folder Tahribat.com Forumları
linefolder Genel
linefolder Prof . Dr. Oktay Sinanoglu (Haberturk)



Prof . Dr. Oktay Sinanoglu (Haberturk)

  1. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Fistandantilus
    Fistandantilus's avatar
    Kayıt Tarihi: 28/Eylül/2004
    Erkek

    RockZs bunu yazdı:
    -----------------------------

    Fistandantilus bunu yazdı:
    -----------------------------
    oktay sinanoğlu fen bilimlerinde dehşet ötesi bir üstaddır ama sosyal bilimlerinden bi skim anlamıyor.
    -----------------------------

     

    Nasıl yani? Açıklar mısın? Ne skim anlamadığını?


    -----------------------------

    çok yüzeysel olarak: fen bilimleri materyalistik özne taşır. kesin sonuçlar, kurallar elde etme amacındadır. 19.yyda yaşanan düşünsel devrim "modernite"yi oluşturmuştur. o çağın ideal insanı "mühendis"lerdir. Bu zatlar bütün sosyal olayları da bu bağlamda açıklamaya uğraşırlar. Ama insan faktörü elbette umursanmaz. 1950lerden sonra "bilimsel" fetişizmin sosyal olayları açıklamadığı hatta "bilimsel" teorilerin bile aslında yanlışlanabilir olduğu ortaya çıkar buradan "post-modernite"(modernite sonrası) düşünce anlayışı çıkar. post-moderniteyi araştırısan ne demek istediğimi anlarsın. Oktay sinanoğlu ise hala "modernite" düşüncesinde kalmış bir bilimadamıdır; sosyal bilimci değil. 1950 öncesi gözlükle sosyal olaylara bakmaya devam ediyor; o yüzden vardığı sonuçlar belli insanları heyecanlandırsa da bütünü açıklayamıyor.

     not: ordinaryüslük kalkalı çok oldu..


    Fakat söyleyin kardeşlerim; insanlığın bir ereği eksikse, eksik değil midir- bizzat kendisi de?
  2. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    RockZs
    RockZs's avatar
    Kayıt Tarihi: 30/Haziran/2002
    Erkek

    -----------------------------

    çok yüzeysel olarak: fen bilimleri materyalistik özne taşır. kesin sonuçlar, kurallar elde etme amacındadır. 19.yyda yaşanan düşünsel devrim "modernite"yi oluşturmuştur. o çağın ideal insanı "mühendis"lerdir. Bu zatlar bütün sosyal olayları da bu bağlamda açıklamaya uğraşırlar. Ama insan faktörü elbette umursanmaz. 1950lerden sonra "bilimsel" fetişizmin sosyal olayları açıklamadığı hatta "bilimsel" teorilerin bile aslında yanlışlanabilir olduğu ortaya çıkar buradan "post-modernite"(modernite sonrası) düşünce anlayışı çıkar. post-moderniteyi araştırısan ne demek istediğimi anlarsın. Oktay sinanoğlu ise hala "modernite" düşüncesinde kalmış bir bilimadamıdır; sosyal bilimci değil. 1950 öncesi gözlükle sosyal olaylara bakmaya devam ediyor; o yüzden vardığı sonuçlar belli insanları heyecanlandırsa da bütünü açıklayamıyor.

    -----------------------------

     

    Şimdi Arkadaşım, Ben burada senle materyalistlik , modernizm, post-modernizm... gibi kavramları tartışamayacağım... Oktay Hoca Modernizm 'de kalmış post-modernizm'in p sini bilmez diyorsun... Buna kendini inandırmaya devam et.. Yani diyorsun ki kafası matematiğe , fen bilimlerine çalışan "eski kafalı" insanlar günümüz sosyal konularında saçmalarlar? Bunu bu kesinlikte söylüyorsun! Böyle saçma şey mi olur? Oktay Sinanoğlu'nun "modernist" olduğunu nereden çıkarttın? 

     

    Oktay Sinanoğlu'nun tek düsturu vardır. O da Bilim + Gönül'dür. Senin söylediğin Oktay Hocaya yapılmış bir hakarettir. Oktay Hoca zaten kökü batıda olan bu akımlarla elli yıldır boğuşuyor.  İnsanları iki kategoriye ayırıp birini hemen bir kefeye koyuvermek kadar kolaycı bir düşünce var mı? 

     

    Artık sosyalbilimler bile matematik özelliğini gösterme durumundadır. Hiçbir bilimi matematikten soyutlayamazsın.

     

    Akla ne işle uğraşacağını Gönül öğretir,

    Gönül işlemezse Akıl kötü işlerle uğraşır,

    Onun için düsturumuz Bilim + Gönül 'dür.

