Deprem Çantası İçeriği Fikirleri
-
Arkadaşlar Selam,
Öncelikli olarak hepimize geçmiş olsun.
Bu deprem çantası için belli başlı bir standart yok. Oluşturuyorum bende fakat o kadar çok detaylı şeyler var ki. Burada beyin fırtınası yaparak bir deprem çantası oluşturalım dedim.
Sizin için deprem çantasında olmazsa olmaz şeyler nelerdir ?
Çantaya eklediğim şeyleri ben aşağıda listeliyorum.
- Çanta
- AAA Pil
- AA Pil
- Telsiz
- Radyo
- Powerbank
- Şarj kabloları ve adaptörleri
- Sargı bezi
- Kan durdurucu sprey
- Ağrı kesici
- Plaster
- İp
- Plastik Eldiven
- Kışlık Eldiven
- Kışlık çorap, atlet, don, kıyafet
- Çakmak
- El feneri
- Kamp Lambası
- Düdük
- Gazlı Ocak
- Gaz Kartuşu
- Kamp tencere tava seti
- Tüketim tarihi uzun Hazır yemek (ton balığı vs.)
- Kalem, defter
- Bıçak
- SOS Çadırı
- Solar Şarj Cihazı
- Benzin bidonu 2x20lt - Alıp doldurup bahçeye koyacağım.
- MaskeYukarıdaki liste benim aklıma gelen liste. Bu mesajı düzenleyerek EN İYİ listeyi aşağı oluşturabiliriz. Hatta bir kaç çeşit liste oluşturabiliriz.
---------------------------------
Deprem bölgesinde tanıdığım insanların söylediklerine göre şu anda çekmiş oldukları en büyük problemler;
- Isı
- Konaklama
- İletişim
- Enerji
- Akaryakıt
- Hijyen ve hastane malzemeleri -
Konu çok dağılmış. iki farklı konu şeklinde mi oluştursam bunu bilemedim.
Düzenledim.
Castaway tarafından 07/Şub/23 14:34 tarihinde düzenlenmiştir -
Telsizin ne kadar önemli oldugu anlasilmistir amatör telsiz her eve sart
-
-
El feneri için elle şarj olanlar var onlara bakin derim. Kolunu çevirince pilsiz olarak şarj oluyor.
-
Aslında bunlardan çok daha önemlisi madem ülkemizde binalar yapınçm aşamasında iyi kontrol edilmiyor, o zaman her bir daire için deprem yaşam alanı yapılmalı ve bu alanlar öyle bir noktaya konulmalıki binanın yan kenarlarına ya da köşelerine denk getirilmeli. Bina yıkılınca enkazdan ulaşım kolay olmalı.
Bu yaşam alanı 10 m2 civarında ve 2 metre yükseklikte, zırhlı askeri araçlar gibi çelik kabin içermeli. Deprem anında herkes koşup bu kabin içerisine girmeli ve bebeklerin oto seyahatindeki ana kucağı gibi 5 kollu bir kemerle kendini bağlamalı ve bina yıkılıp kabin yan dönse veya yuvarlansa bile içerisinde savrulmadan kalmalı.
Bu kabinin içine her aile bisküvi kraker gibi kuru gıda ve su koymalı ve olurda enkaz altında kalsalar bile en az 96 saat yaşamını rahatça idame ettirebilmeli.
Dışarıya seslerini duyurabilmeleri için de megafon yada zil konulabilir.
Örnek olarak Kirpi araçlarının personel taşıyan zırhlı kabini gibi bir bölüm yapılabilir.
-
qoqo bunu yazdı
Aslında bunlardan çok daha önemlisi madem ülkemizde binalar yapınçm aşamasında iyi kontrol edilmiyor, o zaman her bir daire için deprem yaşam alanı yapılmalı ve bu alanlar öyle bir noktaya konulmalı ki binanın yan kenarlarına ya da köşelerine denk getirilmeli. Bina yıkılınca enkazdan ulaşım kolay olmalı.
Bu yaşam alanı 10 m2 civarında ve 2 metre yükseklikte, zırhlı askeri araçlar gibi çelik kabin içermeli. Deprem anında herkes koşup bu kabin içerisine girmeli ve bebeklerin oto seyahatindeki ana kucağı gibi 5 kollu bir kemerle kendini bağlamalı ki bina yıkılsa ve kabin yan dönse veya yuvarlansa bile içerisinde savrulmadan kalmalı.
Bu kabinin içine her aile bisküvi kraker gibi kuru gıda ve su koymalı ki olurda enkaz altında kalsalar bile en az 96 saat yaşamını rahatça idame ettirebilmeli.
Dışarıya seslerini duyurabilmeleri için de megafon yada zil konulabilir.
Örnek olarak Kirpi araçlarının personel taşıyan zırhlı kabini gibi bir bölüm yapılabilir.
