Dehşet Film Replikleri...
-
Aslında Bunları Bi Topicin Altına Post Olarak Atmıştım
Ama Bu Kadar Güzel Sözler Yeni Topic Olmayı Hakediyorlar
film replikleri olarak şunları beyenirim : ))
sizin için en güzellerini derledim
şerefsizim ben bir dahiyim ya :)
manyak şeyler var ulan okuyunda
benim gibi olun :)
-Bundan sıyrılabileceğimizi sanıyor musun?
-Hayır, ben elektrikli sandalyeyi çok acayip merak ettiğim için buradayım.
--Brian Haley ve Joe Mantegna (Baby"s Day Out)
Chicago"ya 106 mil, depomuz dolu, yarım paket sigaramız var, ortalık karanlık ve güneş gözlüklerimizi taktık.
--Dan Aykroyd (The Blues Brothers)
Tanrı esrarengiz usullerle iş görür.
--Dan Aykroyd (The Blues Brothers 2000)
Evren çok büyük bir yer, herhangi bir insanın hayal edebileceğinden de büyük. Sadece biz varsak, bu uzayın korkunç bir israfı demek olurdu, değil mi?
--Jodie Foster (Mesaj)
Hayatının geri kalanını birisiyle geçirmek istediğini anladığın zaman, hayatının geri kalanının mümkün olduğunca çabuk başlamasını istersin.
--Billy Crystal (Harry Sally"yle Karşılaşınca)
Gelecek kimseye söz verilmedi.
--Clint Eastwood (Mutlak Güç)
Bütün demek istediğim, bir erkeğin yapabileceği bir çok şey var ki toplumun gözünde gayet iyidir. Aynı şeyi bir kadın yaparsa, aynısını, derhal toplum dışına itilir.
--Katherine Hepburn (Adem"in Kaburgası)
-Empire State Binasının tepesi nasıl?
-Oh, evet. Mükemmel. New York"ta cennete en yakın olduğumuz yer.
-Güzel.
-102. kat. Asansöre binmeyi de unutma.
--Cary Grant ve Deborah Kerr (An Affair to Remember)
Cehenneme giden ekpres asansördeyiz, aşağı gidiyoruz.
--Bill Paxton (Aliens)
Konu ülken için ölmekse, hiç ölmemek daha iyidir.
--Lew Ayres (Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok)
Memleketteyken herkes benim kabiliyetsiz olduğumu söylerdi. Burada da aynı şeyi söylüyor olabilirler, ama Franzıscası kulağa daha hoş geliyor.
--Gene Kelly (Paris"te Bir Amerikalı)
Ben bir konser piyanistiyim. Bu halen işsizim demenin havalı bir biçimi.
--Oscar Levant (Paris"te Bir Amerikalı)
Evdeki tek hizmetçiyi öldürmek çok aptalcaydı. Şimdi marmelatın nerede olduğunu bile bilmiyoruz.
--Judith Anderson (And Then There Were None)
Köpeklerin pireleri olur, gazetelerin spor yazarları.
--Paul Douglas (Angels in the Outfield)
Bitti? Bitti mi dedin? Biz bittiğine karar verinceye kadar hiç bir şey bitmez. Almanlar Pearl Harbor"u bombaladıklarında bitmiş miydi? Kahretsin, hayır!
--John Belushi (Hayvan Evi)
Vücudundaki bütün kemikleri kırmam gerekse bile bu çocuğu Tanrı"dan korkan dürüst bir Hıristiyan yapacağım.
--Fred Clark (Auntie Mame)
Hayat bir şölen ve bir çok gariban açlıktan ölüyor.
--Rosalind Russell (Auntie Mame)
Beni sadece sevdiğini söyle. İlle de sevmen gerekmez.
--Carolyn Jones (The Bachelor Party)
Öldürmek sigara içmek gibi değildir, onu bırakamazsın.
--Sharon Stone (Temel İçgüdü)
Zaman! Zaman! Zaman nedir? İsviçreliler onu imal eder. Fransızlar onu stoklar. İtalyanlar onu arar. Amerikalılar onun para olduğunu söyler. Hindular onun var olmadığını söyler. Benim ne dediğimi bilmek ister misin? Ben zaman bir hırsızdır diyorum.
--Peter Lorre (Beat the Devil)
Bu dünyada yanlış hesap yapan bir kadının hesap yapmasından daha büyük aptallık yoktur.
--Lesley-Anne Down (The Betsy)
Benim ana-babam özgür fikirli insanlar değil. Onlara göre yaratıcı olmak düşük fiyatla alıp yüksek fiyatla satmak demek.
--Dylan Walsh (Betsy"s Wedding)
Buradan çıkmazsam öleceğim. Burada yaşamak cenaze töreninin başlamasını beklemek gibi bir şey. Yo, kefenin içinde, seni götürmelerini beklemek gibi bir şey.
--Bette Davis (Beyond the Forest)
Kötü haber iyi satar, çünkü iyi haber haber değildir.
--Kirk Douglas (The Big Carnival)
---------------------------------------------------------
TAM LISTEEE
aralarında diğer sözleride görebilirsiniz
en güzellerini ayıkladım
-------------------------------------------------------
Sabahları napalm kokusuna bayılıyorum ... zafer gibi kokuyor.
--Robert Duvall (Kıyamet)
Dehşet, dehşet.
--Marlon Brando (Kıyamet)
Bana katil demeye hakkın yok. Beni öldürmeye hakkın var, bunu yapmaya hakkın var; ama beni yargılamaya hakkın yok.
--Marlon Brando (Kıyamet)
Houston, bir sorunumuz var.
--Tom Hanks (Apollo 13)
Başarısızlık bir seçenek değildir.
--Ed Harris (Apollo 13)
Gideceğimiz yerde yola ihtiyacımız olmayacak.
--Christopher Lloyd (Geleceğe Dönüş)
Bu harika oyuncakları nereden buluyor?
--Jack Nicholson (Batman)
Biri bana nasıl bir dünyada yaşadığımızı söyleyebilir mi? Yarasa gibi giyinen bir adam geliyor ve benim basınımı elimden alıyor.
--Jack Nicholson (Batman)
Mutlu bir yüz takın.
--Jack Nicholson (Batman)
Ne kadar çok yapacak şey, ne kadar az zaman.
--Jack Nicholson (Batman)
Neye gülüyorsun?
--Jack Nicholson (Batman)
Seyretmeyi seviyorum.
--Peter Sellers, Shirley MacLaine'e televizyondan söz ederken. (Being There [Var Olmak])
İlkbahar [fidan] dikim zamanıdır.
--Peter Sellers (Being There)
Biz Tanrı'nın verdiği görevdeyiz.