    Oktay Sinanoğlu

  3. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Fistandantilus
    Fistandantilus's avatar
    Kayıt Tarihi: 28/Eylül/2004
    Erkek

    RockZs bunu yazdı:
    -----------------------------

    -----------------------------

    çok yüzeysel olarak: fen bilimleri materyalistik özne taşır. kesin sonuçlar, kurallar elde etme amacındadır. 19.yyda yaşanan düşünsel devrim "modernite"yi oluşturmuştur. o çağın ideal insanı "mühendis"lerdir. Bu zatlar bütün sosyal olayları da bu bağlamda açıklamaya uğraşırlar. Ama insan faktörü elbette umursanmaz. 1950lerden sonra "bilimsel" fetişizmin sosyal olayları açıklamadığı hatta "bilimsel" teorilerin bile aslında yanlışlanabilir olduğu ortaya çıkar buradan "post-modernite"(modernite sonrası) düşünce anlayışı çıkar. post-moderniteyi araştırısan ne demek istediğimi anlarsın. Oktay sinanoğlu ise hala "modernite" düşüncesinde kalmış bir bilimadamıdır; sosyal bilimci değil. 1950 öncesi gözlükle sosyal olaylara bakmaya devam ediyor; o yüzden vardığı sonuçlar belli insanları heyecanlandırsa da bütünü açıklayamıyor.

    -----------------------------

     

    Şimdi Arkadaşım, Ben burada senle materyalistlik , modernizm, post-modernizm... gibi kavramları tartışamayacağım... Oktay Hoca Modernizm 'de kalmış post-modernizm'in p sini bilmez diyorsun... Buna kendini inandırmaya devam et.. Yani diyorsun ki kafası matematiğe , fen bilimlerine çalışan "eski kafalı" insanlar günümüz sosyal konularında saçmalarlar? Bunu bu kesinlikte söylüyorsun! Böyle saçma şey mi olur? Oktay Sinanoğlu'nun "modernist" olduğunu nereden çıkarttın? 

     

    Oktay Sinanoğlu'nun tek düsturu vardır. O da Bilim + Gönül'dür. Senin söylediğin Oktay Hocaya yapılmış bir hakarettir. Oktay Hoca zaten kökü batıda olan bu akımlarla elli yıldır boğuşuyor.  İnsanları iki kategoriye ayırıp birini hemen bir kefeye koyuvermek kadar kolaycı bir düşünce var mı? 

     

    Artık sosyalbilimler bile matematik özelliğini gösterme durumundadır. Hiçbir bilimi matematikten soyutlayamazsın.

     

    Akla ne işle uğraşacağını Gönül öğretir,

    Gönül işlemezse Akıl kötü işlerle uğraşır,

    Onun için düsturumuz Bilim + Gönül 'dür.

    Oktay Sinanoğlu


    -----------------------------

    oktay sinanoğlu'nun "bye bye türkçe" kitabını okudum, televizyon-gazete mülakatlarını da rasgeldikçe takip ediyorum. Söyledikle/yazdıkları onun çok "modernist" olduğunu gösteriyor. hatta eleştiriye açık ta değildir kendisi. Fen bilimlerinde hiç bir şey diyemem; dediğim gibi üstaddır ki ben onu bütün olarak "büyük bir insan" olarak görüyorum.

    bihaber demiyorum zaten. ama "fen  bilim" disiplininde gelişmiş insanların bu tarz "sosyal bilim" açıklamaları yapmalarından daha doğal bir şey yoktur zaten. Ama bana göre sosyal konulardaki düşünceleri gerçekten çok başarısız; çürütülmeye çok açık ve dayanaksız ve yaşının da getirdiği kalıplaşma şu anki zamanlarda çok açık görülüyor, düşüncelerinin eleştirilmesine tahammül edemiyor; "benim ki bilimdir, gerisi yalandır" tarzı cevaplar veriyor. Bilim+ gönül düsturu da modernist olmadığı anlamına gelmez, onu "ahlaklı" modernist yapar. Çünkü aşırı materyalizm insanı "ahlak" dışılığa iter; o bunu "gönül" ile açıklamış. Çok da iyi yapmış, pek çok "bilim" insanının düşünmediği bir husustur eminim. Ama sosyal bilim çözümlemelerini başarılı bulmuyorum. Seni farklı düşündürme niyetinde de değilim, sadece benim o yargılarımın dayanaklarını açıklamak istedim.


