Fizikte Merak Ettiğim Bir Olay
-
Cevaplariniz icin cok tesekkur ederim .Evet bende soru cok oluyor , bir satrancci hep neden,neden,neden diye sorar,hic bikmaz :))
-Öncelikle karadelikler hakkında çok fazla bilinmezin olduğunu söyleyerek başlamak isterim. Solucan delikleri şu aşamada bir varsayım. Fakat genel göreliliğe göre olması muhtemel. Evrenimiz bildiğiniz üzere genişliyor ve şişme teorisi bu konuya oldukça mantıklı açıklamalar getiriyor. Karadeliklerin uzayzamanı bükerek tünel oluşturması olası. Topolojik yönden ele alındığında böyle. Hatta birçok karadeliğin tüneller oluşturması da mümkün. Bir futbol topunun bir tarafından girip diğer tarafından çıkmak gibi bir şey. Fakat solucan deliklerine girip kısa yoldan seyahat etmek gibi şeyler fantezi ürününden başka bir şey değil. Böyle bir durumda ışık hızının üzerine çıkmak gerektiğinden bunu becermek mümkün değil. Evrenin koyduğu limit ışık hızı ve bunun üzerine çıkmak da mümkün gözükmüyor. Zira ışık hızına ulaşmak bir yana, yaklaşılmaya başlandığında cismin göreli kütlesinde inanılmaz bir artış oluyor öncelikle bu enerjiyi karşılamanın mümkün olmadığı bir gerçek. Ek olarak orada yüzleşilecek sayısız problem ise ayrı konu.
1-Isik hizi sabit hiz limiti olarak geciyor ama gama isini patlamasindada bir cok enerji yuklu parcaciklarin isik hizini gecebilecegi one surulmus,simdilik12.2 milyar yili uzakta olusan bir patlamanin sonucunda gama isini yayan materyalin hizini hesaplamislar , isik hizinin %99.9999'u cikmis.Bu enerjiyi su an ayni yontem ile kullanmak zannedersem barutdolu bir ficiya mesale ile dokunmaya benziyor,gunumuzde ise barutun yalnizca bir miktari bir merminin 800 km lik hizlar ile yol alabilmesini sagliyor,madem ulasilamaz denilen isik hizina esit yada cok yakin degerler veriyor , bu gucu kontrol altina alamazmiyiz ?Gelecekteki uzay gemilerimizi bu guc ile calisan hale getirmemizin su an icin bildigimiz bir yolu varmi ?
-Karadeliklerin birleşmesi konusuna gelirsem. Evet karadelikler birleşip daha büyük karadelikleri meydana getirebilirler.
2-Nicin evrendeki cekim hareketi isik hizi ile sinirlandirilmaz ?madem evrende kabul edilen en yuksek hiz isik hiziymis bu nasil oluyor ?
-Yok olma sorunuza gelirsem, karadeliklerin içinde ne olduğunu kimse bilmiyor ancak giren maddenin, enerjinin yok olmadığı karadeliğin bünyesine dahil olup daha kuvvetli bir kütleçekim kuvvetine sebep olduğu bilinen bir gerçek. Karadeliği bildiğimiz bir oyuk şeklinde değil de çekim kuvveti çok yüksek olan bir cisim olarak düşünürsek bu daha net olur. Kendisine ne kadar kütle dahil olursa o kadar çok çekmeye başlar. Aynı zamanda karadelikler henüz gözlemlenmemiş olan hawking ışıması yaparlar ve buna dayanarak zaman içerisinde enerjilerini kaybettikleri düşünülür.
3-Pili sobaya atmaya benzeyen bir deney hakkinda bir cok sey duymustuk ,36 ulke,2 binden fazla fizikcinin katilacagi,Turkiyeden de 3 ekibin katilmasi beklenen, yerin doksan metre altinda gerceklestirilecek bir deney ile bir karadelik yapacaklardi,yeni fizik kurallarini bekleyin dediler ,sonra ne oldu ?
