folder Tahribat.com Forumları
linefolder Derin Konular
linefolder Kürtler Hakkında...



Kürtler Hakkında...

  1. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    viveo
    viveo's avatar
    Kayıt Tarihi: 10/Ekim/2007
    Erkek

    iyi kurtler diye bi kavram yok iyi insan olan kurtler var ve bu kurt denilen ırkın %80 hic bir ise yaramiyor.

    sadece tuketim..


    söylesem tesiri yok,sussam gönül razı değil
  2. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    retrem
    retrem's avatar
    Kayıt Tarihi: 19/Kasım/2005
    Erkek

    yok yok böyle olmaycak.

    Nerde gereksiz konu varsa açılıyor.

    vede tartışılıyor.

    bravo.

  3. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    tatarramazan
    tatarramazan's avatar
    Kayıt Tarihi: 08/Ekim/2003
    Erkek

    Ben bir Kürt aydını olsaydım...

    Ben bir Kürt aydını olsaydım, kendimi parçası hissettiğim halkın bütününü tanımaya adardım. Tanıma sürecine mutlaka bizzat kendimi tanımaktan başlar, aidiyet duygumun dayanaklarını acımasızca irdelerdim. Kendime dair keşfettiğim ilk özellik, pek muhtemeldir ki "Kürtçe" konuşuyor olmam olurdu.

    Kimliğime ilişkin bu değerli ipucunun izini sürer, Kürtçe'yi "İndo-Avrupa dil ailesinin, İndo-İran dalının İran dilleri alt-grubu"na yerleştiren Batılı dilbilimcilerin eserlerini irdelerdim. Ben bir Kürt aydını olsaydım, irdelediğim dilbilimcilerinin anadilimi altında tasnif ettikleri "İndo-Avrupa dili" sınıfının ideolojik bir "varsayım"dan ibaret olduğunu, böyle bir dilin varlığına ilişkin hiçbir bilimsel verinin bulunmadığını keşfetmekten büyük rahatsızlık duyardım. Rahatsızlığım, "İndo-Avrupa dili" konuştukları varsayılan "Aryan" kavimlerinin bizzat kendilerinin de ideolojik bir kurmacadan ibaret olduklarını keşfettiğimde daha da artar; "ilk İndo-Avrupa dili" ve "Aryan kavimleri" icatlarının arkasında 19. yüzyıl İngilizlerini gördüğümde teyakkuza geçerdim. Bir Kürt aydını olsaydım, halkımın 19. yüzyıla ve İngilizlere ilişkin deneyimleri, beni "emperyalizm"e karşı mutlaka uyarır; araştırmamı derinleştirmeye sevk ederdi. Az biraz daha irdelediğimde, "Aryan" kelimesini, Sanskritçe'den türetip, Avrupa dillerine salanların da onlar olduklarını öğrenirdim.

    Ben bir Kürt aydını olsaydım, halkımın Batı'nın gündemine Mezopotamya'da petrol bulunmasından çok daha önce, dini nedenlerle girdiğini, 1800'lü yılların daha ilk yarısında "Havarilerin ruhlarıyla donanmış, İsa'nın aşkı uğruna dünya nimetlerini terk etmiş" misyonerlerin "o vahşi dağlar" dedikleri topraklarıma İsa'nın "haçını yerleştirmek" için geldiklerini hatırlardım. Ben bir Kürt aydını olsaydım, Edward Said'in "Avrupalı olmayan halkların özelliklerinden bir tanesi de belgeler, tarihler, otobiyografiler, kayıtlar ve benzerleri bakımından zengin olmamasıdır.../onların/ tarihi hakkında kapsamlı, güvenilir bir eser bulunmamasının nedeni de budur" tesbiti kulağıma küpe olur, halkıma ilişkin Batılı "tesbitler"i öğrenir ama mutlak doğru gibi asla kabullenmez; Ermeni diyasporasının ithamları karşısında boynumu bükmezdim.