    Fakat söyleyin kardeşlerim; insanlığın bir ereği eksikse, eksik değil midir- bizzat kendisi de?
  4. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    C_e_Z_a
    C_e_Z_a's avatar
    Kayıt Tarihi: 30/Ağustos/2005
    Erkek
    Türkiye'nin en büyük,en saygı değer beynine saygı ve sevgilerimizle.hocamız her alanda bir dünya markası!

    Makaleyaz.Net - Türkiye'nin Makale Alım-Satım Platformu
  5. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    RockZs
    RockZs's avatar
    Kayıt Tarihi: 30/Haziran/2002
    Erkek

    -----------------------------

    oktay sinanoğlu'nun "bye bye türkçe" kitabını okudum, televizyon-gazete mülakatlarını da rasgeldikçe takip ediyorum. Söyledikle/yazdıkları onun çok "modernist" olduğunu gösteriyor. hatta eleştiriye açık ta değildir kendisi. Fen bilimlerinde hiç bir şey diyemem; dediğim gibi üstaddır ki ben onu bütün olarak "büyük bir insan" olarak görüyorum.

    bihaber demiyorum zaten. ama "fen  bilim" disiplininde gelişmiş insanların bu tarz "sosyal bilim" açıklamaları yapmalarından daha doğal bir şey yoktur zaten. Ama bana göre sosyal konulardaki düşünceleri gerçekten çok başarısız; çürütülmeye çok açık ve dayanaksız ve yaşının da getirdiği kalıplaşma şu anki zamanlarda çok açık görülüyor, düşüncelerinin eleştirilmesine tahammül edemiyor; "benim ki bilimdir, gerisi yalandır" tarzı cevaplar veriyor. Bilim+ gönül düsturu da modernist olmadığı anlamına gelmez, onu "ahlaklı" modernist yapar. Çünkü aşırı materyalizm insanı "ahlak" dışılığa iter; o bunu "gönül" ile açıklamış. Çok da iyi yapmış, pek çok "bilim" insanının düşünmediği bir husustur eminim. Ama sosyal bilim çözümlemelerini başarılı bulmuyorum. Seni farklı düşündürme niyetinde de değilim, sadece benim o yargılarımın dayanaklarını açıklamak istedim.


    -----------------------------

     

    Modernizm ve Post-Modernizm'in ne anlama geldiğini anlamak için ekşi sözlükte yazılanlara baktığımda:

    Modernizm : Endüstiyel devrim sonrasına tekabül eden yeni bir çağın edebiyatta ve sanatta tezahür etme biçimi. Değişim'in  normalleşmesi olarak da kabul edilebilirmiş fln filan...Genelde de mimari  için kullanım örnekleri verilmiş.

    Post-Modernizm :  Sürekli yeniden üretim, orjinalin ölümü. kuralsızlığın kural , ilkesizliğin ilke olduğu bir görüş açısı veya yaşam tarzını ifade eder.
    herhangi bir nedenle, sizi ya da yaptığınız işi veya ileri sürdürdüğünüz fikirleri, şu ya da bu nedenle eleştirmeye, kategorize etmeye, yargılamaya kalkarlarsa, 'benimki postmodern bir yaklaşım.. sen bunu nerden bileceksin ki?' dediniz miydi, akan sular durur... gibi birçok tanım yapılmış.

    Gördüğüm gibi bunlar sadece akımlardan birkaçı. Bunlara benzer birçok akım var. Ben fizik üzerine çalıştığımdan söyle bir örnek verebilirim: "Bir gazın durumunu incelerken onun sıcaklığını inceleyebilirim. Ya sıcaktır ya da soğuktur. Sıcaklık ve soğukluk birbirine bağlı karşıt durumları ifade eder. Modernizm ve Post Modernizm de , olaylara sadece bir bakış açısıdır. Genel bir yargı olamaz. Bilim adamları ise dediğin gibi kesin kanıtlar üzerine çalışırlar. Post modernist olarak işin içinden sıyrılmak ne kadar akılcıdır tartışılır. Ben herşeyin kağıda dökülebileceğini düşünen bir insan değilim fakat bazı şeyler kağıda dökülebilmeli ve kağıda dökemediğin olgular varsa onları başka bir şekilde nesnelleştirebilmelisin çünkü başka türlü kendini ifade edebilmene imkan yoktur.

    Neyse , başka çalışmalarımın arasında oturdum bunları yazdım. Sen de bana Oktay Sinanoğlu'nun "çürütülmeye çok açık ve dayanıksız gördüğün" düşüncelerini açıklarsan ben de sana bu konuda belki görüşümü daha net bildiririm.

     

Toplam Hit: 3385 Toplam Mesaj: 16