Altın Oran 1,618 Belgeseli
-
VBDream bunu yazdı
Yok gayet iyi anlattın kendini.
Mantığınla mantıksızlığa referans mı verdin yine? laf var icraat yok hoca.. sorduğum soruyu cevaplamamak için kırk takla attın. bırak şu kışkırtıcı hareketleri...
-
attackatak bunu yazdıVBDream bunu yazdı
Yok gayet iyi anlattın kendini.
Mantığınla mantıksızlığa referans mı verdin yine? laf var icraat yok hoca.. sorduğum soruyu cevaplamamak için kırk takla attın. bırak şu kışkırtıcı hareketleri...
Neyi cevaplamadım ki, hepsini cevapladım fakat anlamıyorsan ne yapabilirim artık buna da mesai harcamama gerek yok. Sana odaklı bir konuşma değil bu okuyana odaklı ve gereken olasılıklar üzerine gerekenler tartışıldı, bir figür olarak barındın kısacası tartışmada o nedenle yazılımcı kimliğinle 18 basamak yanılgına ya da müslüman kimliğinle engelli hakaretinin üstüne her gün 25 sayfa kuran okuyup içki içmeme kimse karışamaz demene laf etmedik,
aklı olan en azından kendi çıkarımlarını yapacaktır bu konuda onun dışında kişiye dair veya cümlelere dair açıklamalar yerine sıfat ve daha çok aşağılama davranış biçimin nedeniyle karakter olamazsın, iyi figürdün tebrik ederim. Hacı hoca değilim malesef, tartışmanın bir galibi olması gibi yanılgın varsa eğer benim argümanım en başından beri herkesin zaman zaman haksız olması üzerineydi, Çok cahilsin keşke ölsen demiyorum fakat özeleştiri yoksunu tüysüz maymuna da midem belli bir noktaya kadar dayanabiliyor, kusura bakma.
-
yahu siz neyin tartışmasındasınız ki kuranı mutlak bir rehber alıyorsanız bunları da okumuş olmalısınız .
2:40 - Ey İsrailoğulları, size verdiğim nimetimi hatırlayın, bana verdiğiniz sözü tutun ki, ben de size verdiğim sözü tutayım ve sadece benden korkun! 2:47 - Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimeti ve vaktiyle sizi âlemlere üstün kıldığımı hatırlayın. 2:83 - Hani bir vakitler İsrailoğulları'ndan şöylece mîsak (kesin bir söz) almıştık: Allah'dan başkasına tapmayacaksınız, ana-babaya iyilik, yakınlığı olanlara, öksüzlere, çaresizlere de iyilik yapacaksınız, insanlara güzellikle söz söyleyecek, namazı kılacak, zekatı vereceksiniz. Sonra çok azınız müstesna olmak üzere sözünüzden döndünüz, hâlâ da dönüyorsunuz. 2:122 - Ey İsrailoğulları! Sizlere ihsan ettiğim nimetimi ve sizi vaktiyle âlemdeki ümmetlere üstün tuttuğumu hatırlayın! 2:211 - İsrailoğullarına sor: Biz onlara ne kadar açık âyetler vermiştik. Fakat Allah'ın nimetini her kim kendisine geldikten sonra değiştirirse, şüphe yok ki, Allah'ın azabı çok şiddetlidir. 2:246 - Baksana, İsrail oğullarının Musa'dan sonra ileri gelenlerine! Hani onlar, bir peygamberlerine: "Bize bir kumandan gönder de Allah yolunda savaşalım..." dediler. O da: "Size savaş farz kılınırsa, acaba yapmamazlık eder misiniz?" dedi. Onlar: "Bize ne oldu da yurtlarımızdan çıkarıldığımız ve çocuklarımızdan ayrıldığımız halde Allah yolunda savaşmayalım?" dediler. Bunun üzerine savaş kendilerine farz kılınınca da onlardan pek azı hariç, yüz çevirdiler. Ama Allah, o zalimleri bilir. 