    Ben bir Kürt aydını olsaydım, meselâ 1840 yılında, Muş, Bitlis, Erzurum ve Van'a misyoner aileler yerleştiren Papaz Horatio Southgate(1)gibi bir adamın, "putperest" dediği halkıma kapı komşum Ermeniler aracılığıyla ulaşma planları yaptığını öğrendiğimde düşünür, bu hususta misyonerlerin "Hıristiyan Ermenilerle işbirliği" yapmış olmalarının telmihlerini irdelerdim. Bu bağlamda, Papaz Efendinin "...Bununla beraber, diğer Doğu halklarının hepsinden üstün oldukları kanısındayım. Türklerin ve İranlıların arasında yaşayan Kürtler, ne Türkler gibi suratsız ve ağır, ne İranlılar gibi mülayim ve sinsidirler. Yırtıcı ve aşağılanmış bir ırk olarak dağlarda dolanır, yerleşik Kürtler tarafından sahiplenilmezler. Yerleşikler, farklı bir türdür. İçtenlikleri, erkekçe bağımsızlıkları, şeffaflıkları, cömertlikleri, canlılıkları, zekâları Hıristiyanlığa yaklaşımları bağlamında olumsuzluk içermez, dahası, Hıristiyanlığa biat ettikleri takdirde soylu ve özel bir halk olacaklarına işaret eder" şeklindeki tesbitlerini, halkım üzerindeki emellerin olası bir tezahürü olarak kaydetmekten geri durmazdım.

    Ben bir Kürt aydını olsaydım, rahmetli Musa Anter'in anılarını okumuş, Hitler'in Ankara Büyükelçisi Franz Joseph Hermann Michael Maria von Papen'in(2) rahmetliyi "Kürt ırkı"nın katışıksız olduğu, yani Araplara, İranlılara, Türklere veya Ermenilere "bulaşmadığı" asırlarda "mavi gözlü-sarışın" olduklarına dair ikna turlarını ürpererek hatırlardım. Aynı bağlamda, Madam Danielle Mitterrand'ın yoksul ve garip Diyarbakır'ı "dünyanın en güzel şehri, şehirlerin anası" ilân etmesini de aynı çerçevede değerlendirirdim. Ben bir Kürt aydını olsaydım, sarışın, mavi gözlü ve bütünüyle sanal "Aryan"ların, "Beyaz Avrupalılar"ın Cilâlı Taş Devrinde Kafkaslarda "yaşamış" atalarına dönüştürülmesi sürecini ibretle izler; "Beyaz adamın üstünlüğü" kuruntusunun insanlığın başına sardığı felâketleri düşünür, yüreğim daralırdı. Ben bir Kürt aydını olsaydım, 17.yüzyıl gezgini Evliya Çelebi'yi gözden kaçırmaz, dördüncü kitabında onaltı değişik Kürtçe'den bahsettiğini kaydeder; buna karşın, "anadil"in bir halkın etnik kökeninin saptanmasında yegâne belirleyici unsur olmadığını, din, aşiret bağlantıları gibi unsurlarla çakışması halinde önem kazandığını keşfederdim. Ben bir Kürt aydını olsaydım, günümüz dünyasında "millet" kavramının Frenk armudu misali bir sözcük olup, kim hangi niyetle isterse öyle istimal edilebildiğini keşfettiğimde bir daha durur düşünür, "Kürt milliyetçiliği" gibi bir tanımı dillendirmeden önce içini doldurduğumdan emin olmak isterdim. Nedir, "millet"? Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Büyük Lügat'ın dediği gibi "bir dinden olanların topluluğu" ise; "milliyet"in karşılığını "ümmet" ise; "aralarında din, dil ve tarih birliği olan topluluktaki hâl; maddi manevi birlik ve beraberlik rabıtaları bulunan topluluklardaki vasıf" ise; "milletimiz bir vücuttur; ruhu İslâmiyet; aklı Kur'an ve imandır" açıklaması doğru ise, ne "Kürt," ne de ne "Türk" milliyetçiliği diye bir tanımlamanın olamayacağını teslim ederdim.