--Dan Aykroyd (The Blues Brothers)
Chicago'ya 106 mil, depomuz dolu, yarım paket sigaramız var, ortalık karanlık ve güneş gözlüklerimizi taktık.
--Dan Aykroyd (The Blues Brothers)
Tanrı esrarengiz usullerle iş görür.
--Dan Aykroyd (The Blues Brothers 2000)
Onu çal Sam, "As Time Goes By"ı çal.
--Humphrey Bogart (Casablanca)
Paris hep olacak.
--Humphrey Bogart (Casablanca)
Louie, bunun güzel bir arkadaşlığın başlangıcı olabileceğini sanıyorum.
--Humphrey Bogart (Casablanca)
Bana Shirley deyip durma. (Diğeri, "surely" diyor, o da bunu "Shirley" gibi algılıyor.)
--Leslie Nielsen (Havaalanı)
Hiç bir Türk hapisanesinde bulundun mu?
--Peter Graves (Havaalanı)
Evren çok büyük bir yer, herhangi bir insanın hayal edebileceğinden de büyük. Sadece biz varsak, bu uzayın korkunç bir israfı demek olurdu, değil mi?
--Jodie Foster (Mesaj)
Kendini şanslı hissediyor musun?
--Clind Eastwood (Kirli Harry)
Ben bir hayvan değilim.
--John Hurt (Fil Adam)
E.T. eve telefon etmek.
--E.T (E.T. The Extra-Terrestrial)
Onu inşa edersen, gelecekler.
--Kevin Kostner'e gelen sesler (Düşler Tarlası)
Annem aptallığın aptalın yaptığı şey olduğunu söyler.
--Tom Hanks (Forrest Gump)
Hayat bir kutu çikolata gibidir.
--Tom Hanks (Forrest Gump)
O canlı! O canlı!
--Colin Clive (Frankenstein)
Ona reddedemeyeceği bir teklifte bulunacağım.
--Marlon Brando (Baba)
Eli çantalı bir hırsız [avukatları kastediyor] eli silahlı bir hırsızdan daha çok çalar.
--Marlon Brando (Baba)
Adım Bond, James Bond.
--Sean Connery (Altın Parmak)
Bizi kimse yenemez. Biz halkız.
--Jane Darrell, Henry Fonda'ya (Gazap Üzümleri)
Yarın başka bir gün.
--Vivian Leigh (Rüzgar Gibi Geçti)
Tanrı şahidimdir, bir daha asla acıkmayacağım.
--Vivian Leigh (Rüzgar Gibi Geçti)
Ve saire, ve saire.
--Yull Brynner (Kral ve Ben)
Yo, hayır. Uçaklar değildi. Canavarı öldüren güzellikti.
--Robert Armstrong (King Kong)
Aşk asla üzgün olduğunu söylememektir. [Bunu aşk asla pişman olmamaktır şeklinde çevirmişler.]
--Ali MacGraw (Love Story)
Böyle yazılacak, böyle yapılacak.
--Yull Brynner (On Emir)
Bu Kitabın hükmüyle yaşamayan, bu Kitabın hükmüyle ölecektir.
--Charlton Heston (On Emir)
Güvenli mi?
--Laurence Olivier, Dustin Hoffman'a (Marathon Man)
Burada kendimizi mahvetmek, kalplerimizi kırmak, yanlış insanları sevmek ve ölmek için bulunuyoruz.
--Nicholas Cage, Cher'e (Ay Çarpması)
Dünyanın fazla uzakları göremeyeceğimiz kadar yuvarlak olması güzel.
--Meryl Streep (Benim Afrikam)
Çek o pis kokulu pençelerini üstümden, seni lanet pislik maymun!
--Charlton Heston (Maymunlar Gezegeni)
Bir çocuğun en iyi arkadaşı annesidir.
--Anthony Perkins (Sapık)
Yılanlar! Niye hep yılanlar olmak zorunda?
--Harrison Ford (Indiana Jones, Raiders of the Lost Ark)
Ben harika bir şoförüm.
--Dustin Hoffman, Tom Cruise'a (Yağmur Adam)
Adriaaane!
--Sylvester Stallone (Rocky)
Duvardaki Büyülü Ayna, dünyanın en güzel kadını kim?
--Kötü Kraliçe (Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler)
Kuvvet seninle olsun.
--Alec Guinness (Yıldız Savaşları)
Bana gelince, ben celladımdan daha uzun yaşayacağım.
--Anthony Queen (Ömer Muhtar)
Onu dinlemediniz bile.
--Anthony Queen (Çağrı)
Bana mı diyorsun? Bana mı diyorsun? Burada başka kimse yok. Bana mı diyorsun?
--Robert DeNiro (Taksi Şoförü)
Sıra hanginizde?
--Danny Glover (Av II)
Sana söyleyebilirdim, ama o zaman seni öldürmem gerekir.
--Tom Cruise (Top Gun)
Geri döneceğim.
--Arnold Schwarzenegger (Yok Edici)
Hasta la vista, bebek!
--Arnold Schwarzenegger (Yok Edici II)
Hayatının geri kalanını birisiyle geçirmek istediğini anladığın zaman, hayatının geri kalanının mümkün olduğunca çabuk başlamasını istersin.
--Billy Crystal (Harry Sally'yle Karşılaşınca)
Ben kötü değilim, sadece böyle çizildim.
--Jessica Rabbit, Bob Hoskins'e (Roger Rabbit'i Kim Öldürdü?)
Toto, artık Kansas'ta olmadığımız gibi bir his var içimde.
--Judy Garland (Oz Büyücüsü)
Eriyorum, eriyorum!
--Margaret Hamilton (Oz Büyücüsü)
Seninle benim aramızdaki fark? Ben yakıştırıyorum (giydiği siyah takımdan söz ediyor).
--Will Smith (Siyah Elbiseli Adamlar)
Artık sistemin parçası değilsin. Biz sistemin üstündeyiz. Onun üzerinde. Onun ötesinde.
--Tommy Lee Jones (Siyah Elbiseli Adamlar)
Yedi ölümcül günah vardır: Oburluk, öfke, hırs, kıskançlık, atalet, kibir ve şehvet.
--Morgan Freeman (Yedi)
Quaid, reaktörü çalıştır, Mars'ı kurtar.
--Mutant Quota (Total Recall)
Gelecek kimseye söz verilmedi.
--Clint Eastwood (Mutlak Güç)
Orada aşağıda bir şey var. Biz olmayan bir şey ... biz olmayan, insan değil, anlıyor musun? İnsan olmayan, fakat zeki.
--Mary Elizabeth Mastrantonio (The Abyss)
Sana kişisel kölem olarak sahip olmaya alışabilirdim.