3:49 - Allah onu İsrailoğullarına (şöyle diyecek) bir peygamber olarak gönderir: "Şüphesiz ki ben size Rabbinizden bir âyet (mucize, belge) getirdim: Size, kuş biçiminde çamurdan birşey yaparım da içine üflerim, Allah'ın izniyle o, kuş olur; anadan doğma körü ve alacalıyı iyileştiririm ve Allah'ın izniyle ölüleri diriltirim. Evlerinizde ne yiyor ve neleri biriktiriyorsanız size haber veririm". 3:93 - Tevrat indirilmeden önce, İsrail (Yakub)in kendisine haram kıldığı dışında, yiyeceklerin hepsi İsrailoğullarına helal idi. De ki: "Eğer doğrulardan iseniz, haydi Tevrat'ı getirip okuyun". 5:12 - Allah, İsrailoğularından söz almıştı. İçlerinden on iki müfettiş göndermiştik... Allah şöyle demişti: " Ben, muhakkak sizinle beraberim. Namazı dosdoğru kıldığınız, zekatı verdiğiniz, peygamberlerime iman ettiğiniz ve onlara yardımda bulunduğunuz, (mallarınızı) Allah yolunda güzelce sarfettiğiniz takdirde, günahlarınızı mutlaka örter ve sizi altından ırmaklar akan cennetlere korum. Fakat sizden her kim de, bundan sonra küfrederse, dosdoğru yoldan sapmış olur. 5:32 - Bunun içindir ki, İsrâiloğulları'na: "Kim, bir cana kıymayan veya yeryüzünde bozgunculuk çıkarmayan bir nefsi öldürürse, bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de bir nefsin yaşamasına sebep olursa, bütün insanları yaşatmış gibi olur" hükmünü yazdık (farz kıldık). Şüphesiz ki onlara peygamberlerimiz açık delillerle geldiler. Yine de bundan sonra onların birçoğu yeryüzünde aşırı gitmektedirler. 5:70 - Andolsun biz, İsrailoğulları'ndan söz aldık ve onlara peygamberler gönderdik. Fakat ne zaman onlara bir peygamber nefislerinin hoşlanmadığı bir şey getirmişse, bunlardan bir kısmını yalanlamışlar, bir kısmını da öldürmüşlerdir. 5:72 - Andolsun, "Allah, Meryem'in oğlu Mesih'tir" diyenler elbette kâfir olmuşlardır. Oysa Mesih onlara: "Ey İsrailoğulları, hem benim, hem de sizin Rabbiniz olan Allah'a ibadet edin. Kim Allah'a ortak koşarsa, şüphesiz Allah ona cenneti haram kılmıştır ve onun varacağı yer cehenemdir. Zalimlerin yardımcıları da yoktur" demişti. 5:78 - İsrailoğulları'ndan küfredenler, Davud ve Meryem'in oğlu İsa diliyle lanetlenmişlerdir. Bu, onların isyan etmeleri ve aşırı gitmeleri yüzündendi. 5:110 - Allah şöyle diyecektir: "Ey Meryemoğlu İsa! Sana ve annene olan nimetimi hatırla! Hani seni Rûhu'l-Kudüs (Cebrâil) ile desteklemiştim. Beşikteyken ve kemâle ermişken insanlarla konuşuyordun. Sana yazıyı, hikmeti, Tevrat'ı ve İncil'i öğretmiştim. İznimle çamurdan kuş şeklinde bir şey yapmış ve ona üflemiştin, o da iznimle kuş olmuştu. Anadan doğma kör olanı ve alaca hastalığına yakalanmış kimseyi iznimle iyileştirmiştin. Ölüleri iznimle (hayata) çıkarmıştın. İsrailoğulları'na âyetlerle geldiğin ve onlardan inkâr edenlerin: "Bu ancak apaçık bir sihirdir" dedikleri zaman seni, onlardan korumuştum. 