Astroloji Ne Ola Ki

  1. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    destanition
    destanition's avatar
    Kayıt Tarihi: 23/Aralık/2009
    Erkek

    Aşağıda vereceğim bilgiler bilimsel verilere dayanmaktadır ve doğrudur. Bu yazımı okuyanlar, bir veya birkaçının yanlış olduğunu düşünürlerse lütfen bir yorumla belirtsinler.

    *** Evrende yaklaşık olarak 200-300 milyar galaksi, ve her galakside Güneş’imiz gibi ısı ve ışık kaynağı yine 200-300 milyar kadar yıldız vardır. Her yıldızında farklı sayıda Dünyamız gibi uyduları bulunmaktadır. Toplam sayı açısından yaklaşıldığında, insan aklının alamayacağı ve kavrayamayacağı çoklukta uzayda gök cismi vardır. Bunlardan her biri farklı özelliktedir. Bir birinin benzeri iki gök cismi bulunmamaktadır.

    *** Gelelim Dünyamıza; yeryüzünde yaklaşık 6,5 milyar insan yaşamaktadır. Bu insanların her biri farklı özelliktedir. Fiziki ve bakımdan – tek yumurta ikizleri dahil – her insanın tıpa tıp bir benzeri yoktur.

    *** Yine her insanın parmak izleri farklıdır. Halen yaşayan ve bu güne kadar yaşamış tüm insanların, - yani milyar kere milyar sayıda insanın - her birinin parmak izleri de farklıdır. Bu husus Kur’an’da 75/4 ayetinde de teyit edilmektedir.

    *** Yine ruhi yapısı bakımından da her insan farklı özelliktedir ve başlı başına bir alemdir.

    *** BUGÜN gazetesinden bir haber:
    ‘’ Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü fizik profesörü Kenneth Libbrecht kar tanelerinin fotoğraflarını çekmiş, Kar kristallerinin altı köşeli yapılarının her birinin farklı olduğunu belirlemiştir. Kar tanecikleri arasında, aynı büyüklükte, aynı şekilde ve aynı sayıda su molekülü içeren iki kristal dahi mevcut değil imiş. ‘’

    Yani yalnızca bir bölgede, yalnızca bir saniyede yağan ve gökyüzünden inen milyar kere milyar adet kar tanesinin her birinin dahi benzeri yoktur.


    Bu gibi örnekleri çoğaltmak mümkün. Gelelim şimdi sorumuza:
    ‘’ Değerli dostlar. Bir kar tanesinin dahi bir benzeri yok iken, Yüce Yaratıcımızın her birini özel olarak yarattığı, kendi ruhundan üflediği 6,5 milyar insanın davranış şekillerini yani huylarını ve geleceklerini yani kaderlerini Astroloji adı verilen - sözde bir bilim – ile , burç adı verilen 12 ayrı grupta toplamanın mantığını açıklayabilecek bir kişi çıkabilecek mi ?


    Yine Allah’ın her birini ayrı bir kaderle yarattığı ve her biri özel ve başlı başına bir alem olan insanların kaderlerini, burç adı verilen cansız ruhsuz yıldız ve yıldız gruplarının belirlemesi hangi dini öğretiye ve bilimsel bir gerçeğe dayanmaktadır. ? Milyonlarca ve hatta milyarlarca insan bu anlaşılmaz ve açıklanamaz kabullerle kendini sınırlamakta, fallar ile oyalamakta, umutlanmaktadır ve hatta üzülmektedir.
    Bu yazımdan amacım bu öğretiye inanlarla alay etmek ve kınamak değildir. Ama anlamakta zorlandığım bu öğretinin mantığını ve bilimsel dayanağını kısaca anlatacak biri var mıdır ?


    gülme gidenin arkasından. gün gelir, elveda bile diyemezsin giderken... | Hayat fani, Ölüm ani....
  2. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Adanedhel
    Adanedhel's avatar
    Kayıt Tarihi: 21/Aralık/2008
    Erkek

    ben hep düşünmüşümdür..jim karrynin filminde olduğu gibi  bu dünya  sadece benim içinmi var diye..tüm insanlar rol mu yapıyorlar diye..


