Türban Rahibe Kıyafetidir.
-
TÜRBAN RAHİBE KIYAFETİDİR Yaşar Nuri Öztürk'ten şaşırtan açıklama: "Türkiye hayra gitmiyor"
25.09.2007 10:35HYP Genel Başkanı ve eski İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk, 22 Temmuz seçiminden sonra AKP döneminde Türkiye’nin adım adım “ılımlı İslam" devletine doğru kaydığı yorumları yapılırken, yine kamuoyunu şaşırtacak bir değerlendirme yaptı. Öztürk, Türkiye’nin “dinsizliğe" doğru gittiğini iddia etti.
Siyasi gelişmelerle ilgili ANKA’nın sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Öztürk, “Kuran’ın anladığı manada bir dinden söz ediyorsak, Türkiye dinsizliğe doğru gidiyor" dedi. Öztürk, “Türkiye’yi taşıdıkları yer şirktir, din değil. Biz yıllarca buna karşı mücadele verdik. Ama şimdi Türkiye doğrudan doğruya müşrik zihniyete, şirk zihniyetine doğru gidiyor. Yelken açmış gidiyor hem de. Zaten Kuran’dan ve Hz Muhammed’den onay almayacak sahte bir dini, morfin gibi kullanıp Türkiye üzerinde her istediklerini yapıyorlar, hurafe dinini anestezi gibi kullanıyorlar" diye konuştu.
- “TÜRBAN, ST PAUL’ÜN İNCİL’E SOKTUĞU KIYAFETTİR"-
Prof. Dr. Öztürk, son yıllarda “türban" adı verilen ve değişik tarzda bağlanan örtünün ise Müslümanlıkla ilgisinin olmadığını söyledi.
Öztürk, bunun St Paul’ün İncil’e soktuğu rahibe kıyafeti olduğunu belirterek, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Türkiye’de iki büyük operasyon yapılıyor. Kuran dininin birinci vasfı anti emperyalizmdir. Atatürk de tarih önünde bu konuda en başarılı adamdır. Ama onun anti emperyalist yanını kınıyorlar. Türkiye kullanılarak İslam’ın, anti emperyalist ruhunu yok etmek istiyorlar. Her 50 metreye kurulan camilerde bu ruhu katlediyorlar. Bize, ‘İslam’ın diğer taraflarını bırakın, size bol cami yapmak, hanımların başını örtmek kafidir’ diyorlar. Hanımların başındaki örtü, rahibe kıyafetidir. Saint Paul’un İncil’e soktuğu kıyafettir. O bizim Müslüman insanın örtüsü değildir. ‘Cami ve bu örtü size din olarak yeter’ deniyor. Müslümanlara din diye başka bir şey bırakmadılar."
-“DARBELER İÇİN DUA EDİLECEK NOKTAYA GELİNEBİLİR"-
Önümüzdeki döneme ilişkin karamsar bir tablo çizen Öztürk, Türkiye’nin “iyiye ve hayra" gittiğini düşünemediğini söyledi. Öztürk, türban, lokantada mescit, şehirlerarası otobüslerde namaz molası konuları tartışılırken, Türkiye’nin kaydettiği tek gelişmenin borçlarını artırmak olduğunu belirtti.
Öztürk, şunları söyledi:
“Türkiye örtülü bir şekilde sömürgeleştiriliyor. Hüzün duyarak söylüyorum ki, Türkiye’nin geleceğine ilişkin hiçbir irade Türkiye’yi yönetenlerin elinde değil. Türkiye büyük bir rüzgarın elinde, birilerinin istediği yöne doğru götürülüyor. Birileri en berbat şekilde yorumlayabilirler ama şunu söyleyebilirim: Benim en çok tedirgin olduğum şey, meselelerin siyasetle çözümlenemeyeceği bir noktaya sürüklenilmesi. Bu nokta ya felaket ya da kanlı kavgadır. Felaket nedir, Türkiye, dışardan istedikleri şekilde paramparça edilir. İkincisi, Türkiye iç kavgaya gider. Darbe olur deniyor, ama bana öyle geliyor ki, Türkiye darbeleri bile Allah tan niyaz edecek duruma gelebilir. Şimdi ‘darbe,darbe’ laflarıyla cambaza bak oyunu oynanıyor. Türkiye, darbelere bile el açıp dua edilecek bir noktaya sürükleniyor, Türkiye onu bile arayacak. Çok kaygılıyım bu noktada ben."
-“İKİ MİLLETLİ PARLAMENTO"-
Öztürk, 22 Temmuz’da seçim yapılmadığını belirterek, “Bu, bir tsunami, nevi şahsına münhasır, bir nevi yarı işgal, bütün batılı güçlerin ortaklaşa belirledikleri hedefe 2-3 milyar dolar para harcayarak Türkiye’de halkın iradesinin bir yöne sevkedilmesidir. O sebeple biz bunu bir seçim saymıyoruz. Bunun ne menem bir şey olduğu, yıllar sonra anlaşılacak" dedi.