    Ben bir Kürt aydını olsaydım, Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Büyük Lügat'la yetinmez, Batı kaynaklarını didiklerdim. İngilizce, Fransızca, Almanca'da hatta Rusça'da aynı olan "nation" kelimesinin pek ünlü bir çağdaş filozof(3) tarafından "Nation/millet soyuna ilişkin bir kuruntuyu paylaşan, komşularına karşı nefret besleyen bir toplumdur. Bu nedenledir ki, bir nation/millet'teki bağlılığın temelinde kusurlu bellek (kuruntu) ve ötekine duyulan nefret yatar" cümlesini görünce kanım donardı. Biraz daha inceleyince, Profesör Margalit'in ailelerimiz, arkadaşlarımız, sevgililerimiz, komşularımız, kavmimiz ve nation/milletimizle geliştirdiğimiz sağlam ilişkilerin ortak belleğimizin ürünü olduğunu iddia ettiğini görür; "ortak bellek"in sağlam ve ahlâki ilişkiler geliştirirken, aynı biyolojik türden olmamızın dışında hemen hiçbir şey paylaşmadığımız yabancılarla ilişkilerimizin zayıf ve gayri-ahlâki olduğunu söylediğini öğrenirdim. Bu çerçevede, "ortak bellek"in Kürtleri özgürleştirmekten çok sakatlayan, barışmacılıktan çok öç alma duygularını körükleyen bir olgu olabileceğinden korkardım.

    Ben bir Kürt aydını olsaydım, Margalit'in çözümlemesi bize uyar diye heveslensem dahi, öncülünde zorlanır, "öteki"nden kategorik olarak nefret eden/dışlayan bir "Türk" tanımadığım gibi, Türklerin dört başı mamur ortak bir "soysop" doktrinleri olmadığını bildiğimi teslim ederdim. Bir ucu Manas, diğer ucu Hayber Kalesi destanı olan bir anılar manzumesi, ne kadar "ortak bir kuruntu" olabilir diye irdelerdim. Ben bir Kürt aydını olsaydım, talihsiz bir tarihin, tanımların ideolojik karmaşasının acısının, hele de Yeni Dünya Düzeni'nde yaşayakalabilmek için canını dişine takmış çabalayan Türkiye'den çıkarılmasına izin vermezdim.

     

     

    [Alev Alatlı]



    (1) Papaz Horatio Southgate,1812-1894, Portland, Maine doğumlu Amerikalı "Congregationalist" papaz. "Muhammediliğin İran ve Türkiye'deki durumu" başlıklı araştırması için 1836'da New York'tan çıkıyor, dört yıl süreyle "Ermenistan, Kürdistan, İran ve Mesopotamya"da geziyor. "Narrative of a Tour through Armenia, Kurdistan, Persia, and Mesopotamia, New York, 1840.

    (2) Almanya'nın Türkiye Büyükelçisi, 1939 to 1944.

    (3) Avishai Margalit'in The Ethics of Memory (2002)


    Bu niymiş la?
  4. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Demodor
    Demodor's avatar
    Kayıt Tarihi: 30/Ağustos/2005
    Erkek
    osmanlı zamanında bir çok etnik kökene sahip insan bu ülkede rahatça kardeşçe yaşamıştır kimse çıkıp ben kürdüm ben şuyum ben buyum dememiştir eğer ben şuyum ben buyum diyenler istedikleri yere gitmekte serbesttirler ama şuda unutulmamalıdırki burası türkiye adı üstünde türk diyarı beğenmiyen yada bölmek istiyen avcunu yalar bu millet bu oyuna gelmez .

    VUR VUR İNLESİN FİLİSTİN DİNLESİN.
  5. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    AnaMuhalefet
    AnaMuhalefet's avatar
    Kayıt Tarihi: 12/Kasım/2007
    Erkek

    a) Türkiye- vatan,anayurt,doğup büyüdüğün yer, kutsal toprak parçası...          

    b) Türkiye'de yaşayan insanlar Türk vatandaşıdır.

    Sanırım çok yaygın bir şekilde kavram karmaşası yaşıyoruz ya da kelimelerin anlamlarını farklı yorumluyoruz.

    b şıkkını "Türkiye'de yaşayan insanlar Türk'tür" şeklinde yazıldığında kavram karmaşası başlıyor. "Türkiye'de yaşayan insanlar Türk vatandaşıdır. " deyince normal karşılayan kişi, "Türkiye'de yaşayan insanlar Türk'tür" denilince garipseyebilmektedir. **Halbuki ikisi arasında pek de bir fark bulunmamaktadır.** ( ** lı cümleyi okurken daha önceden baktığınız görüş açısıyla yine aynı ikilemde kalabilmektesiniz.)

