Bağnazlığın, Taassubun, Gericiliğin Bu Kadarı!
-
Tahribat.com kurulduğu günden itibaren uzun yıllar boyu demokratik yönetim tarzıyla farkılıydı. Kimsenin bir diğerinin inancına laf söylemediği tatlı tartışmaların tadı hala hepimizin damağındadır. Biri herhangi bir yöneticinin görüşünün aksine konuşsa bile mesajı silinmez, gerekli cevap verilebilyorsa verilir, verilemiyorsa mesaj öyle bırakılırdı..
Sağ olsun HolyOne, bu demokratik yapıyı korudu. Bir mesaj kendi düşüncelerine ters düşüyor diye hiçbir mesajı silmedi. Evrimle ilgili başlığımda da kendisiyle çok seviyeli ve tatlı bir şekilde tartıştık.. İsteseydi tartışmadan konuyu silebilir, beni siteden uzaklaştırabilirdi ama yapmadı çünkü o bir bağnaz değil, gerici değil, Mütaassıb değil..
Keşke bütün tahribat adminleri böyle olsa dedirten olgunlukta.. Ne yazık ki bazıları aynı olgunluğu yakalayamamış. Kimsenin inancına laf atmayan, yayında olan bir kitabın arka kapağında yazılabilecek kadar legal olan bir başlık yazdım. Cevap verme veya açıklama yapma ihtiyacı hissetmeden mesajımı kitlemek yerine silerek tahribat'ın demoratik yapısını korumuş adminlerimiz de var... Kim bilir, belki yazdığım o şeylerin birkaç kişinin farklı bir bakış açısı yakalamasına bir katkısı olabileceğini düşünmüş ve bunu onlara çok görmüş olabilir. Böyle bir insan bence, Cuma günleri, camilere sığmayıp sokaklarda namaz kılan vatandaştan rahatsız olabilecek kadar kendi halkından ve milletinin kültüründen yabancılaşmış bile olabilir...
MSN Messenger üzerinden bana ailem müslüman diye benim müslüman olmamam gerektiğini, ancak bu şekilde gericilikten kurtulabileceğimi de söyleyip, cevap vermeme vakit tanımadan beni engelleyerek susturan bu arkadaşım, eğer yaptığı şeyi hala beğeniyorsa, ben ismini vermedim buyursun kendi versin..
-
Ben Atatürk'ün söylediği gibi, en hakiki mürşit ilimdir sözünü kendime şiar edinmiş bir kişiyim.Benim rehberim daima bilimdir.Bilimin haricinde maddenin haricinde hiçbirşey beni ilgilendirmez.Ve burdada metafizik konularını propoganda amacıyla kullanılmasına hiçbir zaman izin verilemez.Atatürk düşmanı,laiklik düşmanı,kişilerin bu sitede yeri olamaz.Halkımızın saf temiz duygularına sonsuz derecede saygım var,fakat birilerinin çıkıp onların o saf temiz duygularını, dini inançlarını kendi çıkarları uğruna kullanmasına sonuna kadar karşıyım.Atatürk'ün kurduğu laik , demokratik , sosyal hukuk devletini sonsuza dek yaşatacağımıza kimsenin kuşkusu olmasın.
Atatürkçü düşüncenin düşmanı Kürt Said , bilimi kendine rehber edinmiş modern Türkiyenin hiçbir zaman yol göstericisi olamaz. Önce okuma yazmayı öğrenseydi .
Atatürkçü gençler olarak,bu düşüncenin haricindeki görüşlerin sitemizde kesinlikle yeri olamaz.
Yazını kilitliyen bendim. Bilimi rehber edinmek bağnazlıksa, evet ben bağnazım!
Peki sana sorum.Ortaçağ düşüncesi olan metafizik görüşleri savunmak ne zamandan beri bağnazlıktan çıktı ? !
