Forum
Aktif konular
Üyeler
Kurallar
Arama
Kut'ül Ammare Kuşatması ( 100. Yılı ) Kut'ül Ammare Kuşatması ( 100. Yılı )
-
burak kut'un soy ismi de buradan gelmeymiş. söyliyim dedim..
-
Sonucunda hiçbir pratik faydası olmayan bir 'zafer'.
Her zaman 'en' li tanımlamalara kuşkucu bakmışımdır. İngilizlerin en çok aşağılandığı vb. tabirler yerli tarihçilerin elinden çıkma gibi duruyor.
Kasabada yaşanan bu olayın ardından ne oldu? Bir sürelik esaretten sonra İngiliz kuvvetleri Irak'ı ele geçirdi.
Anlı şanlı, tarihte kırılma noktası olan bir vaziyet değil. Osmanlıcı zihniyetin bugünlerde parlatma sebebi Cumhuriyetin önemli tarihlerine ya da yakın tarihlerine bir takvim belirleyip diğerlerini ötelemek. Bu nokta niyetine olan tarihi gerçek üzerine 45 dakika konuşma yapan sayın Cumhurbaşkanı 23 Nisan, 29 Ekim gibi net tarihlenmiş başarılara ve kazanımlara da böyle uzun methiyeler döşüyor mu?
En son oyuncak bu olay, parlatın parlatabildiğinze. Bu olayın diğer etkileri neler? Mısır-oğlu gibi 'tarihçilerin' uzun süredir empoze etmeye çalıştığı 'gerçek ve saklı tarih' tartışmaları su yüzüne fazlasıyla çıkıyor. Son günlerde alakalı alakasız pek çok insandan 'resmi tarihe kuşkuyla bakalım saklı tarihi de hatırlayalım' naralarını duydum.
(Peşinen söyleyeyim 'resmi tarih' adında anlatılanın pek çoğunun abartı olduğunu kabul eden birisiyim. Ama saklı tarih niyetine başka değerleri erozyona uğratacak misyonerliğe tamamen karşıyım.)
Austen tarafından 01/May/16 10:41 tarihinde düzenlenmiştir -
Şanlı tarihimizde yer alan zaferlerden bir tanesidir.
Okullarda bir kaç cümle ile Doğu ve güney cephesi geçer. Çanakkale anlatıla anlatıla bitirilemez. Anlatılsın tabii ki büyük bir zaferdir ama diğerlerini de anlat. 3 kıtadan bir kara parçasına nasıl oldu da topraklar elden çıktı. Bunları anlat ki millet geçmişini öğrensin. Şanlı Tarihinin 1920 den önce başladığını bilsin.
-
Kutlanmasını menderesin yasaklattığı kut bayramındaki kut mu bu? O zaman niye menderese sövmüyorlar ilginç. Bi de niye 14 yıl sonra akıllarına geldi acaba? Bi danışman fısıldamıştır artık yeni bir gündem malzemesi bu
-
mataramasuko bunu yazdı
Kutlanmasını menderesin yasaklattığı kut bayramındaki kut mu bu? O zaman niye menderese sövmüyorlar ilginç. Bi de niye 14 yıl sonra akıllarına geldi acaba? Bi danışman fısıldamıştır artık yeni bir gündem malzemesi bu
Şimdi hocam nabza göre şerbet atıyor adamlar. Menderes halkın seçtiği biri ve sonradan idam ediliyor. Syn Erdoğan da aynı şekilde halkın seçtiği biri. Syn Erdoğan konuşmasını mağdura çektiğinde Syn Menderese atıfta bulunuyor ama onun yasakladığı şeyleri göz önünde bulundurmuyor. Son zamanlarda ise Osmanlınını ayrı bir önemi oldu, diziler, başkanlık vs. Osmanlının kazandığı zaferlere atıfta bulunuluyor fakat Atatürk'ün zaferleri yavaş yavaş gündemden düşürülmeye çalışılıyor.
-
Kut 'ül Amare zaferinin unutturulması gerek
iyordu ki Türklerin Araplarla arası açılabilsin , Emperyalist Batılı ülkelere karşı Müslümanlar birlik olmasınlar , Çünkü Müslümanlar birlik oldukları zaman nüslümanları sömüremeyecekler,
Osmanlı, 1. Dünya Savaşı’nda o zamanki dünyanın süper gücü İngilizler’e karşı iki büyük zafer kazandı. Biri Çanakkale diğeri de Irak cephesindeki Kûtülamâre’dir. Unutulmak istenen büyük zafer 100. yıldönümünde hak ettiği şekilde kutlanıyor
Türk tarihinin unutulan zaferi Kûtülamâre, Araplar bizi arkadan vurdu genellemesinin yanlış olduğunu gösteren ve o zamanki dünyanın süper gücüne vurulan büyük bir zaferdi.
