




Kentteki Manken Ve Dağdaki Çoban (Okunması Gereken Bir Yazı)
-
Kentteki Manken ve Dağdaki Çoban
[2 Nisan 2008 tarihli Star gazetesinde yayınlandı]
Manken Aysun Kayacı, NTV'de yayınlanan "Haydi Gel Benimle Ol" adlı programda "siyaset felsefesi"ni ifşa etmiş. "Ben artık demokrasiyi de sorgulamaya" başladım demiş ve itirazını açıklamış: "Dağdaki çobanla benim oyum neden eşit?"
Eğer bu soru sadece söz konusu hanımefendiye ait olsaydı, çok önemsemeyebilirdik. Ama onun "yaşam biçimi"ni ve "dünya görüşü"nü paylaşan daha pek çok kişi böyle düşünüyor. Onun için, evet, gerçekten de sormak gerek: Ülkemizdeki seçkinler, yahut "Beyaz Türkler" ile "dağdaki çobanın" oyu neden eşit?
Cevap vermek için, söz konusu sorunun altında yatan "daha nitelikli vatandaşlar daha fazla söz sahibi olmalı" yargısını ele almak gerek. Tabii "nitelik"ten ne anladığımız da önemli. Örneğin konu ülke yönetimi olduğunda "okumuş-yazmış" olmak, "göze hoş gelir" olmaktan daha önemli durabilir. Bu durumda ise, benden uyarması, Aysun hanım bu işten biraz dezavantajlı çıkabilir.
Peki ama "okuyup-yazmış" olmak dahi ülke yönetiminde daha fazla söz sahibi olmak için yeterli midir? Daha iyi eğitim görmüş, hatta akademik unvan sahibi olmuş vatandaşlar, acaba gerçekten de "dağdaki çoban"dan daha fazla güce, örneğin fazla oy hakkına sahip olmalı mıdır?
Hayır!.. Çünkü “okuyup-yazmış” olmak, hatta koca koca üniversitelerde hocalık yapmak, ülke için neyin iyi olduğunu bilmeyi garantilemez. Aksine, alabildiğine bilgili insanlar da fena halde yanılabilir. 1970’li yıllarda akademisyenlerimizin önemli bir bölümü Marksist’ti. Ülkenin sosyalist bir devrimle iflah olacağına inanıyorlardı. Bugün ise Marksizm’in her nerede uygulandıysa felaketler yaratmış bir ideoloji olduğunu biliyoruz. Eski komünistlerin epey bir bölümü şimdi o yüzden “liberal”.
Zaten eğer “okuyup-yazmış” olmak “doğruyu bulmayı” sağlasaydı, dünyadaki tüm entelektüeller aynı görüşte buluşurdu. Oysa, tam aksine, dünya tümüyle zıt görüşlere sahip aydınlarla doludur. Çünkü farklı siyasi ve felsefi görüşlerden birini seçmek, aslında büyük ölçüde bir “tercih” meselesidir. Bu tercihi belirleyen en önemli unsur ise, sahip olduğunuz değerlerdir. Örneğin “hak” veya “adalet” gibi değerlere inanıyorsanız, gidip de faşizmi savunamazsınız. Ama bunların saçma kavramlar olduğuna inanmışsanız, “üstün insanın egemenliğini” savunan Nietzsche-vari faşist görüşler size çok cazip gelebilir.
Ve işte tam da bu nedenle “dağdaki çoban”ın yargıları, kendisini küçümseyen, “ayak takımı” diye aşağılayan seçkinlerin görüşlerinden çok daha isabetli olabilir. Bakın bir örnek vereyim: Bu ülkede Kürt vatandaşlara onyıllar boyu büyük bir haksızlık yapıldı: Dillleri yasaklandı, kültürleri aşağılandı. Bu durum “Beyaz Türkler”in umurunda olmadığı gibi, çoğu, “devlet ideolojisi”ne alkış tutup, “görelim Cumhuriyet neyler, neylerse güzel eyler” dedi. Hala da diyorlar. Ama eğer “dağdaki çobana” sorulsaydı, “Kürtleri dipçik zoruyla Türkleştirecekler, ne dersin” diye, “yapmayın beyim, yazıktır, günahtır, onları da Allah öyle yaratmıştır” diyebilirdi. Kendisini aşağılayanlardan daha az “okumuş” olmasına rağmen, onlardan daha farklı (ve bence daha iyi) değerlere sahip olduğu için.
