Sevgi Denizi
-
yepyeni bir denizi
yüzyil eskilestirsek
iste bu kadar yildir seviyordum ben seni
bir sahilin kumlarini tek tek oksamak gibi,
deniz minarelerini bir ömre dizmek gibi
denizlerimdeki yesili sen çaldin,rahatmisin bari
yapilirmi bu?
-korsan töresine aykiri-
sana,o yesil bize çok gerekli demedik miydi?
hiç mi düsünmedin istiridyelerin yüreklerini
tut ki alacakaranlikta bir sangirti koptu simdi
bir adam denize birakti kendinin usulca
usulca, ayaklarina baglayarak sevgisini;
iki damla göz yasi istesek,yollarmisin ki?
deniz ölülerimezar tasi dikilmez,bilirmisin
kaç yil sonra da olsa,bir deniz görsen
yanin da kocan da olsa,bir deniz görsen
hala duruyorsa gözlerindeki o yesil sevgi
ve denize bakinca bugulanirsa yesil gözlerin
kocandan sakla, kiskanir belki
simdi kaçbin metere derindeyim bilmiyorum
indigimde bir perisandi deniz dipleri
yosunlar yesillerini unutmuslardi
tuz buz olmustu istiridyelerin yürekleri
önce gözlerinin yesilini anlattim yosunlara
verdim yanimda ne getirdiysem hepsini
sonra bir topladim istiridyelerin yüreklerini
simdi bir yeryüzü öyküsüyle, ben onlari avutuyorum
bütün deniz alti güzellikleriyle,onlar da beni...
TAHSİN KAVAK -
Bu şiiri okuduktan sonra
"Denizimin yeşilini sen çaldın!" adlı hikayeyi yazmıştım:
Denizimin Yeşilini Sen Çaldın!...
Sen ve ben el eleyiz, yürüyoruz çimenlerin arasında. Bir yandan gökyüzüne bakıyoruz, yıldızlar pırıl pırıl parıldıyorlar. Tüm evrenin güzelliğini gözlerimizin önüne sermek istiyorlar sanki. Gördüğümüz güzellik neşeyle dolduruyor içimizi, konuşmaya başlıyoruz geleceğe dair. Bana bilmediğim bir ülkede yaşayan adını hiç duymadığım ama mutlu olduklarını sözlerinden anladığım iki sevgilinin hikayesini anlatıyorsun. Bizi buluyorum bu hikayede, daha da mutlu oluyorum. Bir patika çıkıyor önümüze, tırmanmaya başlıyoruz. Ellerimiz hiç ayrılmıyor kayaları aşarken, avuçlarımız terliyor. Her adımda biraz daha üşüyoruz ve sokuluyoruz birbirimize. Patikanın sonunda bir düzlük çıkıyor karşımıza ve kıyısında ceylanların oynaştığı pırıl pırıl bir göl bekliyor bizi berrak sularıyla. Ceylanların arasından geçip göle varıyoruz, hiçbir hayvanın umurunda değiliz sanki. Avuçla su içiriyoruz birbirimize göle akan pınardan. Ve uzanıp gölün kıyısına seyrediyoruz gökyüzünü saatlerce, gece hiç bitmeyecek sanki…
Kuğular beliriyor çok uzaklarda, uzun bir yolculuktan sonra göle varıyor ve bir daire oluşturuyorlar etrafımızda. İçlerindeki tek siyah kuğu geliyor ve çekiştiriyor seni kolundan. Kalkıp kuğunun peşinden gitmeye başlıyorsun, ellerin ellerimde. Ansızın havalanıyor kuğu ve bize dönüp onu takip etmemizi söylüyor. Uçmaya başlıyoruz ansızın! Öyle yükseklerdeyiz ki, ellerimizi uzatsak yıldızları tutacağız sanki… Yavaş yavaş alçalıyoruz, bulutların altına inince bir orman görüyoruz isimlerimizi oluşturacak şekilde sıralanmış. Birbirimize bakıp gülümsüyoruz ve devam ediyoruz bilmediğimiz yerlere gitmeye… Bir süre sonra bir şelalenin yanı başına indiriyor bizi kuğu ve yüzmeye başlıyor gülümseyerek. Ellini sıkıyorum ve taşların üzerinden zıplayarak giriyoruz şelalenin altına. Sular okşamaya başlıyor yüzümüzü. Sarılıyoruz birbirimize ve uzaklardan gelen bir kavalı dinliyoruz öylece. Şelalenin altından çıkıyoruz ve sanki ilk kez görmüşüm gibi bakıyorum yüzüne. O ilk kalp sancısını hissediyorum içimde, terliyorum. Ipıslak bir öpücük konduruyorsun yanağıma. Gözlerine bakıyorum, parıltısı