Yalnızlık..
-
çok güzel bir anlatım olmuş, fakat birde yalnız kalan insanın çevresine verdiği rahatsızlık değilde, elde olmayan sebeplerden olması daha yaygındır.
aslında çoğumuz yalnızız. sebebi bilinmeyen bir hastalıkdır bencede. aslında bilinir, fakat elden birşey gelmez.
aslında benim tanımım şöyledir ; yalnızlık parasızlıktır aslında. zengin insan asla yalnız olmaz, olamaz.
yalnızlık ayriyetten asosyalliktir de, asosyal adam istemez böyle olmayı, asıl ve en temel neden parasızlıktır.. kendinize soru sorarsınız, sorunu ne kadar kişiliğinizde arasanız da paranın kişilik te demek olduğunu anlarsınız.(zengin bir ailede büyüyen bir genç ile fakir bir aileyi karşılaştırın)
kısaca, profilimde de yazdığım gibi, "hepimiz paramız kadar sosyaliz"
-
İLK KONUMUZ YALNIZLIK
Yalnızlık dendiği zaman zihninizde nasıl birşey canlanıyor?
Sadece Tanrı’ya has bir özellik olarak lanse edilen, kimisinin korkulu rüyası, kimisinin de tek sermayesi. Garip bir durumdur yalnızlık. Eğer sonradan olma bir yalnızlıksa yaşadığınız dayanmanın ne kadar zor olduğu sadece yaşayanların hafızalarında yer edecek kadar şiddetliyken; Antisosyal Kişilik Bozukluğu başta olmak üzere benzeri ruhsal ve psikolojik sorunların belirtileri olarak daha çocuklukta ortaya çıkan yalnızlık ise kişiyi kalabalık sokaklarda tek başına hissi uyandıran ve daha ilginç olanı ise paylaşılamayacak bir duygu olduğu izlenimi uyandırıp etrafına kalın duvarlar ördüren paradoksa dönüşür ki; sonuçları çok ama çok yıkıcı olabilmektedir. Böyle kişilerin eş-iş bulma konusunda ki basiretsizlikleri de üstüne eklenince tamamen kısır döngüye dönüşüverir. Artık insan yalnız olduğu için içine kapanır ve içine kapandığı için de daha da yalnızlaşır…
Kızları kasap reyonunda ki karkaslarla karıştıran erkek güruhunun son moda ”Issız Adam” triplerine kendini fazla kaptıranlar ile aslında ”Kızsız Adam” olduğunun farkında olan ve yine son dönemlerin modası üzerine ”cool” takılan bir grup daha vardır. Bu yalnızlığın erkekler üzerinde ki ilginç izdüşümüdür.
Aynı şekilde erkeklerin kendileri ile ilgili düşüncelerinden önce; karşısında ki adamın kredi kartının limiti veya arabasının modeli ile ilgilenen kızların sayısı her geçen gün artmakta (bu benim naçizane gözlemim) yine ”umutsuz aşk” vakası olarak tanımladığım bir kız grubu daha var ki onların kapsamı bir hayli geniş. Sorunlu olmayı ilgi ve şefkat görmek adına kullanan ve sürekli umutsuz, sonu olmayan aşklar yaşadığını düşünen-hissettiren kızlardır bunlar. Kendilerini ve onları mutlu etmeye yeminli aşk askerlerini şehit eden gaddarlar da onlardır.
Peki insanlar yalnız kaldığında ne gibi tepki veriyor?
Bence insanlar yalnız kalmıyor. Aksine yalnız doğuyor ve yaşıyor. Bakmayın sevgililer edindiklerine, evlendiklerine… Bu uzun bir otoban yolculuğunda benzinliğe girip yakıt ikmali yapmaya ve bir iki saat kestirmeye benziyor. Arkadaşlarımız ve aşklarımız, hepsi birer istasyon. Başka birşey değil. Sadece kendimizi avutuyoruz. Ancak kendini avutmaya alışmış birinin yalnız kalması durumunda verdiği ilk tepki telefona sarılmak oluyor. Rehberinde ki numaralarda ”İnsan” arıyor. Belki ailesini belki eski sevgilisini belki de bir kaç gün önce kırdığı arkadaşını arıyor. Zaten iş o noktaya gelmişse olay bitmiştir, gerisi sadece nafile çabalar bütünüdür…
Sizce yalnızlığın çaresi yok mu?
Hayır yok. Çünkü önceden de dediğim gibi yalnız doğuyoruz ve yalnız ölüyoruz. Mezarınız villa gibi çok katlı olabilir ama tek başınıza gömülüyorsunuz. Ölüm denen o sonsuz karanlıkla tek başınıza kalıyorsunuz. Zaten yalnız kalmaktan korkanların bu korkularının asıl sebebi ölüm korkusudur.
Düzgün ve sıkı aile bağları, sevgi dolu bir eş ile de yalnızlık tedavi edilemez mi? Neden bu kadar karamsarsınız yalnızlık konusunda?
Aile bağları güçlü olan bir birey sosyal hayata çok daha kolay adapte olabilir, sevgi dolu bir eş-sevgili ile de bol bol endorfin ve seratonin salgılar. Görünüşte herşey normal gibidir. Ortada sebep yok iken insanlar gitmek isterler. Biraz uzaklaşmak isterler. Çünkü doğamız gereği çabuk sıkılıyoruz. Eğer dünyayı içinden çıkılmaz bir cehenneme çevirmişsek dünyadan da sıkılmışız demektir. Gerçekleri söylemek cesaret ister. Çünkü o gerçeği tokat gibi çarpamazsanız değerini yitirir. Belki de karamsarlığım da bu yediğim tokatların acısındandır…
Son olarak söylemek istediğiniz birşey varmı?
Bu kadeh yalnızlığın şerefine…
Bu da benden olsun...
-
bir kere yalnız olan bir insan eskisi gibi olamaz. dogru yalnızlık Allah'a mahsustur ama bizim burda yalnızlıktan kastımız o tür bi yalnızlık degil
-
-
Kim yazdıysa güzel yazmış helal olsun;)
-
bunlar işte hep sex
-
yalnızlık; tuvalette sıçtıktan sonra tuvalet kağıdının olmadığını farkedip seslenip kağıt isteyecek kimsenizin olmayışıdır.
-
yanlizlik online oyun bagimlisi olmakla baslar
-
nerdeyse 24 saate yaklaştı evde tek kalmam. çıldırmak üzereyim. gelin biriniz muhabbet falan edem :/
-
Kumanaga bunu yazdı
başkalarının yalnızlığını dinlemek herzaman hoşuma gitmiştir..