Kûtülamâre zaferi maalesef şimdiye kadar sıradan bir hadise gibi ele alınmıştır. Nitekim Ortaöğretim Tarih 10. Sınıf ders kitabında Kûtülamâre şu şekilde geçiyor: "Basra Körfezi'neasker çıkaran İngilizler, Kûtülamâre bölgesinde ağır kayıplara uğradılarsa da yeni gelen İngiliz kuvvetleri sayesinde 1917'de Bağdat'ı ele geçirdiler". Senelerden beri ihmal ettiğimiz bu zaferimiz Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın iki seneden beri bu meselenin üzerinde durması neticesinde ön plana çıktı.
İNGİLİZLER IRAK'TA
İngiltere, Birinci Dünya Savaşı'nın başında Osmanlı Devleti'ne savaş ilan ettikten sonra Şattü'l-Arap ağzında Fav'a asker çıkararak kuzeye doğru ilerlemeye başladı. Petrolbölgelerine hakim olup, Bağdat'ı ele geçirerek Osmanlı Devleti'ne bir darbe vurmak niyetindeydi. Bölgede az sayıda asker bulunduğu için İngiliz kuvvetleri durdurulamadı.
İngilizler, 9 Aralık'ta Dicle ve Fırat'ın birleşim noktası Kurna'ya ulaşmışlardı. Irak ve Havalisi Komutanı Binbaşı Süleyman Askerî, gönüllüler ve aşiret kuvvetleriyle İngilizler'e karşı durmaya çalıştı. Bazı başarılar kazansa da Şuayyibe'de mağlup olunca, bu durumu gururuna yediremeyerek intihar etti.
TÜRKLER'E ARAP VE KÜRT DESTEĞİ
Dicle Nehri boyunca ilerleyen İngilizler, 28 Eylül'de Kûtülamâre'yi işgal ettiler. Bölgeye yeni atanan Irak ve Havalisi Komutanı Albay Nureddin Bey (Sakallı Nurettin Paşa) Türk birliklerini fazla yıpratmadan kuzeye çekti. Bu sırada bölgeye yeni gelen birliklerimizle Irak cephesinde asker sayımız arttı. Parayla kandırılan Arap aşiretlerinin bir kısmı İngilizler'in yanında savaşırken, birçok aşiret ise bayrağımız altında İngilizler'e karşı savaştılar. Zübeyd, Düleym, Ubeyd, Şemmar, Cubur, Canaibiyn, Abduh, Aneze, Müntefik ve Ka'b gibi birçok Arap aşireti yanımızdaydı. Araplar'ın yanısıra bölgedeki Kürdi, Berzenciye Seyidleri, Niayn Seyidleri, Talabani, Davude, Zengene, Dilo, Palani ve Zend gibi Kürt aşiretleri de Osmanlı ordusunun yanında savaşmışlardı. Arap aşiretlerinin içerisinde Şii olanlar da vardı. Bu aşiretler mezhepçilik yapmadan düşmana karşı Osmanlı ordusunda mücadele etmişlerdi. Hem Şii hem de Sünni Irak ulemasından düşmana karşı devletin yanında savaşılması için verilmiş birçok fetva da vardır.
İNGİLİZLER KÖŞEYE SIKIŞIYOR
22-24 Kasım 1915'te meydana gelen Selman-ı Pâk Muharebesi'nde İngilizler mağlup edildi. Yenilen İngilizler geri çekilerek Kûtülamâre'ye sığındılar. Artık yaklaşık 5 ay sürecek kuşatma başlamıştı.
Bu sırada yeni kurulan VI. Ordu'nun başına Alman generali Goltz atanınca, duruma tepki gösteren Albay Nureddin Bey görevinden istifa etti. Yerine Enver Paşa'nın amcası Albay Halil Bey (Halil Kut Paşa) atandı. Goltz Paşa'nın ölümü üzerine VI. Ordu Komutanlığı'na rütbesi generalliğe yükseltilen Halil Paşa getirildi.
Halil Paşa, İngilizler'i Kûtülamâre'den dışarı çıkartmazken İngilizler'in güneyden gönderdikleri yardım kuvvetleri de askerlerimiz tarafından defalarca mağlup edildi. İngilizler havadan uçaklarla yiyecek ve malzeme attılarsa da istedikleri ikmali gerçekleştiremediler. En son yardım teşebbüsleri olan tonlarca erzak taşıyan Julnar gemisi bizim elimize geçince askerlerimiz bu gemiye "Kendi Gelen" adını verdiler.