--Elizabeth Taylor (X, Y, and ZEE)
-Nasıl ölmek istersin?
-Yaşlanarak.
--Boris Karloff ve Lou Costello (Abbott and Costello Meet the Killer)
Yapacağın en son şey olsa da intiher edeceksin.
--Boris Karloff (Abbott and Costello Meet the Killer)
Başına gelebilecek en iyi şey ... endüstriyel bir kazadır.
--James Belushi (Dün Gece Hakkında)
Bak, evlenmek istemiyorum, çocuk istemiyorum, bağlanıp kalmak istemiyorum! Mutlu değilim, artık ... seni de sevmiyorum ... .
--Rob Lowe (Dün Gece Hakkında)
Baylar ... hükümetlerinizde daima yasaların üzerinde kimseler olacaktır.
--Steven Seagal (Yasanın Üstünde [Above the Law])
Oğluma, tutmaya hazır olmadığın sözler verme.
--Geena Davis (Kazara Turist)
Yapabileceğinin en iyisi buysa, senin en iyin berbat.
--Jodie Foster (Sanık)
İyi bir tanık değilim, tamam mı? Çok kırılganım. Geçmişim sorgulanabilir. Sarhoşum. Taş kafalıyım. Uyuşturucu alışkanlığım var.
--Jodie Foster (Sanık)
Ne yaparsan yap ... küçük görme.
--Jim Carrey (Ace Ventura: Pet Detective)
Doğu yaşam tarzı bana çok cazip geliyor. Muhtemelen benim Japonlara olan sevgimi paylaşmıyorsun. harika küçük insanlar, harika... Çok yanlış anlaşılmış...
--Sydney Greenstreet (Across the Pacific)
Güzel bir gül yetiştirmek istiyorsan, gübre kullanmak gibisi yoktur.
--Wilfrid Hyde-White (Ada)
Bugün menüde yokum.
--Susan Hayward (Ada)
Bütün demek istediğim, bir erkeğin yapabileceği bir çok şey var ki toplumun gözünde gayet iyidir. Aynı şeyi bir kadın yaparsa, aynısını, derhal toplum dışına itilir.
--Katherine Hepburn (Adem'in Kaburgası)
Ben bir eş istiyorum, rakip değil.
--Spencer Tracy (Adem'in Kaburgası)
Ev, şapkanı giydiğin yerdir.
--John Lithgow (Buckaroo Banzai'nin 8. Boyuttaki Maceraları)
Gülebiliyorken gül, seni maymun çocuk.
--John Lithgow (Buckaroo Banzai'nin 8. Boyuttaki Maceraları)
Nereye gidersen git, oradasındır.
--Peter Weller (Buckaroo Banzai'nin 8. Boyuttaki Maceraları)
Hayatının en utandırıcı anından 10 saniye kadar uzaktasın.
--Andrew Dice Clay (Ford Fairlane'in Maceraları)
İnsan yüzü kızaran, ya da yüzünün kızarması gereken tek hayvandır.
--Fredric March (Mark Twain'in Maceraları)
Planlarını mı bozdum?
--Errol Flynn (Robin Hood'un Maceraları)
Gene yapardım, beni öldürmüş olsan bile.
--Olivia de Havilland (Robin Hood'un Maceraları)
Benim nefret ettiğim adeletsizlik, Normanlar değil.
--Errol Flynn (Robin Hood'un Maceraları)
Artık buna bir son vermenin zamanı.
--Errol Flynn (Robin Hood'un Maceraları)
-Empire State Binasının tepesi nasıl?
-Oh, evet. Mükemmel. New York'ta cennete en yakın olduğumuz yer.
-Güzel.
-102. kat. Asansöre binmeyi de unutma.
--Cary Grant ve Deborah Kerr (An Affair to Remember)
Sıcak anıları olmayanlar için kış soğuk olmalı.
--Deborah Kerr (An Affair to Remember)
Sevgili Tanrım, yolculuğumuzun sonuna geldik. Kısa bir süre sonra huzurunda olacağız. Merhametli olman için yalvarıyorum.
--Katharine Hepburn (Afrikalı Kraliçe)
Ne saçma bir fikir! Bayan, benim bir saçma fikrime karşılık 10 tane saçma fikriniz var.
--Humphrey Bogart (Afrikalı Kraliçe)
Bizi birlikte asar mısınız, lütfen?
--Katharine Hepburn (Afrikalı Kraliçe)
Bütün istediğim umursandığımı ve güvenlikte olduğum hissetmek.
--Michelle Pfeiffer (Masumiyet Çağı)
Hepsi bir tür hiyeroglifik dünyada yaşadı. Asıl şey hiç söylenmedi, hatta yapılmadı ve düşünülmedi, sadece gelişigüzel sembollerle gösterildi.
--Joanne Woodward (Masumiyet Çağı)
O bana iş verir, ben ona abideler.
--Charlton Heston (The Agony and the Ecstasy)
Kural #1: Kimseyi öldüremem.
--Robin Williams (Aladdin)
Kongre'de bulunmak bir çok iyi adamı mahvetmiştir.
--Denver Pyle (The Alamo)
Ben bir muhbirim, ikiyüzlü değil!
--Gene Lockhart (Cezayir)
Sen benin için nesin biliyor musun? Paris. İşte bu. Paris. Paris'te bir bahar sabahı.
--Charles Boyer (Cezayir)
Sanırım bütün yetenekli insanlar biraz acayip oluyor. Bu gerçekten onların cazibesinin bir parçası.
--Katherine Hepburn (Alice Adams)
Ben uzaklardayken IQlar birdenbire düştü mü?
--Sigourney Weaver (Aliens)
Cehenneme giden ekpres asansördeyiz, aşağı gidiyoruz.
--Bill Paxton (Aliens)
Katil mi dedim? Şampiyon demek istedim. Boks terimlerini karıştırmışım.
--George Sanders (All About Eve)
Diyelim ki öldün.
--Bette Davis (All About Eve)
Birbirimizi hak ediyoruz.
--George Sanders (All About Eve)
Niye hep mutsuz tavşanlar gibi görünüyorlar?
--Marilyn Monroe (All About Eve)
Ben ve Kayzer, ikimiz de savaşıyoruz. Tek fark, Kayzer burada değil.
--Slim Summerville (Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok)
Konu ülken için ölmekse, hiç ölmemek daha iyidir.
--Lew Ayres (Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok)
Beni affetmek zorundasın, yoldaş.
--Lew Ayres (Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok)
Ruh? Ruh hiç bir şeydir. Onu görebilir misin? Onu koklayabilir misin? Ona dokunabilir misin? Hayır...
--Walter Huston (Paranın Satın Alabileceği Her Şey)
Biz vazgeçmedik, sen vazgeçtin.