-Her şeyi yutma mevzusuna gelirsek, karadelikler lavabo deliğine benzer. Madde, suyun deliğe girişi gibi karadeliğin içine girerken ucundan kenarından kütleçekiminin yoğun baskısı altında değilse sıyrılıp uzaklaşabilir. Misal bir galaksi karadelik ile bir araya gelip kısmi olarak yutulabilir, diğer kısımları ise karadeliğin kenarını sıyırıp kurtulabilir ve yoluna devam edebilir.
4-e=mc kare ile nasil atom bombasi yapildi ?
-Karşıt madde konusuna gelirsem, bu konuda da hala çok fazla spekülasyon ve bilinmeyen şey var. Bilinen şu ki madde ve karşıt madde bir araya geldiğinde ışıma gerçekleşiyor yani enerji ortaya çıkıyor. Misal negatif olan elektron ile karşıt maddesi olan pozitron bir araya geliyor ve maddesel manada ortadan kalkıp enerjiye dönüşüyorlar, foton olarak yollarına devam ediyorlar.
5-Merak edebilecek arkadaslarimizin da olabilecegini varsayarak ,Schrodinger'in kedisi deneyini herkesin anlayabilecegi basit bir sekilde aciklayabilirmiydiniz ? kuantum dalgalari kedi ve insan vucuduna uygulanabilse de ruh konusunda gecersizmisler,bunun sebebini aciklayabilirmisiniz ?
-Evrende sayıca fazla olan karşıt madde değil madde. Eğer az olsaydı bugün yaşadığımız evren oluşmazdı, eşit olsaydı sürekli çarpışmalardan ışımalar gerçekleşir yine bugünkü düzenin kurulması mümkün olmazdı. Evrenin başlangıcından bu yana gelinen aşamaların içerisinde ışımaları kapsayan uzun bir dönem bulunmaktadır. Bu dönem içerisinde madde ve antimaddeler bir araya gelmiş, madde sayıca fazla olduğundan artmış ve günümüz evrenini meydana getirmiştir. Kısacası evren düzene oturmuştur. Hala evrende dolaşan karşıt maddeler var. Ancak madde,karşıt madde bir araya geldiklerinde birbirlerini ortadan kaldırıp aniden enerjiye dönüştükleri için gözlemlemesi zor. Madde, karşıt madde arasındaki fark; yüklerinin farklı oluşu ve biri diğerinden neden fazla diye sorarsak tam bir muamma olan daha da geçmişe gitmiş oluruz. Bu da bizi sadece varsayımlara götürür. Ancak şöyle diyebilirim ki kuantum dünyası bizim dünyamız gibi değildir ve olasılıklarıyla ünlüdür. Bu şekilde bir dağılımın oluşu bizim bunları düşünmemize vesile olmuş, zıttı olsa idi zaten ne biz ne de evren bu halini almış olurdu. Burada olasılıklar önemli. Olasılık olarak madde, karşıt maddeden daha fazla oluşmuş ki bunlar yaşanıyor.
6-Hem insan hemde isik hizinda dalga olabilirmiyiz ?
-Katı maddenin durgunluğuna gelirsem; 0 kelvin konuda bahsettiğim üzere durgunluğu gösterir. Böyle bir şeyin olması mümkün olsa da, olmasa da bu kinetik enerjinin bir ölçütüdür. Bu konuda hala çalışmalar sürüyor. Kimse bunun cevabını bilmiyor. Ancak görünen o ki 0 kelvin'e ulaşması çok zor, pek olası değil.
7-Dunyaya yaklasmak uzere olan astroidler icin hep bir seyler dusunuruz , bir gun bir karadelik tehlikesi yasansa , Bir karadelige atom bombasi gonderebilsek onu sivilce gibi patlatabilirmiyiz ?
