Bilgilenelim

  1. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    DadasAdam
    DadasAdam's avatar
    Kayıt Tarihi: 31/Ocak/2013
    Erkek

    Ben de birşeyler ekleyeyim

    İçtiğimiz sudan marketten aldığımız hazır gıdalara kadar, neredeyse vücudumuza giren beynimize ulaşan her şeyde bir madde var.

    Bu madde tüm dünyada tüm insanlara "yediriliyor" ve insanı insan yapan "epifiz bezi" nin etkinliği azaltılarak robot toplum oluşturuluyor.

    Epifiz bezinin kendiniz araştırıp yaşamımızda nasıl bir yere sahip olduğunu kendi gözlerinizle görebilirsiniz.

    Ayrıca milletin son zamanlarda ORTAK derdi olan "uyuyorum ama sabah yorgun kalkıyorum" derdi epifiz bezine giden bu maddenin epifiz bezinin diğer hormonlarına etki ettiği gibi "melotonin" hormonuna da etki edip azaltıyor.

    İşte bu yüzden daha az rüya gören, daha az dinç kalkan bir toplum oluştu.

    Maddenin ismi aklımda değil bulursam kaynağıyla beraber editlerim.

    Bize yedirilen çok şey var..

    Son zamanlardaki tüm insanların "mutsuz olması" yani depresyonun artış sebebi de budur çünkü epifiz bezinin diğer görevi "serotonin" yani mutluluk hormonu salgılamasıdır.

    Ve epifiz bezi öyle birşeydir ki işlevlerinin sonu yok ama bakın bunu nasıl öldürüyorlar

    Edit:


    EPİFİZ BEZİ
    ÜÇÜNCÜ GÖZÜMÜZ
    İNSANLIK TARİHİNDEKİ EN BÜYÜK ÜSTÜ ÖRTÜLEN GERÇEK

    Kozalaksı bez, beyin epifizi, 3.göz diye de tanımlanan epifiz bezi, vertebre-omurgalı beyindeki küçük
    bir endokrin-içsalgı bezidir.


    Epifiz bezi, uyku-uyanma modülasyon kalıpları,mevsimsel fonksiyonları etkileyen seratoninin türevi olan melatonin hormonu üretir.


    Epifizin şekli küçük çam kozalağına benzer ve 
    beynin iki yuvarlak talamik lobu arasında,
    beynin orta yerinde yer alır.

    Sır: Onlar sizin BİLMENİZİ neden istemiyor?!

    Her bir insanın epifizi ya da üçüncü gözü ruhani alem frekansına aktive olabiliyor ve sizi herşeyi bilen-alim ve tanrısal bir haz yaşamanızı 
    ve etrafınızdaki her şeyle bütünleşip, teklik hissini duymanızı sağlar.Epifiz bezi bir kere meditasyon, yoga ya da çeşitli ezoterik, 
    okült metodlarla uyumlanıp, ayarlandığında, popüler olarak bilinen astral seyahat ya da astral projeksiyon ya da uzaktan 
    seyr şeklinde kişiyi diğer boyutları seyre geçirir.

    Daha ileri düzey çalışmalar ve çok eski metodlarla, fiziksel dünyadaki insanların düşüncelerini ve davranışlarını kontrol etmek mümkündür.
    Evet, biraz garip ama Amerika Birleşik Devletleri, eski Sovyetler Birliği hükümeti ve çeşitli gölge organizasyonlar bu çeşit 
    araştırmaları uzun yıllardır yapmaktalar ve hayal edemeyeceğiniz kadar da başarılı olmuşlardır.

    Epifiz bezi, Roma'da katolizmde temsil edilmektedir; epifizi sanatsal olarak çam kozalağı şeklinde resmederler.Eski çağlardaki toplumlarda, 
    özellikle Mısır ve Romalılar epifiz bezinin yararlarını biliyor ve bunu geniş sembolojilerinde göz semboli ile sembolize ediyorlardı.

    Epifiz bezi ayrıca Amerikan dolarının arka yüzünde "herşeyi gören göz" şeklinde yer alır ve bu, bireye ya da bireylerden oluşan gruplara 
    epifizlerini kullanmaları ve diğer taraf olan sipiritüel aleme geçmeleri ve fiziksel alemde neler olduğunu, neler düşünüldüğünün 
    hepsini bilip, insanların düşünce ve davranışlarını kontrol etmeleri için bir referans niteliği taşır.

