Deprem...

  1. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    By_TRojeN
    By_TRojeN's avatar
    Kayıt Tarihi: 14/Mayıs/2008
    Erkek
                                              
    Günümüzden tam elli bir yıl öncesine, 1948 yılına ait bir yayından alınan iki satırlık bir cümle tüm açıklığıyla gerçekleri ortaya koyuyor. "...Bütün bu hakikatler, Anadolu blokunun çevresine nazaran batıya doğru hareketinin ve yukarı doğru yükselmesinin mekanik ifadesidir." İşte, son haftalarda tüm şiddetiyle yaşamımızda yer eden depremin en çarpıcı tanımı. Ancak, bu cümlenin asıl önemi, tüm yaşamını, deprem gerçeğinin bu ülkede anlaşılmasına adamış olan İhsan Ketin�e ait oluşu. İhsan Ketin�in bize öğrettiği gibi, batıya ilerleyen Anadolu bloku ile Karadeniz şeridi arasında bir yay gibi uzanan Kuzey Anadolu Fayı üzerinde yaşanan depremler ve son olarak da İzmit felaketi, bu gerçeğin tüm soğukluğuyla yeryüzündeki yansımaları. Dergimizin sayfalarında yer alan, depremlerin sürpriz olmadığına ilişkin pek çok veri ve ekte verdiğimiz haritalar, yıllar boyu deprem konusunda sürdürülmüş bilimsel hazırlığın ürünleri olarak, bu temel saptamanın kanıtlarını oluşturuyor... Yerbilim, bir sonraki depremin zamanını söyleyemese de yerini ve büyüklüğünü başarıyla öngörebiliyor. Bugün, tektonik hareketler hakkında hiçbir fikri olmayan, depremi tanrıların gazabı olarak gören ilkel uygarlıklara göre çok ileri bir noktadayız. Oysa, sahip olduğumuz değerli bilgilere karşın sergilediğimiz hazırlıksızlık tablosu, ilkel uygarlıklardan farkımızı bir kalemde sıfıra indiriyor... Marmara bölgesinde büyük bir depremin yaklaştığı, bilim çevrelerince çoktandır biliniyordu. Ne var ki yaşananlar, bilimi ve yerbilimcilerin kuramlarını bir kez daha doğruladı. Bilimin ışığını rehber edinme alışkanlığını kazanamamış �çağdaş� düzenimiz, bir felakete yine uykuda yakalanmış oldu. Oysa, ülke genelinde hazırlıksızlığımız ve altyapı sorunlarımız, yıllar boyu yaşanan felaketlerle birlikte hep dile getirildi, ama doğa bir sonraki felaketle kapımızı çalıncaya kadar biz yine unuttuk. Belki de unutmayan sadece, kendi insiyatifleriyle ortaya çıkan sivil örgütlenmeler oldu... Daha dün sayılabilecek bir zaman dilimi öncesinde Erzincan'da, Erbaa�da, Ladik�te, Kargı�da, Bolu�da, Düzce�de sırtımızda hissettiğimiz gerçek, Kuzey Anadolu Fayı üzerinde batıya uzanan tarihsel deprem göçüyle İstanbul�un kapısına dayandı. Nüfusumuzun ve ekonomimizin en dinamik kesimini sıkıştırıp istiflediğimiz bu bölge, aynı zamanda, yarattığımız uygarlığın yumuşak karnını da oluşturuyor. Bu yumuşak karnın ne denli hassas olduğunu, bir depremin burada yol açacağı tahribatın boyutlarını, yağışlı havalarda bile felç olan kent yaşamı, tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyordu... Oysa, bilimi çağdaşlaşma çabamızın bayrağı yapacak bir politika, doğayla tanışma ve barışma sürecini de başlatacaktır. Doğayla savaşan değil, işbirliği yapan bir toplumun özlemini çeken insanımız, bilimin aydınlığından payına düşeni almalıdır. O halde yitirilecek bir dakikamız yok. Dersimizi aldık; artık, ödevimize başlamanın zamanı...
     
    Zafer Karac

    KuMaRi OYNaYaN DeĞiL OyNaTaN KaZaNır...! <br>
  2. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    pompaci
    pompaci's avatar
    Kayıt Tarihi: 09/Haziran/2007
    Erkek
    hoca biz tasdiknameyi aldık ne ödevi.

    hayat boş pompala çoşşş :):)...
  3. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    ONEMINUTE
    ONEMINUTE's avatar
    Banlanmış Üye
    Kayıt Tarihi: 27/Mart/2009
    Erkek

    pompaci bunu yazdı:
    -----------------------------
    hoca biz tasdiknameyi aldık ne ödevi.
    -----------------------------

    muhaha:D


    ;ATATÜRK"ÜN FEDAİ ORDUSU {AFO}; # ATATÜRK Öldümüki? Atatürkçüler Ölsün... #
Toplam Hit: 1038 Toplam Mesaj: 3