7:105 - Allah'a karşı ilk görevim, hak olandan başka bir şey söylemememdir. Gerçekten ben size Rabbinizden bir mucize getirdim, artık İsrailoğullarını benimle gönder. 7:134 - Ne zaman ki, azap üzerlerine çöktü, dediler ki, "Ey Musa! Bizim için Rabbine dua et, sana olan ahdi hürmetine eğer bizden bu azabı kaldırır uzaklaştırırsan, yemin olsun ki, sana kesinlikle iman edeceğiz. Ve İsrailoğullarını seninle birlikte göndereceğiz." 7:137 - Ve o hırpalanıp ezilmekte olan kavmi de yeryüzünün, bereketle donattığımız doğusuna ve batısına mirasçı yaptık. Ve böylece Rabbinin, İsrailoğullarına olan o güzel vaadi, sabırları yüzünden gerçekleşti. Biz de Firavun ile kavminin yapageldikleri sanat eserlerini ve diktikleri binaları yerle bir ettik. 7:138 - Ve İsrailoğullarının denizden geçmelerini sağladık? Derken bir kavme vardılar ki, onlar, kendilerine mahsus bir takım putlara tapıyorlardı. Dediler ki; Ey Musa! Onların tanrıları gibi, sen de bize bir tanrı yap! Musa da onlara dedi ki: Siz gerçekten cahillik eden bir kavimsiniz. 10:90 - Ve sonra İsrailoğulları'nı denizden aşırdık. Firavun, düşmanca saldırmak için derhal adamlarını ve askerlerini arkalarına düşürdü. Ta ki, suda boğulmaya başlayınca "İnandım, gerçekten de İsrailoğulları'nın iman ettiğinden başka tanrı yoktur. Ben de ona teslim olanlardanım." dedi. 10:93 - Gerçekten İsrailoğulları'nı çok güzel bir yurda yerleştirdik ve onlara hoş nimetlerden rızıklar verdik. Anlaşmazlığa düşmeleri de kendilerine ilim geldikten sonra oldu. Şüphe yok ki, Rabbin, o anlaşmazlığa düştükleri konularda kıyamet günü aralarında hüküm verecektir. 17:2 - Musa'ya da kitap verdik ve beni bırakıp başkasını vekil edinmeyiniz diye onu İsrail oğulları için bir hidayet rehberi kıldık. 17:4 - Biz İsrailoğulları'na Tevrat'ta şu hükmü verdik: "Muhakkak siz, yeryüzünde iki defa fesat çıkaracaksınız ve muhakkak büyük bir yükselişle yükseleceksiniz." 17:101 - Andolsun biz Musa'ya apaçık dokuz mucize verdik. (Ey Peygamber!) İsrailoğullarına sor, Musa kendilerine geldiğinde Firavun ona: "Ey Musa! Ben senin büyülenmiş olduğunu sanıyorum" demişti. 17:104 - Arkasından İsrailoğullarına şöyle dedik: "Firavun"un sizi çıkarmak istediği arazide siz oturun! Sonra ahiret vaadi (kıyamet) geldiği vakit, hepinizi toplayıp bir araya getireceğiz." 19:58 - İşte bunlar, Allah'ın kendilerine nimetler verdiği peygamberlerden, Âdem'in soyundan ve gemide Nuh ile beraber taşıdıklarımızın neslinden, İbrahim ve İsrail'in soyundan, hidayete erdirdiğimiz ve seçtiğimiz kimselerdir. Kendilerine Rahmân (olan Allah)ın âyetleri okunduğu zaman ağlayarak secdeye kapanırlardı. 