  3. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Mylitta
    Mylitta's avatar
    Kayıt Tarihi: 13/Nisan/2008
    Erkek

    Okadar astrolojik olay yalan hiçbiri doğru değil yani?


    Ayılıp bayılıp ayılıyoruz, bütün sokakları ayıkıyoruz
  4. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    mqstar
    mqstar's avatar
    Banlanmış Üye
    Kayıt Tarihi: 01/Ocak/2010
    Erkek
    E şimdi hocam bu tam olarak mantığına yanlış diyemeyiz gezegenlerin hareketi mutlaka bize birşey gösterir allah bize mutlaka bişey anlatıyor yani fakat bu insanların bunu tam tespit edebilecek kapasitede değildir Meşhur bir Nasreddin Hoca hikayesi vardır. Hoca ve arkadaşları aşırı soğukların hüküm sürdüğü günlerde bir iddiaya tutuşmuşlar. Arkadaşları o soğuklarda kimsenin tüm bir geceyi dışarıda hiçbir ateş veya ısı kaynağı olmadan geçiremeyeceğini söylerken Hoca kendisinin bunu yapabileceğini söylemektedir. Olur, olmaz derken Hoca bir geceyi dışarıda geçireceğini ve bunun karşılığında ise arkadaşlarından bir ziyafet istediğini, yapamadığı takdirde kendisinin ziyafet vereceğini söyler. Bir zaman sonra Hoca hakikaten soğuk bir geceyi dağ başında yalnız geçirir. Hocanın sağ salim bu işi bitirdiğini gören arkadaşları, gerçekten hiç ateş yakmadan bunu nasıl yaptığını sorarlar. Hoca da karşı dağda bir kulübede yanan bir mum gördüğünü onu düşünüp içinin ısındığını söyler. Bunun üzerine arkadaşları itiraz eder ve hocanın karşı dağdaki bir mumla ısındığını ve iddiayı kaybettiğini söyleyerek ziyafet isterler. Hoca baskı karşısında mecburen kabul eder. Ziyafet günü geldiğinde Hocanın evinde toplanan arkadaşları yemeği beklemeye başlarlar fakat hoca sürekli yemeğin pişmekte olduğunu söylediği halde yemek bir türlü gelmez. Sonunda “Şu yemeği bir görelim” deyip kalkıp mutfağa giderler ki, Hoca yemeğin bahçede piştiğini söyleyerek onları ağaca astığı koca bir kazanın yanına götürür. Kazanın metrelerce aşağısında bir mum yanmaktadır. Bunu gören arkadaşları. “Yahu Hoca koca kazan bu soğukta mumla kaynar mı?“ deyince. Hoca “İnsan aynı soğukta karşı dağdaki mumla ısınabiliyorsa kazan da elbet kaynar” diyerek onlara derslerini verir. bunu anlatmamın sebebi son zamanlarda popülarite kazanan astroloji konusuna girecek olmam. Aslında güzel düşünülüp güzel sebeplere bağlandığında hiç de kötü bir şey değil astroloji. Ama son zamanlarda bu konunun materyalist felsefeye malzeme yapılıyor olması oldukça üzücüdür. Rabbimizin elbette herşeyi bir sebebe bağlaması gibi, yıldız ve gezegen hareketleri de birşeyler anlatıyor mutlaka bizlere. Ancak ilk anlattığı gerçek, kainattaki bu muhteşem nizamın bir yaratıcısının mevcudiyeti olmalı. Yani Allah’ın var ve bir olduğunun. Fakat herşey bunu gösterirken, insanlar yıldız ve gezegenlere tapar konuma sürüklenebilmekte, halis niyetlerle işe başlansa bile bir zaman sonra bu şuursuz varlıklara uluhiyet yüklenebilmektedir farkında olmadan. insanın, yaratıldığı ilk günden 21. yüzyılın şu yaşadığımız günlerine kadar sürmüş olan en büyük meşguliyeti kendini tanıma çabası olmuştur. Bazı insanlar doğduğunuz gün ve saate göre sizin hayatınızın kısa bir özetini ve karakter özelliklerinizi verebildiklerini iddia ediyorlar. Böylece de bu “ezelden gelen” merakımız sayesinde epey iyi para kazanıyorlar Hadi insanları yıldız konumlarına göre tahlil etmek tamam da bu yıldızların oluşturduğu ve sadece bizim açımızdan bakıldığında bazı hayvan vb. şekillere benzetilen takımyıldızların insanlara da bu benzedikleri hayvanın karakterini vermeleri doğrusu pes dedirtiyor. Eğer yıldızlar bizi ışınlarıyla etkiliyorsa, hepimizde en yakın yıldız olan güneşin verdiği karakteristik özelliklerin bulunması gerekiyor. Çünkü eğer güneş ile dünya arasındaki uzaklığı gözünüz ile şu anda