-
mkyb bunu yazdıqoqo bunu yazdı
Aslında bunlardan çok daha önemlisi madem ülkemizde binalar yapınçm aşamasında iyi kontrol edilmiyor, o zaman her bir daire için deprem yaşam alanı yapılmalı ve bu alanlar öyle bir noktaya konulmalı ki binanın yan kenarlarına ya da köşelerine denk getirilmeli. Bina yıkılınca enkazdan ulaşım kolay olmalı.
Bu yaşam alanı 10 m2 civarında ve 2 metre yükseklikte, zırhlı askeri araçlar gibi çelik kabin içermeli. Deprem anında herkes koşup bu kabin içerisine girmeli ve bebeklerin oto seyahatindeki ana kucağı gibi 5 kollu bir kemerle kendini bağlamalı ki bina yıkılsa ve kabin yan dönse veya yuvarlansa bile içerisinde savrulmadan kalmalı.
Bu kabinin içine her aile bisküvi kraker gibi kuru gıda ve su koymalı ki olurda enkaz altında kalsalar bile en az 96 saat yaşamını rahatça idame ettirebilmeli.
Dışarıya seslerini duyurabilmeleri için de megafon yada zil konulabilir.
Örnek olarak Kirpi araçlarının personel taşıyan zırhlı kabini gibi bir bölüm yapılabilir.
Örnek olabilir ama bunu tüm daireler zorunlu ve standart hale getirmek önemli. Müteahhitler de bunu binanın ağırlık dengesine göre iyi planlayıp en uygun konuma yerleştirmeli.
-
mkyb bunu yazdıqoqo bunu yazdı
Aslında bunlardan çok daha önemlisi madem ülkemizde binalar yapınçm aşamasında iyi kontrol edilmiyor, o zaman her bir daire için deprem yaşam alanı yapılmalı ve bu alanlar öyle bir noktaya konulmalı ki binanın yan kenarlarına ya da köşelerine denk getirilmeli. Bina yıkılınca enkazdan ulaşım kolay olmalı.
Bu yaşam alanı 10 m2 civarında ve 2 metre yükseklikte, zırhlı askeri araçlar gibi çelik kabin içermeli. Deprem anında herkes koşup bu kabin içerisine girmeli ve bebeklerin oto seyahatindeki ana kucağı gibi 5 kollu bir kemerle kendini bağlamalı ki bina yıkılsa ve kabin yan dönse veya yuvarlansa bile içerisinde savrulmadan kalmalı.
Bu kabinin içine her aile bisküvi kraker gibi kuru gıda ve su koymalı ki olurda enkaz altında kalsalar bile en az 96 saat yaşamını rahatça idame ettirebilmeli.
Dışarıya seslerini duyurabilmeleri için de megafon yada zil konulabilir.
Örnek olarak Kirpi araçlarının personel taşıyan zırhlı kabini gibi bir bölüm yapılabilir.
Benim de aklımdan geçiyordu böyle bir şey ama bunun içinden insanı kurtarmak da zor olur.
-
Castaway bunu yazdımkyb bunu yazdıqoqo bunu yazdı
Benim de aklımdan geçiyordu böyle bir şey ama bunun içinden insanı kurtarmak da zor olur.
Zor olsun, yeter ki ölmesin. Enkaz kaldırıldıktan sonra altından sağ çıksın gerisi hiç önemli değil.
-
Bu depremde şunu çok net anladım. Beklenen büyük istanbul depremi gerçekleştiğinde kimseden yardım beklemeyin. Yüksek ihtimalle yardım gelemeyecektir. Yardım gelse bile istanbul gibi bir şehirde size ulaşılması oldukça düşük olacaktır.
Çanta içeriğinden ziyade şöyle bir not düşmek istiyorum.
Yaşadığınız ilçeyi iyi inceleyin. Olası bir felakette nereye gidebilirim, hangi alanlarda binalardan uzak boşluk var(park, sahil vs), market bakkal benzinlik nerelerde bulunuyor(herkes en yakındaki markete koşacağı için daha ıssız yerlerden bir şeyler alma şansınız yüksek olacaktır).
Afet durumunda iletişim neredeyse kullanılamaz hale geleceği için (3-4 yıl önce yaşanan istanbul depreminde hatlar çökmüştü) bir kaç toplanma alanı belirleyip aile fertlerinizle bu yerleri kararlaştırın. Afet sonrası bu bölgelerde yakınlarınızla buluşun.
Hatta tavsiyem bulunduğunuz semtin/ilçenin haritasını alıp üzerine toplanma alanlarını ve market bakkal hastane gibi önemli yerleri işaretleyin.
En kötüsüne hazırlanın yani. "Ne gerek var bunları düşünmeye" demeyin. Kahramanmarışın hatayın ve diğer depremden etkilenen yerlerin durumu ortada.
Gasp, tecavüz, hırsızlık, yağmalama ve kaçırma olaylarınında olacağını unutmayın.
Birileri can derdindeyken birileri mal derdinde olacaktır her zaman.