folder Tahribat.com Forumları
linefolder Bilim Teknik Teknoloji
linefolder Psikolojik Hastalıkların Kökeninde Ne Var?



Psikolojik Hastalıkların Kökeninde Ne Var?

  1. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    pesimistic
    pesimistic's avatar
    Kayıt Tarihi: 05/Eylül/2012
    Erkek

    Bugün, akıl hastalığı üzerinde çalışmalar yapan pek çok araştırmacı, psikolojik hastalıkların gerek genetik mirastan ve fizyolojik durumlardan, gerekse içsel psikolojik dinamikler ve çevresel etmenlerden kaynaklandığını düşünüyor.

    İşte akıl sağlığına bu bütünsellikten bakan görüşe biyo-psiko-sosyal perspektif deniyor. Bu görüş, akıl ve bedeni birbirinden ayırmamak gerektiğini savunuyor.
    Biyolojik etmenler: Evrim, bireysel genler, beyin yapısı ve kimyası.
    Sosyal etmenler: Toplum içindeki roller, beklentiler, normal ve anormal tanımları.
    Psikolojik etmenler: Stres, travma, öğrenilmiş umutsuzluk, anılar, deneyimler.

    Genler ve Karakter

    Genlerin karakter üzerine etkileri konusunda konuşabilmek için öncelikle "karakter" kavramını hangi çerçeveye oturttuğumuza göz atmamız gerekiyor. Kimi araştırmacılar, karakteri üç ana başlık altında topluyorlar: zekâsal yetiler, kişilik ve sosyal tutumlar. Zekâsal yetiler konusunda yapılan araştırmalar öyle gösteriyor ki, genetiğin fiziksel büyüklüğüyle de ilgili olarak beyinsel kapasite üzerindeki etkisi tartışılmaz. Çünkü beynin fiziksel büyüklüğü sinir ağlarının sayısını, bununla ilgili olaraksa depo edilebilecek bilgi potansiyelini etkiliyor. Kişilik ve genin ilişkisi ile ilgili olarak ise mevcut bilimsel veri görece daha yoruma açık ancak yine de pek çok çalışmayla desteklenmeye devam ediyor. Ve son olarak sosyal tutumlar. Bu konuyla ilgili olarak yapılan çalışmaların henüz yeni olduğunu görüyoruz. Ancak yine de genlerin, sosyal tutumlarımızda da parmağı olduğunu var sayabiliriz.
    Konuyla ilgili çalışmalar yürüten bilim insanları, karmaşık duygusal durumlarımızı belirleyebilen tek bir genden bahsetmenin olanaksız olduğunda hemfikir. Ancak özellikle de psikolojik hastalıkların temelinde yatan bir takım genetik özellikleri ortaya çıkarmaya yönelik araştırmalar sürüyor. Örneğin, serotonin taşıyıcı geni (5-HTT), beyne mesaj iletiminde görevli serotonin kimyasalının vücudumuzdaki dağılımından sorumlu. Bireylerin korku tepkileri ve nevrotiklik seviyeleriyle bu genlerindeki çeşitlilik arasında bir ilişki olduğu düşünülüyor. Yine de altını tekrar çizmekte fayda var: Kişiliğimizin karakterleri üzerine etkide bulunan genler öylesi çeşitli ve birbirleriyle etkileşimleri karmaşık ki, kilit bir gen bularak kişiliği çözebilmek ütopik görünüyor. Üstelik çalışmalar sırasında göz önünde bulundurulması gereken bir nokta daha var: çevresel genetik. Çevremizle olan ilişkilerimiz ve bu ilişkiler sonucu edindiğimiz deneyimlerin ya da altında kaldığımız etkilerin genleri ne yönde etkilediği de önem kazanıyor. Çünkü hiç kuşku yok ki karakter, genetik ve çevresel koşulların etkileşimli etkisiyle oluşuyor. Tam olarak bir yüzde verebilmek ise çok zor. Çünkü bir kişilik karakteri üzerinde genetiğin mi, yoksa çevrenin mi daha etkili olduğu hangi karakterden bahsettiğimize göre de değişebiliyor.

    Kan Grubu ve Karakter

    Kan gruplarının karaktere bir etkisinin olabileceğine dair söylenceler 1920 ve 30'ların Japonya'sında, o dönemlerde çıkan bir takım ırkçı söylemlere tepki olarak doğuyor. Bu ırkçı söylemler, kan gruplarındaki istatistiksel dağılımından yola çıkarak farklı toplumların evrim basamağında farklı bir basamaklarda yer aldığını iddia ediyor. Ancak bugün, yapılan bilimsel çalışmalar, bu söylenceyi destekler nitelikte değil. Yani kan gruplarıyla bireylerin karakterleri arasında herhangi bir ilişki bulunmuyor. Psikologlar, yaygın inanışa göre karakteriyle o karakterle bağdaştırılan kişilik özellikleri uyuşan kişilerin bu durumunu "kendi kendini doğrulayan bir kehanet" olarak yorumluyor. Daha açık bir şekilde, çevresi tarafından bir takım beklentiler geliştirilen kişi, bu beklentileri içselleştirerek bir süre sonra benzer şekilde davranmaya başlıyor.