    Bu zamana kadar yapılan pek çok araştırma, gecenin belirli saatleri olan gece 1 ile 4 arasında beyinde salgılanan kimyasalların,
    kişinin derinindeki kaynağa bağlanarak bütünlük, teklik hissine yol açtığı doğrulanmıştır.

    Komplo: Epifiz Bezinizi nasıl öldürüyorlar?

    1990ların sonlarında, Jennifer Luke adlı bir bilim adamı, sodyum floridin epifiz üzerindeki etkileri konusunda ilk çalışmaları başlatmıştır. 
    Luke,beynin orta yerinde bulunan epifiz bezinin, florid için bir hedef olduğunu bildirdi.Epifiz bezi,bedendeki kemikler de dahil 
    diğer fiziksel maddelerden daha fazla floridi absorbe etmekte, emmekteydi.

    Epifiz bezi tıpkı bir mıknatıs gibi sodyum floridi çeker. Bu da epifizin kireçlenmesine ve bedendeki tüm hormonal işlemin etkin bir şekilde dengelenmesine engel olur.

    Daha sonra yapılan çeşitli araştırmalar da sodyum floridin beyindeki en önemli bezde absorbe edildiğini kanıtlamıştır.Sodyum florid, beynimizdeki
     en önemli salgı bezimize saldırıda bulunmaktaydı.Sodyum florid, yiyeceklerde, içeceklerde, banyolarda,içme sularında bulunur. Sodyum florid, Amerika'daki içme sularının %90'ına konmaktadır. Marketlerde satılan su filtreleri floridi filtre etmez, sadece tersine ozmoz ya da 
    su damıtma ile filtrelenebilir. Bunun en ucuz yolu da bir su tamıtıcısı almaktır.

    Sudaki,pepsi, kola, yiyeceklerdeki Sodyum florid gerçek anlamda kitleleri aptallaştırır.Naziler ve Ruslar, konsantrasyon kamplarında kampta
    bulunanları otoritenin sözünü dinleyen ve otoriteyi sorgulamayan bir hale getirmek için sularına sodyum florid katmışlardır.

    Ben bir komplo teoristi değilim ama eğer ruhun tohumunu alırsanız, bu bizi tanrı ve içimizdeki güç ve ruhaniyetin bir olduğu tekliğinden kopartır 
    ve bizleri gizli toplulukların, gölge organizasyonların ve çılgına dönmüş kurumsal dünyanın sıradan köleleri haline getirir.

    Yazıma bir alıntı ile son vermek istiyorum...

    "Sırf duydunuz diye herhangi bir şeye inanmayın. Sırf pek çokları tarafından konuşuluyor ya da dile getiriliyor diye herhangi bir şeye inanmayın. Sırf dini kitaplarınızda bulunuyor diye körü körüne inanmayın. Sırf öğretmenleriniz ya da büyükleriniz dedi diye
    inanmayın. Geleneklere inanamayın.Çünkü onlar pek çok jenerasyondan beri süregelmekte.Ama gözlemler ve analizler
    sonucunda, bir nedenden dolayı oluşan bir şey tespit edersen ve bu da bir şeye hizmet eder ve birisinin ya da 
    herkesin yararına olursa o zaman kabul et ve bu kabul ettiğini yaşa
    !"
    Budda.

    Kaynak:http://www.wakingtimes.com/2012/06/19/pineal-gland-our-third-eye-the-biggest-cover-up-in-human-history/

    DadasAdam tarafından 04/Şub/13 23:42 tarihinde düzenlenmiştir

    Bir anadan dünyaya gelen yolcu...
  2. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    cordelian
    cordelian's avatar
    Banlanmış Üye
    Kayıt Tarihi: 04/Ağustos/2009
    Homo