Bütün bunları “ülkeyi sadece falanca değerlere sahip insanlar yönetebilsin” demek için söylemiyorum. O da aksi yönde bir despotluk olur. Zaten elimizde bir “değer-metre” de yoktur. Tek çözüm, farklı değer ve görüşlerin ifade bulup yarışacakları demokrasidir. Ama zaten sorunumuz tam da orada: Demokrasiye bir türlü ulaşamıyoruz. Bunun sorumlusu ise “dağdaki çobanlar” değil, kendilerini dev aynasında gören kentliler. Sarışın mankeninden tutun da ak saçlı başsavcısına kadar…
Yazan: Mustafa Akyol
-
tamamen katılıyorum bayanın dediğine;
çünkü ve çünkü ülkemizdeki çoban,yazar eğitimsiz.
Sosyalizmde %100 eğitim zorunludur.
çünkü ve çünkü çoban ve yazar tv'de en çok kim çıkarsa
en çok kömürü kim verirse , en çok yakıtı kim verirse ona oy verir.
bu bu kadar basit. yok efendim onlar emekçi falan bu konu OY konusu.
Emekçilik ile parti seçiminin alakası bu konuda yok.
yabancı ülkeleri örnek veriyorlar, kaçı eğitimsiz?
neyin ne olduğunu bilmiyor?
sonra efendim vatanın evladı her Türk bayrağı sallayana komünist der
olm o ne deyince bende bilmiyom der.
sonradan not: bayan dediğim manken olandır.
-
HoRbY bunu yazdı:
-----------------------------
Verilmişti sanırım (degişigi olabilir)
-----------------------------o başkaydı, bu daha bugün gastede verilmiş
-
Aysun Kayacıya %40 katılıyorum %60 katılmıyorum
Aysun Kayacı adam gibi düşünür,eğitimli yada bu ülke için iyi şeyler isteyen yada çabalayan biri olsa tmm Aysun ve çobanın oyu bir tutulmamalı.Ama Aysun kayacı kimki de böle bir konusma yapmış anlayamadım.
Belki çoban yerine başka bişey koysaydı daha anlamlı olabilirdi.
NOT:DTP OYLARININ BÜYÜK BİR COGUNU OKUMA YAZMA BİLMEYEN KÜRTLERDEN YANİ BİLİNCSİZ SECMENDEN ALMIŞTIR !! (BUNA KESİNLİKLE KARŞIYIM)
-
Emrow bunu yazdı:
-----------------------------tamamen katılıyorum bayanın dediğine;
çünkü ve çünkü ülkemizdeki çoban,yazar eğitimsiz.
Sosyalizmde %100 eğitim zorunludur.
çünkü ve çünkü çoban ve yazar tv'de en çok kim çıkarsa
en çok kömürü kim verirse , en çok yakıtı kim verirse ona oy verir.
bu bu kadar basit. yok efendim onlar emekçi falan bu konu OY konusu.
Emekçilik ile parti seçiminin alakası bu konuda yok.
yabancı ülkeleri örnek veriyorlar, kaçı eğitimsiz?
neyin ne olduğunu bilmiyor?
sonra efendim vatanın evladı her Türk bayrağı sallayana komünist der
olm o ne deyince bende bilmiyom der.
-----------------------------sölediklerine tamamen katılıyorum ;)))
-
Emrow bunu yazdı:
-----------------------------tamamen katılıyorum bayanın dediğine;
çünkü ve çünkü ülkemizdeki çoban,yazar eğitimsiz.
Sosyalizmde %100 eğitim zorunludur.
çünkü ve çünkü çoban ve yazar tv'de en çok kim çıkarsa
en çok kömürü kim verirse , en çok yakıtı kim verirse ona oy verir.
bu bu kadar basit. yok efendim onlar emekçi falan bu konu OY konusu.
