Demokrasi Güzel Şey Be Kardeşim!
-
Seçim sonuçları için iki gündür söylenmedik söz, yapılmadık yorum kalmadı. Eh, bizim de kendi halimizce bir şeyler dememiz kaçınılmaz oldu. İzninizle kıyısından köşesinden, yerelden başlayalım. Aslında bunları genelleyebilirsiniz de.
“Ananı al da git” ha?
Al sana Mersin anası! (CHP)
“Ceketi koysam kazanır.” Öyle mi?
Al sana Şanlıurfa ceketi! (Bağımsız)
“Gâvur İzmir” ha!
İlçeleriyle beraber, al sana İzmir! (CHP)
Kimsenin emireri değilsin ha?
Al sana Manisa’nın mesir macunu! (MHP)
Buzdolabı ve TRT Şeş ha?
Al sana, bir samimiyet tokadı! (Diyarbakır ve Tunceli, DTP)
Üniversitelere çomak sokmak ha?
Al sana Antalya çomağı! (CHP)
Sizden olmayan belediyeye hizmet yok ha?
Al sana Eskişehir ve Ordu! (DSP)
Örnekler çok, ama şimdilik yerel penceresini kapatıp, genele bir göz atalım.
Ergenekon’u bahane edip sizden olmayanları sindirmek... Telekulak skandallarıyla milleti konuşamaz hale getirmek... Deniz Feneri’ni ve bilumum yolsuzlukları örtbas etmek... Dokunulmazlıklar... İşsizliğe sırt çevirmeler... Kredi kartı borçlularını suçlamak... Kabadayılıkla insanları “bizden sizden” diye ikiye bölmek...
Uzun lafın kısası, korku toplumu yaratarak tek adamlığı pekiştirmek ha?
Al sana, tek adamlık!
Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az demiş atalarımız. Dileriz ki, halkımızın ikiyüzlü, öfkeli politikacıları değil, samimi siyaset insanlarını beklediği artık anlaşılsın.
Bir söz de darbe hayalcilerine ve darbe korkusu salarak dolap çevirmek isteyenlere:
Al sana darbe!
Ve son söz, Nâzım Hikmet’i anarak:
Demokrasi güzel şey be kardeşim!
Bir kitap
İzmir’in Konak ilçesine Belediye Başkanı seçilen gazeteci ve yazar Hakan Tartan’ın “Atatürk’ün İzmir’i” kitabı 5. baskısını yaptı. İzmir’in Atatürk’ün yaşamındaki özel yeri genellikle bilinir. Ama, daha önce 10 kitabı yayımlanmış olan Hakan Tartan, bu yapıtında, İzmir ekseninde Mustafa Kemal Atatürk’le ilgili pek çok ayrıntıya, birbirinden ilginç anılara yer veriyor.
İzmir’de başlayan toplantılar, İzmir’in işgali ve mücadele süreci, Kurtuluş ve İzmir yangını, Belkahve’den İzmir, Kemalpaşa’daki gece, sömürgeciliğin sonu ve yanan özgürlük ateşi, Atatürk’ün gazetecilerle yaptığı görüşmeler, okul gezileri bunlardan birkaçı. (Talov Vakfı Yayını)
Bir şiir
Dizelerimiz Hüsam Kurt’un “Belki Dönersin Aşk da Döner” kitabından (Kora Yayın):
“Bulutlara çarpa çarpa/ ay ağlayıp geçiyor/ yüreğim sende hâlâ/ kimse böyle sevmiyor/ Belki dönersin aşk da döner/ Sesin sesimde bahçe/ Rüzgâra poyraz oluyor/ Kimi sorsam bu kederle/ ömrüme akşam oluyor”nail güreli
-
bilader halk bence yavaş yavaş bu adamın nasıl birisi oldunu neler çevirdiiini tayyeapla sonumuzun iyi olmıacaınıı anladı gibi bu yerel seçimledede iyi oy kaybetti zaten chp den iyi darbe yedi çou şehrini chp ye kapdırdı bu da onumuzdeki büyük seçimde akp nini düşebilceini gosterior gibi .. :D
-
güzel diyosun ama tokat yok bence ortada,
oylar yaklaşık 800bin düştü diyolar.
kredi kartı mağduru sayısı milyonları geçiyor, çiftçisi, moderni, samimi dindarı bunların hepsini toplasan ikiye bölsen milyonlar eder.
demek ki milyonların 800bini an akıllanmış. çoğunun kafası daha basmıyor :-/
umarım halkın manevi tokadını atacağı zamanlar da 2 yıl geçmeden gelir artık.
yoksa halkın kendisi tokattan başka şeyler yemeye devam edecek :-/
-
süper yazmış :)
yanlız demokrasi konusunda reneyle aynı görüşe sahibim.