-Son olarak Newton konusuna gelirsem; Merkür'de bir miktar hatalı sonuç elde ediliyordu, çünkü Güneş'in devasa yapısı uzayzamanı büktüğünden, evrensel kütleçekimi yasasının kütleçekimine olan yaklaşımı yetersiz kalıyordu. Evrensel kütleçekimi yasası; kütleçekimi, cisimlerin kütlelerinin çarpımı miktarında ancak uzaklığın karesiyle de ters orantılıdır der. Uzaklık arttıkça karesi oranında kütleçekimi zayıflar. Işık yılı cinsinden bir uzaklık kaygısı veya uzayzamana dair topolojik kaygı burada yoktur. Newton kütleçekiminin anlık gerçekleştiğini düşünür, Einstein ise kütleçekiminin ışık hızında olduğunu ve kütlenin uzayzamanı büktüğünü kanıtlamıştır. Yani 10 ışık yılı uzaklığındaki bir gezegen aniden yok olduğunda buraya etkiyen kütleçekimi 10 sene daha devam edecektir. Bugün Einstein'ın yasaları öne çıkar ancak Newton'un yasaları da gözümüzle görebildiğimiz, ölçebildiğimiz, yaşayabildiğimiz düzende mükemmel hassaslıkta sonuçlar verir. Bir diğer avantajları ise basit olmalarıdır. Bu sebeple hala kullanılırlar.
8-newton yasalarina gore her etki icin on esit ve yonlu bir tepki varsa nasil oluyor da birbirinden farkli cekim enerjileri olusmus,hersey birbirini cekiyor ve buyuk olan kucuk olani kendisine cekebiliyor , yada ay dunyadan kopmus ise neden tam olarak uzaya ucup gitmeyecek yada dunyaya geri gelmeyecek bir yerde takili kaldi ? kucuk bir cekim enerjisi degisimi ile bu ikisinden birisinin olmasi gerekmez mi ?
----------------------------- -
İrem27 bu konuları tartışmak güzel olsa da sorularınız bayağı fazla :) Gece yarısından sonra boş vaktim olduğunda fırsat bulursam cevaplayacağım. Ancak 2. sorunuzun cevabını zaten vermiştim. Einstein'ın genel görelilik kuramı kütle çekiminin de ışık hızında olduğunu göstermiştir. Yani Güneş aniden kaybolursa Dünya ancak 8 dakika sonra etkisinden çıkabilir.
-
irem27 bunu yazdı:
-----------------------------Cevaplariniz icin cok tesekkur ederim .Evet bende soru cok oluyor , bir satrancci hep neden,neden,neden diye sorar,hic bikmaz :))
-Öncelikle karadelikler hakkında çok fazla bilinmezin olduğunu söyleyerek başlamak isterim. Solucan delikleri şu aşamada bir varsayım. Fakat genel göreliliğe göre olması muhtemel. Evrenimiz bildiğiniz üzere genişliyor ve şişme teorisi bu konuya oldukça mantıklı açıklamalar getiriyor. Karadeliklerin uzayzamanı bükerek tünel oluşturması olası. Topolojik yönden ele alındığında böyle. Hatta birçok karadeliğin tüneller oluşturması da mümkün. Bir futbol topunun bir tarafından girip diğer tarafından çıkmak gibi bir şey. Fakat solucan deliklerine girip kısa yoldan seyahat etmek gibi şeyler fantezi ürününden başka bir şey değil. Böyle bir durumda ışık hızının üzerine çıkmak gerektiğinden bunu becermek mümkün değil. Evrenin koyduğu limit ışık hızı ve bunun üzerine çıkmak da mümkün gözükmüyor. Zira ışık hızına ulaşmak bir yana, yaklaşılmaya başlandığında cismin göreli kütlesinde inanılmaz bir artış oluyor öncelikle bu enerjiyi karşılamanın mümkün olmadığı bir gerçek. Ek olarak orada yüzleşilecek sayısız problem ise ayrı konu.
1-Isik hizi sabit hiz limiti olarak geciyor ama gama isini patlamasindada bir cok enerji yuklu parcaciklarin isik hizini gecebilecegi one surulmus,simdilik12.2 milyar yili uzakta olusan bir patlamanin sonucunda gama isini yayan materyalin hizini hesaplamislar , isik hizinin %99.9999'u cikmis.Bu enerjiyi su an ayni yontem ile kullanmak zannedersem barutdolu bir ficiya mesale ile dokunmaya benziyor,gunumuzde ise barutun yalnizca bir miktari bir merminin 800 km lik hizlar ile yol alabilmesini sagliyor,madem ulasilamaz denilen isik hizina esit yada cok yakin degerler veriyor , bu gucu kontrol altina alamazmiyiz ?Gelecekteki uzay gemilerimizi bu guc ile calisan hale getirmemizin su an icin bildigimiz bir yolu varmi ?