    Beyin olanca gücüyle ilerlerken, cinsel sistemlerin korkunç etkinliği daha uykuda olduğu için çocukluk, hayatımız boyunca özlemle geri dönüp baktığımız masumiyet ve mutluluk dönemi, hayatın cennetidir, kayıp cennet. - Arthur Schopenhauer
  2. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    nurulmac11
    nurulmac11's avatar
    Kayıt Tarihi: 04/Ağustos/2012
    Erkek

    kaynağı da ben vereyim hadi: http://bpm.slis.indiana.edu/scholarship/hibbard.shtml

    benzer konular ve daha fazlası : http://www.biltek.tubitak.gov.tr/gelisim/psikoloji/biliyormusunuz.htm#koken

    nurulmac11 tarafından 12/Ağu/14 14:10 tarihinde düzenlenmiştir

    black implies white, self implies other, life implies death.
  3. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    pesimistic
    pesimistic's avatar
    Kayıt Tarihi: 05/Eylül/2012
    Erkek
    nurulmac11 bunu yazdı

    kaynağı da ben vereyim hadi: http://bpm.slis.indiana.edu/scholarship/hibbard.shtml

    benzer konular ve daha fazlası : http://www.biltek.tubitak.gov.tr/gelisim/psikoloji/biliyormusunuz.htm#koken

    Sağol dostum linkler için. Ilk linke de bakacağım.


    Beyin olanca gücüyle ilerlerken, cinsel sistemlerin korkunç etkinliği daha uykuda olduğu için çocukluk, hayatımız boyunca özlemle geri dönüp baktığımız masumiyet ve mutluluk dönemi, hayatın cennetidir, kayıp cennet. - Arthur Schopenhauer
  4. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    zeybekustasi
    zeybekustasi's avatar
    Kayıt Tarihi: 24/Mayıs/2012
    Erkek
    seni şengenle AB de geziyon biliyoduk :)

    https://www.youtube.com/watch?v=WC3-71NKwPw
  5. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    pesimistic
    pesimistic's avatar
    Kayıt Tarihi: 05/Eylül/2012
    Erkek
    zeybekustasi bunu yazdı
    seni şengenle AB de geziyon biliyoduk :)

    Çok istediler, geri döndüm bende :D


    Beyin olanca gücüyle ilerlerken, cinsel sistemlerin korkunç etkinliği daha uykuda olduğu için çocukluk, hayatımız boyunca özlemle geri dönüp baktığımız masumiyet ve mutluluk dönemi, hayatın cennetidir, kayıp cennet. - Arthur Schopenhauer
  6. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    THT2005
    THT2005's avatar
    Kayıt Tarihi: 08/Eylül/2005
    Erkek

    Bana kalirsa kokeninde yoneticiler var. Bir insan birden fazla kisinin vermis oldugu kararlari kaldirabilecek gucte degil ise piskolojik sorunlar baslar. Mesala , aile , iş , ögretmen ,  müdür , patron , ev sahibi , bunu birazdaha acarsak bb , maliye bakani , ic isleri bakani ( Almis olduklari kararlar ) sizin tasiyabileceginiz yuku gecerse sorun baslamis demektir. Biraz ince dusunmek gerekiyor.


    Burası Türkiye... Yaşanacak , Yaşanmış , Yaşanan olayların hepsi normaldir.
  7. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    afrasiab
    afrasiab's avatar
    Banlanmış Üye
    Kayıt Tarihi: 18/Eylül/2007
    Erkek

    Sana en iyi bilgi vikipedi v.b bilgi sayfalarından gelir.

     


    Acı veriyorsa geçmiş, geçmemiş demektir...
  8. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    pesimistic
    pesimistic's avatar
    Kayıt Tarihi: 05/Eylül/2012
    Erkek
    CIRRIK bunu yazdı

    Sana en iyi bilgi vikipedi v.b bilgi sayfalarından gelir.

     

    Vikipedia kesin bilgi sunmuyor hocam ve sanırım editleyebiliyorduk.


    Beyin olanca gücüyle ilerlerken, cinsel sistemlerin korkunç etkinliği daha uykuda olduğu için çocukluk, hayatımız boyunca özlemle geri dönüp baktığımız masumiyet ve mutluluk dönemi, hayatın cennetidir, kayıp cennet. - Arthur Schopenhauer
Toplam Hit: 1235 Toplam Mesaj: 8