Forum
Aktif konular
Üyeler
Kurallar
Arama
Kuantum Teknolojisinde Yeni Bir Buluş Kuantum Teknolojisinde Yeni Bir Buluş
-
veteknoloji.com 'dan alıntıdır. içerik biraz ağırdır , anlamak güç olabilir bilginize..
--------------------------
Çalışmadan çalışan bir makina: Kuantum Dünyası ve Bilgisayarları!
Almanya'da Max Planck Enstitüsü'nün fotonik alanındaki son çalışması...
Max Planck Enstitüsü'nün fotonik alanındaki son çalışması, fotonik alanının en prestijli dergisi olan Nature Photonics´de basıma kabul edildi ve bu hafta internette yayınlandı.
Bu çalışma ile Dünya'da ilk defa Kuantum eşevreliliğinin kayıplara karşı korunabileceği gösterilmiştir. Bu, Kuantum Bilgisayarlarda bilginin silinmesi probleminin önüne geçilebileceği anlamına geliyor.
Başarıyla gerçekleştirilen Kuantum ışınlanma deneyinden sonra, Kuantum teknolojileri geliştirerek Kuantum bilgisayarları inşa etmek, günümüz bilimcilerinin en önemli hedefi haline geldi. Kuantum mekanik yasaları ile çalışan Kuantum bilgisayarlar, normal bilgisayarlar için olanaksız gözüken hesaplamaları yaparak; bugüne kadar devletler, ordular ve şirketler tarafindan kullanılan bütün şifreleri kolaylıkla kırabilecek.Çok büyük avantajlarının yanında Kuantum teknolojisinin bir dezavantajı bulunuyor. Kuantum durumları (örneğin foton veya atomlar) çok hassas olmalarından dolayı çok kolay silinebiliyor. Bugüne kadar bunun önüne klasik bilinen hiçbir teknoloji ile geçilememişti...
Max Planck Enstitüsü Bilim İnsanları, Dünya'da ilk defa kullanılan bir teknoloji ile kuantum ışınlanmada da kullanılan dolanıklık (entanglement) prensibini kullanan kuantum hata düzeltme kodu ile, kuantum bilgiyi silinmeye karşı korumayı başardılar. Geliştirilen teknoloji sayesinde fotonlara işlenmiş kuantum durumların silinmesi durumunda dahi, kuantum bilgi işlemenin gerçekleştirilmesi ilk defa mümkün olmuş.
Çalışmayı yapan ekip içerisinde, fotonik alanında çalışan Türk Bilimadamı Metin Sabuncu'da bulunuyor. Konu ile ilgili görüştüğümüz Metin Sabuncu, VeTeknoloji.com'a önemli bilgiler verdi.
Orjinal boyut için resmin üzerine tıklayın...
Metin Sabuncu kuantum bilgi işleme laboratuarında çalışırken
Max Planck Enstitüsü'nden Türk Bilimadamı Metin Sabuncu'nun çalışma ile ilgili açıklamaları:
"Geliştirdiğimiz teknoloji kayıpların olduğu bir ortamda dahi fotona veya atomlara işlenmiş kuantum bilgiyi koruduğu için kuantum bilgisayarların gerçekleştirilmesi ümitlerimizi arttırmaktadır.2009 senesinde Physical Review Letters dergisinde yayınlanan teorik bir araştırmada bizim çalışmamızın olabilirliği, yani kuantum bilgi işlemenin foton kayıplarının olduğu bir ortamda dahi yapılabileceği teorik olarak bir makalede gösterilmişti. Ama bu sadece kağıt üzerindeydi. Biz de bunu pratik hayatta nasıl gerçekleştirebileceğimize kafa yorduk.
Lazerlerden çıkan fotonları kuantum eşevreli durumlar (haller) olarak kullanmak ve kuantum bilgi işlemleri, son birkaç yıldır labaratuarda yaptığım işler arasındadır.