-Karadeliklerin birleşmesi konusuna gelirsem. Evet karadelikler birleşip daha büyük karadelikleri meydana getirebilirler.
2-Nicin evrendeki cekim hareketi isik hizi ile sinirlandirilmaz ?madem evrende kabul edilen en yuksek hiz isik hiziymis bu nasil oluyor ?
-Yok olma sorunuza gelirsem, karadeliklerin içinde ne olduğunu kimse bilmiyor ancak giren maddenin, enerjinin yok olmadığı karadeliğin bünyesine dahil olup daha kuvvetli bir kütleçekim kuvvetine sebep olduğu bilinen bir gerçek. Karadeliği bildiğimiz bir oyuk şeklinde değil de çekim kuvveti çok yüksek olan bir cisim olarak düşünürsek bu daha net olur. Kendisine ne kadar kütle dahil olursa o kadar çok çekmeye başlar. Aynı zamanda karadelikler henüz gözlemlenmemiş olan hawking ışıması yaparlar ve buna dayanarak zaman içerisinde enerjilerini kaybettikleri düşünülür.
3-Pili sobaya atmaya benzeyen bir deney hakkinda bir cok sey duymustuk ,36 ulke,2 binden fazla fizikcinin katilacagi,Turkiyeden de 3 ekibin katilmasi beklenen, yerin doksan metre altinda gerceklestirilecek bir deney ile bir karadelik yapacaklardi,yeni fizik kurallarini bekleyin dediler ,sonra ne oldu ?
-Her şeyi yutma mevzusuna gelirsek, karadelikler lavabo deliğine benzer. Madde, suyun deliğe girişi gibi karadeliğin içine girerken ucundan kenarından kütleçekiminin yoğun baskısı altında değilse sıyrılıp uzaklaşabilir. Misal bir galaksi karadelik ile bir araya gelip kısmi olarak yutulabilir, diğer kısımları ise karadeliğin kenarını sıyırıp kurtulabilir ve yoluna devam edebilir.
4-e=mc kare ile nasil atom bombasi yapildi ?
-Karşıt madde konusuna gelirsem, bu konuda da hala çok fazla spekülasyon ve bilinmeyen şey var. Bilinen şu ki madde ve karşıt madde bir araya geldiğinde ışıma gerçekleşiyor yani enerji ortaya çıkıyor. Misal negatif olan elektron ile karşıt maddesi olan pozitron bir araya geliyor ve maddesel manada ortadan kalkıp enerjiye dönüşüyorlar, foton olarak yollarına devam ediyorlar.
5-Merak edebilecek arkadaslarimizin da olabilecegini varsayarak ,Schrodinger'in kedisi deneyini herkesin anlayabilecegi basit bir sekilde aciklayabilirmiydiniz ? kuantum dalgalari kedi ve insan vucuduna uygulanabilse de ruh konusunda gecersizmisler,bunun sebebini aciklayabilirmisiniz ?
-Evrende sayıca fazla olan karşıt madde değil madde. Eğer az olsaydı bugün yaşadığımız evren oluşmazdı, eşit olsaydı sürekli çarpışmalardan ışımalar gerçekleşir yine bugünkü düzenin kurulması mümkün olmazdı. Evrenin başlangıcından bu yana gelinen aşamaların içerisinde ışımaları kapsayan uzun bir dönem bulunmaktadır. Bu dönem içerisinde madde ve antimaddeler bir araya gelmiş, madde sayıca fazla olduğundan artmış ve günümüz evrenini meydana getirmiştir. Kısacası evren düzene oturmuştur. Hala evrende dolaşan karşıt maddeler var. Ancak madde,karşıt madde bir araya geldiklerinde birbirlerini ortadan kaldırıp aniden enerjiye dönüştükleri için gözlemlemesi zor. Madde, karşıt madde arasındaki fark; yüklerinin farklı oluşu ve biri diğerinden neden fazla diye sorarsak tam bir muamma olan daha da geçmişe gitmiş oluruz. Bu da bizi sadece varsayımlara götürür. Ancak şöyle diyebilirim ki kuantum dünyası bizim dünyamız gibi değildir ve olasılıklarıyla ünlüdür. Bu şekilde bir dağılımın oluşu bizim bunları düşünmemize vesile olmuş, zıttı olsa idi zaten ne biz ne de evren bu halini almış olurdu. Burada olasılıklar önemli. Olasılık olarak madde, karşıt maddeden daha fazla oluşmuş ki bunlar yaşanıyor.