    Karmaşayı gidermek için "Türk" tanımını herkesin algılayabileceği şekilde tanımlamak gerekir.

    Bu ülkede yaşayan birçok ırktan insan var. Laz, Çerkes, Boşnak, Rum, Ermeni vs. gibi sayıları ülke nüfüsuna gore nispeten az sayıda olan insanlar. Buradan sonra karışıklık başlıyor, bu insanlar ermeni asıllı Türk vatandaşı, rum asıllı Türk vatandaşı vs.dir. Kürt kökenli Türk vatandaşı olanlar da vardır. Herhalde bu paragrafta yazılanları kabul etmeyecek kişi yoktur.

    Peki Türk kökenli Türk vatandaşı gibi bir tanım söz konusu mudur? Böyle bir cümle kurulduğunda oluşan anlatım bozukluğu ya da söylenenin kendiyle çelişmesi direkt dikkatinizi çekiyor herhalde. Yani kişi Laz,Çerkes,Boşnak,Rum,Ermeni vs. bir kökenden gelmiyorsa buna nasıl bir tanım yapılır? Bu insanlar mı *Türk'tür yoksa Laz+Çerkes+Rum+Ermeni+Kürt+*Türk olanların hepsine birden Türk denir. Bu açıklamaları yapayım derken anlatmak istediğimi tam olarak açıklayamasam da az çok algılayabildiğinizi umuyorum. Neyse son bir örnek vererek bağlamaya çalışayım. Mehmet (Marco) Aerolio. Brezilya asıllı Türk vatandaşımız. Kendi ağzıyla yaptığı açıklama: "Bende sizden biriyim,kendimi Türk olarak hissediyorum" (cümle bire bir olmasa da aynı şeyi söylüyor) Bu cümle kimse tarafından garipsenmemektedir. ( Sadece futbol oynatmak için adamın Türk statüsüne alındığı tartışmalarını dikkate almazsanız) rum,ermeni,laz,boşnak vs. olan bir kişinin "Türküm" demekten bir çekingenlik duymaması veya bunu rahatlıkla söyleyebilmesinin yanında "Türküm" diyen bir kürt ülkemiz koşullarında kendiyle çelişiyor gibi düşünülmektedir. <Düşünüyorum da ben bir kürt olarak direkt "Türküm" deyince ne değişiyor> yani böyle bir cümle kurmayı düşünüyorsun, düşündüğünde aklın biraz karışıyor,uleyn hadi oradan sen kürtsün nereden türk oluyorsun sen gibi bir şey oluyor. İnsanların cümleyi nasıl yorumlayacaklarını bildiğinden, rahatlıkla böyle bir cümle kurman mümkün olmuyor. Yani sonuç olarak bakış açısına göre: A) Türk'üm B) Kürt Kökenli Türk'üm C) Kürt Kökenli Türk Vatandaşıyım D) Kürt'üm 

    Aslında hangi açıdan bakarsanız bakın değişen bir şey yok, hepsi de aynı kapıya çıkıyor. Sonuçta bahsettiğimiz tüm bu insanlar bu ülkenin insanları, sadece kimin kendini nasıl gördüğü konusunda uzlaşma sağlayamama gibi bir sorun var.

    -----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------      

    Buraya kadar kendi düşündüklerimi anlattım diğer tartışmalara girmeden. Buradan sonrası biraz daha kişisel yorumlara giriyor (saat 4ü geçiyo bakalım yazmaya dermanım kalırsa!)