okuduğunuz dergi arasındaki mesafe olarak küçültürsek. Belki de biz yakın olan yıldıza komşu zannettiğimiz diğerinden çok daha az uzaklıkta yer alıyoruz. Örneğin Akrep takımyıldızında birbirine çok yakın görünen Antares (Alpha Scorpii) ve Sigma scorpii yıldızları arasında en az 1277 ışık yılı mesafe vardır. Ama bunlardan bize yakın olanı Antares dünyaya 276 ışık yılı uzaklıktadır. Aynı takımyıldıza dahil edilen bu iki yıldızın aralarındaki mesafe bizim yakın olanı ile aramızdaki uzaklıktan 4 kat fazladır. Tabi bunu yeni öğreniyoruz. Daha önce bunların uzaklıklarını hesaplama şansımız yoktu. Ama insanlar binlerce yıldır bunları komşu zannediyordu. Bir büyük yanlışlık ise geçmişteki şahsiyetlerin burçlarının hesaplanmasında yapılmaktadır. Dünyanın 26000 (yirmi altı bin) yılda bir tamamladığı bir spin (dönme) hareketi vardır ki bu yaklaşık her 2300 (iki bin üç yüz) yılda bir burçların bir kademe ileri kaymasına sebep olur. Yani 1 Ocak 2000 tarihinde doğan bir kişi oğlak burcundadır ama 1 Ocak M.Ö. 300 yılında doğmuş olan başka bir kişi kova burcunda olmak durumundadır. Yani Hz. İsa 25 Aralık M.Ö 1. yılında doğduğunda Güneş Kova burcundaydı. Fakat bu günkü gökyüzünde 25 Aralık 2000 tarihi Oğlak burcuna denk gelmektedir. Siz bu günkü duruma göre hesap yaparsanız geçmiştekilerin burçları yanlış çıkar ve bu konudaki çoğu istatistik bilgi birikimi yanlışlarla dolu olur. Gezegenlere gelince Güneş yörüngesinde bugüne kadar keşfedilmiş 9 gezegenin en büyüğü olan Jüpiteri ele alırsak bu gezegenin dünyaya ortalama uzaklığı Güneşinkinin yaklaşık 5 katıdır. Güneş dünyadan hacim olarak 1 milyon 300 bin kat daha büyükken Jüpiter, sadece 1300 (bin üçyüz) kat büyüktür. Ayıca Güneş bir yıldız özelliği gösterirken Jüpiter dev bir gaz topudur. Güneşle Jüpiter arasındaki bu 1000 (bin) katlık farka bir de mesafeyi eklememiz gerekiyor. Fizikte ışık ve kütleçekim etkileri uzaklığın karesiyle ters orantılı olarak azalır. Yani Güneşe göre bize 5 kat daha uzak olan Jüpiter boyut farkıyla birlikte eğer bir yıldız dahi olsaydı 25 000 (yirmibeşbin) kat daha az etkili olacaktı üzerimizde. Böylece gezegenlerin en büyüğünün dahi ne kadar önemsiz kaldığı ortaya çıkmış oluyor Güneşin yanında. Zaten bilimsel olarak kendini ispatlamış olan NASA veya ESA gibi büyük merkezlere bakarsanız ki, buralarda astroloji değil astronomi ilmiyle ilgili binlerce çalışma yürütülüyor; kesinlikle yıldızların veya Güneş sisteminin astrolojik özellikleriyle ilgili birilerini bulamazsınız. Çünkü bahsettiğimiz mesafeler ve özellikler oradaki bilim adamlarınca çok iyi bilindiğinden kimse müspet bilimin üzerinde kavramlarla vakit kaybetmez. Sonuçta hayatımız üzerinde Rabbimizden başka bir tesir sebebi aramak boşunadır. Gaybı Allah’tan başka bilen olmadığı gibi onun kullarını yaratırken verdiği karakter ve diğer özellikleri de yıldızlardan gelen ışınlara bağlamak da yanlıştır. Dünyada birbirinin eşi iki insan yoktur. Aynı gün, aynı saat, aynı yer ve aynı anneden doğan eş yumurta ikizleri bile çok farklı karakterlere sahip olmaktadır. Kardeşliğin ötesinde bu ikizleri bağlayan genetik yapı da dahil olmak üzere binlerce sebep varken bu ayrılık niye? Eğer karakter ve kaderimize yıldızlar yön verseydi en azından bunun gibi ikizlerin her özelliğinin aynı olması gerekirdi. Ayrıca insana gerçek mânâda karakter ve diğer hissî özelliklerini veren varlık ruhtur. Ruhlarımız ise yıldızlardan önce yaratılmıştır. Semada gördüğümüz harikulade düzen Yaratıcısını göstermenin yanında bazı olaylara gerçekten işaret ediyor olabilir. Fakat bu bizim maddi manevî özelliklerimizin kaynağı değil ama olsa olsa göstergesidir
  5. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    n2n2
    n2n2's avatar
    Kayıt Tarihi: 21/Mart/2009
    Erkek