20. yuzyil elektronlar ve de elektroniğin yüzyılı oldu. Ancak şuan yavaş yavaş ışık ile yani fotonlarla çalışan fotonik teknolojilerine doğru kaymaktayız. (fiber optik kablolar ve internet hep fotonik teknolojileri sayesinde gelişmişlerdir)Kuantum haberleşme de fotonları kullanarak mümkündür ve koşulsuz güvenlik sağlar.
Kuantum paralelliğini kullanarak yapılan kuantum hesaplama bilinen tüm hesaplamalardan daha hızlı olabilecektir.
İşte böyle birçok avantaj var elimizde, ancak bir de dezavantaj var; o da bu kuantum haller çok hassas, hemen bozuluyorlar.
Ancak birşey farkedildi ki kuantum dolanıklık kullanılırsa bu sayede adeta bir koruma paketi oluşturabiliyoruz. Böylelikle bu hassas kuantum halleri koruyabiliyoruz ve silinmenin önüne geçebiliyoruz.
Kuantum bilgisayarların günün birinde oluşmasının önündeki en büyük engel de kuantum hallerin bozulmasından dolayı sistemin çökmesidir. Bu da decoherence olarak bilinir. Yani kuantum eşevreliliği korumak, decoherence'i engellemek yani kuantum halleri korumaktır.
Bir şekilde bizim teknolojimiz ilerde Kuantum bilgisayarlar yapıldığında onların çökmesini engellemeye yönelik düşünülebilir.
Daha kuantum bilgisayarlara yolumuz çok ama bu bize önemli bir problemin çözümü ile daha cok ümit vermektedir."
Şimdi bunun günlük hayata etkilerine bir göz atalım:
Günlük hayatımızda gün geçtikçe bilgisayarların ne kadar önem kazandığını bir düşünün; modern Dünya'da teknolojiyi ve insanın yapabileceklerinin sınırını doğal olarak kullanılan bilgisayarların kapasitesi ve hızı belirliyor.
Örneğin günümüzde internet teknolojisindeki e-postalar, haberleşme veya kamusal alandaki tüm bilgiler RSA denilen bir şifreleme ile kendilerini korurlar. Ancak 1994 yılında Peter Shor bir algoritma göstererek bir kuantum bilgisayarın bu RSA şifrelerini anında çok kolay çözebileceğini gösterdi.
Nasıl mı?
Bildiğiniz gibi klasik bilgisayarlar 'bit'lerle (0 ve de 1) ile çalışır. Ancak kuantum dünyasında çok ilginç bir olay vardır. Superpozisyon adı verilen bir efekt sayesinde kubit de denilen kuantum bitler (qubit) yalnız 0 ve 1 değil, 0 ve 1 arasındaki sınırsız tüm değerleri alabilirler. Bu ara haller sayesinde bir qubit, bir bit'e oranla çok daha fazla işlem kapasitesine sahip olmaktadır.
Yani biri kuantum bilgisayar yaparsa, şuan kullanılmakta olan tüm sistemleri, tüm şifreleri rahatlıkla kırıp, Dünya'da istediği tüm bilgileri ele geçirebilir. Bunun önüne de ancak kuantum bilgisayarı geçebilir. Çünkü kuantum bilgisayarların kırılmasının ve de bilgi çalınmasının teorik açıdan mümkün olmadığı gösterildi. Ve çok daha ilginç bir şey...
Çalışmadan çalışan bir makina!
Birkaç sene kadar önce deneysel olarak bir kuantum bilgisayarın çalışmadan dahi bir problemin sonucunu verdiği gösterildi:
http://www.nature.com/nature/journal/v439/n7079/abs/nature04523.html
Görülüyor ki kuantum dünyası ve bilgisayarlarını mantıken anlamak zor.Aslında, kuantum bilgisayarlar daha hızlı, daha güvenli vs olacak dediğimizde, herhangi bir yumuşak geçişten değil, teknolojinin konseptinin tamamen değişmesinden söz etmek gerekiyor.
Kısacası bu kuantum bilgisayarlar günün birinde yapıldıklarında gerçekten bir sıçrama yaşanacak ve de yapan için inanılmaz fırsatlar sunacaktır...
