Ben Nasıl Deli Oldum -2-
-
Hadi söyle
Kaç intihara denk düşer yokluğun?
Bu sıcakta nasıl olur da üşürmüşüm? Tanrım lütfen onlara ruhumun üşüdüğünü söyle. Yara bandı satan ama kendi yarası kanayan çocukların gözyaşlarını yoksul kız çocuklarının sattığı kağıt mendillerle siliyorum. Tuzdur aslında yaraya iyi gelen. Biliyorum…
İnanma onlara tanrım. Ellerini sana doğru uzatıp ayaklarının altında başkalarının gözyaşlarını biriktirenlere inanma. Ve söyle; o çok güvendikleri karanlıkta yenilgileri parlıyor. Önüm arkam sağım solum sobe!
“Hadi herkes kalbini o iğrenç göğüs kafesinden çıkarıp birbirine fırlatsın. Tanrım…”
Faili meçhul.. Öyle yazıyordu son aldanışımın otopsi raporunda. Oysa ben seni günün en kalabalık saatinde yitirdim. Ne de çabuk gittin? Unuttun mu yoksa, daha bana ölümlerden ölüm beğenecektin… İçimde yeni intiharlar vardı. En fiyakalısını sana getirm….
By Nowalg..
-
çok güzel yazılar yazıosn tebrikler.. Ben Nasıl Deli Oldum -1- ide okumuştum..
-
Sen deli olur musun bilmiyorum ama ben gün geçtikçe nowalginkolik oluyorum :|
Eline ve yüreğine sağlık...
-
üşenmedim bezenmedim birleştirdim sakıncası yoktur umarım..olayları baştan alalım...
Başlamadan önce: Burada yazılanlar tamamen hayal ürünü değildir.
Tek kişilik saklanbaç sıkıcı olmaya başladı artık. Tek avantajı sayarken kaçamak bakışlar atmak ve bunu da kimsenin görmemesiydi. Ayrıca yüze kadar saydığımı zannediyorsanız yanılıyorsunuz (: hep yarıda bıraktım ben. Nedense kendimden kalıntılar bırakmayı seviyorum bulaştığım herşeyde. Kendi yarımlığımı oyunlara katıyorum mesela. Gece uyurken pencereyi yarıya kadar açıyorum, yatağımın diğer yarısını kullanamadım daha. Bana ait değil ki.. Yarım kalanlan uykularımın nedenini ise biliyorum. Tanrıyla yine kapıştık bu aralar. O da yüz karası olduğumu göstermek için karabasanlar gönderiyor. Ama bu sefer gerçekten birşey yapmadım ki.. Ona ne kadar basit yaşadığımı göstermek istemiştim sadece.. Neymiş; kadere ihanet edemezmişim ? Bana ihanet edenler ne olacak dediğimde susarsın tabi.
Basit yaşamak fikrini kafama taktıkça yeni intiharlar tasarlıyorum. Bir önceki sayılmaz kabul etmiyorum.. sadece içimdeki acının yerini değiştirmek istemiştim. Hepsi bu.. hepsi bu işte gerçekten. Çektiğin acı iç kanamalıysa müdahale etmeli insan. Ölmek aklımın ucundan bile geçmedi, aklımın ucunda kaldı. Hayır korkuyorum şimdi bu intiharlardan birini deneyeceğim ve kesin ölmeyeceğim. Yaşamayacağım da. Ne azrail gelecek ruhumu almaya, ne de melekler şarkı söyleyecek. Ben arada bir yerlerde sıkışıp kalacağım biliyorum.
Köpekbalıklarıyla arkadaş olma fikri bir hayli aklımı kurcalıyor. Ne olurdu yani bir ikisinin kanına girseydim, onlar benim kanıma girmeden tabi. E evet bu işler kansız olmuyor pek. Bir yolunu bulmam lazım. Bu yüzden kendimi kanatma eylemlerime dudaklardan başladım. Ön dişlerini çok iyi kullanman gerekiyor ilk başlarda canın acıyor fakat bir kaç gün sonra jilet gibi kesmeyi öğreniyorsun. Dişlerinle tabiki. Hadi canım abartma o kadarcık kandan birşey olmaz.. Gerçi kan kaybından gitsem bu saatte bana kan veren de olmaz.
Sabah uyandığımda bir baktım ki bütün maskelerimi çalmışlar. Artık ikiyüzlü bir insan değilim. Kendimi ak sakallı dedenin sakal bıyık traşı sırasında büründüğü ruh hali içerisinde buldum. Epeyce kendime gelemedim. Günaydın diyen simitçinin yüzüne bakmadan otobüse bindim. Ve hep yere bakmaya gayret gösterdim. Öğlene doğru dudağımın iki yanını yukarıda tutarak gülümseme reflekslerimi kazanmaya çalıştım. bir hayli zor oldu ama başardım. İşin garip tarafı ağlamak istediğimde ne yapcağımı bilmiyorum. Yüz felci mi geçirdim ne..
Hadi söyle
Kaç intihara denk düşer yokluğun?
Bu sıcakta nasıl olur da üşürmüşüm? Tanrım lütfen onlara ruhumun üşüdüğünü söyle. Yara bandı satan ama kendi yarası kanayan çocukların gözyaşlarını yoksul kız çocuklarının sattığı kağıt mendillerle siliyorum. Tuzdur aslında yaraya iyi gelen. Biliyorum…
İnanma onlara tanrım. Ellerini sana doğru uzatıp ayaklarının altında başkalarının gözyaşlarını biriktirenlere inanma. Ve söyle; o çok güvendikleri karanlıkta yenilgileri parlıyor. Önüm arkam sağım solum sobe!
“Hadi herkes kalbini o iğrenç göğüs kafesinden çıkarıp birbirine fırlatsın. Tanrım…”
Faili meçhul.. Öyle yazıyordu son aldanışımın otopsi raporunda. Oysa ben seni günün en kalabalık saatinde yitirdim. Ne de çabuk gittin? Unuttun mu yoksa, daha bana ölümlerden ölüm beğenecektin… İçimde yeni intiharlar vardı. En fiyakalısını sana getirm….
-
1'e göre daha sönük kalmış Kısa olmasından belki de. 3'ü de bekliyorum.
-
tek kelimeyle süper kalemin. gerçekten.
-
Ben kız olsam bu yazı üstüne sana vermiştim.
-
güzel yazı hocam tebrikler.
-
hakikaten güzel olmuş.
bir kitapta toplayalım seriyi.
-
hocam senın yazıları okudukça huzur buluyoruz bunları toplamak birleştirmek lazım aslıdna :)
-
Yazılarınızı yayınladığınız blog tarzı bir siteniz var mı acaba ?