Memleketteki Herkesin "Psikolojim Bozuldu" Demesi
-
yaş itibariyle çoğunuzdan büyük olduğumdan eski yeni nesi karşılaşması yaparsam.
birkaç ana hatlarından bahsedersem;
neredeyse 20 yıl önceleri bakıyorumda kimsede hırs yoktu.
en zengin adamla en fakir insan arasında çok uçurum yoktu.
şimdi birsi sürünürken diğer adam yatlar katlar yok yurtdışı seyahatleri aradaki mesafe açlır oldu.
TV de sağolsun. herşeyi gösteriyor. magazin programlarında şişiriyorlar milleti. eskiden tv kültürü şimdi gibi olmadığından
sen nasıl yaşıyorsan herkes öyle sanıyordun.
kafa rahattı.
şimdi herkes biribirini geçmeye çalışan yarış atı gibi. bir öss vardı. şimdi lys öss kpss yds.. 50 çeşit sınav çıkardılar.
kimse çocukluğunu yaşayamıyor. ben çocukluğumda bahçeden içeri girmezdim. şimdiki zavallı çocuklar kaçılrılacak korkusuyla hem evdeler.
hapis hayatı yaşıyorlar.
sınavlara çalışmaktan hiç çocuk olmadılar orta okulda hatta ilk okulda dershaneler var.
Eskiden bizi ailemiz "eti senin kemiği benim" der öğretmene teslim ederdi.
ben öğretmenlerime en nefret ettiğime bile çok saygılıydım.
hayatım boyunca hiçbir okul kuralını ihlal etmedim. o yüzden alay konusu bile olmuşumdur. 4 yıllık okul hayatımda 7 gün devamsızlık yaptım.
3 ü hastayıdm diğer 4 günüde babanem ölmüştü. öğretmenler bile okuldan kovuyorlardı :))
bizde yeri geldi öğretmenden dayak yedik. ama hemen ailemizi okula getirmedik
şimdki öğrenciler ne ayak?
ufacık bir öğretmen yan baksa, bütün veliler okulda sanırsın çocukları şehzede.
herkes çocuğunu yukarıdaki anlattığım sebepten çok sıkıyor. ve einstain olmasını istiyor.
aile okumuşluğu arttıkça herkeste bir sonradan görmelik baş gösterdi.
daha iyi olması gerekirken sanki daha cahilce bir eğitim sergilemeye başladılar
abartılı bir şekilde şımartılıyor. en basitinden çok yakınımdan birinin çocuğuyla oyun oynuyor hep çocuğun yenmesine izin veriyor.
yemek yemeyince yiyene kadar başında bekliyor.
herkesten üsütnmüş bir tane gibi muamele ediliyor.
sonrası?
okula gidiyor hep yenmeye başlamış çocuk arkadaşları tarafından mağlup ediliyor
yemek yemeyince kimse "ye" demiyor. tepetaklak düşmüş gibi daha 7 yalında psikolojisi bozulmuş çocuklar tanıyorum.
Tv deki cinsel şiddet içerikli yayınları saymıyorum.
13-15 yaşaındakilere internetti verip sonrada kapıyı kapatım hiç kontrol elimemesine de artık birşey söylemeyim.
ha birde sizlerinde yakından tanıdığı manita olayına değinip kapatayım:) bu konu 4-5 sayfa yazsam yeridir..
sevgili olmanın bir adabının olduğu zamanının olduğu nasıl davranılması gerektiği kimseye öğretilmemiş.
işin afedersiniz bokunu çıkartmış durumdayız.
kız erkek arkadaşa karşı değilim. ama 14 yaşındaki veletlerin ne işi var sevgiliyle
devlet adam yerine bile koymuyor. oy kullanmazsın , evlenemezsin, ayrı eve çıkamazsın,
nereye gidersen git yakandan tutar getiriler. özgürlüğün, ve kendi kendi kararını alma hakkın yok.
yarışmalara katılamazsın. hiçbir hukuki işlem yapamazsın.
evlendirilince "çocuk gelin" kıyamet kopuyor sevgili olmakla evlenmek neyi değiştiriyor.
el ele tutuş, sarıl, öp ama yapma.
bir yatağa girmek mi herşeyi değiştiriyor?
saçmalığın dik alası :))
geyik bölümüdeki "dayak yiyen kızın" videosunu izleyin.
işte psikoloji bozulmasınde ne yapsın abicim.
iyi zamanda çocuk ve ergen olmuşuz şimdikilere çok üzülüyorum.