KÛTÜLAMÂRE ZAFERİ
İngilizler açlıktan at ve katırları keserek yediler. At eti yemeyen Hintliler açlıktan bir deri bir kemik kaldılar. Bu sırada İngiliz ordusunda görev yapan Hintli askerlerden Müslüman olanların bir kısmı birliklerimize iltica ettiler. General Townshend, Halil Paşa'ya rüşvet vererek kurtulmaya çalıştı, ancak reddedildi. Açlıktan bitap düşen İngiliz ordusu sonunda teslim oldu. 29 Nisan 1916'da Halil Paşa komutasındaki Türk birlikleri muzaffer olarak Kûtülamâre'ye girdiler. Esir alınanlar 6 general, 476 subay ve 13.309 askerdi
.İngiliz ordusu tarihinde 1781'deki Yorktown kuşatması sırasında Amerikan- Fransız kuvvetlerine karşı aldığı mağlubiyetten daha büyüğünü Kûtülamâre'de almış, 14 bine yakın esir vermişti. Nitekim Janet Wallach'ın Çöl Kraliçesi isimli eserinde "Kût'un düşüşü Britanya tarihindeki en korkunç yenilgilerden biriydi" şeklinde yorumlar.
-
student bunu yazdı
Kut 'ül Amare zaferinin unutturulması gerek
iyordu ki Türklerin Araplarla arası açılabilsin , Emperyalist Batılı ülkelere karşı Müslümanlar birlik olmasınlar , Çünkü Müslümanlar birlik oldukları zaman nüslümanları sömüremeyecekler,
Osmanlı, 1. Dünya Savaşı’nda o zamanki dünyanın süper gücü İngilizler’e karşı iki büyük zafer kazandı. Biri Çanakkale diğeri de Irak cephesindeki Kûtülamâre’dir. Unutulmak istenen büyük zafer 100. yıldönümünde hak ettiği şekilde kutlanıyor
Türk tarihinin unutulan zaferi Kûtülamâre, Araplar bizi arkadan vurdu genellemesinin yanlış olduğunu gösteren ve o zamanki dünyanın süper gücüne vurulan büyük bir zaferdi.
Kûtülamâre zaferi maalesef şimdiye kadar sıradan bir hadise gibi ele alınmıştır. Nitekim Ortaöğretim Tarih 10. Sınıf ders kitabında Kûtülamâre şu şekilde geçiyor: "Basra Körfezi'neasker çıkaran İngilizler, Kûtülamâre bölgesinde ağır kayıplara uğradılarsa da yeni gelen İngiliz kuvvetleri sayesinde 1917'de Bağdat'ı ele geçirdiler". Senelerden beri ihmal ettiğimiz bu zaferimiz Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın iki seneden beri bu meselenin üzerinde durması neticesinde ön plana çıktı.
İNGİLİZLER IRAK'TA
İngiltere, Birinci Dünya Savaşı'nın başında Osmanlı Devleti'ne savaş ilan ettikten sonra Şattü'l-Arap ağzında Fav'a asker çıkararak kuzeye doğru ilerlemeye başladı. Petrolbölgelerine hakim olup, Bağdat'ı ele geçirerek Osmanlı Devleti'ne bir darbe vurmak niyetindeydi. Bölgede az sayıda asker bulunduğu için İngiliz kuvvetleri durdurulamadı.
İngilizler, 9 Aralık'ta Dicle ve Fırat'ın birleşim noktası Kurna'ya ulaşmışlardı. Irak ve Havalisi Komutanı Binbaşı Süleyman Askerî, gönüllüler ve aşiret kuvvetleriyle İngilizler'e karşı durmaya çalıştı. Bazı başarılar kazansa da Şuayyibe'de mağlup olunca, bu durumu gururuna yediremeyerek intihar etti.
TÜRKLER'E ARAP VE KÜRT DESTEĞİ
Dicle Nehri boyunca ilerleyen İngilizler, 28 Eylül'de Kûtülamâre'yi işgal ettiler. Bölgeye yeni atanan Irak ve Havalisi Komutanı Albay Nureddin Bey (Sakallı Nurettin Paşa) Türk birliklerini fazla yıpratmadan kuzeye çekti. Bu sırada bölgeye yeni gelen birliklerimizle Irak cephesinde asker sayımız arttı. Parayla kandırılan Arap aşiretlerinin bir kısmı İngilizler'in yanında savaşırken, birçok aşiret ise bayrağımız altında İngilizler'e karşı savaştılar. Zübeyd, Düleym, Ubeyd, Şemmar, Cubur, Canaibiyn, Abduh, Aneze, Müntefik ve Ka'b gibi birçok Arap aşireti yanımızdaydı. Araplar'ın yanısıra bölgedeki Kürdi, Berzenciye Seyidleri, Niayn Seyidleri, Talabani, Davude, Zengene, Dilo, Palani ve Zend gibi Kürt aşiretleri de Osmanlı ordusunun yanında savaşmışlardı. Arap aşiretlerinin içerisinde Şii olanlar da vardı. Bu aşiretler mezhepçilik yapmadan düşmana karşı Osmanlı ordusunda mücadele etmişlerdi. Hem Şii hem de Sünni Irak ulemasından düşmana karşı devletin yanında savaşılması için verilmiş birçok fetva da vardır.