-
maddecilik tek basına hiçbir işe yaramamıstır zaten bilimi bilenler maddeciliğin ne kadar yanlıs bir sey oldugu konusunda hem fikirlerdir
çünki bilimde yaratılısı ortaya koyar bilimi rehber edinmek ne kadar güzel onun ışıgında hareket etmek ne kadar dogru ama bilimde aynı seyi ortya koyuyor ve diyorki
sizler yaratıldınız herseyi düzenleyen kollayan bir yaratıcı var...
-
DecaMeroN bunu yazdı:
Ben Atatürk'ün söylediği gibi, en hakiki mürşit ilimdir sözünü kendime şiar edinmiş bir kişiyim.Benim rehberim daima bilimdir.Bilimin haricinde maddenin haricinde hiçbirşey beni ilgilendirmez.Ve burdada metafizik konularını propoganda amacıyla kullanılmasına hiçbir zaman izin verilemez.Atatürk düşmanı,laiklik düşmanı,kişilerin bu sitede yeri olamaz.Halkımızın saf temiz duygularına sonsuz derecede saygım var,fakat birilerinin çıkıp onların o saf temiz duygularını, dini inançlarını kendi çıkarları uğruna kullanmasına sonuna kadar karşıyım.Atatürk'ün kurduğu laik , demokratik , sosyal hukuk devletini sonsuza dek yaşatacağımıza kimsenin kuşkusu olmasın.
Atatürkçü düşüncenin düşmanı Kürt Said , bilimi kendine rehber edinmiş modern Türkiyenin hiçbir zaman yol göstericisi olamaz. Önce okuma yazmayı öğrenseydi .
Atatürkçü gençler olarak,bu düşüncenin haricindeki görüşlerin sitemizde kesinlikle yeri olamaz.
Yazını kilitliyen bendim. Bilimi rehber edinmek bağnazlıksa, evet ben bağnazım!
Peki sana sorum.Ortaçağ düşüncesi olan metafizik görüşleri savunmak ne zamandan beri bağnazlıktan çıktı ? !
Bilim :
İnsan beyninin bir fonksiyonudur. Her an gelişme içerisinde olduğundan, hiçbir an mutlak bir gerçeği ifade etmez. Her ispatın temel bir varsayıma muhtaç olduğu matematiksel olarak gösterilmiştir. Kimsenin babasının malı değildir.Atatürk :
Ulusal bir önder, bir siyaset adamı olup, bilim adamı değildir. Bu dahi önderimiz, tarihsel fonksiyonunu yerine getirmiştir. Hepimiz ona saygılı ve müteşekkiriz. Onun görüşleri de kimsenin babasının malı değildir. Tarihte nasıl dini, kitlelere hakimiyet kurmak için baskı aracı olarak kullanan baskıcı, tepeden inmeci insanlar çıktıysa, bugün de ulusal kahramanları tabulaştırarak kendi milletine tepeden inmeci bir hakimiyet kurmaya çalışan insanlar da mevcuttur. Bilimin en önemli karakteri olan şüpheciliği, dayatmacı görüşlerine kurban eden, kendi milletine ve onun kültürüne yukarıdan bakan insanların Atatürk'ün anısını kullanmalarını şiddetle kınıyorum!Laiklik :
Laiklik, devletin karar verirken dini unsurları yol gösterici olarak kabul etmemesi ve inanç konularında tarafsız olmasıdır, dinsizlikten taraf olması değildir. Gerçek laikliğin uygulandığı batıda, dinin devlete karışmadığı gibi, devlet de dine karışmamaktadır. Zaten ancak bu şekilde, laik bir sistem demokratik olabilir. Bunu dışında, bazı şahıs veya grupların geliştirdikleri kendilerine özgü laiklik yorumlarını, Atatürk'e maletmeye çalışmalarını aramızda hoş gören var mı?Demokrasi :
Her çiçeğin özgürce açtığı bir tarladır. Bizim görüşümüzden olmayanları susturalım diyenler mi Atatürk'ün kurduğu bu demokrasiyi koruyacak?Bağnazlık :
Bağnazlık, bir inanca veya görüşe, yeteri kadar yargılamadan, körü körüne inanmak, diğer görüşlerden rahatsız olmaktır. Yarasanın ışıktan rahatsız olması gibi..Bonus Soru : Bilim, evrensel tanım ve ölçümlere dayanır. Tek yol göstericin olan bilim ile, "Halkın temiz duyguları"nı tanımlamanı, maddeden başka hiçbirşey ile ilgilenmediğine göre de bu duyguların kaçar gram olduğunu ve evrende kaç cm3 yer kapladığını da yazarsın artık.. Ondan sonra da Aytek'in şu sorusuna aynı maddeci tarzda cevabını bekliyorum... (url : http://spaces.msn.com/members/theholyone/Blog/cns!1p6Ta9CxEqUbjqg-Mb-gUQww!126.entry)
Temel Soru : Maddeden başka hiçbir şeyle ilgilenmediğin söylüyorsun. Ne kadar bilimsel bir insanla muhattab olduğumu idrak edebilmem için, lütfen, nooolur, "Madde"nin yapabildiğin en bilimsel tanımını yapar mısın?