Projeye katılan enstitüler:
1. Danimarka Teknik Üniversitesi, Danimarka
2. Max Planck Enstitüsü, Almanya
3. Universite Libre de Bruxelles, Belçika
4. Hunter College of CUNY, Amerika
5. Erlangen-Nürnberg Üniversitesi, Almanya
+28 Temmuz 2010 Çarşamba, 00:08
VeTeknoloji | Bu orjinal içerik Creative Commons Attribution-Noncommercial-No Derivative Works 3.0 tarafından lisanslanmıştır. -
Yazar biraz uçmuş gibi geldi ve yazıda mantıksız gelen yerler var biri şu 0 ile 1 arasında sonsuz değer alabilecek kubitler olacakmış. Böyle saçma iş olur mu, yani sen işlemcini geliştirdin de veriyolunu mu genişletmek kaldı.
Üniversite isimlerine baktığınızda da nedense aralarında MIT Berkeley Yale Oxford .. gibi sözü geçen yerler yok. Herhalde onların yapacak çok işi vardı.
-
yalan yahu
-
yav beyler yalan olsa nature da yayınlanır mı ezbere konuşmayın Türk gibi
-
Nature'deki yazıyı okudun mu arkadaş tamam iyi güzel paylaşmışsın sağol ama gazetelerin çok fazla abartarak yazdıkları bir yazı o gönderdiğin yazı.
-
okudum da ing.si normal olarak çok karmaşık , malum makale olacka o kadar.
o dediğin olabilir canım millet yapar biz abartırız :)
ama yukardaki mesajın bence yanlış , yani hangi bilgi ve birikimle 0,ve 1 oalyını eleştirdin onu anlamadım
bi de MIT oxford vs yok die bi çalışmayı üfürükten kabul edemzsin
komik yani her çalışmada bu isimleri aramak
bilimle ilgili bir makalenin nature da yayınlanması gerekli ve yeterlidir ..
-
neyse yasin haklısın tamam ama bildiğin magazin haberi işte hele bu haberleri bilim konusunda yapmak bence çok yanlış çünkü bilim kutsaldır. ben de fizik okuduğum için yaptım o eleştiriyi. max planck enstitüsünden de bi tanıdık da vardı aslında ona da bi sormak lazım.
-
arkadasım makaleyi okudum adam olasılıkların dısına cıkmıyo dedıgı seyler bundan oncekı tartısmalara dayanarak yok iste kuantum ısınlanmasındakı bılgıler kullanılarak falan ve sonuc olarak dıyor.ıleride kuantum bılgısayarların yer alması muhtemel diyor.
ama arada dıkkatımı ceken sey adam random da bıseyler yakalamaya calısıyo. o kadar ısleme tabii tuttuk 3 yıl sonra bı tane dahı problemı cozdurduk dıyo yukardakı turk elemana kalsak tum dunyayı ele gecırmıs bır anda
sadece bı deney kanıtlanmıs bı sey yok
-
okadar kavga etmişsiniz bende okuyayım bari kuantum mekaniği sanvından önce :S
biri şe demiş mit oxford felan neden uğraşmıyor demişte
max planck enstitüsünü okadar hafife alma bence :|
-
wert bunu yazdı:
-----------------------------
okadar kavga etmişsiniz bende okuyayım bari kuantum mekaniği sanvından önce :S
biri şe demiş mit oxford felan neden uğraşmıyor demişte
max planck enstitüsünü okadar hafife alma bence :|
-----------------------------orasıda ayrı dogru arkadas :D
illa ki mit mi yapacak herseyi bu biraz dan brown angutunun melekler ve seytanlara kacıyor
adamlar her bı boku amerıka buldu zannedıomus :D su anda sularında gezdıgımız www ıcın cern e dua etmek lazım :D
-
hoca atom ve molekül fiziği dersinde demişti bize
şu ikisi ile ilginenin geleceğin teknolojisi bunlar olacak diye
fotonik ve spintronik diye bende demiştim "öle teknolojimi olur amk" :D
Kısayol
Şikayet
Özel Mesaj
Alıntı yap
Cevapla