--Tom Cruise (All the Right Moves)
Memleketteyken herkes benim kabiliyetsiz olduğumu söylerdi. Burada da aynı şeyi söylüyor olabilirler, ama Franzıscası kulağa daha hoş geliyor.
--Gene Kelly (Paris'te Bir Amerikalı)
Ben bir konser piyanistiyim. Bu halen işsizim demenin havalı bir biçimi.
--Oscar Levant (Paris'te Bir Amerikalı)
Sadece şu kadarını söyleyeyim: Gençlik duygularımla başa çıkabilecek kadar yaşlıyım.
--Georges Guetary (Paris'te Bir Amerikalı)
Beş yüz bin dolar için hiçbir şeyden korkmam, ölümden bile!
--Susan Hayward (Among the Living)
Artık kim olduğumu bilmiyorum. Neyi hatırladığımı ve bana hatırlamam söylenen şeyi bilmiyorum. Gerçek nedir?
--Ingrid Bergman (Anastasia)
Majestelerinin yanında, hayat ebedi bir süt kasesi gibidir.
--Martita Hunt (Anastasia)
Evdeki tek hizmetçiyi öldürmek çok aptalcaydı. Şimdi marmelatın nerede olduğunu bile bilmiyoruz.
--Judith Anderson (And Then There Were None)
Köpeklerin pireleri olur, gazetelerin spor yazarları.
--Paul Douglas (Angels in the Outfield)
Lütfen espri yapma.
--Paul Douglas (Angels in the Outfield)
Bir sabah pijamamda bir fil vurdum. Onun pijamama nasıl girdiğini hiç bilmeyeceğim.
--Groucho Marx (Animal Crackers)
Bitti? Bitti mi dedin? Biz bittiğine karar verinceye kadar hiç bir şey bitmez. Almanlar Pearl Harbor'u bombaladıklarında bitmiş miydi? Kahretsin, hayır!
--John Belushi (Hayvan Evi)
Çocuklarımın hiçbirini sevmiyorum.
--Florence Eldridge (Ormanın Diğer Tarafı)
Bazıları savaştan hiç dönmemeli.
--John Dall (Ormanın Diğer Tarafı)
Şu masada sabah altıya kadar sizin için 1000 dolar olacak. Erkenden trene binin. Şu an susmanızı isteyen yaşlı babanıza her yıl Noel'de bir kart atın.
--Fredric March (Ormanın Diğer Tarafı)
Bu tür gerçekleri biliyorum, çünkü bir sigorta şirketinde çalışıyorum.
--Jack Lemmon (The Apartment)
Bir kadınla 12 yıl evli kaldıktan sonra, kahvaltı masasına oturup, şekeri uzatır mısın? ... bu arada, ben boşanmak istiyorum, diyemezsin. Bu o kadar kolay değil.
--Fred MacMurray (The Apartment)
Sadece anlamıyorsun.
--Marlon Brando (The Appaloosa)
Damarlarında bir yerde bir böcek var. Onu tedavi ettir, yoksa hepimizi öldürteceksin.
--Paul Stewart (Tehlikeyle Randevu)
Mutlu değilim ... hiç mutlu değilim.
--Walter Abel (Arise My Love)
Önce beni öldürmek istiyorsun, şimdi beni öpmek istiyorsun.
--Bruce Campbell (Army of Darkness)
Ailemde çılgınlık koşuşturuyor, daha doğrusu tırıs gidiyor.
--Cary Grant (Arsenic and Old Lace)
Beyefendilerden biri, Ne kadar lezzetli! diyecek zaman buldu.
--Jean Adair (Arsenic and Old Lace)
-Banyo yapacağım.
-Medyaya haber vereyim.
--Dudley Moore ve John Gielgud (Arthur)
Gerçekçe konuşur musunuz?
--Charlton Heston (Arrowhead)
Şu göğüslere bak! Güzel değil mi?
--Elizabeth Taylor (Ash Wednesday)
Dövüşürken hanımefendi değilim.
--Maureen O’Hara (At Sword’s Point)
Atlas Okyanusu o zamanlar bir şeydi. Evet, Atlas okyanusunu o günlerde görmeliydin.
--Burt Lancaster (Atlantic City)
Ayrıca ben nasıl anne olabilirim? Anne olamayacak kadar meşgulüm.
--Rosalind Russell (Auntie Mame)
Hiçbir şey için endişelenme. Tamamen yangın sigortası kapsamındayım.
--Rosalind Russell (Auntie Mame)
Vücudundaki bütün kemikleri kırmam gerekse bile bu çocuğu Tanrı'dan korkan dürüst bir Hıristiyan yapacağım.
--Fred Clark (Auntie Mame)
Saçımı senin yaptığın gibi doğal tutsaydım, kel olurdum.
--Rosalind Russell (Auntie Mame)
Hayat bir şölen ve bir çok gariban açlıktan ölüyor.
--Rosalind Russell (Auntie Mame)
Hayatımın detayları önemsiz.
--Mike Myers (Austin Powers: International Man of Mystery)
Bu odayı kimse terketmeyecek, cüzdanımı kaybettim.
--Irene Dunne (The Awful Truth)
Resimlerini gazetede görmüştüm ve neye benzediğini merak ediyordum.
--Irene Dunne (The Awful Truth)
Ona onu görmek istediğimi söyle. Ona boks eldivenlerini giymesini söyle.
--Irene Dunne (The Awful Truth)
Geri geldin ve beni gerçekle yakaladın, ve gerçekten daha mantıksız birşey yoktur.
--Irene Dunne (The Awful Truth)
… bebek doğuramam, çünkü 12:30da toplantım var.
--Diane Keaton (Bebek Odası)
İşe ihtiyacım var. İnsanlara ihtiyacım var. Sosyal hayata ihtiyacım var. Sekse ihtiyacım var.
--Diane Keaton (Bebek Odası)
Yaşamımın şu dakikasında aklımda tek bir şey var, o da güvelerin yediği bu şehirden çıkıp gitmek.
--Diane Keaton (Bebek Odası)
Şimdi, bu büyük binada bana bir yer olmadığını söyleme.
--Barbara Stanwyck (Bebek Yüz)
Biz işimizi ciddiye alırız. Espri yapmak istiyorsan sirke katıl.
--Joe Mantegna (Baby's Day Out)
-Bundan sıyrılabileceğimizi sanıyor musun?
-Hayır, ben elektrikli sandalyeyi çok acayip merak ettiğim için buradayım.
--Brian Haley ve Joe Mantegna (Baby's Day Out)
O canlı bir şey … Nefes alıyor, yiyor ve nefret ediyor.