AHLAK$IZ TEKLİF :
Banka hesap numaranı bildir. Sana, "Halkının temiz duyguları"nı "metafizik propaganda" ile elde ettiğim menfaatlerin yarısını sana havale ediyim... -
deca kesinlikle haklı o konuyu kilitleyip silmekle çok iyi de yapmış .bunun bağnazlıkla gericilikle hiçbi ilgisi yok. Bu Ataatürk düşmanı kişinin sözlerinin hiçbi yerde işi olamaz. Deca yı kutluyorum walla: HELAL OLSUN DECA
-
Konuyu tam olarak bilmedigim icin genel bir yorum yapamayacagim ama "önce okuma-yazma ögrenseydi" cinsinden laflar atilan said nursi yi bilip bilmeden konusmayalim pls. okuma yazma bilmiyor dediginiz adam cagin tüm ilimlerini en iyi sekilde ogrenmisti ve bir kitabi bir kac okuyusta ezberleyecek bir zekaya zahipti.
-
bukalemun bunu yazdı:
deca kesinlikle haklı o konuyu kilitleyip silmekle çok iyi de yapmış .bunun bağnazlıkla gericilikle hiçbi ilgisi yok. Bu Ataatürk düşmanı kişinin sözlerinin hiçbi yerde işi olamaz. Deca yı kutluyorum walla: HELAL OLSUN DECA
Eğer, Bu şahsın, herhangi bir kitabını, hatta herhangi bir kitabının bir tek sayfasını okumuşsan, görüşlerine ve sana saygı duyarım. Ama eğer bir sayfasını bile okumamış, hatta Atatürk'ün Nutuk kitabından birkaç sayfa bile okumışsan, düşüncelerinin çeliştiğine nasıl karar verdin? Yoksa sen de kulaktan dolma bir önyargıyla mı ahkam kesiyorsun?
İşte beyler, bir önceki post'umda tarif ettiğim toleransızlığın yeni nesildeki yansıması.. Keşke az daha önce yazsaydı da Bağnazlığın tanımını yapmak zorunda kalmazdım. Hazır portre var burda..
-
WapSana kesinlikle haklisin.Seni tebrik ediyorum verdiin cevab müthis olmus ve buna mantikli bicvp verebilecegini sannetmiyorum decanin. Deca sözüm sana daha çok tarih kitabi okumalisin yada Atatürkçü gazetelerin verdigi yazi dizilerini oku:) bide Atatürkçü gençler olarak her görüse saygi duyariz demen gerekirdi.Neyse sana nasil davranman gerektigini ögretemem çok isim var:)
-
Halkın temiz duyguları; Kendince önemli olan , başkasına hiçbir şekilde zararı dokunmayan, içinde yaşattığı dini duyguları , milliyetçiliği , namusu vs gibi kavramlardır.
