Ateizme Girişte Yaşanan Sıkıntılar
-
Uzun süredir din konusunda açıklayamadım ve mantıken bile resmen çelişki olarak duran bir çok dini açıklama,ayet hadis gibi şeylere bile aslında bunlar da bir sınav falan deyip inanmaya çalıştım neyse bir senedir desittim fakat bugün artık hepten umudu kestim daha doğrusu umuda bağlı ve sürekli "alacaklı" psikolojisinde yaşayarak kendime zulmettiğimi anladım şu an bir tanrıya inanmıyorum/ inanamıyorum ve bu benim için cidden çok sikko bir durum.
Benim kutsal kitabım Sofie'nin Dünyası olmuştur Kuran dan sonra belki orada insanların ne kadar çok düşündüğünü görmekten etkilendiğim içindir ki düşünmeyi erdem sayardım dolayısıyla insan hayatının anlamını neredeyse kendimi bildim bileli düşünürüm fakat artık filazofların da anlamsız bir şeye anlam yüklemeye meyilli olduklarını gördüm.
Uzun lafın kısası herkes kendi hayatının anlamını kendi bulur gibi şeyler de geçerliliğini yitirdi beinm için çünkü ben bulduğum tüm anlamların mutlak olamadığını gördüm. Ateist bir arkadaşımdan bu süreç için yardım istedim fakat kendisi doğma büyüme ateist yani bir ahirete hiç inanmamış dolayısıyla bana tam anlamıyla yardımcı olamayacağını söyledi herhangi bir ahiret inancına sahipken ateist olmuş arkadaşlardan yardım istiyorum bu süreci nasıl aştınız, kabullen gibi basit şeylerle izah etmeye çalışmayın lütfen kabullenmiş olmasam zaten halen inanıyor olurdum hadi hepsini geçtim en azından bunu da atlatır mıyız hocam? Söz ettiğim ateist arkadaşıma deist olduğumu ilk söylediğimde bu bir süreçtir deizmde kalmazsın demişti eninde sonunda ateist olacaksın demişti zerre hak payı vermemiştim ama şimdi görüyorum ki haklı çıktı...
Sonsuza dek yok olup gitmek düşüncesi beni rahatsız ediyor diye kibirli biri mi oluyorum ben? Sizi hiç mi rahatsız etmedi , neler düşündünüz,neler yaşadınız. Ve bu geçecek mi :) ?? -
Bu işin dibi yok.. ne kadar düşünürsen düşün. Ateist degilim bir yaratıcı var ve isnanlara hep güzel ahlak ve erdemli bir insan olmamızı istiyor temel amaç insanlıga ve kendine faydalı bir karakter olmak.
Sonradan oluşan aşırı uçlar kraldan çok kralcı davranıp bütün dinlerde en nirvanaya çıkarmıştır herseyi. Bu yüzden onları unut. Sen iyi güzel ahlaklı ve insanlıga faydalı ol. Bir yaratıcı oldugunu ve bu kadar güzel seyler yaratabilen biri böyle dinsel garıp ayinve davranışlar peşinde olmaycgını dusunuyorum.teldeyim cümleler biraz garip olabilir
Yok olma mevzusu benimde canımı sıkıyor.. ama ruh dedigimiz şey vucuttaki hormonların bizde anlık olarak degişen duygusal durum. Umarım hepimiz diger tarafta buluşuruz. Yoksa yok olup gidecegiz.
-
Bence bütün insanlar tek bir ruh, farklı zaman boyutunda, çeşitli bedenlerde ve çeşitli kişiliklerle yaşamı deneyimliyoruz.. Genel amaç bütünün faydasına olacak, temel bir öğrenim, temel bir Ruhani bilgi havuzu oluşturmak, bu uğurda bir çok farklı yaşamlarda enkarne olduğumuza inanıyorum, yani gördüğün her kes aslında sensin.. Ama zaman perdelerimiz farklı ve zaten hiç bir beden ruhunu içinde taşımıyor, Ruh bana göre sınırsız bir güçtür, düşünen bir güç, mahiyeti hakkında bedenli akıl fikir yürütemez, bu sınırsız gücü beden taşıyamaz, bu nedenle bedeni uzaktan komuta etmektedir, ve bedende azaltılmış bir bilinç ile yaşamı deneyimlemesi ilahi bir amaç içermektedir. Ben böyle düşünüyorum, isteyen padişah gibi hüküm eden bir tanrı, ve tanrının sözleri ile güdülmek istesin, isteyen de Tanrının peygamberlerinin hükümleri ile insan mahkemeleri gibi mahkemeler ve yanılacak olan bir ortam ve sonsuza kadar sıkılarak kalabileceği bir cennete inanmakta serbest. Şarap ırmakları akan bir cennet, Sütten akan ırmaklar neyse. :)
Bu arada Ateist değilim. Işık İşçisi oldum, Deistten farkı, Tanrıdan gelen mesajlara dine dönüştürmeden, mesaj ve mesajı getireni kutsallaştırmadan anlamamızdır, Meleklerden ve Tanrıdan gelebilecek mesajlar var, ve bu mesajlar şimdi bile gelmektedir.. Mesajları Kutsallaştırmanın insanlara dayatmanın ve insanları birbirine kırdırmanın alemi yok.