6-Hem insan hemde isik hizinda dalga olabilirmiyiz ?
-Katı maddenin durgunluğuna gelirsem; 0 kelvin konuda bahsettiğim üzere durgunluğu gösterir. Böyle bir şeyin olması mümkün olsa da, olmasa da bu kinetik enerjinin bir ölçütüdür. Bu konuda hala çalışmalar sürüyor. Kimse bunun cevabını bilmiyor. Ancak görünen o ki 0 kelvin'e ulaşması çok zor, pek olası değil.
7-Dunyaya yaklasmak uzere olan astroidler icin hep bir seyler dusunuruz , bir gun bir karadelik tehlikesi yasansa , Bir karadelige atom bombasi gonderebilsek onu sivilce gibi patlatabilirmiyiz ?
-Son olarak Newton konusuna gelirsem; Merkür'de bir miktar hatalı sonuç elde ediliyordu, çünkü Güneş'in devasa yapısı uzayzamanı büktüğünden, evrensel kütleçekimi yasasının kütleçekimine olan yaklaşımı yetersiz kalıyordu. Evrensel kütleçekimi yasası; kütleçekimi, cisimlerin kütlelerinin çarpımı miktarında ancak uzaklığın karesiyle de ters orantılıdır der. Uzaklık arttıkça karesi oranında kütleçekimi zayıflar. Işık yılı cinsinden bir uzaklık kaygısı veya uzayzamana dair topolojik kaygı burada yoktur. Newton kütleçekiminin anlık gerçekleştiğini düşünür, Einstein ise kütleçekiminin ışık hızında olduğunu ve kütlenin uzayzamanı büktüğünü kanıtlamıştır. Yani 10 ışık yılı uzaklığındaki bir gezegen aniden yok olduğunda buraya etkiyen kütleçekimi 10 sene daha devam edecektir. Bugün Einstein'ın yasaları öne çıkar ancak Newton'un yasaları da gözümüzle görebildiğimiz, ölçebildiğimiz, yaşayabildiğimiz düzende mükemmel hassaslıkta sonuçlar verir. Bir diğer avantajları ise basit olmalarıdır. Bu sebeple hala kullanılırlar.
8-newton yasalarina gore her etki icin on esit ve yonlu bir tepki varsa nasil oluyor da birbirinden farkli cekim enerjileri olusmus,hersey birbirini cekiyor ve buyuk olan kucuk olani kendisine cekebiliyor , yada ay dunyadan kopmus ise neden tam olarak uzaya ucup gitmeyecek yada dunyaya geri gelmeyecek bir yerde takili kaldi ? kucuk bir cekim enerjisi degisimi ile bu ikisinden birisinin olmasi gerekmez mi ?
-----------------------------
-----------------------------eminim çok güzel sorualr vardır bu yazının içinde ama bu kadar uzun bi yazıyı okumaktansa bu güzel sorulardan mahrum kalmayı tercih ederim lütfen kısa kısa yaz şu mesaşları bir çok konuda senin yazdıkları geçmek zorunda kalıyorum uzunluklarından dolayı :)
-
FireX bunu yazdı:
-----------------------------Yok olma sorunuza gelirsem, karadeliklerin içinde ne olduğunu kimse bilmiyor ancak giren maddenin, enerjinin yok olmadığı karadeliğin bünyesine dahil olup daha kuvvetli bir kütleçekim kuvvetine sebep olduğu bilinen bir gerçek. Karadeliği bildiğimiz bir oyuk şeklinde değil de çekim kuvveti çok yüksek olan bir cisim olarak düşünürsek bu daha net olur. Kendisine ne kadar kütle dahil olursa o kadar çok çekmeye başlar. Aynı zamanda karadelikler henüz gözlemlenmemiş olan hawking ışıması yaparlar ve buna dayanarak zaman içerisinde enerjilerini kaybettikleri düşünülür.