     

     iO Tillett Wright: Fifty shades of gay:

    http://www.ted.com/talks/io_tillett_wright_fifty_shades_of_gay.html

    Insanlar birbirlerini gördükleri ilk andan başlayarak birbirlerini kutuların içine koymaya başlar. "O kişi tehlikeli mi? Çekici mi? Potansiyel bir eş mi? Potansiyel bir ağ kurma fırsatı mı?" İnsanlarla tanıştığımızda onların zihinsel bir özgeçmişini çıkarmak için bu küçük sorgulamayı yaparız. "Adın ne? Neredensin? Kaç yaşındasın? Ne yapıyorsun?" Sonra bu sorgulamada daha kişiselleşiriz. "Hiç hastalığın oldu mu?" "Hiç boşandın mı?" "Tam şu anda sorularıma cevap verirken nefesin kokuyor mu?" "Neyle ilgilisin? Kimle ilgilisin?" "Hangi cinsiyetle yatmaktan hoşlanırsın?"


    Tum konusmasi turkce metin olarak mevcut.

     

    cordelian tarafından 16/Şub/13 16:06 tarihinde düzenlenmiştir
  3. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    cordelian
    cordelian's avatar
    Banlanmış Üye
    Kayıt Tarihi: 04/Ağustos/2009
    Homo

    Dokuz yaşındayken ilk defa bir yaz kampına gittim. Bavulumu annem hazırladı, doğal olarak da içi kitaplarla doluydu. Çünkü benim ailemde, okumak en önemli grup aktivitesiydi. Bu size asosyal gelebilir, ama gerçekten bizim için sosyal olmanın sadece farklı bir yoluydu. Yanınızda oturan ailenizin sıcaklığını hissetmekle birlikte, kendi zihninizin içindeki maceralarda dolaşmakta özgürsünüz. Bence, kamp da tıpkı böyle olacaktı, daha bile iyi. (Gülüşmeler) Kulübede birbirine uyumlu gecelikleriyle kitap okuyan 10 kız olacağını düşünmüştüm.

    http://www.ted.com/talks/susan_cain_the_power_of_introverts.html

    Yukaridaki konusmaci hanimin Quiet: The Power Of Introverts In A World That Can't Stop Talking diye bir kitabi var.Okuyabilen arkadaslara faydasi buyuk olur.

    cordelian tarafından 10/Mar/13 01:26 tarihinde düzenlenmiştir
  4. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    nick6
    0x656e
    0x656e's avatar
    Kayıt Tarihi: 19/Mayıs/2012
    Homo
    BeyinAdam bunu yazdı

    Ben de birşeyler ekleyeyim

    İçtiğimiz sudan marketten aldığımız hazır gıdalara kadar, neredeyse vücudumuza giren beynimize ulaşan her şeyde bir madde var.

    Bu madde tüm dünyada tüm insanlara "yediriliyor" ve insanı insan yapan "epifiz bezi" nin etkinliği azaltılarak robot toplum oluşturuluyor.

    Epifiz bezinin kendiniz araştırıp yaşamımızda nasıl bir yere sahip olduğunu kendi gözlerinizle görebilirsiniz.

    Ayrıca milletin son zamanlarda ORTAK derdi olan "uyuyorum ama sabah yorgun kalkıyorum" derdi epifiz bezine giden bu maddenin epifiz bezinin diğer hormonlarına etki ettiği gibi "melotonin" hormonuna da etki edip azaltıyor.

    İşte bu yüzden daha az rüya gören, daha az dinç kalkan bir toplum oluştu.

    Maddenin ismi aklımda değil bulursam kaynağıyla beraber editlerim.

    Bize yedirilen çok şey var..

    Son zamanlardaki tüm insanların "mutsuz olması" yani depresyonun artış sebebi de budur çünkü epifiz bezinin diğer görevi "serotonin" yani mutluluk hormonu salgılamasıdır.

    Ve epifiz bezi öyle birşeydir ki işlevlerinin sonu yok ama bakın bunu nasıl öldürüyorlar

    Edit:


    EPİFİZ BEZİ
    ÜÇÜNCÜ GÖZÜMÜZ
    İNSANLIK TARİHİNDEKİ EN BÜYÜK ÜSTÜ ÖRTÜLEN GERÇEK

    Kozalaksı bez, beyin epifizi, 3.göz diye de tanımlanan epifiz bezi, vertebre-omurgalı beyindeki küçük
    bir endokrin-içsalgı bezidir.