Emekçilik ile parti seçiminin alakası bu konuda yok.
yabancı ülkeleri örnek veriyorlar, kaçı eğitimsiz?
neyin ne olduğunu bilmiyor?
sonra efendim vatanın evladı her Türk bayrağı sallayana komünist der
olm o ne deyince bende bilmiyom der.
-----------------------------yazıyı okumadığın belli oluyor.. birincisi bunu yazan bayan değil bir erkek..
ayrıca yazıda marksist ideoloji desteklenmiyor ve sende %100 katılıyorsun..
eklemek istediğim birşey var, bugün kübada belli yerler hariç diğer yerledeki eğitim afrikalıların aldıkları eğitimin kalitesinden daha düşüktür! Bu sözü de söyleyen odtü rektörüdür.. anektodunu anlatıyor...
-
hehe bayan dediğim manken olan bayandır.
yazıyı yazan değil.
ben manken olan bayanı destekliyorum.
bende yanlış arama.
acayip olmuşunuz tam yazıyla alakalı olmayabilir dediğim.
-
ben kimsede yanlış aramam didik didik edip :) yanlışını gördüm diye düşündüm, çünkü yazın yanlış anlaşılmalara mahal veriyor biçimde yazılmıştır.. Ayrıca enaniyetlik yapıp ben yanlış yapmam gibi bir sözcüğü insanların alt bilincine yönetlmen yanlıştır arkadaşım! İnsan beşer bir varlık oluğundan dolayı yanlış da yapar..
-
Bir ülkede yaşayan insanlar arasında ayrım yapılması yanlıştır. Yanlışlık aslında okumuş
insanlar varken okumamışların çokluğudur. Yukarda arkadaşın dediği gibi sosyalizmde eğitim 100% önemlidir.
Gazetecinin yaptığı yanlışlık, "Zaten eğer “okuyup-yazmış” olmak “doğruyu bulmayı” sağlasaydı, dünyadaki
tüm entelektüeller aynı görüşte buluşurdu." demiş olmasıdır. Okuyup-yazmış olmanın amacı aynı doğruya ulaşmak değildir zaten.
Bu tür insanlar olaylara farklı açılardan bakabildikleri için farklı doğrulara ulaşacaklardır, bu da görüş çeşitliliğine yol açar.
Demokrasilerde buna ihtiyaç vardır. Fakat ülkede gerekli eğitimi almamış insanlar malesef kolayca kandırılabildikleri için,
tek bir parti gelip, onların oylarını boş vaadlerle alması çok kolaydır hele ki arkasında büyük bir destek varken. O yüzden yapılması
gereken her insanı belli bir seviyeye kadar eğitmek gerekir.
-
herkesin oyu eşit olmalıdır.madem öyle devlet dağıtsaydı odunu kömürü ya da o çobanı devlet okutsaydı onun için birşey yapsaydıda bi torba kömüre kanıp oyunu satmasaydı.bence insanlar sadece odun kömüre değil onları hatırladıkları için oylarını onlara veriyorlar.hem demokrasilerde herkes istediği gibi oy toplayabilir.akp yaptıysa diğer partilerde dağıtsın madem..eğer eşit sayılmayacaksa bende istemem aysun kayacıyla oyumun eşit olmasını..onu zeka testinden geçirsinler önce..kentte yaşaması onun oyunu çok iyi yerlere verdiğini göstermez..mesela bazı ünlü olanlarda dtp yi destekleyip ona oy veriyorlar.bunlar için ne yapmak gerekiyor peki??
(( bu arada antiakepe))
-
Köylüden doktor çıkar, köylüden pilot çıkar, köylüden çiftçi çıkar, köylüden başbakan çıkar, köylüden inşaat mühendisi çıkar, köylüden inşaat işçisi çıkar, sanatçı çıkar, köylüden herşey çıkar... Hatta köylüden manken bile çıkar ama Aysun Kayacı’dan hiçbir şey çıkmaz dedikten sonra hepinizi saygıyla selamlıyorum