-----------------------------Bu bilgi doğru değil, karadeliğin nasıl ve neyden oluştuğu uzun zamandır biliniyor. Ben biltek de 15 yaşımda filan okuduğuma göre min 10 yıldır biliniyor.
Genele yazıyorum. Yıldızların ömrü bittiğinde (füzyon bittiğinde) üç ihtimal vardır, yıldız içine çökmeye başlar, güneş gibi hafif bir yıldız ise atomlar birbirine yapışma derecesine gelince, elektronların itim gücü sayesinde çökme durur, bunlara beyaz cüce denir. Yıldız hala maddeden (atomlardan) oluşuyordur.
Daha ağır bir yıldız ise, atomun elektronları yapışma derecesine gelince yine zıt yükten dolayı birbirini iter ancak çekim kuvveti daha fazla olduğu için, elektron protona düşer. Kararlı bir atomda elektron ve proton sayısı eşit olduğundan, elektron ve proton içindeki pozitron karşıt maddeleri birbirini yokeder ve ortada sadece nötron kalır. Bunlara nötron yıldızları denir.
Atomun çapı, çekirdeğin çapından yaklaşık 100.000 kat daha geniştir, yani atom çekirdeği bir futbol topu ise, çapı 50 km civarı olmaktadır, yani iki futbol topu buyukluğunde atom neredeyse yapışık olsa bile çekirdekleri arasında 100 km lik mesafe olurdu. Şimdi atomların birbirine dokunmasını engelleyen elektron itme gücünün ortadan kalktığını hayal edin, 100 km lik bir mesafe 1 m ye düşer. Böylece çoook daha küçük alana çok daha büyük nötr çekirdekler sığar. Tabiki artık bu kütleye atom denemez.
Neyse, artık nötr nötronlar birbirine yapışmıştır ve bu nötronların basıncı kütle çekime karşı koyar, nötron yıldızı hayatına devam eder, 5 ml nötron yıldızı maddesi 5.5 milyar ton ağırlığındadır.
Daha da ağır yıldızlara ne olur, bu sefer nötronların basıncı da çökmeyi durduramaz yıldızın yarıçapı schwarzschild yarıçapının altına düşer ve nihayet karadelik oluşur. Bu yarıçap bir sınır gibidir, madde miktarına bağlıdır, kağıdın ne kadar büyük olursa olsun 9 kereden fazla katlanamaması gibi birşeydir. schwarzschild yarıçapından küçük her kütleye karadelik denir. Boyutu önemli değildir.
Eğer herhangi bir madde, karadeliğin içine düşerse, yukarıda sayılan adımlara benzer durumlar gerçekleşir, önce maddedeki elektronlar protona düşer, sonra nötronlar karadeliğin kütle çekimine dayanmaya çalışır, nihayetinde verilen madde de karadeliğe dönüşür.
-
Ampul dikkatli okursan orada bana "karadeliğe kapılan madde yok mu oluyor" diye sorulmuş ben de onun cevabını vermişim. Karadeliğin oluşumunu anlatmadım.
-
irem27 bunu yazdı:
-----------------------------1-bu gucu kontrol altina alamazmiyiz ?Gelecekteki uzay gemilerimizi bu guc ile calisan hale getirmemizin su an icin bildigimiz bir yolu varmi ?
2-Nicin evrendeki cekim hareketi isik hizi ile sinirlandirilmaz ?madem evrende kabul edilen en yuksek hiz isik hiziymis bu nasil oluyor ?
3-Pili sobaya atmaya benzeyen bir deney hakkinda bir cok sey duymustuk ,36 ulke,2 binden fazla fizikcinin katilacagi,Turkiyeden de 3 ekibin katilmasi beklenen, yerin doksan metre altinda gerceklestirilecek bir deney ile bir karadelik yapacaklardi,yeni fizik kurallarini bekleyin dediler ,sonra ne oldu ?
4-e=mc kare ile nasil atom bombasi yapildi ?