    Epifiz bezi, uyku-uyanma modülasyon kalıpları,mevsimsel fonksiyonları etkileyen seratoninin türevi olan melatonin hormonu üretir.


    Epifizin şekli küçük çam kozalağına benzer ve 
    beynin iki yuvarlak talamik lobu arasında,
    beynin orta yerinde yer alır.

    Sır: Onlar sizin BİLMENİZİ neden istemiyor?!

    Her bir insanın epifizi ya da üçüncü gözü ruhani alem frekansına aktive olabiliyor ve sizi herşeyi bilen-alim ve tanrısal bir haz yaşamanızı 
    ve etrafınızdaki her şeyle bütünleşip, teklik hissini duymanızı sağlar.Epifiz bezi bir kere meditasyon, yoga ya da çeşitli ezoterik, 
    okült metodlarla uyumlanıp, ayarlandığında, popüler olarak bilinen astral seyahat ya da astral projeksiyon ya da uzaktan 
    seyr şeklinde kişiyi diğer boyutları seyre geçirir.

    Daha ileri düzey çalışmalar ve çok eski metodlarla, fiziksel dünyadaki insanların düşüncelerini ve davranışlarını kontrol etmek mümkündür.
    Evet, biraz garip ama Amerika Birleşik Devletleri, eski Sovyetler Birliği hükümeti ve çeşitli gölge organizasyonlar bu çeşit 
    araştırmaları uzun yıllardır yapmaktalar ve hayal edemeyeceğiniz kadar da başarılı olmuşlardır.

    Epifiz bezi, Roma'da katolizmde temsil edilmektedir; epifizi sanatsal olarak çam kozalağı şeklinde resmederler.Eski çağlardaki toplumlarda, 
    özellikle Mısır ve Romalılar epifiz bezinin yararlarını biliyor ve bunu geniş sembolojilerinde göz semboli ile sembolize ediyorlardı.

    Epifiz bezi ayrıca Amerikan dolarının arka yüzünde "herşeyi gören göz" şeklinde yer alır ve bu, bireye ya da bireylerden oluşan gruplara 
    epifizlerini kullanmaları ve diğer taraf olan sipiritüel aleme geçmeleri ve fiziksel alemde neler olduğunu, neler düşünüldüğünün 
    hepsini bilip, insanların düşünce ve davranışlarını kontrol etmeleri için bir referans niteliği taşır.

    Bu zamana kadar yapılan pek çok araştırma, gecenin belirli saatleri olan gece 1 ile 4 arasında beyinde salgılanan kimyasalların,
    kişinin derinindeki kaynağa bağlanarak bütünlük, teklik hissine yol açtığı doğrulanmıştır.

    Komplo: Epifiz Bezinizi nasıl öldürüyorlar?

    1990ların sonlarında, Jennifer Luke adlı bir bilim adamı, sodyum floridin epifiz üzerindeki etkileri konusunda ilk çalışmaları başlatmıştır. 
    Luke,beynin orta yerinde bulunan epifiz bezinin, florid için bir hedef olduğunu bildirdi.Epifiz bezi,bedendeki kemikler de dahil 
    diğer fiziksel maddelerden daha fazla floridi absorbe etmekte, emmekteydi.

    Epifiz bezi tıpkı bir mıknatıs gibi sodyum floridi çeker. Bu da epifizin kireçlenmesine ve bedendeki tüm hormonal işlemin etkin bir şekilde dengelenmesine engel olur.

    Daha sonra yapılan çeşitli araştırmalar da sodyum floridin beyindeki en önemli bezde absorbe edildiğini kanıtlamıştır.Sodyum florid, beynimizdeki
     en önemli salgı bezimize saldırıda bulunmaktaydı.Sodyum florid, yiyeceklerde, içeceklerde, banyolarda,içme sularında bulunur. Sodyum florid, Amerika'daki içme sularının %90'ına konmaktadır. Marketlerde satılan su filtreleri floridi filtre etmez, sadece tersine ozmoz ya da 
    su damıtma ile filtrelenebilir. Bunun en ucuz yolu da bir su tamıtıcısı almaktır.