Seçim sonra tablo konusunda da kaygıları bulunduğunu ifade eden Öztürk, şöyle konuştu:
“Türkiye, tarihinde ilk defa adeta iki milletli parlamentoya mecbur ve mahkum bir hale getirildi. Böyle bir manzara var. Şu anda parlamentonun en aktif unsuru, en azından göründüğü kadarıyla, bölücü temayüller taşıyan unsur. Parlamentonun ilk gündem yaptığı konulardan biri, parlamentoya yeni giren bu unsurun, terör başının yaşam şartlarının iyileştirilmesidir. Buna dikkat etmek lazım. Onun arkasından Türk ordusunu bölücülükle itham demeçlerini dinledik. Arkasından ‘PKK’ya terör örgütü demeyiz’ demecini dinledik. Öbür tarafta henüz anayasayı değiştirme çalışmaları dışında bir şey görmüyoruz."
-“DOKUNULMAZ ZIRHI KİRLENDİ"-
Öztürk, bu parlamentodan bir “hayır" gelecekse, bunun bir numaralı göstergesinin milletvekili dokunulmazlığının kaldırılması olacağını söyledi.
Öztürk, “Eğer parlamento işe dokunulmazlıkları kaldırarak başlarsa, buradan bir hayır çıkacağını düşünebiliriz,aksi takdirde hiçbir hayır çıkmaz. Dokunulmazlık zırhının içi kirlendi, pislendi, bu zırhı kaldırıp atmak lazım" dedi.
http://www.haberturk.com/haber.asp?id=37539&cat=160&dt=2007/09/25
Yazılanların hemen hemen hepsine katılıyorum...
-
:)) normaldir bu yaşar öztürk denen dingil namaz aslında 3 vakittir demişti zamanında.
-
Ee ne yapalım??türbanlılara rahibemi diyelim? bu nasıl bir muhalefet anlamadım gitti ,bu adama %47 batmış.3 rekatta der 3 vakit te der.bu adam vallaha yarın mehdiyim der.
-
Türban evet rahibe kıyafeti...
Ama tesettür ayrı şey... Biz müslümanlara özgü :)
-
doğru soylemiş.Ama 2007 yılındayız.İsteyen istediğini giyer. Gelişmiş ülkelerde böle lafların konusu bile olmaz. Bu tür provokasyonlar gündemi değiştirmek için birilerinin bizzat yaptırdığı şeylerdir.Aslında tartışmaya gerek yok.Şöle bi tokyaya baktığınız zaman ne kadar geri kaldığımızı anlarsınız.Veya herhangi bir avrupa şehrine.Hristiyanlardada rahibeler tamamen kapanıyorlar.Ama sokakdaki açık gezen bayana tip tip! bakışlar atmıyorlar veya içlerinden sövmüyorlar. Herkezin dini kendine.Ama çevre ülkelere bakdığımda,bide kendi ülkemde halan çarşafla gezenleri görünce kendimden utanıyorum.Halkımızın aklında dogmatik düşünceleri tarikatlar vs oluşumlar bitiriyor. Neocorn emperyalizmi yapılıyor. Yani herkezi cahil bırakıp daha kolay sömürmek.Bunuda halkı zor durumda barakıp bazı şeylere şartlandırarak yapıyorlar.Akp parayla milleten oy aldı veya çeşitli ufak grup oluşumları kullanarak. şuanki akepe hükümetinin k.ırakdaki kürt hükümetinden tek bi farkı var. K.ırak dakiler kürt.bizim burdakiler yahudi. Genişletilmiş büyük ortadoğu projesi çok ii adımlarla ilerliyor. Bakalım 5 ci aşama neresi?? çok merak ediyorm.
-
Ne mal adam aq ya dinlenmesi bile vakit kaybı amaçsız insan.
-
sanırım bu ayet herşeyi açıklar;
Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunanlar (köleleri), erkeklerden, ailenin kadınına şehvet duymayan hizmetçi vb. tâbi kimseler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar (Dikkatleri üzerine çekecek tarzda yürümesinler). Ey müminler! Hep birden Allah’a tevbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz.
NUR suresi 31. ayet
-
lan salak adam! zaten aldığın oyların çoğu türban lılardan şimdi onuda kaybediceksin aq ! Ananem bile vermicek sana.
-
Bu adam ........ . Ramazan munasebetiyle kufur edecektim ama gunaha girmeyelim.
-
Millet ucak uretiyo , atom bombası uretiyo , aya , uzaya cıkıyo.... Biz daha ne giyinilmeli , giydiklerimizi birilerine benzetiyoz. Kafanın ustundekine deil içindekine baksaydık simdi ilk 10 ulke arasında G8'i G9 yapar , dahil olurduk.. Gelismişlik ne imiş o zaman el alem gorurdu.. Daha ne zamana kadar bu saçmalıkları okuyup yazacaz??
-
Dellus bunu yazdı:
-----------------------------
Millet ucak uretiyo , atom bombası uretiyo , aya , uzaya cıkıyo.... Biz daha ne giyinilmeli , giydiklerimizi birilerine benzetiyoz. Kafanın ustundekine deil içindekine baksaydık simdi ilk 10 ulke arasında G8'i G9 yapar , dahil olurduk.. Gelismişlik ne imiş o zaman el alem gorurdu.. Daha ne zamana kadar bu saçmalıkları okuyup yazacaz??
-----------------------------
evet g8 haklısın biz neye üyeyiz? d8 yani gelişmekte olan ülkeler. türkiye iran pakistan bangladeş malezya mısır ve nijerya ve endonezya