    Astrolojinin bilim olduğunu iddia eden yok zaten sanırım, bu sadece astronominin ilkel haliydi. Fal severler de büyük ölçüde eğlence için gidiyor, kimsenin sınırladığı falan yok zaten kendini şu olacak bu olmayacak diye. O yüzden ciddiye alınacak bir mevzu değil bu.

    Karakter meselesine gelince, elbette doğduğundaki gökyüzü pozisyonu insanın hayatını tek başına belirleyemez fakat etkide bulunur, tamamen etkisiz olduğunu söyleyemeyiz. Çünkü gezegenler birbirlerinden bağımsız, gökyüzüne süs diye konulmuş şeyler değillerdir. Hepsinin kendi galaksisindeki diğer gezegenlerle bağlantısı ve karşılıklı etkileri vardır. Mesela çekim kuvveti bunlardan biridir. Nasıl annenden babandan bir sürü huy falan alıyorsun ama bu asla seni sınırlayacak kadar karakterin olmuyor, istedikten sonra hemen hemen hepsini değiştirebiliyorsun vs. Gezegenlerin dünya üzerindeki canlılara etkisini de bunun gibi bazısı kuvvetli bazısı çok zayıf bir sürü etkiler grubu olarak düşün.

    Tabi bilimi kurana teyit ettiren birisi olarak sen bütün evreni insan için özel yaratılmış, ondan sonra da içine insan koyulmuş sanıyorsan bunu anlamak zor gelebilir, dünya ile insanı birbirinden bağımsız, birini nesne ötekini özne olarak gördüğün için nasıl olur ta nerdeki gezegen beni niye etkilesin, hadi dünyayı etkiliyor beni nasıl etkiler vs diyebilirsin doğal olarak çünkü tüm kainat insan için var sanıyosun. İnancın kapadığı gözü ben açamam ama sadece coğrafi konumlar ve iklim farklarının bile orada doğan insanları ne kadar etkilediğini ve farklılaştırdığını düşünürsen dünya ile insan bağlantısını görmeye biraz daha yaklaşabilirsin. Ardından da onun makro boyutunu düşünür ve dünya ile evren arasında bir ilişki olabileceğini düşünürsün. Böylece yargın biraz değişebilir.

    Tabi tüm bunlarla sadece bir etkinin olduğundan bahsediyorum, astroloji başlığı altındaki hiçbi saçmalıkla ilgisi yok bunların.