    Sudaki,pepsi, kola, yiyeceklerdeki Sodyum florid gerçek anlamda kitleleri aptallaştırır.Naziler ve Ruslar, konsantrasyon kamplarında kampta
    bulunanları otoritenin sözünü dinleyen ve otoriteyi sorgulamayan bir hale getirmek için sularına sodyum florid katmışlardır.

    Ben bir komplo teoristi değilim ama eğer ruhun tohumunu alırsanız, bu bizi tanrı ve içimizdeki güç ve ruhaniyetin bir olduğu tekliğinden kopartır 
    ve bizleri gizli toplulukların, gölge organizasyonların ve çılgına dönmüş kurumsal dünyanın sıradan köleleri haline getirir.

    Yazıma bir alıntı ile son vermek istiyorum...

    "Sırf duydunuz diye herhangi bir şeye inanmayın. Sırf pek çokları tarafından konuşuluyor ya da dile getiriliyor diye herhangi bir şeye inanmayın. Sırf dini kitaplarınızda bulunuyor diye körü körüne inanmayın. Sırf öğretmenleriniz ya da büyükleriniz dedi diye
    inanmayın. Geleneklere inanamayın.Çünkü onlar pek çok jenerasyondan beri süregelmekte.Ama gözlemler ve analizler
    sonucunda, bir nedenden dolayı oluşan bir şey tespit edersen ve bu da bir şeye hizmet eder ve birisinin ya da 
    herkesin yararına olursa o zaman kabul et ve bu kabul ettiğini yaşa
    !"
    Budda.

    Kaynak:http://www.wakingtimes.com/2012/06/19/pineal-gland-our-third-eye-the-biggest-cover-up-in-human-history/

    Fringe deki gözcüler canlandı gözümde tek benmiyim ? 

  5. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    cordelian
    cordelian's avatar
    Banlanmış Üye
    Kayıt Tarihi: 04/Ağustos/2009
    Homo

    http://www.youtube.com/watch?v=4R6qIIvYEqs

    Bildiginiz gibi,insanlar hep bana bu yolculugun nerede basladigini sordu.Dusundukce
    bunun 7-8 yasindacocukken pazar gunleri hristiyanlik egitimi almak icin gittigimde basladigini anladim.
    Sodom and Gomorrah`i ilk ogrendigim zamandi.Ogretmenimi hatirliyorum,
    elindeki bez ile astroid parcalari alevlendirerek tahtaya saplanmalarini,Sodom`i betimlemesini hatirliyorum.Tanrinin bu iki sehri girdikleri gunahlar icin yok ettigini anlatiyordu.O bize homoseksuelligin nihai igrenc birsey oldugunu
    ve kutsal soykirimin cennetten yagdigini soyledi.Galiba o anda
    homoseksuel kelimesinden korkmaya basladim.
    Yillarca aldigim egitimden sonra bu dusunceyi kutsal bir seviyeye tasidim.Gayler aslinda asil dusman degildi.
    Bir kiz ile tanistim,onun gay oldugunu ve yillarca sakladigindan karaokenin disinda
    bir gun aglayarak acildiginda anladim.Bana ailesi tarafindan evlatliktan
    reddedildigini soyledi.O yillarca aforoz edildgi ve sadece 2 basit kelime
    hayatini degistirmisti.Ben gayim.Bana sirrini paylasti fakat tepkim
    onun ailesininkinden farkli degildi.Biz ayrildiktan sonra su komik sey
    gerceklesti.Hayatimda ilk defa kafamin icindeki o sesi sorgulayacak kadar sarsilmistim.
    O ses omuzumda aglayan bu kiz korkutucu kotu ya da berbat birisi degildi
    Kutsal ruhu dusundum,Epifaniyi dusundum.ve meraklandim.O anki farkindaligimda kafamdaki o sesin ne oldugunu dusundum.Eger o tanri degil ise ne olabilirdi ?
    Tamamen farkli birsey ile yuzlesiyordum.O benim kendi mudahalem idi
    o icimdeki dindarlik bana ondan daha iyi biri oldugumu soyluyordu.Ve o sesten kurtulmam gerektigimi biliyordum.