-
zaten bu yerel seçimler genel seçimde bu kadar oy alacagını hiç sanıyorum kemal kılıçdaroğlu gerçekten CHP ye oy kazandırdı partinin başına geçerse chpye daha çok oy kazandıracagına inanıyorum
-
'Recep Bey burada mı?'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan,
görevi sona erince Konut'u boşaltmış.
Bir sabah yaşlı bir adam konutun kapısına gelip sormuş:
- Recep Bey ile görüşmek istiyorum.
Kapıdaki koruma polis memuru:
- Recep Bey artık başbakan değil ve burada oturmuyor.
Yaşlı adam polise teşekkür eder ve ayrılır. Ertesi gün sabah yine aynı yaşlı adam :
- Affedersiniz, acaba Recep Bey ile görüşmem mümkün mü?
Kapıdaki aynı polis :
- Bakın efendim Recep Bey başbakan değil.
Konutu boşalttılar.
Yaşlı adam sesini çıkarmadan arkasını dönerek uzaklaşır.
Üçüncü gün, yine aynı yaşlı adam aynı taleple polis memuruna başvurunca...
Tepesi atan memur, adama çıkışarak
'Bakın efendim, bu üçüncü gelişiniz' demiş:
- Size konutun boş olduğunu ve
Recep Bey'in artık başbakan olmadığını
her seferinde söylüyorum.
Bunu anlamaktan aciz misiniz yoksa?
Yaşlı adam 'Ne münasebet evladım?
Bunamış gibi bir halim mi var yoksa?' deyip eklemiş:
- Sadece söylediklerinizi tekrar tekrar
duymaktan çok büyük zevk alıyorum.
Polis esas duruşa geçip selâm durarak:
- Yarın görüşmek üzere efendim!..Gerçek olması dilegiyle :D
-
cia güzel paylaşım çok doğru bir tespit
ayrıca ultrAsker koptum gülmekten senmi yazdın bunu :))
-
geçmiş dönemlere bakarsanız halkımız hiçbir zaman bir partiyi defalarca üst üste başa getirmemiştir. Bunlara son bir şansı 22 temmuzda verdi. Bir daha vermeyeceğinden emin olabiliriz. Fakat krize, işsizliğe rağmen yine de oy potansiyeli %40 lara oturmuş durumda. Yani dikkat ederseniz 3 kasım 2002 seçiminde aldığı oydan yine fazla. Tabi bu yerel seçimlerdi bunu milletvekili genel seçimlerinle kıyaslamak yanlış olur. Belki yerel seçim yerine genel seçim olsaydı halk daha fazla verecekti. Yerel seçimlerinde kendi belediye başkan adaylarına verdiler. Bu seçimlerde halk hükümete sarı kart gösterdi. Belli olmaz 2011 deki genel seçimlerde kırmızı kart gösterir.
Halk başka alternatif olmadığı için bu partiye veriyo bence. Chp önemli ataklar yapamıyor, yeni isimler ve yeni başkan ortaya çıkaramıyor, dolayısıyla chp nin oyu ne yaparsa yapsın %15 ile %25 arasını geçemez. Zaten Türkiyede sol ağırlık 80 li yıllardan sonra neredeyse bitme noktasına doğru geldi. Daha çok sağ ve muhafazakar kesim hep iktidarda. Bir yandan Deniz Baykalın başarısızlık üstüne başarısızlık almasına rağmen hala chp ni n başında duracam diye ısrar etmesi ak partinin oylarının artmasında veya azalmamasında en büyük etken.
Bir dahaki milletvekili genel seçimlerinde benim taminim yine çok büyük sürprizler yaşanmayacak. Fakat ana muhalefet bu anlayışla giderse yine de %20 leri geçemeyecek. Mhp bir dahaki seçimlerden çok daha büyük bir oy potansiyeli ile çıkıp Ak partiden sonra 2. parti bile olabilir. Eğer yine deniz baykal liderliğinde chp genel seçimlere girerse baraj altında kalma olasılığı çok yüksek. Ak parti, parti içinde yeni reformlar meydana getirir güçlü transferler yapar politikasını ve söylemlerini değiştirirse önümüzdeki genel seçimlerden çok büyük bir oyla tek başına iktidar çıkması kaçınılmazdır.
-
Blue_moon ben bunların bir dahaki sefere tek başlarına iktidar olabileceğine pek ihtimal vermiyorum bitti artık bunlar.
-
yaw akp biddi son çırpınışları bunlar gelecek şeçimlerde işalah def edçez bunlarııı Cia arkadaşa katılıorm deniz baykal chp de devam ettiği sürece oyları %25 i 30 u zor geçer gibi lideri Kılıçdaroğlu olmalı :D baqsana adam bir anda elinde belgeyle yolsuzluk iddialarıya bazılarının foyasını ortaya çıkardı tutulduda + genel başkan olduunda nasıl olur onu düşünün :D
-
süper biişe.