20:47 - Hemen gidin de Firavun'a deyin ki: "Biz Rabbinin (sana gönderilen) elçileriyiz. Artık İsrailoğulları'nı bizimle gönder, onlara azab etme; biz sana Rabbinden bir mucize ile geldik. Selam doğru yolda gidenleredir." 20:80 - Ey İsrailoğulları! Sizleri düşmanınızdan kurtardık ve Tûr dağının sağ yanında size söz verdik, üzerinize de kudret helvası ve bıldırcın indirdik. 20:94 - Harun: "Ey anamın oğlu! Sakalımı ve başımı (saçımı) tutma. Ben senin 'İsrailoğulları arasında ayrılık çıkardın, sözüme bakmadın' diyeceğinden korktum." dedi. 26:17 - İsrail oğullarını bizimle beraber gönder." 26:22 - "O başıma kaktığın nimet de (aslında) İsrail oğullarını kendine köle edinmiş olmandır. " 26:59 - Ve onlara İsrail oğullarını mirasçı yaptık. 26:197 - İsrailoğulları bilginlerinin onu bilmesi, onlar için bir âyet (delil) değil midir? 27:76 - Haberiniz olsun ki bu Kur'ân, İsrail oğullarına, hakkında ihtilaf edegeldikleri şeylerin pek çoğunu anlatmaktadır. 32:23 - Andolsun ki biz vaktiyle Musa'ya kitap vermiştik. Şimdi de sen ona (öyle bir kitaba) kavuşmaktan şüphe içinde olma. Biz onu İsrailoğullarına doğru yolu göstren bir rehber kılmıştık. 40:53 - Andolsun ki biz Musa'ya o hidayeti verdik ve İsrailoğullarına o kitabı miras kıldık. 43:59 - İsâ, ancak kendisine nimet verdiğimiz ve İsrailoğullarına örnek kıldığımız bir kuldur. 44:30 - Andolsun ki biz İsrailoğullarını o aşağılayıcı azabdan kurtardık. 45:16 - Andolsun ki biz, vaktiyle İsrailoğulları'na kitap, hüküm ve peygamberlik vermiştik. Onları temiz rızıklarla rızıklandırmıştık. Ve onları âlemlerden üstün kılmıştık. 46:10 - De ki: "Ne dersiniz, eğer bu Kur'an Allah tarafından ise ve siz de onu inkâr etmişseniz, bununla birlikte İsrailoğulları'ndan bir şahit de onun bir benzerini (Tevrat'ta görüp) inanmışken siz hala büyüklük taslarsanız (haksızlık etmiş olmaz mısınız)? Şüphesiz ki, Allah zalim bir topluluğu doğru yola iletmez." 61:6 - Meryem oğlu İsa da: "Ey İsrailoğulları! ben size Allah'ın elçisiyim. benden önce gelen Tevrat'ı doğrulayıcı ve benden sonra gelecek Ahmed adında bir peygamberi müjdeleyici olarak (geldim)." demişti. Fakat onlara apaçık delillerle gelince "Bu, apaçık bir büyüdür." dediler. 61:14 - Ey inananlar, Allah'ın yardımcıları olun. Nitekim Meryem oğlu İsa da havarilere: "Allah'a (giden yolda) benim yardımcılarım kimdir?" demişti. Havariler: "Allah (yolun)un yardımcıları biziz." dediler. İsrail oğullarından bir zümre inandı, bir zümre inkar etti. Biz de inananları, düşmanlarına karşı destekledik, onlar üstün geldiler
ama komik olansa israilin kelime anlamı Allah ile güreşen demektir. Müslümanlar Allah ile güreşilebileceğini kabul ederken yok altın oran yok bilmem ne boşa konuşuyorsunuz.