    Beni encok etkileyen sey iste Hz.Isa her zaman en nihai ornekti empati icin.
    O kendi olmayan birsey oldu ve bizmis gibi yasadi.O cok guzel bir sevkatti.
    Arkadasim gittikten sonra aklimda gercek sorular meydana geldi.
    Uzaktan bile olsa gercegin ya da klisenin ne oldugu nasil ogrenebilirdim.
    Ne yaptiysam esasli birsey olmali idi,icimdeki canavari yok etmeliydi ve koklu birsey olmaliydi.
    Eger o iki kelimeyi kendi hayatimda sahip olursam asil o zaman etkisini ve gercekleri anlayacagimi dusundum.

    O korkuyu yasamaliydim,O kabul edilmemeligi yasamaliydim.
    Moden gunlerde 2.sinif vatandas olarak yasamayi gormeliydim.
    Gay olmaya karar verdim ve bu zamana kadar ayrit ettigim insanlarin onlarin yasadigi hayati gormek istedim.Gay kelimesinin
    kendi hayatimi nasil degistirecegini gormek istedim.

    kendisini modern,bilgili ve medeni diye cagiran bir toplumda ve ulkede yasiyoruz.
    Fakat Hicbirini bulamadim.
    Bu kitap gay olarak gecirdigim 1 yilin hikayesi.
    Bir kayibin ve bir kazancin hikayesi.
    Bu hikaye bir adamin etkili birseyin herseyi sorgulamaya itesiye kadar hayati boyunca kendi kaderini ve hayatini cozmus sandigi bir adamin hikayesi.
    Bu hikaye benim kaderimi dahasi benim hayatimi kurtaran insanlarin hikayesi.
    Bu hikaye masalarin degistigi ve nereye gitsem escinsel erkeklerin giydigi kadin elbisesinde
    Hz.Isayi gordugum an hakkindadir.

  6. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Baturay_Turkmen
    Baturay_Turkmen's avatar
    Kayıt Tarihi: 30/Mart/2011
    Erkek
    zumsuk bunu yazdı

    http://arsiv.ozgurdusuncehareketi.org/

    bende bugün keşfettiğim birşeyi vereyim. Güzel bilgiler mevcut.

    onların da işareti aynı mason locasının işaretine benziyor :) 

    http://arsiv.ozgurdusuncehareketi.org/images/logo.jpg

    http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/a/ac/Square_compasses.svg

    sadece benzettim :)


    Ne Mutlu Türk Doğana..
  7. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    cordelian
    cordelian's avatar
    Banlanmış Üye
    Kayıt Tarihi: 04/Ağustos/2009
    Homo

    Swahili kulturunde(dogu afrika),bir erkek bebegin buyukannesi,teyzesi,yengesi felan geldiginde 1-2 yaslarindaki erkek cocugunun ona sevgisini gostermesi icin onu opmesi ve pipisini gostermesi gerekirmis.Bayan da pipiyi kontrol ettikten sonra onu koklayip ve oynadiktan sonra " ooo cok guclu " demesi gerekirmis.
    -------------------------------------------------------------------------------------

    Dogum yapan bayanlarin ayaklari dogumdan onceki yasamindan daha buyuk oluyormus.Sebebi,hamile bayan relaxin diye hormon salgiliyor bu legen kemiginin daha esnek olmasini sagliyor ve dogum icin yararli fakat bazi baglari ve eklemleri de etkiliyor.Ayaginizdaki gibi.Ve ayaginiz hamilelikte sahip oldugunuz ekstra agirliktan dolayi ayak kemeri daha genisliyor.birkac dogum yapanlarda daha etkili bu durum.

    http://www.scientificamerican.com/podcast/episode.cfm?id=new-moms-may-need-new-shoes-13-03-05

    ----------------------------------------------------------------------------------

    - fMRI diye bir makina var MR cihazi gibi,bu cihaz beyin fonksiyonlarini renk renk gosteriyor.Mesela kirmizi paranin rengi birseyi begendiginizde o renk meydana cikiyor.Sari ise bayanlar icin sucluluk duygusunun rengi imis.

    -Size reklam izletiyorlar karisik iste aletin icindeyken,ekranda da beyinsel tepkileriniz olculuyor ve izlediginiz reklama ve verdiginiz tepkilere gore firmalara bildirim yapiliyor.Ve ticari reklamcilik boyle isliyor.

