Bu Adamla Defne Joy Foster Aynı Gün Öldü
-
Konu nereden nereye diyeceksiniz ama asıl mesele şudur ki çok sevgili eğlence aracı defne hanım ın elim ölümünün gözümüze her türlü sokulması sebebi ile asıl önemli olan noktayı kaçırıyor bu toplum yıl 2011 o vatandaş soğuktan titreye titreye en Büyük metropolümüzde öldü!!!! soğuktan titreye titreye!! Kaçınız parasızlıktan sokaklarda bu duruma düştü bir anlığına olsada empati yapabilirmisiniz??? Duyarlılığa davet ediyorum. mutlaka bir hikayesi vardır , nedenleri vardır ama kim bu şekilde ölmeyi hakeder?? Bu vatandaş orada tirirl tiril titrerken baardan vs. evine dönmekte olan güruh şöyle bir bakıp geçmiştir sıcak arabalarından arabesk edebiyatı gibi geliyor belki bu size bunu birde o gece soğuktan donarak ölen vatandaşımıza sorabilseydik keşke ne edebiyatıymış?? Genele konuşuyorum lütfen kimse üzerine alınmasın ama çok kızgınım her konuda yaptıkları gibi bu toplumu resmen parmağında çeviriyor medya.nlar ne isterse ona üzülüyor onlar ne isterse ona gülüyoruz zaten görevleride bu böyle olmazsa yaşayamazlar ama bu gerçek bile o adamın 2011 yılında metropolümüzün ortasında soğuktan öldüğü ve bunu çoğumuzun duymadığı ve hatta duymasına rağmen defne hanım a daha fazla üzüldüğü gerçeklerini değiştirmiyor..
-
Aynı gün tüm Türkiye'de kaç bin kişi ölmüştür.Tabi ki toplum tarafından tanıtan kişilerin haber değeri olacak.Birlerce kişinin haberini yapmak mı mantıklı olan..Tüm dünyada kurulu düzen bu,her yerde kural bu şekilde işler topluma mal olmuş kişilerin örneğin sanatçı,yazar,liderler vs sıradan bir tinerciden tabiki çok daha fazla şey katmıştır dünyaya,olumlu veya olumsuz.Örneğin tarihin seyrini değiştiren bir kişinin ölümünün yaratacağı haber değeri ile sıradan bir vatandaşın ölümü tabi ki aynı haber değerini taşımaz.Ve yahut Micheal Jackson düşün diğer tarafta istediğin sıradan bir vatandaşı.Tabi ki aynı ilgiyi görmeyecek..
Zaten Beşiktaş da ölen şahsın da haberi yapıldı ve medyada yer verildi.Ha Defne olayı kadar olmadığı kesin ama Defne son yarışmada bulunmasaydı medyada bu kadar da yer almazdı.İşin özünde her ölen kişiye aynı üzüntüyü verecek bir dünya düzeni hiç bir yerde yok.Kaldı ki ölen her şahıstan herkesin haberi olmuyor.Tanınan bilinen insanların,önemli şahsiyetlerin medyada daha fazla yer alması gayet de mantıklı.
-
Güzel bir yere parmak basmışsın hocam, tebrikler. Ancak bu işler hep bizim yüzümüzden oluyor. Kar amacıyla çalışan her şirket gibi medya da aynı şeyi yapıyor. İnsanların hayat dolu, milyonların önünde dans eden ve ekranlarda hep gördüğü biri mi daha çok dikkat çeker, sıradan bir kağıt toplayıcısı bir fakir mi?
Hatırlıyorum da ben tam ameliyat olacakken barış diye bir rockçı vardı, o ölmüştü. Ben evde amleiyat acısı çekerken ve yakın tanıdıklarım haricinde kimse sallamazken adam için bütün medya seferber olmuştu. Barış'a gıcık olmuştum o zaman. Ölmesine de hiç üzülmedim. Benim kıçı kırık ameliyatım için medyayı beklediğim yok tabii ki de:D Ama insan bu, kıskanıyor tabii. Bir de rahmetli kağıtçıyı düşün. Adam ya ölürken etrafındaki insanlar defne joy dan bahsediyorlarsa. Veya öldükten sonra öbür dünyada haberi olmuşsa adam iyice kahrolmuştur. En azından bu kahrını biraz olsun hafiflettik tahribat olarak. İyi yaptın bunu paylaşmakla.
-
Blackjack bunu yazdı:
-----------------------------
Kapitalizmin olduğu yerde biri,24 ayar som altından klozetine sıçarken,prinç kaplı fayans üzerinde ayağının kaymasına bağlı,kafasını pırlatalar ile süslenmiş lavabo kenarına çarparak ölebilir.Diğeri ise sadece açlıktan.Nenden şaşırıyorsunuz ki.Kapitalizim yüzyıllardan beridir var.Hala alışmadınız mı buna.Fazla uzağa gitmeye gerek yok.Yarın işe gidip,patronlarının aldıkları yeni BMW leri için çalışacak olanlar çoktan yatmıştır mesela.Yarın akşamda buraya gelip,o arabanın resimlerine bakıp,genel teknik özellikleri hakkında bir daha ki yatma vaktine kadar konuşurlar.
Nazdarovya
-----------------------------cok doğru yazmışsın hocam
-
O donarak ölen adam keyfinden ölemmiştir bu bir sorundur ve medyanın bunu önplana çıkarması lazımdır.Sıradan bir ölüm değil donarak ölen bir kişi üzerine konuşuyoruz burada mantıklı düşünün....
-
bir kişinin ardından üzülmek = o kişinin hayatında kapladığı yer + onsuz bir gelecekte ne olacağım endişesi kadardır.
ben ne o zencinin ölümüne , nede donarak ölen berduşa üzüldüm çünkü tanımazdım, hayatımda ufacık da olsa bir yer işgal etmezlerdi o gün türkiyede ve dünyada ölen binlerce insan ve diğer canlı gibi. biz bu foruma yazarken ölen binlercesi gibi , kimi açlıktan susuzluktan kimi overdoz kimi tecavüz edilip boğazı kesilerek, kimi ne olduğunu anlamadığı bir şeyin saldırısı sonucu kimi ayağında takozla denizin dibini boylayarak ...
umrumda da değil açıkçası, dünyadan tanımadığım bir kaç milyar insanın buhar olması kesinlikle hayatımı etkilemiyecek içimi ufacıkta olsa titretmeyecek, benim muhtemel ölümümün merhumlar üzerinde yaratacağı / yaratmayacağı etkiye denk olarak. çıkıp da niye berduşun arkasından ağlamıyonuz demek demogoji değil de nedir ? iyi olmuş gebermiş mikrop demediğimize şükretmen gerekirken.