-
Bi tanrinin olmadigina nasil ikna oldun hocam merak ediyorum, ne olursa olsun bi tanri olabilir sonucta hic bisey yapmadan orada oylece durup kendini bulmamizi isteyebilir yada istemeyebilir, tabi boyle bi tanri benim icin zaten yok hukmundedir dusuncesinin disinda bi tanrinin kesinlikle olamayacagi dusuncesine nasil kavustun
-
Derin uykuda insan beynindeki elektriksel sinyallerden ötürü 1snlik bir rüya çok daha uzunmuş gibi algılanmakta. Bir teoriye göre insan zihni ölümle karşılaştığın anda (örneğin bir boğulma vakasında) kendini hayatta tutabilmek uğruna tüm hafızasını çok ama çok hızlı bir şekilde gözden geçirerek kurtuluş yolu arar. Doğduğu andan tehlikeyle başbaşa kaldığı ana kadar hafızasını hızlı bir şekilde gözden geçirmesi sadece saniyeler alır. Eğer ölmez hayatta kalırsa -hayatım gözlerimin önünden film şeridi gibi geçti der-
Eğer ölürse ;
Ölüm anında insan zihni %100 olarak elektriksel olarak uyarılmış oluyor. Ölüm anına insan tüm hayatını gözden geçirerek giriyor ve ardından asla uyanamayacağı bir rüyaya giriyor. Bu rüya beynin elektrik sinyalleri zayıfladığı ölçüde daha uzunmuş gibi algılanıyor.
Yani elektrik sinyalleri sıfıra yaklaşırken rüya sonsuza uzuyor. -
Oluşun -var oluşun - görünüşleri , tezahürleri çeşit çeşit çeşittir..
Benim durumum imzamdaki gibi.. ne okurum ne de anlarım..
Ciddi ciddi var oluşsal anlamda ateist olduğum bir dönem olmuştu orta2 liseson belki üniversiteyıllarımın çoğu...
O dönemde zifiri karanlıkta sokaklarda sanki gündüzmüş gibi dolaşabildiğimi anımsıyorum...
İster teist olsun ister deist ya da ateist gram zekası vrsa insanın eninde sonunda var oluşu sorgulamak zorunda...
Ateistlikten sonraları biraz uzaklaştım.. İhtiyaçlar doğrultusunda... :D
Karanlıktan da korkar oldum :D
Hayatta insanın başına ilginç "doğa üstü" -her ne kadar bu kavramla aram hoş olmasa da- şeyler gelir.. En basitinden bazı rüyalarımın aynen çıkması gibi.. Ya da istemsizce aklımdan geçen bir
şeyin oluvermesi gibi...
Tabi ki bunları direk kafadan tanrı olgusuna da bağlamıyorum o da ayrı.. Ama kendi yaşantımdan var oluşsal tanrı ya da kainat tanrı gibi bir şey buldurdum kendi kendime... kendim için :D
"Uzun lafın kısası herkes kendi hayatının anlamını kendi bulur gibi şeyler de geçerliliğini yitirdi" demişsin.. Bu varoluştan hiçlik denizine doğru bir yolculuk gibi geldi bana
Ama tabi temelde eninde sonunda bir var oluş ve özgürleşme noktasındasın.. Hayatına dair her şeyin kesinlikle kendi elinde olduğunun ayırdımında ... yapmak ya da yapmamak sana bağlı..
Gözlerinden öperim...
-
İnsanın ölüm anında kendi zihninde yarattığı bir rüyada kapana kısılmış olarak kalması fikri daha korkutucu. Merhametli bir tanrının cehennemi , insanın kendi zihninden 40 kat daha iyidir.
-
Benim kutsal kitabım Sofie'nin Dünyası olmuştur cümlenden sonrasını okumadım. Okumama sebebim önyargı vs değil tamamen benim tembelliğim.
Sofie'nin dünyası kitabını yıllar önce okuduğumda bende de derin izler oluşturmuştu. Gerçekten çok güzel bir kitap. İmam gazalinin kalplerin keşfi kitabını da okumanı tavsiye ederim. Hatta kitabı okurken arada kalplerin keşfinden birkaç bölüm okumak daha güzel olabilir.
-
Oyle boktan durumlara düştüm ve artık umudum bitip, bu iş bitti dediğim her zaman basima mucize ustu diyebilecegim şeyler geldi. Bunu ister evren yapti de ister tanri de ne dersen de bir yerlerde bir güç var Tanrısız hiç açıklama yok bu evrende..
-
Ben de yeni bir akım çıkarmayı düşünüyorum ama aklıma hiç bir şey gelmiyor.
-
çok derin düşündükçe sarpa mi sariyor acaba...