    Ornek:
    Lays cipsin sari parlak paketi bayanlar tarafindan daha itici bulunmus bu yuzden paketin rengi matlastirilarak onundeki resimler degistirilerek satis %8 artmis.

    buna ek olarak,pepsi ve coca cola tattirilmis markalar soylenmeden,cogu deneyen pepsiyi secmis fakat markalar soylenerek icen denekler coca colayi secmis nedeni ise cola ile insanlarin sahip oldugu hatiralari yuzunden.Sonuc olarak ilk olarak biz mantik yerine gecmis tecrubelerimizi kullaniyormusuz birsey secerken.

    bir diger konu ise bir urunle ilgili olup olmadigimiza ortalama ilk 0.8 saniyede karar veriyormusuz.

    http://www.readersdigest.ca/health/healthy-living/minding-your-business-neuromarketings-search-brains-buy-button

    ---------------------------------------------------

    Akşınlık ya da albinizm, soydan geçen bir metabolizma hastalığıdır. Bu hastalığı taşıyanlara akşın ya da albino denir.

    Binlerce insanı ya da hayvanı etkileyen genetik bir bozukluk olan akşınlık renklenmeyi sağlayan melanin pigmenti yokluğu ya da azlığından kaynaklanır. Gözler, deri, saçlar ve bedenin öbür bölümlerini etkileyebilir. Akvaryum balıklarında da sık olarak görülmektedir.

    Akşınlarda (gerek insan, gerek hayvan) deri çok ince ve beyazımsı (ya da hafifçe pembe), kıllar (ya da tüyler) beyazdır. Gözlerin gözbebekleri pembe, ağ tabakadan yansıyan ışık kırmızıdır. Gözler ışığa duyarlıdır ve genellikle astigmattır. Akşınlık ender de olsa, zeka geriliği ya da bedensel gerilikle birlikte olabilir.Derilerinde renk pigmentleri bulunmadığı ya da az bulunduğu için güneşten gelen zararlı ışınlar vücuda girer ve fazla güneş altında bulunmaları ölümlerine bile yol açabilir.

    ---------------------------------------------------

    http://vimeo.com/33040716

     

    -----------------------------------------------------------

    http://www.youtube.com/watch?v=twfJ0G0sBQs

    cordelian tarafından 10/Mar/13 01:37 tarihinde düzenlenmiştir
  8. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    cordelian
    cordelian's avatar
    Banlanmış Üye
    Kayıt Tarihi: 04/Ağustos/2009
    Homo

    Tuz suyun/buzun donma/erime derecesini dusurur.Normalde su 0 derecede,deniz suyu -2.2 derece donar (tuzlu olmasi sebebinden).Tuz sadece yaklasik -16 dereceye kadar suyun donmasini erteleyebilir fakat -16dan dusuk derecelerde tuz etkisiz kalir.

    --------------

    Gordugumuz ruyalari uykunun `hizli goz hareketi` safhasinda goruruz.Bir uyku suresinde 4-5 kere bu safha meydana gelir.Bu asamadayken gorulen ruyalar daha cok canli ve sik gorulur.Eger bu periyodun ortasinda uyanirsaniz buyuk ihtimal ruyanizi hatirlarsiniz.Eger ruyalarinizi daha sik hatirlamak istiyorsaniz uykunuzun son asamalarina dogru uyanip ruyanin tamamini kagida dokebilirsiniz.

    -------------

    Peynir yapiminda en buyuk faktoru oynayan katki bakterilerdir.Farkli tipteki bakteriler farkli kombinasyonlarda kullanildiginda farkli tatlar alinabilir.