--Robert De Niro (Backdraft)
Şimdi, bir kızın aklından hiç çıkmayan bir tip var. Orada ağır bir metal gibi duruyor.
--Veda Ann Borg (The Bachelor and the Bobby-Soxer)
Beni sadece sevdiğini söyle. İlle de sevmen gerekmez.
--Carolyn Jones (The Bachelor Party)
Artık senin hayatında önemli değilim.
--Margaret Sullavan (Back Street)
Beni evde yapılmış bir şampanyayla ayartmaya çalışıyor.
--Susan Hayward (Back Street)
Başkalarının aşk hikayeler hep komiktir.
--Susan Hayward (Back Street)
Bu çılgınlık, fakat seni seviyorum.
--Susan Hayward (Back Street)
Selam oradaki! Sen iri biri misin? Balıketinde, biraz dolgunca? Tamam, yüzleşelim, sen şişman mısın?
--Rodney Dangerfield (Back to School)
Tarih bence kutsaldır ... çiftçinin toprağa bakışı ve onu kutsal sayışı kadar.
--Sam Kinison (Back to School)
Hiç bir şey karşılığında hiç bir şey alırsın.
--Walter Pidgeon (Kötü ve Güzel)
Böyle bakma. Sana beni kazma ve içimi tersyüz ederek nasıl bir şey olduğuma karar verme hakkını kim verdi?
--Kirk Douglas (Kötü ve Güzel)
Üçümüze yetecek cazibeye sahip.
--Dick Powell (Kötü ve Güzel)
Ben bu çocuğun dahi olduğunu hep söyledim.
--Walter Pidgeon (Kötü ve Güzel)
Son zamanlarda iyi bir kitap okudun mu?
--Lana Turner (Kötü ve Güzel)
Ya, her şeyin ortasında birdenbire bir şeyi açıkça anlıyorum: Parti senin bulunduğun yer.
--Lana Turner (Kötü ve Güzel)
Ben olmasaydım, o bir fikir olarak kalacaktı.
--Kirk Douglas (Kötü ve Güzel)
Mezarda bir yıldız olamazsın.
--Kirk Douglas (Kötü ve Güzel)
O seni duraklatır mıydı?
--Frank Langella (Kötü Arkadaş)
O bir parça pis iş.
--Frank Langella (Kötü Arkadaş)
Onları öldürdüm, çünkü onlar ödül peşinde koşan yağmacılardı. Sadece yaptıkları işin karşılığını alan polis olsalardı o zaman farklı olurdu.
--Martin Sheen (Badlands)
Bence ellerimizi bu taşla ezmeliyiz, böylece bu günü hiç unutmayız.
--Martin Sheen (Badlands)
Sarhoşum. Küçük çocuğun öldürüldüğünde sarhoş kalmak bir zevktir.
--Eileen Heckart (Kötü Tohum)
Oh, senin yüksek sosyeteden geldiğinin kesinlikle farkındayım.
--Eileen Heckart (Kötü Tohum)
Bir sepet öpücük karşılığında bana ne vereceksin?
--Patty McCormack (Kötü Tohum)
Şarkın bekleyebilir.
--Vincent Price (Bagdad)
Onu seviyorum, çünkü o bir bardak yağsız sütle sarhoş olan bir tip ve onun kulaklarına kadar kızarması hoşuma gidiyor.
--Barbara Stanwyck (Ateş Topu)
Annen artık seninle olamaz.
--The Great Prince (Bambi)
Acıdan başka her şeye dayanabilirim.
--Oscar Levant (The Band Wagon)
Sana söylüyorum, hareket ediyorsa, seni heyecanlandırıyorsa, seni eğlendiriyorsa ... o tiyatrodur.
--Jack Buchanan (The Band Wagon)
Birdenbire bütün parçalar yerine oturdu.
--Fred Astair (The Band Wagon)
Tartışmıyoruz! Tam bir anlaşma içindeyiz! Birbirimizden nefret ediyoruz!
--Nanette Fabray (The Band Wagon)
Öldüğümde gazeteler bu dünyanın orospularının çocuklarının liderlerini yitirdiğini yazacak.
--Vincent Gardenia (Bang the Drum Slowly)
Ve bir kez daha hayat senaryonun dışına çıkıyor.
--Humphrey Bogart (Çıplak Ayaklı Kontes)
Sence ben gerçekten bir yıldız olabilir miyim?
--Ava Gardner (Çıplak Ayaklı Kontes)
Onun yaratıcı olan herhangi bir şeyle ilgisi benim nükleer fizikle olan ilgim kadar.
--Humphrey Bogart (Çıplak Ayaklı Kontes)
Sanırım hayatının çoğunu bir meslekte geçirince mesleki görüş açısı denebilecek bir şey geliştiriyorsun.
--Humphrey Bogart (Çıplak Ayaklı Kontes)
Bir senaryo anlam ifade etmelidir, hayatın bu zorunluluğu yoktur.
--Humphrey Bogart (Çıplak Ayaklı Kontes)
Ölüp cennete gittiğimiz hissine kapıldım ... sadece tırmanmamız gerekiyor.
--Mildred Natwick (Barefoot in the Park)
Ona önemli olduğunu hissettir. Bunu yaparsan mutlu ve harika bir evliliğiniz olur, her on çiftten ikisi gibi.
--Mildred Natwick (Barefoot in the Park)
Birdenbire popülerim. Belki de belediye meclisi üyeliği için çalışmalıyım.
--Mickey Rourke (Bar Kelebeği)
Herkes bir iş bulabilir. Çalışmadan başarmak herkesin harcı değildir.
--Mickey Rourke (Bar Kelebeği)
Klas bir bayan görünce hemen anlarım.
--Mickey Rourke (Bar Kelebeği)
Bazıları asla kafayı yemez. Onlarınki gerçekten korkunç bir hayat olmalı.
--Mickey Rourke (Bar Kelebeği)
Aptal değilim.
--Sharon Stone (Temel İçgüdü)
Öldürmek sigara içmek gibi değildir, onu bırakamazsın.
--Sharon Stone (Temel İçgüdü)
Yeni kitabın ne hakkında?
--Michael Douglas (Temel İçgüdü)
İnsan kendi yolundan gitmeli.
--Val Kilmer (Batman Forever)
Kırık kanatlar zamanla iyileşir.
--Michael Gough (Batman Forever)
Kafein seni öldürecek
--Jim Carrey (Batman Forever)
Kazandım! Kazandım! Kazandım!
--Jim Carrey (Batman Forever)
Bir arkadaş aramıyorum. Şu an bir ortağa ihtiyacım var.
--Chris O'Donnell (Batman Forever)
Bilgi kuvvetse, Tanrı benim.