Ayrıca biri çıkmış incil kutsaldır felan diyor . Yahu İsa kutsal kitap getirmedi ki İsanın hayatını okuyan ve birazcık hristiyanlık bilgisi olan kişi incilin sonradan yazıldığını yarı yarıya hayat hikayesi 3/1 oranında ise pavlusun şehirlere mektupları olduğunu bilir.. Kuranda incil kutsaldır diyor :D o vakit pavlus peygamber :D
-
VBDream bunu yazdı
Neyi cevaplamadım ki, hepsini cevapladım fakat anlamıyorsan ne yapabilirim artık buna da mesai harcamama gerek yok. Sana odaklı bir konuşma değil bu okuyana odaklı ve gereken olasılıklar üzerine gerekenler tartışıldı, bir figür olarak barındın kısacası tartışmada o nedenle yazılımcı kimliğinle 18 basamak yanılgına ya da müslüman kimliğinle engelli hakaretinin üstüne her gün 25 sayfa kuran okuyup içki içmeme kimse karışamaz demene laf etmedik,
aklı olan en azından kendi çıkarımlarını yapacaktır bu konuda onun dışında kişiye dair veya cümlelere dair açıklamalar yerine sıfat ve daha çok aşağılama davranış biçimin nedeniyle karakter olamazsın, iyi figürdün tebrik ederim. Hacı hoca değilim malesef, tartışmanın bir galibi olması gibi yanılgın varsa eğer benim argümanım en başından beri herkesin zaman zaman haksız olması üzerineydi, Çok cahilsin keşke ölsen demiyorum fakat özeleştiri yoksunu tüysüz maymuna da midem belli bir noktaya kadar dayanabiliyor, kusura bakma.
ben her gün kuran mı okuyorum dedim? her gün içki mi içiyorum dedim? anlatmak istediğin gibi kuran okuyarak içki içiyorum mu dedim?
ben mevlana mıyım ki beni örnek gösteriyorsun dedim? mala mı bağladın çocuk?
haklı çıkmak adına yalan söyleyipte haysiyetsizce ve adice konuyu oraya buraya çirkefçe dağıtmaya çalışıyorsun.
çirkefçe az kalır, yalan söyleyerek kahpelik/şerefsizlik yapıyorsun. -
attackatak bunu yazdıVBDream bunu yazdı
Neyi cevaplamadım ki, hepsini cevapladım fakat anlamıyorsan ne yapabilirim artık buna da mesai harcamama gerek yok. Sana odaklı bir konuşma değil bu okuyana odaklı ve gereken olasılıklar üzerine gerekenler tartışıldı, bir figür olarak barındın kısacası tartışmada o nedenle yazılımcı kimliğinle 18 basamak yanılgına ya da müslüman kimliğinle engelli hakaretinin üstüne her gün 25 sayfa kuran okuyup içki içmeme kimse karışamaz demene laf etmedik,
aklı olan en azından kendi çıkarımlarını yapacaktır bu konuda onun dışında kişiye dair veya cümlelere dair açıklamalar yerine sıfat ve daha çok aşağılama davranış biçimin nedeniyle karakter olamazsın, iyi figürdün tebrik ederim. Hacı hoca değilim malesef, tartışmanın bir galibi olması gibi yanılgın varsa eğer benim argümanım en başından beri herkesin zaman zaman haksız olması üzerineydi, Çok cahilsin keşke ölsen demiyorum fakat özeleştiri yoksunu tüysüz maymuna da midem belli bir noktaya kadar dayanabiliyor, kusura bakma.
ben her gün kuran mı okuyorum dedim? her gün içki mi içiyorum dedim? anlatmak istediğin gibi kuran okuyarak içki içiyorum mu dedim?
ben mevlana mıyım ki beni örnek gösteriyorsun dedim? mala mı bağladın çocuk?
haklı çıkmak adına yalan söyleyipte haysiyetsizce ve adice konuyu oraya buraya çirkefçe dağıtmaya çalışıyorsun.
çirkefçe az kalır, yalan söyleyerek kahpelik/şerefsizlik yapıyorsun.PM'den yazıp bana sonra buraya yazman garip, sanırım pmden de bu iddialarıma karşın bir ekran görüntüsü almayı diledin,
pmde dedim,
her gün ifadesini yanlış hatırlamışım, her gün kuran okumuyorsun, her 25 sayfayı 2-3 saatte okuyorsun,
dediğim gibi ama bu birşeyi değiştirmez çünkü müslüman olmanın ne demek olduğundan da bihabersin.
içki katiyen yasak, ara sıra yok, kesinlikle yasak. 4 yılda bir içki içmiş birisi olarak, bir kere içsen tövbe etsen tamam ama arasıra demek arada uzun zamanda olsa ya tövbe etmemek ya da ettiği tövbeyi çiğnemek olur,
içki içen namaz kılamaz,
içki ile sen Farzını yerine getiremiyorsun birincisi, katiyen yasak birşey yapıyorsun ikincisi, bu durumda kendine müslüman diyemezsin bence.