    Kabul edilmesi gereken diğer bir şey de, artık Türkiye'nin güneyinde Kürdistan diye bir devlet var, resmi ya da gayri resmi fark etmez. Ve orada bulunan (Kuzey Iraklı) Kürt'lerin konuştuğu dil de Kürtçe. Bu olayı şöyle düşünebiliriz, fabrikada sigortasız çalışan bir işçi var, bir de bu fabrikanın kaydını tutan devlet. Gerçek olan şu, sen o fabrikada bir işçisin ve oradaki kurallara göre çalışıyorsun. Ama devlete göre sen orada çalışan olarak tanınmıyorsun. Bu da böyle aslında,resmi ya da değil orada bir Kürdistan(Türkiye sınırlarına kadar uzanan, ilk mesajı yazan arkadaşın gönderdiği haritadaki yeşil bölge,hakkari,şırnaktan ötesi) Devleti var, Kürtçe konuşuluyor ve kurallar ona göre işliyor.

    Birisi demiş ki " Kürtlerin hiçbirini sevmem,sevmem için de bir neden yok"...

    Bu adama nasıl cevap yazılır, direkt küfür mü saydıralım, sövelim mi. Anlatmak istediğini anlıyorum fakat olanı(aslında olmayanı) anlatırken neredeyse hakaret eden bir ifade tarzı içinde. Gasp,hırsızlık,kaçakçılık,yaralama,adam öldürme vs. tüm illegal şeylerin yüzde 70-80 nin Kürtler tarafından yapıldığını düşünüyor, buradan da genelleyerek ulan bu kürtlerin .... şeklinde devam ediyor. Ama yanıldığı nokta tüm Kürtler böyle, hiçbir işe yaramazlar,zarar verirler anca sağa sola (bu yazan adamın mantığıyla gidiyoruz) diyor. Atıyorum şehirde 100000 Kürt var, 5000 suç olayında 4500ünde Kürtler var. Buradan genelleme yaparak geri kalanlara da direkt damgayı basıyor. Ayrıca bu olaylara karışanların niye bu olaylara yönlendiğini de düşünmüyor?

    Neyse yeter walla, uyku bastı burada keseyim,daha sonra devam ederim. Herkese iyi geceler,kalın sağlıcakla:)  


    Bir işi: " BİLMEYEN " ELEŞTİRİR, " AZ BİLEN " AKIL VERİR, " YAPAMAYAN " ÇAMUR ATAR, " BİLEN " YAPAR.
  6. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    TRTC34
    TRTC34's avatar
    Kayıt Tarihi: 15/Nisan/2007
    Erkek

    Buraya yazilabilecek cok sey var ..

    Muridler duygularini cok guzel dile getirmisler duygusali var zekice ve dusunerek yazanda.

    Tam bunlari okuyup dusunurken ortalarda dolasan bir e-mail geldi aklima kaydetmis idim tekrar okudum cok kafam karisti .

    Karar veremedim nasil bir yorum yazsam diye biraz daha bekleyip arastirip gec kalmis olsamda bir seyler yazacagim..

    30-11-2007  pm10.30 Chicago


    Chicagoan TRTC34
  7. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    ShockMan
    ShockMan's avatar
    Kayıt Tarihi: 29/Eylül/2004
    Erkek
    erkan07 bunu yazdı:
    -----------------------------
    einstein1926 bunu yazdı:
    -----------------------------

    filiz bunu yazdı:
    -----------------------------
    hackeriz.comda (anasayfa) admin kürtler hakkinda cok güzel yorum yapmis. hepiniz okuyun
    -----------------------------

     Okudum o yorumu. Hiçbir kanıtı olmayan, tamamen götünden uydurulmuş birçok  düşünce içeriyor. Haklı olduğu yanları da yok değil ama.. 


    -----------------------------
    :) aynen öyle. yazan şahsın karekterini gösteren bir yazı .muhtemelen aklı 9 11 yaş arası.

     okul fabrika yol yatırım vs leride örnek  verseymiş.

     geyikçe konuşmak kolay..

    Yaşı yetenlerden biride çıkıp demiyorki lan olum onlar kürt değil değil, onlar özal zamanında k.ıraktan türkiyeye giriş yapıp daha sonra tüm ülkeye dağılan peşmergelerdir.

    saddamın gazabından ,kimyasalından kaçıp ülkemize sığınmışlardı .hatta bir çok pkk lıda ozaman sızma yapmıştı .

    bizler böyle düşündükçe sadece düşman ediniriz .neyseki büyükler böyle düşünmüyor aklıselim olanlar var.