--Jim Carrey (Batman Forever)
Herkes dikkat ediyor mu?
--Jim Carrey (Batman Forever)
Kadınlarla fazla şansım olmadı.
--Val Kilmer (Batman Forever)
Şimdi gerçek oyun başlasın.
--Jim Carrey (Batman Forever)
Patakla beni!
--Jim Carrey (Batman Forever)
Bana yeni bir rüya verdiğin için teşekkür ederim.
--Val Kilmer (Batman Forever)
Hepimizin maskesi var.
--Val Kilmer (Batman Forever)
Niye basitçe ölemiyorsun?
--Tommy Lee Jones (Batman Forever)
… o adamlara karşı dikkatli ol. Onlar umutsuz karakterli. Biri bile bacaklarıma bakmadı.
--Jennifer Jones (Beat the Devil)
Zaman! Zaman! Zaman nedir? İsviçreliler onu imal eder. Fransızlar onu stoklar. İtalyanlar onu arar. Amerikalılar onun para olduğunu söyler. Hindular onun var olmadığını söyler. Benim ne dediğimi bilmek ister misin? Ben zaman bir hırsızdır diyorum.
--Peter Lorre (Beat the Devil)
Neden hep benim adımla ilgili espriler yapıyorsun?
--Peter Lorre (Beat the Devil)
Aslında ben bisiklete binmiş 12 yaşındaki bir çocuğu kıskanıyorum.
--Tim Hutton (Beautiful Girls)
Senin en güzel yılların lisede geçerken ben ne hissedebilirim?
--Mira Sorvino (Beautiful Girls)
Senin kalbinde çirkinlik var.
--Gilbert Roland (Beauty and the Bandit)
Her şeyi bir saniyede kaybettim.
--Christian Slater (Bed of Roses)
Şimdi şov zamanı!
--Michael Keaton (Beetlejuice)
Gerçek ne olursa olsun, arkandayız.
--Liam Neeson (Before and After)
Biri seni buralarda istemiyor.
--William Demarest (Behind the Eight Ball)
Kendi yoluma gitmek istiyorum.
--Robin Williams (Being Human)
Niçin diğer herkesten bu kadar farklı konuşuyorsun?
--Robin Williams (Being Human)
-Senin altın saçlarına sahip olmalıyım, muhteşem gözlerine, çekici gülüşüne, şirin kollarına, ilahi biçimine ...
-Bir dakika. Bir dakika! Bu bir teklif mi, yoksa envanter mi çıkarıyorsun?
--John Miljan ve Mae West (Belle of the Nineties)
Sana şerefsiz bir yüzün olduğunu hiç kimse söyledi mi? Bir papaz için, yani.
--Ingrid Bergman (The Bells of St. Mary's)
Doğal olarak ben kendi başının çaresine bakabilen bir adam görmek isterim. Dışarısı erkeklerin dünyası.
--Bing Crosby (The Bells of St. Mary's)
Beni çok mutlu ettin.
--Ingrid Bergman (The Bells of St. Mary's)
Devam ediyor, Judah … Yarış bitmedi.
--Stephen Boyd (Ben-Hur)
Bir kadın (eş olarak)? Bir Tanrı'yı anlayabilirim, fakat bir kadın! Bu uygarca değil. Bu cömertlik değil.
--Hugh Griffith (Ben-Hur)
Roma Tanrı'ya saygısız.
--Charlton Heston (Ben-Hur)
Gözlerin nefretle dolu. Bu iyi. Nefret insanı canlı tutar.
--Jack Hawkins (Ben-Hur)
Atlarımı gördün. Onların sadece onlara değen bir sürücüye ihtiyaçları var.
--Hugh Griffith (Ben-Hur)
Kulaklarım bu müzikle çiftleşmek ve ondan çocuk sahibi olmak istiyor.
--Lenny Henry (Bernard and the Genie)
Onda sadakat dışında bir köpeğin bütün nitelikleri var.
--Henry Fonda (The Best Man)
Bir insanın tek istediği birazcık eğlenmektir.
--Brian Ahern (The Best of Everything)
Benim bütün istediğim beni sevecek bir adam … bir süre için.
--Suzy Parker (The Best of Everything)
Keşke beni seven birine aşık olsaydım.
--Diane Baker (The Best of Everything)
Sen ve senin tavşan suratlı karın cehenneme gidin!
--Joan Crawford (The Best of Everything)
-Ne arıyorsun?
-Kayıp bir arkadaş.
--Hope Lange ve Stephen Boyd (The Best of Everything)
Sen de kimsin be?
--Brian Ahern (The Best of Everything)
Onu senden uzak tutmak, seni ona unutturmak ve onu mutlu edecek dürüst biriyle onu evlendirmek için elimden gelen her şeyi yapacağım.
--Fredric March (Hayatımızın En Güzel Yılları)
Bayanlar ve baylar, burada olduğum için mutluyum. Aslında, herhangi bir yerde olduğum için mutluyum.
--Fredric March (Hayatımızın En Güzel Yılları)
Ona kendi oğluna verdiklerinden tattıracağım: Rezillik, umutsuzluk ve mağlubiyet.
--Robert Duvall (The Betsy)
Bu dünyada yanlış hesap yapan bir kadının hesap yapmasından daha büyük aptallık yoktur.
--Lesley-Anne Down (The Betsy)
Ben başarılı bir işadamıyım. Bir çok insan tanıyorum. İnsanları tanıyan insanları tanıyorum.
--Joe Pesci (Betsy's Wedding)
Benim ana-babam özgür fikirli insanlar değil. Onlara göre yaratıcı olmak düşük fiyatla alıp yüksek fiyatla satmak demek.
--Dylan Walsh (Betsy's Wedding)
Ben veya başka biri sana bir anlık mutsuzluk verirse çok derinden üzülürüm.
--Anthony LaPaglia (Betsy's Wedding)
Radyo dinliyor ve onun ne tür müzikten hoşlandığını düşünüyorum. Hard rock? Hafif müzik? Yoksa klasik müzik mi ... Sinatra filan?
--Anthony LaPaglia (Betsy's Wedding)
Sence kaçabilecek mi?
--Phyllis Thaxter (Bewitched)
Seni hiç gülerken görmedim.
--Stephen McNally (Bewitched)
Sen öldüğünde kim ölecek?
--Edmund Gwenn (Bewitched)
Buradan çıkmazsam öleceğim. Burada yaşamak cenaze töreninin başlamasını beklemek gibi bir şey. Yo, kefenin içinde, seni götürmelerini beklemek gibi bir şey.
--Bette Davis (Beyond the Forest)
Kötü haber iyi satar, çünkü iyi haber haber değildir.