  6. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    asswipe
    asswipe's avatar
    Kayıt Tarihi: 10/Temmuz/2010
    Erkek

    parmak izlerinin hepsinin farklı olduğuna inanmıyorum. dünyada dediğin gibi 6,5 milyar insan yaşıyo şu anda. fakat bide ölmüşler var milyarlarca daha. ve parmak izi kaydedilen, incelenen bukadar insanın yüzde kaçı? yüzde 1i bile değil. bide adli tıp parmak izi karşılaştırmalarında 2/3lük benzeşmeyi aynı parmak izi sayması için yeterli benzeşme kabul etmekte. dolayısıyla herkesin parmak izinin farklı olduğu varsayımdan başka birşey değildir. bence gerçekliğide yoktur.


    az
  7. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Felony
    Felony's avatar
    Kayıt Tarihi: 21/Ocak/2009
    Erkek

    kur'an-ı kerim de burçlardan söz ediliyor ama enerjileri hakkında bilgi var mı bilemiyorum

    genellikle gezegenlerin hareketlerine bağlı bir durumdur

    örneğin falanca gezegen dunyaya yaklaştığı zaman alfa beta ve teta denilen seviylerde insanlar üzerine enerji oluşturuyormuş

    bu enerjiler pozitif ve negatif etkiler yaratıyormuş.

    Yani bugun elinize para geçecek , sevgilinize yakınlaşacaksını gibi saçma sapan yazılar, her gün gazetelerde çıkan burçlardan
    söz etmiyorum.. onlar 100 kişi üstünde test yapıp sonuçları genel olarak aktarıyorlar.

    enerji konusunda "beynin gizli güçleri" , amargi hiller 'in kitabında detaylı incelenmiş..

     

    gerçek olup olmadığını bilemeyiz ama en doğrusunu ALLAH bilir

     


    Güçsüz halklar güçlü liderler çıkarır, güçlü halklarınsa lidere ihtiyacı yoktur. "Viva ZAPATA"
  8. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    opusdei
    opusdei's avatar
    Banlanmış Üye
    Kayıt Tarihi: 15/Haziran/2010
    Erkek

    Hocam astrolojiye dayanarak her insan için konuşmak mümküün değil.Sadece doğum tarihi ile bağlantılı astrolojik dengelerin varlığı var.Ve bu dengelere dayanarak birçok insanın genel özellikleri, yaşayışı vs.. durumları ile alakalı yorumlar ve güçlü tezler yapılır.Yoksa astrologlarda iyi bilirler ki her insanı ayrı ayrı hiçbir insan tanımlayamaz.


    opusdei | ツ Ego sum qui sum | Travelmate, Gourmet, Funny, Unlimited, Enjoy life, uploading...
  9. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    emre_gss
    emre_gss's avatar
    Kayıt Tarihi: 05/Nisan/2007
    Erkek

    YA ordan MARS dönüyo yuvarlanıyor.. Aşk hayatım düzene giriyor.. Jüpiter uzaklaşıyor..Gerfinliğin düşüyor..Yok efendim

    GÜNEŞ PATLADI para yağcak.. filan.. FALIM sakızındaki maniler gibi geliyor bana

    Birde burç tahmileri Aşağıdan yukarı bir makele gibi okuyun..göreceksiniz ki Tek bir metni ..parçalara ayırıp yazmışlar..

    Aslan terazi akrep filan..hepsini alt alt okuyun bi :))


    yorgun senarist .]
  10. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    BuZuL
    BuZuL's avatar
    Kayıt Tarihi: 09/Eylül/2005
    Erkek

    burçların temeli insan vücudundaki sıvıdır nasılki ay gelgit ile dünyadaki denizleri vs. etkiliyor gezegenlerde insanları etkilediği düşünülüyor çünkü insanın vücududa sıvıdır burçların asıl mantığı budur.