-
Hardening_Temp bunu yazdı
İnançsızlıktan oluyor bunlar, en küçük bir sorun baş gösterdiğinde sarılacak bir dal bulamıyor insanlar.İnançları zayıflaşıyor, Yüce kudretin gücünü hissedemiyor, tevekkül edemiyorlar.
Ne derseniz deyin, ama ana sorunun inançsızlık olduğunu çok iyi biliyorum.
İntihar vakalarının, depresyon ve psikolojik sorunların %90 ı inançsız insanlardan oluşuyor.
1 yanlış! dış ve çevresel etkenlerden dolayı oluşan bir durum. senin bahsettiğin inanç farklı İnanç: insnların sarılacağı dal olarak gözüne çarpyorsa eğer yanlışlık yaparsın. bu cvp sadece sana! aşağıdakiler yazıya
2 bu kavram yeni gelişmeye başladı. sebebi şöyleki eskiden insanların tabuları olduğundan dolayı bu alana asla yatırım ve dr derecesinde uzman atanmadı doğru dürüst.
3 eskiden bu kadar büyük iletişim ağı yoktu. yanlış anlaşılma olmasın insanlar daha sosyal görüşebilir ler ama köy kasabada yaşadıkları için bir baskı vardı üzerlerinde bundan dolayı dertler sıkıntılar genlede erkekler arasında çözülürdü çünkü kadınlar bu denli toplumda söz konusu aktif rolü yoktu
4 hanım ablalar kızmasın kadınalr bu yönden çok daha narin zayıf oldukları için normal.
5 toplumun normlarıyla oynadık kadınlar daha fazla özgürlük elde etti buda ortalığın bi nebze anasını belledi. (sadece aşk meşk değil olay sex ve toplumsal yozlaşmaya kaydı) maalesef ama bunda kadınların metalşması ve erkeklerin abazanlığınıda unutmamak lazım.
6 Özenti! tek kelime kardeş çevre ne kadar boktan olursa kişide de o kadar kişiliğine etken alıyor ve TÜRK milleti eskisi gibi değil.
futurist ++++
ArmadA tarafından 01/Kas/14 23:57 tarihinde düzenlenmiştir -
DEPRESYON
Depresyon; evet gerçekten de nedir depresyon? Artık herkes “Depresyondayım” diyor. Aslında depresyon, temel belirtileri isteksizlik, hayattan zevk alamamak, içinden hiçbir şey gelmemek olan bir hastalık halidir. Hastalığın üzerine basarak söylemek gerekirse, bir beyin bozukluğudur. Beyinin ön alanlarında, alın ve şakak bölgelerinde ortaya çıkan bir hastalıktır.
Depresif bozukluk hem vücudu, hem düşünceleri, hem de duygu durumunu (mood) etkileyebilir. Kişinin yemek yemesinden uyumasına, fiziksel dayanıklılığından sağlıklı düşünce üretebilmesine kadar her şeyini bozabilir. Depresyon, kesinlikle “geçici üzüntü” ile aynı şey değildir. Kimi zaman kendimizi dibe vurmuş gibi hissedebiliriz, bu her zaman depresyonda olduğumuz anlamına gelmez. Depresyonda olan kişiler, kendilerini yalnızca hayatın akışına bırakarak iyileşemeyebilirler. ‘Kendi kendine iyileşme’ depresyon geçiren hastaların yarısında mümkündür. Ancak tedavi olunmadığında belirtiler (semptomlar) haftalarca, aylarca, hatta yıllarca sürebilir. Oysa uygun tedavi, depresyondaki birçok insana yardımcı olabilir.
Depresyonda şiddetli üzüntü ya da umutsuzluk hissi vardır ve en az iki hafta sürer. Kişinin çalışmak, yemek yemek, uyumak gibi günlük hayat etkinlikleri bozulur. Depresif kişiler ümitsiz olmaya ve kimseden yardım göremeyeceklerine inanmaya eğilimlidirler. Böyle hissettikleri için de kendilerini suçlarlar. Sosyal etkinliklere katılmaktan kaçınır, aile ve arkadaşlarından uzaklaşırlar. Hatta kimi zaman ölümü ya da intiharı düşünebilirler.
-
Yeri geldimi yerdik alengirli dayağı, efenime söyleyim ne depresyon kalırdı, ne ergenlik ne bozuk psikoloji.
Dayak cennetten çıkmadır...