kamaştırıyor gözlerimi başım dönüyor. Bir şarkı söylüyorsun, efsanevi deniz kızlarını hatırlıyorum, arplarıyla denizcileri esir eden… Sesinin büyüsüyle açılıyor gözlerim, elini bırakıp uzaklaşıyorum senden. Kendime bakıyorum şelalenin sularında, göremiyorum, dönüp sana bakıyorum, gözlerinin derinliklerinde görüyorum kendimi... Tekrar yanına gelip sarılıyorum sana. Kuğu geliyor yanımıza ve yola devam edeceğimizi söylüyor. Takip ediyoruz onu elele, bir denizin kıyısına indiriyor bizi. Ta uzaklarda denizin üzerinde güneşin ilk ışıklarını karşılıyoruz beraberce. Gülümsüyor bize güneş ve ay veda sözcükleri mırıldanarak gidiyor. Yıldızlarsa biz onları görmesek de orada olacaklarını ve her gökyüzüne baktığımızda el sallayacaklarını söylüyorlar ışıkta yitip giderken. Benim yıldızım tüm mütevazılığıyla kaybolurken göz kırpıyor bana, ben ona el sallarken. Sana dönüyorum, şelalenin sularıyla ıslanan saçlarının kuruduğunu ve sabah rüzgarında dalgalandığını görüyorum. Denize giriyorsun usulca ve beni de çekiyorsun. Üşüyorum suya girince, gözlerine bakıyorum, dudağıma bir öpücük konduruyorsun, o öpücüğün ateşiyle ısınıyorum. İlerliyoruz denizin içinde, sular önce boyumuza geliyor; sonra derinlere, en derinlere yürüyoruz.
Rengârenk balıklar çıkıyor karşımıza, yaşlı bir kaplumbağa yukarıyı işaret ediyor başıyla. Baktığımızda siyah kuğuyu görüyoruz eşiyle, bizi kanat çırparak selamlıyorlar, teşekkür ediyoruz tüm yaptıkları için gülümseyerek. Kaplumbağa onu takip etmemizi söylüyor, tüm deniz güzelliklerinin arasından geçiyoruz onu takip ederek. Eski bir batık çıkıyor karşımıza… Batıktan gelen müzik seslerini duyuyoruz. Geminin ismini görünce ürperiyor ve dönmek istiyorum yalnızca. Sen engelliyorsun beni, ellerimi sıkıca kavrıyorsun, gemiden içeri giriyoruz. Karşıda bir orkestra bize bakıyor. İçerde yüzlerce sevgilinin dans ettiğini görüyoruz. Hepsi belli belirsiz gülümsüyor dans ederken. Biz de başlıyoruz dans etmeye ve dans eden herkes kenara çekilip izliyor bizi. Çılgınlar gibi dönüyoruz salonun içinde saatlerce sonunda reveranslar vererek çıkıyoruz gemiden. Uzaklaşırken tekrar bakıyorum batığa ve son kez dinliyorum Titanic’ten gelen müziği…
Ansızın bir şair çıkıyor karşımıza yanındaki istiridyelerle. Haykırıyor bana “Ne yaptın?” diye! Anlamıyorum onu, sen zorla uzaklaştırıyorsun beni şairden. Çıkıyoruz denizden hızla, kaçmak istercesine bir şeylerden. Ve ben denizin yeşilini görüyorum gözlerinde. “Denizimin yeşilini sen çaldın!” diye haykırıyorum istemeden… Beni sertçe itiyorsun denize, batıyorum derinlere. Şairi görüyorum en derinlerde, ellerinde istiridyelerin yürekleriyle… -
Written by Crimin@l :)
-
criminal dediklerimi iyi dinle.
http://www.tahribat.com/logout.asp
buraya tıkla önce daha sonra bilgisayarın sol alt köşeisnde başlat var ona tıkla bilgisayarı kapat de kapat sonra üzerine kalın bişeyler al hava soğuk sonra çık git bi yazarın yanına bunu ver ARTIK ÜNLÜSÜN baba napmışsın ya sen harcanıyosun buralarda süpersin ;) -
Gerçektende çok güzel,takdire şayan bişey yapmışın.En azından ünlü bi yazar olmasan bile inşallah bu şiir ve yazın gerekli pekçok yere ulaşır...
-
ellerine sağlık hacı umarım bişeler başarırsın
-
harika olmuş yüreğine sağlık
-
yüreğine sağlık
-
cigerine sağlık Criminal"im
-
ben öylece kaldım ya...süper ötesi..
-
Hacı tebrik ederim, gerçekten çok hoş arşivime ekledim...
Toplam Hit: 1991 Toplam Mesaj: 12