İNGİLİZLER KÖŞEYE SIKIŞIYOR
22-24 Kasım 1915'te meydana gelen Selman-ı Pâk Muharebesi'nde İngilizler mağlup edildi. Yenilen İngilizler geri çekilerek Kûtülamâre'ye sığındılar. Artık yaklaşık 5 ay sürecek kuşatma başlamıştı.
Bu sırada yeni kurulan VI. Ordu'nun başına Alman generali Goltz atanınca, duruma tepki gösteren Albay Nureddin Bey görevinden istifa etti. Yerine Enver Paşa'nın amcası Albay Halil Bey (Halil Kut Paşa) atandı. Goltz Paşa'nın ölümü üzerine VI. Ordu Komutanlığı'na rütbesi generalliğe yükseltilen Halil Paşa getirildi.
Halil Paşa, İngilizler'i Kûtülamâre'den dışarı çıkartmazken İngilizler'in güneyden gönderdikleri yardım kuvvetleri de askerlerimiz tarafından defalarca mağlup edildi. İngilizler havadan uçaklarla yiyecek ve malzeme attılarsa da istedikleri ikmali gerçekleştiremediler. En son yardım teşebbüsleri olan tonlarca erzak taşıyan Julnar gemisi bizim elimize geçince askerlerimiz bu gemiye "Kendi Gelen" adını verdiler.
KÛTÜLAMÂRE ZAFERİ
İngilizler açlıktan at ve katırları keserek yediler. At eti yemeyen Hintliler açlıktan bir deri bir kemik kaldılar. Bu sırada İngiliz ordusunda görev yapan Hintli askerlerden Müslüman olanların bir kısmı birliklerimize iltica ettiler. General Townshend, Halil Paşa'ya rüşvet vererek kurtulmaya çalıştı, ancak reddedildi. Açlıktan bitap düşen İngiliz ordusu sonunda teslim oldu. 29 Nisan 1916'da Halil Paşa komutasındaki Türk birlikleri muzaffer olarak Kûtülamâre'ye girdiler. Esir alınanlar 6 general, 476 subay ve 13.309 askerdi.İngiliz ordusu tarihinde 1781'deki Yorktown kuşatması sırasında Amerikan- Fransız kuvvetlerine karşı aldığı mağlubiyetten daha büyüğünü Kûtülamâre'de almış, 14 bine yakın esir vermişti. Nitekim Janet Wallach'ın Çöl Kraliçesi isimli eserinde "Kût'un düşüşü Britanya tarihindeki en korkunç yenilgilerden biriydi" şeklinde yorumlar.
Menderesin emperyalist uşağı olduğunu mu ima ediyorsun?
-
Ha birde su var araplar sattı 28 aşiretin 23u osmanlıyı sattı şunu kabul edin menderes i yakinda hain ilan edecekler :) bunlar ne yanar döner ya
-
Okuduğun yazıdan Mendersin emperyalsit uşağı olduğunu anlıyorsan sen devam et , benim seni ikna etme gibi bi sorunum yok,
Araplar bizi satsaydı Çanakkale de veya Kut'ülamarede satarlardı ,
Araplar bizi sattı yalanı sadece batılıların işine gelir ,
-
student bunu yazdı
Okuduğun yazıdan Mendersin emperyalsit uşağı olduğunu anlıyorsan sen devam et , benim seni ikna etme gibi bi sorunum yok,
Araplar bizi satsaydı Çanakkale de veya Kut'ülamarede satarlardı ,
Araplar bizi sattı yalanı sadece batılıların işine gelir ,
Emperyalistler kutul amareyi unutturmaya çalışıyorlar diyorsun kut bayramını Menderes kaldırdı sonuç=?
Araplar bizi sattı amk tarihi gerçekliği olan bir şeyi neden inkar ediyorsunuz ama biliyoruz yarın Araplar bizi sattı dese reisiniz dansöz gibi kıvırırsın
Kısayol
Şikayet
Özel Mesaj
Alıntı yap
Cevapla