Bunları kullanarak rant sağlamak dürüst bir yaklaşım değildir.İnsanları dini , ırkı , mezhebi vs. gibi alt kimliklerle değerlendirmek günümüz modern dünyasının görüşleri değildir. Kardeşliği savunmak , sömürüye karşı durmak , haksızlıklara bu dünyada karşı çıkmak bizlerin ana görevi olmalıdır.
Metafizik inançlar insan beyninin uyuşmasına neden olup , onun çok daha kolay sömürülmesine yol açmaktadır. Sömürgeci ülkeler ve onun işbirlikçileri toplumların bilimsel düşünceden ve toplum sorunlarından uzaklaşıp saçma sapan işlerle uğraşması için şuanda sizin internet üzerinden yaptığınız gibi , fikri tartışma adı altında havanda su dövülmesine neden olmaktadır.
Madde soruna cevap olarak ,
Bu soru için öncelikle ayrım yapmak zorumludur. Öncelikle şunu ayırtetmek gerekir.
Madde nedir ? Daha sonra Madde nasıldır ?
Materyalistler birinci soru için madde ruhumuzdan bağımsız bir dış gerçektir , varolmak için ruhumuza gereksinimi yoktur cevabını verirler.
Lenin ise;
"Madde kavramı bize duyum içinde verilen nesnel gerçekten başka birşey ifade etmez" yanıtını verir. İkinci soruya yani "Madde nasıldır?"
Sorusuna ise Materyalistler "bu buyanıtı vermek bize değil , bilime düşer" yanıtını verirler. Açıkladığım üzre birinci yanıt eski çağlardan günümüze kadar değişmemiştir.
İkinci yanıt ise değişir...Değişmek zorundadır.Çün o dönemin bilimine , insan bilgilerinin haline bağlıdır. İkinci sualde son ve kesin bir cevap olamıyor...
Hepimiz görüyoruzki , sorunu iyi ortaya koymak , idealistlerin bu iki sorunu birbirine karıştırmalarına kesinlikle izin vermemek gereklidir.
Madde nedir ? ve Madde nasıldır ? SUallerini birbirinden ayırmak başlıca sorunun birinci soru olduğunu , bu soruya yanıtın , eskiden beri.. Herzaman değişmeden kaldığını göstermek gerekir.Çünkü,
Maddenin en büyük özelliği ki felsefi materyalizm onun tanınmasına bağlıdır. Nesnel gerçeklik olması ve zihnimizin dışında varolma özelliğidir. -
Hayatta En Hakiki Mürşid, İlimdir, Fendir.
Maddenin tanımını bile, bilim adamlarının elinden alıp, Lenin'e bırakmışsın.
Tanımın da zaten metafizik öğeler içeriyor!
Tanıma bak : "Madde ruhumuzdan bağımsız bir dış gerçektir."
Bir tanım yaparken, tanımlanmamış kavramlar kullanmak bilimin metodu olamaz. "Ruh" kelimesini bilimsel olarak tanımlaman mümkün mü?Bilimsel yaklaşım - İdealist yaklaşım
Bilim, doğayı ve doğa yasalarını, tekrarlanabilir deneylerle, nümerik olarak ortaya koyan, somut bir yaklaşımdır. "Bakır, filan derecede, şu kadar % genişler." gibi bir ifade kullanır. "Genişlemelidir." gibi bir ifade kullanmaz. Yani taraf olmaz, nesneldir.