Ben ne yapacağım, yarın 1 şişe şarap gömeceğim tabi ki çünkü Allahım yok.
edit: bu arada bu politika oluyor gördüğün gibi.
kvasir tarafından 21/Şub/14 15:46 tarihinde düzenlenmiştir -
VBDream bunu yazdı
PM'den yazıp bana sonra buraya yazman garip, sanırım pmden de bu iddialarıma karşın bir ekran görüntüsü almayı diledin,
pmde dedim,
her gün ifadesini yanlış hatırlamışım, her gün kuran okumuyorsun, her 25 sayfayı 2-3 saatte okuyorsun,
dediğim gibi ama bu birşeyi değiştirmez çünkü müslüman olmanın ne demek olduğundan da bihabersin.
içki katiyen yasak, ara sıra yok, kesinlikle yasak. 4 yılda bir içki içmiş birisi olarak, bir kere içsen tövbe etsen tamam ama arasıra demek arada uzun zamanda olsa ya tövbe etmemek ya da ettiği tövbeyi çiğnemek olur,
içki içen namaz kılamaz,
içki ile sen Farzını yerine getiremiyorsun birincisi, katiyen yasak birşey yapıyorsun ikincisi, bu durumda kendine müslüman diyemezsin bence.
Ben ne yapacağım, yarın 1 şişe şarap gömeceğim tabi ki çünkü Allahım yok.
edit: bu arada bu politika oluyor gördüğün gibi.
yazını değiştirmediğin için o yazı hala orada duruyor.
hocam bana ayetle konuş, ordan burdan duyduklarınla değil. içki yasak, ama senin söylediğin tarzda değil. sapıtmadığın, ne söylediğini bildikten sonra namaz bile kılabilirsin diye geçiyor Kuran'da. kabulu Allah'ın taktiridir. (kimseye içki iç demiyorum. o yüzden burayı çarpıtmak gibi bi fikrin varsa, çarpıtma. kişilerden bağımsız konuşuyorum burada.)
bak dikkat et ayet diyorum, hadis demiyorum. gelmişsin bana uydurma hadislerle ilgili konuşuyorsun. bazı hocaların (ki bunlar yalan hocalar. hepsi sanki gidip görmüş gibi konuşur) sana sapıtmadığın sürece içki içebilirsin tarzında konuşmalarını bile sunarım şimdi ki bu yalandır. (burada hadislerle konuşmak istemediğimi belirttim. burayı da çarpıtma.)
ben sana burada müslümanlıkla ilgili ders vermiyorum. bunu vermek benim haddime de değil. ben sana Allah kavramı ile ilgili konuşuyorum? bunun ötesine de mümkün mertebe geçmedim. benim hayat tarzımı tartışmak, hiçbir insan evladını ilgilendirmez. Müslüman kimliğimi de bi kenara bırak, ben burada müslümanlıkla ilgili değil Kuran'da ki Allah kavramı ile ilgili konuşuyorum.