5-Merak edebilecek arkadaslarimizin da olabilecegini varsayarak ,Schrodinger'in kedisi deneyini herkesin anlayabilecegi basit bir sekilde aciklayabilirmiydiniz ? kuantum dalgalari kedi ve insan vucuduna uygulanabilse de ruh konusunda gecersizmisler,bunun sebebini aciklayabilirmisiniz ?
6-Hem insan hemde isik hizinda dalga olabilirmiyiz ?
7-Dunyaya yaklasmak uzere olan astroidler icin hep bir seyler dusunuruz , bir gun bir karadelik tehlikesi yasansa , Bir karadelige atom bombasi gonderebilsek onu sivilce gibi patlatabilirmiyiz ?
8-newton yasalarina gore her etki icin on esit ve yonlu bir tepki varsa nasil oluyor da birbirinden farkli cekim enerjileri olusmus,hersey birbirini cekiyor ve buyuk olan kucuk olani kendisine cekebiliyor , yada ay dunyadan kopmus ise neden tam olarak uzaya ucup gitmeyecek yada dunyaya geri gelmeyecek bir yerde takili kaldi ? kucuk bir cekim enerjisi degisimi ile bu ikisinden birisinin olmasi gerekmez mi ?
-----------------------------1- bahsettiğin şey bir gama ışını patlamasını kontrol altına almaksa şöyle düşünebilirsin 100 milyar tane güneşin aynı anda yaydığı ışığı kontrol altına almayı yaparsan bunuda halledebilirsin
yok benim bahsettiğim uzay araçlarını bir patlama ile uzaya gönderelim dersen
şöyle düşün 600 km yukarıya bir araç yerleştireceksin
bir kere patlatırsın 600 km yukarı çıkar yada
bir kere kaplatırsın 300 oradayken bir kere daha patlatırsın 300
200-200-200 yapabilirsin
100-100-100-100-100-100 yapabilirsin
yada bu işi 10 cm 10 cm olduğunu yada 1 cm 1cm olduğunu düşün
ve görürsünkü senin patlaman anlık bir olay değil sürekli bir patlamaya dönmüş
yani bildiğin füzelerin kullandığı sistem
2-belli bir uzaklıkta ağaçta duran kuşu vurmal istersem bir taş atarım ve kuşu vurduğumda benim taşa verdiğim kuvvet kuşa aktarılır
işte bu taş kuvvet taşıyıcısıdır
benim kuvvetimin iletim hızı ise taşın hızına eşit olur
doğada 4 temel kuvvet vardır ve bu kuvvetin taşıyıcıları vardır
benim kuvvetimin iletim hızı taşın hızına eşit olur
a-elektromanyatik kuvvet- taşıyıcısı fotondur ve ışık hızı ile hareket eder
b-zayıf çekirdek kuvveti- taşıyıcı w bozonudur
c-güçlü çekirdek kuvveti-taşıyıcısı gluonlardır
d-gravitasyonel kuvvet- taşıyıcısı gravitondur ve ışık hızı ile hareket eder graviton deneysel olarak gözlenmemiştir fakat teorik olarak varlığı kabul edilir
3- bahsettiğin deney cern deneyi sanırım ufak karadelik yaratmak gibi bir amaçları yoktu o deneydeki amaç higgs bozonunu bulmak
derste hocamıza o karadelikleri sorduğumuzda bilim kurgu deyip geçmişti :D
4- öncelikle kimya dersinde çok duyduğun kütlenin korunumu yasasını unutacaksın
nükleer fizikte bağlanma enerjisi birşey vardır
atom bombasında şöyle bir reaksiyon gerçekleşir
1 nötron + U235--->3 nötron + Kr92 + Ba141 bu denklemde kütleleri yerine koyarsak
sol tarasın kütlesi sağ tarafın kütlesinde daha fazla çıkar buradanda o kayıp kütleye e=mc2 uygularsan bir atomun bozulmasından nekadar enerji elde edebileceğini bulursun
5-schöredingerin kedisi deneyi derki bize herhangibir anda ölecek kedimiz var onu kutuya koyuyoruz
kedimiz hakkında yorum yaptığımıza kedi kutuyu açana kadar kedi bizim için %50 ölü %50 canlıdır