--Kirk Douglas (The Big Carnival)
Buralarda gürültü için ne yapıyorsunuz?
--Kirk Douglas (The Big Carnival)
Asansörde insanlarla konuşmamız yasak.
--Noel Niell (The Big Clock)
Artık seni dinlemek zorunda değiliz.
--John Goodman (The Big Easy)
Senin yasalara bağlı kalman gerekiyordu, ama bunun yerine onu çekiştiriyor ve satıyorsun. Sen artık iyi insanlardan biri değilsin.
--Ellen Barkin (The Big Easy)
Ondan hoşlanıyorum. Ondan çok hoşlanıyorum.
--Gloria Grahame (The Big Heat)
Dinle, ben zengin de oldum fakir de. Bana inan, zenginlik daha iyi.
--Gloria Grahame (The Big Heat)
Ben sadece şaka yapıyordum.
--Wallace Berry (The Big House)
Pekala, evlat, madem ki büyüklerine saygılı olmayı öğrenmedin, senden daha iyilere saygılı olmayı öğrenmenin zamanı geldi.
--John Wayne (Big Jake)
Ve güvenlik nedenleriyle bana yoldaş deme.
--Alan Napier (Big Jim McLain)
Kibar olmanın maliyeti yoktur.
--John Wayne (Big Jim McLain)
Yapmamız gerekmedikçe hayır.
--John Wayne (Big Jim McLain)
Gömleğimi çekiştiriyorsun.
--John Wayne (Big Jim McLain)
Gülümse, sözlerinde kıl var.
--Jack Palance (The Big Knife)
Vah, vah, vah! Şehirde bir sürü silah ve çok az beyin.
--Humphrey Bogart (The Big Sleep)
Sana bazı iyi haberlerim var.
--John Wayne (The Big Trail)
Deli misin sen? Derdin bu mu?
--Kurt Russell (Big Trouble in Little China)
Herkes rahatlasın. Ben buradayım.
--Kurt Russell (Big Trouble in Little China)
Hey, ben mantıklı biriyim. Fakat az önce epey mantıksız bir bazı şeyler öğrendim.
--Kurt Russell (Big Trouble in Little China)
Şimdi, ben her yerde bulunduğumu, her şeyi yaptığımı söylemiyorum, fakat burada üzerinde yaşadığımız gezegenin harika bir yer olduğunu kesin biliyorum. Ve bir insanın bu evrende yapayalnız olduğumuzu düşünmesi için bir tür salak olması gerekir.
--Kurt Russell (Big Trouble in Little China)
Tamam, millet! Sıkı durun, kaleyi tutun, ve evleri yakmaya devam edin. Ve şafağa kadar dönmezsek ... başkanı arayın.
--Kurt Russell (Big Trouble in Little China)
Ben yaşayan en zeki insanım.
--Adam Sandler (Billy Maddison)
Tango yapmak için iki kişiden fazlası gerek.
--Adam Sandler (Billy Maddison)
Silahlar ve adam vurma tarihe karışıyor. Kanun ve düzen geliyor. İyi insanlar iyi ve barışçı vatandaşlar olarak yaşamak istiyorlar.
--Ian Hunter (Billy the Kid)
Onların insan olmalarını istemiyorum. Onların itaat etmelerini istiyorum.
--Christopher Walken (Biloxi Blues)
Cennete hoş geldin.
--Pauly Shore (Bio-Dome)
Artık böyle kadınlar yapmıyorlar.
--Gene Hackman (Kuş Kafesi)
Keşke daha güçlü biri olsaydım.
--Jessica Tandy (Kuşlar)
Bana niçin hayat hikayeni anlatmıyorsun? Sadece son on dakika dışındaki her şeyi boş ver.
--James Coburn (Bite the Bullet)
-İlk kez beyaz bir kadın olmak istedim.
-Niçin?
-Ağlayabilmek için.
--Katherine DeMille ve Anthony Quinn (Black Gold)
Bir arkadaşın yüzünü saklamak için nedeni yoktur.
--Peter Cushing (The Black Knight)
O! Artık polisler yerine şüphelileri mi dinliyoruz?
--Michael Douglas (Kara Yağmur)
Yarın buna sonsuza kadar bir son vereceğim.
--Tony Curtis (The Black Shield of Falworth)
Onun bütün aradığı hepimizin aradığı aynı cevaplardı. Nereden geldim, nereye gidiyorum, ne kadar kaldı? Bütün yapabildiğim, oraya oturmak ve ölmesini seyretmek.
--Harrison Ford (Blade Runner)
Bütün o anlar zamanla kaybolacak, yağmurdaki gözyaşları gibi.
--Rutger Hauer (Blade Runner)
Bu sorular senin aklına mı geliyor, yoksa onları senin için onlar mı yazıyor?
--Brion James (Blade Runner)
Keşke sen de benim senin gözlerinle gördüklerimi görebilseydin.
--Rutger Hauer (Blade Runner)
Polis değilseniz küçük insanlarsınız.
--M. Emmet Walsh (Blade Runner)
Kurban olmaktansa katil olmayı yeğlerdim.
--Harrison Ford (Blade Runner)
Yaşamayacak olması çok kötü! Fakat, yine, kim yaşıyor peki?
--Edward James Olmos (Blade Runner)
Uyan, ölme zamanı!
--Brion James (Blade Runner)
Hazırlansan iyi olur. Seni öldürmek zorunda olacağım. Sağ olmazsan oynayamazsın.
--Rutger Hauer (Blade Runner)
-Senin asıldığını söylediler.
-Doğru söylemişler.
--Charles McGregor ve Cleavon Little (Blazing Saddles)
Nasıl uyuyabilirim? Seni bir daha hiç görmeyebilirim.
--Arthur Lake (Blondie)
Beni dinlemeyeceksen belki başka birini dinleyeceksin.
--Arthur Lake (Blondie)
Bebeğimizle ne yapacaktın?
--Arthur Lake (Blondie Takes a Vacation)
Kararını ver. Bekleyemem.