    biraz ileri götürmüşler olayı ve şu ayda doğarsa şöyle bir yapı olur şöyle şöyle özellikleri vs. olur diye parametrelere ayırmışlar birazdaha ileri götürmüşler yok şu saate doğarsa şöyle böyle olur vs. demişler dahada ilerisi var ayın şu gününde doğanlar şöylşe bu günüde doğanlar böyle olur vs. derler mesela başarılı insanlar ile normal insanların yıldız haritalarına baktığın zaman farkı ayırt edebiliyorsun.

    gerçek astroloji ile bu işi paraya dökenler arasında çok fark var okuduğunuz burç yorumları çoğu zaman çakma mesela :D ben burçların kesinliğine inanıyorum çünkü bu konuda bir çok araştırma yaptım çevremde mesela bir insan modeli alıyorum ve doğum tarihine bakıyorum burcunu çıkarıyor numerolojik hesabını vs. yapıyorum %90 uyuyor :) yada iyi anlaştığım insanlar ile iyi anlaşamadığım insanlara burçlar yönü ile bakıyorum anlaşamadığım insanlarla elementlerim uymuyor anlaştığım insanlarla birebir uygunluk var vs. işte.

    ayrıca burçlarda evler falan var 12 taneye neden uyumlandığını burçlarda evler nedir diye falan arattırırsan bayağı bilgiye ulaşırsın googleden.


    DAĞDA ÜÇ BEŞ KOYUN SÜRÜSÜ, TUTTURMUŞ BİR KÜRDİSTAN TÜRKÜSÜ, ELİNE ALMIŞ BAYRAK DİYE BİR MASA ÖRTÜSÜ, SATSAN BEŞ PARA ETMEZ NE DİRİSİ NE DE ÖLÜSÜ, SOYU SOYSUZ OLAN SENSİN TOPRAK SENİN NEYİNE, İTE İTLİK YAPIP KAFA TUTMA BEYİNE, ANLASA DEDİĞİMİ SOKAKTAKİ KÖPEK AĞLAR HALİNE, DUY ULAN SOYSUZ NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE.......
  11. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Tarikat Şeyhi
    HolyOne
    HolyOne's avatar
    Kayıt Tarihi: 01/Haziran/2002
    Erkek

    Test #1: Astrological charts were prepared for 83 subjects, based on natal data (date, time and place of birth), provided by the subjects. Each subject was given three charts: one chart based on their own natal data, and two charts derived from natal data of other people. Each subject was asked to identify the chart that most correctly described them. In only 28 of the 83 cases, the subject chose their own chart.  This is the exact success rate expected for random chance. The astrologers predicted that the subjects would select their own chart more that 50% of the time.

    Test #2: 116 subjects completed California Personality Index surveys and provided natal data (date, time and place of birth). One set of natal data and the results of three personality surveys (one of which was for the same person as the natal data) were given to an astrologer who was to interpret the natal data and determine which of the three CPI results belonged to the same subject as the natal data. In only 40 of the 116 cases, the astrologers chose the correct CPI. As with test #1, this is the exact success rate expected for random chance. The astrologers predicted that they would select the correct CPI profiles in more that 50 per cent of the trials.


    Evet forumdaki dincilerin antipatisini topladım, kompişko hayranlarının da antipatisini topladım sıra geldi astroloji severlere...

    Astrolojinin tam bir deli zırvası olduğu konusunda köktendinci arkadaşlarla aynı fikirdeyim.

    Yaptığım araştırmada bilimsel değer taşıyan astroloji incelemelerinde en tanınmış astrolgların 83 ve 116 kisilik gruplarla yaptıkları ikişer testte sonuçların rastgele tutturulma ihtimali ile aynı olduğu saptanmış. yani permitasyon kombinasyona sokunca zaten % olarak bu kadar tutturma ihtimalleri varmış.

    Bu testi 28 astrolojist ile yapmışlar, katılım testin ciddiye alınmasına yeterli miktarda.

    Testi yapan Shawn Carlson, Ph.D.(Eğitimci / Bilim Kurgu yazarı / Fizikci)

    Yani tamamen ortaçağdan kalma batıl inanç. Kafa yormayın hocam.



    Nush ile uslanmayanı etmeli tekdir, Tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir!
Toplam Hit: 3031 Toplam Mesaj: 17