    -----------------------------
    Sevgili kardeşim Cumhuriyet döneminden bu yana Kurtuluş savaşınıda görmüş, Türkler le her daim birlik olmuş kardeş olmuş Kürtleri Sonradan aramıza girmiş belkide aslen Arap ama ben kürdüm diyerek aslı değişikde olsa lanse etmeye çalışan lanetliler ile karıştıran hackeriz.com Yöneticisinin Beyin yapısını kınıyorum.

    zira Ülkede Askeri alanda da, Aselsanda da kendini gösteren başarılar elde etmiş çok kürt vardır. Kürtleri alçaltma girişimlerinin en ileri seviyesini yazılı makaleye çevirerek belirttiği için ayrıcada O arkadaşı Lanetliyorum. Allahın laneti hakkını yediği Kürt kardeşlerinin etini yemiş olmaktan dolayı onun üzerine olsun. Kürtleri bu güne kadar hiç bu kadar alçaltan haksızlıklar la dolu bir yazı daha görmedim.

    Günah keçisi edildiler, burada Milliyetçi geçinenlerin Devlet büyüklerininde yapabileceği bişey kalmamıştır, bu tabloyu görünce artık olayın toparlanamayacağı gibi korkulara kapıldım, Sanırım bu kadar irenç düşünenler var ve sayılarıda oldukça çok, Büyük Allah Ne ediyorsa Güzel eder, Sadece Ona Sığınıyorum, Kullarının iftiralarından.

    Otopark değnekçileri belediyenin vermesi gereken düzenin verilmediğinin kanıtıdır Değnekçilerin konusu tamamen Asayişi ilgilendirir, yapanları cezalandıracak kurum yokmuki genellemeye kürtleri katıyor.

    Cama yapışan çocuk konusuna gelince bir çocğu bile nefretine alet etmeye utanmamazlık görüyorum onda. kendisi hiç zahmet etmişmiki o çocuğun yaşamını aile yapısını incelemek için, büyük ihtimal babasının olmadığını, annesinin onu bir ekmek getirmesi için iş yapmaya sabah evden uğurladığını bunları biliyormu beyefendi demek gerekmezmi.

    abi bana para ver diyip vermeyince küfür eden çocuk meseleside beyefendiyi çok rahatsız etmiş olacakki sen sıcak yuvanda sıcacık yemekleri yerken onların yiyecekleri bir akşam yemekleride olmadığı aşikardır, acıman gerekirken toplumsal bir yara demen gerekirken nefretine alet etmeye utanmıyorsun değilmi ey Hackeriz.com Admini. Arkadaşlar pes doğrusu pes.

    Fuhuş konusunada Gelince Namussuluk etmektedir kendileri, ayağını denk almasını öğütleyebilirim alınır o kelle baştan.
    Sakın ola Kürtlerin bunu yaptığı gibi bir tez atmasın kimse, Zira Aynı bela kürtlerinde başındadır, Güney Doğuda daha 92 li yıllara kadar Fuhuş yokken getirildi taaa burnumuzun dibine kadar sokuldu yapan karanlık güçlerin ekmeğine yağ sürmek yerine Vatandaş kesiminden Kürtlerin bunu yapmış olduğu gibi karalamalarda bulunmaktan kaçınılmalıdır. Zira Kürdüm diyen o kişilerin asılları hakkında araştırma yapmak icab etmektedir, O hangi babanın evladı ise belli olur ve direk anası bellenir burada. Kesinlikle Kürtler bu tür eylemlerde bulunmazlar beş parmak bir değildir, ancak kötülerimiz yok demiyorum, mutlaka yapanlarda var ama büyükleri kürtler değildir, Toplumu kaosa sürüklemek için yazdığı yazıya bak hiç bir yapıcı yanı yok tamamen yıkıcılık ön planda Ne edecek bu başa geçerse Kürtlerin fermanınımı çıkaracak tamamını katledinmi diyecek amaca bak amaç=0 Lanet olsun böyle düşünenlere.