-
Bu bahsettiğin gibi küçümsenerek anlatılacak bir olay değil. Hepimiz kalifiye köle olmak için yaşıyoruz. Hepimiz sevdiğimiz şeyleri yapmaya zaman bulamıyoruz ya da yapmıyoruz. Ben şahsen piyano çalmayı çok isterdim, sesini de severim ama yetenek yok. Şimdi bu bahaneyle çalmamaya çalışmak mantıklı mı? Değil. Peki o zaman neden çalmıyorum? İşte orasını bilmiyorum. Çünkü okumam gereken bir okul ve emekli olana kadar köle gibi geçirmem gereken bir iş hayatım var. Hepiniz öylesiniz. Hepiniz bir şeyin kölesisiniz. İşverenleri ayrıca ayırmıyorum çünkü onlar kâr etme hırsının kölesi. Kimse kendine mutlu olmak ve etmek için zaman ayırmıyor ve herkes aman şöyle desinler ayağına yaşıyor. Olay bu kadar basit ve öyle küçümsenecek bir olay değil.
-
tbt deki konu başlıkları bildiğin ekşi sözlük başlıkları gibi olmaya başladı
-
Ulan maddi sıkıntın yok, ev geçindirmiyorsun, babanın parasını yiyorsun, düşüneceğin çocuğun yok vs. Ne bok yemeye psikolojin bozuluyor? Duyanda sanacak ki gece yarısı zenciler köşede sıkıştırmış.
cevap aslında burda gizli. bu turlu ugrasları olmayan insan bosluga dusuyor
-
psikolojik bozukluklar sadece parasızlıktanmı ortaya çıkıyo ?
-
endenius bunu yazdı
hoca kusura bakmada o ilaçlr hiçbi moha yaramıyor
resmen uyuşturuyor insanı tamam ama etkisi geçince gene aynı, onları kullanınca göt göbek ayrı dünyalar oluveriyor
ayrıca o psipsikologların tedaviye ihtiyacı var acilinden hemde
Hocam, o ilaçlar diyip üzerinden öylesine geçmişsin ama söyler misin hangi ssri türü antidepresan veya mao inhibitorleri söyledigin türde bir uyuşmaya yol açıyor ? bu türler dünya pazarının neredeyse %80ini olusturmakla birlikte hiç bir sedatif etkisi olmayan ilaçlar. Hem cümlende kullandgın gibi hangi "psipsikolog" un bu tür ilacları recete etme yetkisi var ?
Tinsel problemlerin hepsinin depresyon ana başlığı altında toplandıgını mı sanıyorsunuz ? Tamamen bu tanımın dışında, anksiyete bozuklukları bile 12-13 temel başlık altında inceleniyorken nasıl bu kadar kendinden emin konusabiliyorsunuz ki?
Otobüste durağına geldignde inemeyen, şöför durmadıgnda söyleyemeyen insanlar var ya.. Annem öldü babam öldü şu sıkıntıları çektim falan filan gibi durumlarla bütün bunları açıkladıgınızı mı sanıyorsunuz ? Bu gibi bir durum bile uzadıgında uzamış yas dönemi denilir geçilir ama tüm psikolojik sıkıntılar sevdiklerini kaybetmeye mi dayalı:S Tamam söyledigniz türde sırf cool olmak icin yapan insanlar vardır ama kücük bir azınlıktan öteye gidemez. Asıl ihtiyacı olup kullananlar sizin gibilere anlatır mı sanıyorsunz bu problemlerini ? Beynindeki bazı hormonların eksikliğinden dolayı ömrü boyunca eziyet çeken insanlar var ve senin fikrinin bile olmadığı bazı antidepresanlar sayesinde normal yaşamlarına dönebiliyorlar. Dikkatini çekiyorum tekrar, bu antidepresanların sedatif (senin tanımına göre uyuşturucu) etkisi yok.
Başlığı açan müridin dedigi gibi hangi depresyon şikayeti olana bi dr xanax yazmıs ki. Xanax antidepresan bile değil. Anksiyolitik.
O psikologlarn tedaviye ihtiyacı var demişsin. O psikologların tedaviye ihtiyacı varsa kim tedavi edecek onları ? Sen mi tedavi edeceksin ? Dahiliyeci mi tedavi etsin, genel cerrah mı.. kim ? Cahil olmak ne güzel be. Her şeyi biliyorsun amk.
-
ne depresyon ne ilgi, bizim zamanımızdada içkiyi uyuşturucuyu bi bokmuş gibi gösteriyorlardı ne dertten ne keyfden özentilikten içiyorduk aynı durum.