İlimin hakiki mürşid olmasını bırakıp, öznel amaçları ve idealleri doğrultusunda bir hayat çizenler de idealist bir yaklaşım içindedirler. İdealistlerin en küstahları maddenin tanımı görevini üstlenerek kitleleri yanlış tanımlarla acılara gark ettirmişlerdir.Komünizm
Vladimir İlyiç, yaptığı idealist tanımlarla, Gulag takım adaları, Kazakistanda hâlâ genetik bozulmalı nesillerin doğmasına neden olan toprak üstü nükleer denemeleri, akrabamız olan Tatarların, Karadeniz liman şehirlerinden topluca Sibirya'ya sürülmesi, Afganistan'ın işgali, Çeçenistan'da toplu katliam gibi dev projelere imzasını atmıştır.. Kars ve Ardahan'da hâlâ karayolları Rus yapısıdır. Kars'a, Çeçenistan'a, Çekoslavakya'ya, Afganistan'a tankalrıyla giren Ruslar, en az Amerika kadar emperyalist olmadı mı?Adalet ve Sömürü Karşıtlığı
İnsanların en güzeli olan Peygamberimizin ömrü boyunca bir yatağı olmamıştır. Bir deri parçasının üzerinde uyumuştur. Madde'nin ve Sevginin, kardeşce dağıtıldığı bir toplum kurmuştur. Çocukların başlarının okşanmasını ondan öğrendik. Kaynakların insanca, kardeşçe dağıtılmasını, kardeşliğin dinamizminden alıp çok kaba bir devlet makinasının otomatiğine bağlamak ne sonuç verdi? Milyar dolarlık servetlerle ortaya çıkan Rus Oligarh'ları .. Madde eşit dağıtılıyordu da bu komünist lider bu parayı nerden buldu?Anti-Emperyalizm
DecaMeron'cuğum bu konuda sonuna kadar seninleyim. Dünya'da istiklal marşının sözleri kadar Anti-Emperyalist bir şiir var mıdır? Onu bir materyalist değil, bir müslüman yazdı. Hergün daha sofistike güçlere sahip olan ve hergün daha saldırganlaşan Emperyalizme karşı Atatürk'ün yaptığı gibi vatansever imamlarla el ele verirsek, Atatürk gibi başarılı oluruz. Ama, halkın değerlerini, kimliğini aşağılayarak, emperyalizmin adresi olan batının değerlerini millete tepeden çakmaya çalışırsak, kendi kendimizi zafiyete düşürerek milletimizi emperyalizme lokma etmiş oluruz. Gel Deca Gel, Kuva-i Milliye'ye Gel! -
Peki,
Vatansever imam varda , vatansever Doktor , Mühendis , Öğretmen , Avukat , Asker vs. Yokmu ?
İmamların eğitim düzeyi bu meslekteki kişilerden çok daha mı yüksek ? Üniversite sınavında İlahiyat fakültelerine girmek için , bu mesleğe girenlerden çok daha mı fazla çalışkan ve zeki olmak gerekiyor?
Fransa'da 1789 yılında olan " Burjuva " devriminin bugünkü durumuna gelebilmesi için , kaç defa gel-git yaşadığını birazcık tarih okusan bilirdin.Hiçbir sistem , biranda tüm toplumlarda sağlıklı bir şekilde yerleşemez. Rusya'da olanda kesinlikle bundan farklı birşey değildir. Dünyada Sömürülen ve Sömüren olduğu sürece , karşılıklı olan bu sınıf çatışması hiçbir zaman bitmeyecektir. Bu sistem " Kapitalist " sistemdir. ( Yani Kapitali olanlarin sürmesini istediği sistemdir. )
Ama beynimiz öyle yıkanmışki , cebimizde kapital olmadan , cebinde kapitali olan kişilerin savunduğu sistemi onlardan çok daha keskin bir şekilde savunur duruma gelmişiz. Bu konuları tartışacağımıza , küçük beyinlerin yaptığı gibi kişilerin yaptıklarıylan sistemleri özdeşleştirip , o sistemi akılları sıra karalıycaklar.!
Şimdi sana sorsam , kişinin çıkarı mı öncelik taşır ? Toplumun çıkarı mı öncelik taşır ?
İnanıyorumki Toplumun çıkarına öncelik verirsin. Buna siyaset biliminde " Toplumculuk " denir. ( Yani KOMÜNİZM'in TÜRKÇESİ )