    Birde Bu Salak Sanıyorki bunları yazdı diye devlet buna madalya verecek, böyle düşünenleri karanlık odaklar öyle güzel emelleinrde harcarlarki şahsen gördüğüm örnekleri çoktur aynen Bozuk para gibi harcarlar bok yoluna gitti niyazi misali.

    Tek bir gerçek vardır, Milli birlik Milli Selamet Yoludur, Bunu Kürdüyle Türküyle Lazı ile Çerkeziyle hep birlik olarak tasarlamadan gerçekleşmeyeceğini bilmesi gerekir vatandaşım. Allah Milli Birliğimizi Bozmasın Milli Birlikteliğimize ve fgücümüze Zeval vermesin Amin.


    Net ortamı, tek tük de olsa iyi dostluklar sağlamışsa bile, vefasızlığı ile ünlüdür..!
  8. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    Samast07
    Samast07's avatar
    Kayıt Tarihi: 29/Eylül/2007
    Erkek

    kürtçe dil falan değildir

     

    ırakın resmi dili arapçadır.kürdistan deniLen yer yoktur.kürtlerin yoğun yaşadığı bölge wardır..

     

    kürtleri yanlış bilmiyoruz çok ii biliyoruz..şöyle geçmişe baktıgınızda kimin ne olduqunu çok ii anlıyoruz ;)

     

     

  9. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    ShockMan
    ShockMan's avatar
    Kayıt Tarihi: 29/Eylül/2004
    Erkek
    Samast07 bunu yazdı:
    -----------------------------

    kürtçe dil falan değildir

     

    ırakın resmi dili arapçadır.kürdistan deniLen yer yoktur.kürtlerin yoğun yaşadığı bölge wardır..

     

    kürtleri yanlış bilmiyoruz çok ii biliyoruz..şöyle geçmişe baktıgınızda kimin ne olduqunu çok ii anlıyoruz ;)

     

     


    -----------------------------
    Olabilir dostum Çok iyi anladığın şey nedir tam açmamışsın ama şunu diyecem sana onlarda senin gibi seçilmiş kişilikleri çok iyi anlıyor ve senin gibilerle zaten mücadele ediyorlardır o zaman.

    Yada Senin gibiler varolduğu için Özgür olmak için şerefleri damla şerefleri varsa Bu Uğurda Ölmeleri ve Özgür olmaları gerekmektedir. Bu kadar basit işte, Alın işte Bölünmenin temel kavramı. ;)


    Net ortamı, tek tük de olsa iyi dostluklar sağlamışsa bile, vefasızlığı ile ünlüdür..!
  10. KısayolKısayol reportŞikayet pmÖzel Mesaj
    elevator
    elevator's avatar
    Kayıt Tarihi: 26/Mayıs/2007
    Erkek

    sizin gibiler   sevmesede olur,hani ihtiyaç yokki.

    bizim gibilerin sevdiği şey bayraktır T.C dir. o yazıyı yazan yavşak allah bilir evde götünde pireler uçuşurken bizim üzerimizde mermiler uçuşuyordu. şimdi kalkmış sanal alemde vatan millet sakarya diyor .

    yok kürtler şöyle yok böyle madem adamsın yazsaydın ya örtülü ödenek meseleli jet siki li ...... hanımı? yazsaydınya ciwan gate yi. yazsaydınya hertarafı üç kağıt olan uzanları .yazsaydınya ona buna sıkan nuriş i alaattin çakıcıyı .bankaları hortumlayanları .

    esra ceyhan ı yaz içişleri bakanı abdulkadir aksuyu  yaz tarım bakanı mehdi eker i yaz febe başkanı aziz yıldırımı yaz bak bunlar diyarbakırlı .bu begenmediğin adamlar seni yönetiyor bak oku sende adam ol.

    İNSAN !! MEMLEKETİNDEN DEĞİL ANASINDAN ÇIKAR.TOHUMUN BOZUKSA MEMLEKET NE YAPSIN?


    nekadar anlatırsan anlat,anlattıkların karşındakinin anladığı kadardır... VAR OLDUĞUM İÇİN DÜŞÜNÜYORUM ...
Toplam Hit: 8424 Toplam Mesaj: 47