bu
damlayla yeşertecek... Genzim yanıyor. İnce bir kan şeridi
sızıyor dudaklarımdan. Kirli, sıcak ve simsiyah...
Adımdan gayrısını bilmiyorum.
7
Suyum, bir litrelik karton süt kutusu içinde. Yetmiş iki gündür
sakındığım ve hergün ancak bir kere dudaklarımı
değdirdiğim... Dilimi bir köpek gibi değdirdiğim. (Dilin suya
dokunuşu... Bir süngerin denizi yutuşu yani. Bir çölün seraba
kesilmesi bir an için.) Her gün ancak bir kere değdiriyorum
dudaklarımı suya. Dilimi kaçırıyorum artık. Sünger, bütün
vantuzlarını birden uzatmasın diye... Bataklıktaki suyun da bir
su yanı vardır. Çürüyen bir bedenin bile dayanılabilir
kokusuna. Kutuda kalan son bir yudum su, bu bile değildi
artık. Küstü, öldürdü kendini su...
Su çürüdü...Ahmet Telli- Su Çürüdü- şair ne güzel anlatmış suyu. satan şerefsiz hainler utansın..
-
bugün talabani denen amerikan/yahudi beslemesi , türkiyeye gelip "su" istemiş bizim çankayadaki mason gülü zaten kürtler konusunda "çok güzel" şeyler olacak dediğinden beri içime bir endişe düşmüştü, sularımızıda ıraktaki kürtlere "bedava" elektrikten sonra verdi bu adamlar - durmak yok yola devam tabi
karşılığında pkk ya af getirceklermiş ??? bi saniye kafanız karıştı en az benim kadar pkk yı affetçek olan talabani denen it değil demekle nefesinizi harcamayın, pkk nın silah bırakıp 3.ülkelere sığınacağını söylemiş tabi buna karşılık ırak a su vercez, sanki memleketin her karışını suladık da
arkadaşlar şu anda ki iktidar ve uzantıları hakkında en ufak bir sıcak düşünceye sahipseniz, yahudi sermayesi ile dönen medyanın size düşündürtmek istedikleri sayesindedir, aklı başında insanlar olarak derin bir nefes alıp yeniden düşünün.
talabanin türk düşmanı olduğundan bahsetmiyorum, bu gün kendi başımıza yönetici diye bela ettiklerimiz , siyasi parti meselesi de değil ki bu benim işçi partisinede saadet partisine de saygım vardır iktidara gelmelerinden zerre kadar rahatsızlık duymam mesela ancak konu ampül olunca talabani kadar dış bir düşmanın kontrolünde ülkenin kaynaklarını buna havası suyu bile dahil bir çıkar çetesi geliyor.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/11220206.asp?gid=233 bunu okuyun mesela daha bugün taze taze
Kısayol
Şikayet
Özel Mesaj
Alıntı yap
Cevapla