    Swiss peyniri icin bircok cesit bakteri kullanilir fakat peynirdeki deliklere sebep olan bakterinin adi Propionibacterium shermaniidir.Bakteri biraz isitildiginda karbondioksit baloncuklari uretir ve peynir icindeki delikler olusur.Bu delikler icin teknik terim `gozler` dir.Gozlerin boyutlari peynir icerisindeki asit olcusu,isi ve karistirma suresi ile oynanarak degisebilir.

    cordelian tarafından 27/Mar/13 18:24 tarihinde düzenlenmiştir
  9. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    cordelian
    cordelian's avatar
    Banlanmış Üye
    Kayıt Tarihi: 04/Ağustos/2009
    Homo

    Idrar bircok organik bilesenlerin ve suyun biraraya gelmesinden olusur.Ornegin,organik olmayan tuzlar,hormon ve bircok metabolitlerden olusur.Bunlar genellikle nitrojen zengini maddelerdir ve kan akisindan idrar yardimi ile bedenden atilir.Idrarin pH seviyesi pH7 civarindadir fakat bu yapilan diyete,bedenin susuzluk oranina ve yapilan egzersizlere gore degisir.Koyu sari rengindeki idrar susuzlugun isaretidir.Ornegin kuskonmaz isimli bitki yendikce idrar saridan yesil rengine degisir.

    ---------------------------------------------------

    Evren : 13.7 milyar yildir vardir.

    Dunya: 4.5 milyar yildir vardir.

    Dinozorlarin nesli tukeneli 65 milyon yil olmustur.

    Dunyanin gunes etrafindaki yorungesini tamamlamasi 365.24 gun alir.

    Her kalp atisi ortalama 1 saniyedir.

    Her goz kirpmasi saniyenin 100de 1i uzunlugundadir.

    Yildirim dusmesi bir saniyenin 10da biri kadardir.

    Olculebilecek en kisa sure bir saniyenin trilyonda biridir.

    ----------------------------------------------------

    Ictigimiz alkolun aslinda etanoldur.Etanol su ve yagda kolayca cozulebildigi icin kana karismasi oldukca hizlidir.2 Karbon,6 hidrojen ve bir oksijen atomundan olusur.Beyninizdeki glutamate denilen alicilar beynin diger tarafindan gelen kimyasal mesajlari alir.Bu alicilar etanolden etkilendigi icin gelen mesajlarin akisini etkiler ve beyninizi yavaslatir.Etanol GABA (gamma-aminobutyric asit) denilen alicilari da da glutamate gibi beyin aktivesini yavaslatmakta sorumludur.Etanol GABAlari daha da aktif yaptigi icin beyninizin daha da yavaslamasini saglar.Fakat alkolun sadece depresif yapici ozelligi yoktur.Dopamine ve endorfin uretimini de hizlandirdigi icin mutluluk hissini de arttirir.

    cordelian tarafından 28/Mar/13 19:29 tarihinde düzenlenmiştir
  10. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    cordelian
    cordelian's avatar
    Banlanmış Üye
    Kayıt Tarihi: 04/Ağustos/2009
    Homo

    Roma imparatorlugunda savaslarda korkakca savasan askerler siraya dizilip her 10.asker olduruluyordu [games and mathemathics/David Wells]

    ------

    http://en.wikipedia.org/wiki/List_of_bioluminescent_fungi

    Karanlikta isik sacan mantarlar:

    Genelde Fungi adiyla bilinirler.Bioluminescent sinifina girerler.karanlikta sactiklari isik bocek sinek ve karincalari kendilerine ceker ve mantarin uremesini saglarlar.

    ---

    Yarasalar kor mudur?

    Aslinda yarasalar kor degildir sadece echolocation denilen karanlikta ses ile etrafindakileri ve konumlarini bulma yetenekleri cok iyi oldugu kor olduklari anlamina gelmez.Hepsinin gozleri vardir ve gorebilirler.[How it works Issue 72/2015]

    --

    El antiseptikleri nasil mikroplari oldurur?

    Ana maddeleri alkoldur.Ethanol ya da isopropanol.Bakterilerle kontak haline geldiklerinde 2 yolla yok edebilirler.

    1) Bakterinin hucre zarini yok ederler,boylece bakterinin hucreleri savunmasiz kalir ve olur.

    2) bakterinin hucre proteinlerinin dogasini degistirirler.Fonksiyonelligi bozulur.Mikroplar hucrelerindeki proteinlerin dogal yapisi bozuldugunda kolayca olurler.

    [How it works Issue 72/2015]

    -------

    cordelian tarafından 26/Nis/15 23:15 tarihinde düzenlenmiştir
Toplam Hit: 7103 Toplam Mesaj: 31