--Robert Mitchum (Blood on the Moon)
-
Bizler bu dünyanın şarkı söyleyip dans eden psilikleriyiz
Yaptığın iş değilsin..Cüzdanındaki para, sırtındaki üniforman ya da sana bugüne kadar değer verilmesini sağlayan diğer özelliklerin. Aslında bunların seninle hiçbir ilgisi yok...Kendini saydam ve her an eriyebilecek bir kar tanesi gibi güzel ve eşsiz mi hissediyorsun? Sen aslında hiçbir şeysin. Çünkü sahip olduğun varlıklar gün gelip sana sahip olmaya başlarlar. Sonra ne mi olur? Önce uyuyamamaya başlarsın. Ardından çevrendeki her şeye yabancılaşmaya..Ve Tyler Durden ile tanışırsınn. Tyler'ın her zaman inanmaya hazır olacağınız ve istek duyacağınız bir planı vardır. Aslında gördüğünü zannettiklerinin görülmediðini ve sandıklarının da apaçık ortada olduğunu fark edeceksin
Tyler Durden (FİGHT CLUB) : ) -
{300 kurşun yedikten sonra ölmüo ve bu tarihi sözü söylüo}
Bu maskenin altında etten fazlası var Bu maskenin altında bir fikir var bay creedy ve fikirlere kurşun işlemez(V-Vfor vendetta)
-
a.q sorci işin gücün yok mu 20 yıldır film izleyip bunları mı ezberliyon :D
-
tabi olm ezberi kuvvetlidir sorcinin :D
helal sorcime yakışır sorcime :D -
Döverim Ulen,Hepinizi Döverim..Uçakla,tüfekle,tankla,ağır sanayi hamlenizle falan beklerim (Cüneyt Arkın-Yıkılmayan Adam)
Bu replik üstüne,yaran replik tanımam, youtube da Yıkılmayan adam yazın,anlarsınız ne demek istediğimi... -
olm manyak şeyler var
en güzelleri şunlar bi okuyun
favori ikisi bunlar :)
Bundan sıyrılabileceğimizi sanıyor musun?
-Hayır, ben elektrikli sandalyeyi çok acayip merak ettiğim için buradayım.
--Brian Haley ve Joe Mantegna (Baby"s Day Out)
Chicago"ya 106 mil, depomuz dolu, yarım paket sigaramız var, ortalık karanlık ve güneş gözlüklerimizi taktık.
--Dan Aykroyd (The Blues Brothers)
bunlarda diğerleri
---------------------------------------------------
Bundan sıyrılabileceğimizi sanıyor musun?
-Hayır, ben elektrikli sandalyeyi çok acayip merak ettiğim için buradayım.
--Brian Haley ve Joe Mantegna (Baby"s Day Out)
Chicago"ya 106 mil, depomuz dolu, yarım paket sigaramız var, ortalık karanlık ve güneş gözlüklerimizi taktık.
--Dan Aykroyd (The Blues Brothers)
Tanrı esrarengiz usullerle iş görür.
--Dan Aykroyd (The Blues Brothers 2000)
Evren çok büyük bir yer, herhangi bir insanın hayal edebileceğinden de büyük. Sadece biz varsak, bu uzayın korkunç bir israfı demek olurdu, değil mi?
--Jodie Foster (Mesaj)
Hayatının geri kalanını birisiyle geçirmek istediğini anladığın zaman, hayatının geri kalanının mümkün olduğunca çabuk başlamasını istersin.
--Billy Crystal (Harry Sally"yle Karşılaşınca)
Gelecek kimseye söz verilmedi.
--Clint Eastwood (Mutlak Güç)
Bütün demek istediğim, bir erkeğin yapabileceği bir çok şey var ki toplumun gözünde gayet iyidir. Aynı şeyi bir kadın yaparsa, aynısını, derhal toplum dışına itilir.
--Katherine Hepburn (Adem"in Kaburgası)
-Empire State Binasının tepesi nasıl?
-Oh, evet. Mükemmel. New York"ta cennete en yakın olduğumuz yer.
-Güzel.
-102. kat. Asansöre binmeyi de unutma.
--Cary Grant ve Deborah Kerr (An Affair to Remember)
Cehenneme giden ekpres asansördeyiz, aşağı gidiyoruz.
--Bill Paxton (Aliens)
Konu ülken için ölmekse, hiç ölmemek daha iyidir.
--Lew Ayres (Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok)
Memleketteyken herkes benim kabiliyetsiz olduğumu söylerdi. Burada da aynı şeyi söylüyor olabilirler, ama Franzıscası kulağa daha hoş geliyor.
--Gene Kelly (Paris"te Bir Amerikalı)
Ben bir konser piyanistiyim. Bu halen işsizim demenin havalı bir biçimi.
--Oscar Levant (Paris"te Bir Amerikalı)
Evdeki tek hizmetçiyi öldürmek çok aptalcaydı. Şimdi marmelatın nerede olduğunu bile bilmiyoruz.
--Judith Anderson (And Then There Were None)
Köpeklerin pireleri olur, gazetelerin spor yazarları.
--Paul Douglas (Angels in the Outfield)
Bitti? Bitti mi dedin? Biz bittiğine karar verinceye kadar hiç bir şey bitmez. Almanlar Pearl Harbor"u bombaladıklarında bitmiş miydi? Kahretsin, hayır!
--John Belushi (Hayvan Evi)
Vücudundaki bütün kemikleri kırmam gerekse bile bu çocuğu Tanrı"dan korkan dürüst bir Hıristiyan yapacağım.
--Fred Clark (Auntie Mame)
Hayat bir şölen ve bir çok gariban açlıktan ölüyor.
--Rosalind Russell (Auntie Mame)
Beni sadece sevdiğini söyle. İlle de sevmen gerekmez.
--Carolyn Jones (The Bachelor Party)
Öldürmek sigara içmek gibi değildir, onu bırakamazsın.
--Sharon Stone (Temel İçgüdü)
Zaman! Zaman! Zaman nedir? İsviçreliler onu imal eder. Fransızlar onu stoklar. İtalyanlar onu arar. Amerikalılar onun para olduğunu söyler. Hindular onun var olmadığını söyler. Benim ne dediğimi bilmek ister misin? Ben zaman bir hırsızdır diyorum.
--Peter Lorre (Beat the Devil)
Bu dünyada yanlış hesap yapan bir kadının hesap yapmasından daha büyük aptallık yoktur.
--Lesley-Anne Down (The Betsy)
Benim ana-babam özgür fikirli insanlar değil. Onlara göre yaratıcı olmak düşük fiyatla alıp yüksek fiyatla satmak demek.
--Dylan Walsh (Betsy"s Wedding)
Buradan çıkmazsam öleceğim. Burada yaşamak cenaze töreninin başlamasını beklemek gibi bir şey. Yo, kefenin içinde, seni götürmelerini beklemek gibi bir şey.
--Bette Davis (Beyond the Forest)
Kötü haber iyi satar, çünkü iyi haber haber değildir.
--Kirk Douglas (The Big Carnival)
-
süper laa
-
manyak ötesi bişey olm :)
-
bu maskenin altında et ve kemikten fazlası var
bu maskenin altında bir fikir var
ve fikirlere kurşun işlemez.. ((v for vendetta)) -
ar yu kıreyzii
adamım sen manyak mısın :)
dehşet bişi bu
Toplam Hit: 12461 Toplam Mesaj: 37