kuan mekaniğinde bu durumu temsil etmek istediğimiz kedi-kuantum-dalga-fonksiyonu=1/2*ölü-kedi-fonksiyonu + 1/2*canlı-kedi-fonksiyonu
olacaktır (burada kat sayılar aslında karekök(1/2) olacak)
ama ruh inanışına göre ruh ölümsüzdür ve onun içinde sadece canlılık durumu söz konusudur ve durumu sabittir ruh-kuantum-dalgası=sabit
6- kütlen olduğu için olamazsın
7- bunu tükürerek durdurabilirmisin
http://www.youtube.com/watch?v=THANb23UN2A
8- bir yanlıını daha söyleyeyim büyük küçüğü çeker diyemezsin
burada dünyanın kütlesi 10 üzeri 31 mertebesinde senin dünyada uyguladığın kuvvet (70 kg olduğunu düşünelim)
700 newton civarında olur f=m.a dan çekersen dünyanın ivmesini nin nekadar küçük olduğunu ve kayda değer olmadığını görebilirsin
senin ivmene bakarsan 700/70 ten 10 m/skare gibi bişey bulursun (tabi bu fark şimdikinden çok farklı olmamak koşulu ile)
aksi takdirde bahsettiğin şey geçekleşecektir
-
Wert sağolsun sorular cevaplanmış :) Benzer şeylerden bahsetmek yerine bu gece ben de Bilim Şehri için hazırladığım bir yazının devamını getirmiş olurum. İrem27'de sorular tükenmiyor :)
-
0 k tam -273 değil onun için -273 var galbia 0k =-273 .4 C olduğundan bu sıcaklık yok mantığı da çok basit bence o sıcaklıkta atom titreşim özelliğini kaybeder yani artık ttiremez ve katı madde olmaktan çıkar ( dolasıyla atom hareketsiz kalacağı için o sıcaklığa inilemiyor yani soğukma üniteside donuyordur haliyle ama artıs çok basişt atomlar arası uzaklığı istediğin kadar arttır ne oalcka bir sonu yok daha hızlı daha hzlı hareket edecekelr ee enreye kadar
-
asiminnesli bunu yazdı:
-----------------------------0 k tam -273 değil onun için -273 var galbia 0k =-273 .4 C olduğundan bu sıcaklık yok mantığı da çok basit bence o sıcaklıkta atom titreşim özelliğini kaybeder yani artık ttiremez ve katı madde olmaktan çıkar ( dolasıyla atom hareketsiz kalacağı için o sıcaklığa inilemiyor yani soğukma üniteside donuyordur haliyle ama artıs çok basişt atomlar arası uzaklığı istediğin kadar arttır ne oalcka bir sonu yok daha hızlı daha hzlı hareket edecekelr ee enreye kadar
-----------------------------sıfır olduktan sonra eksi yönde titreşime başlayacak olmasından dolayı mı mutlak sıfır noktası deniyor peki ?
-
Firex üstadım yazılarını ve sana yöneltilen soruları okudum aklımı kurcalayan bazı cevaplarıda aldım. Öncelikle teşekkür ederim sana. Sonra ise bir sorum olacak öyle irem gibi fazla zorlayıcı değil :D
LHC deneyinden haberin vardır. Bir ara çok iyi araştırmışyım. Lise ve dersanelerdeki fizik hocalarına hatta biraz ileri giderek Proflara felan mail attım. Hoşuma giden bir konuydu çünkü.
Sorum şu deneyde en son hidrojenin yada helyumun muydu neydi anti maddesini elde etmişler. Ancak detaylı bilgim yok bu konuda. Ve deneyde görevli eski bilim adamı bir açıklama yapmıştı. Deneyin sonuçları çok kötü olduğundan gelecek zamandan bu deneyin sonuçlarını engellemeye çalışan güçler (gelecekteki insanlar) olduğunu ortaya attı. Sence bu mümkün mü ? Deneyin son durumu bilgin varsa paylaşabilirmisin bizimle ?
Cevaplar için şimdiden çok teşekkür ederim.