Sen ise benim kimliğime yalan söyleyerek iftira da bulunuyorsun. Aramızda ki fark bu.
attackatak tarafından 21/Şub/14 16:02 tarihinde düzenlenmiştir -
attackatak bunu yazdıVBDream bunu yazdı
PM'den yazıp bana sonra buraya yazman garip, sanırım pmden de bu iddialarıma karşın bir ekran görüntüsü almayı diledin,
pmde dedim,
her gün ifadesini yanlış hatırlamışım, her gün kuran okumuyorsun, her 25 sayfayı 2-3 saatte okuyorsun,
dediğim gibi ama bu birşeyi değiştirmez çünkü müslüman olmanın ne demek olduğundan da bihabersin.
içki katiyen yasak, ara sıra yok, kesinlikle yasak. 4 yılda bir içki içmiş birisi olarak, bir kere içsen tövbe etsen tamam ama arasıra demek arada uzun zamanda olsa ya tövbe etmemek ya da ettiği tövbeyi çiğnemek olur,
içki içen namaz kılamaz,
içki ile sen Farzını yerine getiremiyorsun birincisi, katiyen yasak birşey yapıyorsun ikincisi, bu durumda kendine müslüman diyemezsin bence.
Ben ne yapacağım, yarın 1 şişe şarap gömeceğim tabi ki çünkü Allahım yok.
edit: bu arada bu politika oluyor gördüğün gibi.
yazını değiştirmediğin için o yazı hala orada duruyor.
hocam bana ayetle konuş, ordan burdan duyduklarınla değil. içki yasak, ama senin söylediğin tarzda değil. sapıtmadığın, ne söylediğini bildikten sonra namaz bile kılabilirsin diye geçiyor Kuran'da. kabulu Allah'ın taktiridir. (kimseye içki iç demiyorum. o yüzden burayı çarpıtmak gibi bi fikrin varsa, çarpıtma. kişilerden bağımsız konuşuyorum burada.)
bak dikkat et ayet diyorum, hadis demiyorum. gelmişsin bana uydurma hadislerle ilgili konuşuyorsun. bazı hocaların (ki bunlar yalan hocalar. hepsi sanki gidip görmüş gibi konuşur) sana sapıtmadığın sürece içki içebilirsin tarzında konuşmalarını bile sunarım şimdi ki bu yalandır. (burada hadislerle konuşmak istemediğimi belirttim. burayı da çarpıtma.)
ben sana burada müslümanlıkla ilgili ders vermiyorum. bunu vermek benim haddime de değil. ben sana Allah kavramı ile ilgili konuşuyorum? bunun ötesine de mümkün mertebe geçmedim. benim hayat tarzımı tartışmak, hiçbir insan evladını ilgilendirmez. Müslüman kimliğimi de bi kenara bırak, ben burada müslümanlıkla ilgili değil Kuran'da ki Allah kavramı ile ilgili konuşuyorum.
Sen ise benim kimliğime yalan söyleyerek iftira da bulunuyorsun. Aramızda ki fark bu.
maide 90'da öyle diyor,
hani benim olayla alakam yok şimdi bende merak ettim yasak mı değil mi.
-
HAZAR_HAN bunu yazdı
yahu siz neyin tartışmasındasınız ki kuranı mutlak bir rehber alıyorsanız bunları da okumuş olmalısınız .
2:40 - Ey İsrailoğulları, size verdiğim nimetimi hatırlayın, bana verdiğiniz sözü tutun ki, ben de size verdiğim sözü tutayım ve sadece benden korkun! 2:47 - Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimeti ve vaktiyle sizi âlemlere üstün kıldığımı hatırlayın. 2:83 - Hani bir vakitler İsrailoğulları'ndan şöylece mîsak (kesin bir söz) almıştık: Allah'dan başkasına tapmayacaksınız, ana-babaya iyilik, yakınlığı olanlara, öksüzlere, çaresizlere de iyilik yapacaksınız, insanlara güzellikle söz söyleyecek, namazı kılacak, zekatı vereceksiniz. Sonra çok azınız müstesna olmak üzere sözünüzden döndünüz, hâlâ da dönüyorsunuz. 2:122 - Ey İsrailoğulları! Sizlere ihsan ettiğim nimetimi ve sizi vaktiyle âlemdeki ümmetlere üstün tuttuğumu hatırlayın! 2:211 - İsrailoğullarına sor: Biz onlara ne kadar açık âyetler vermiştik. Fakat Allah'ın nimetini her kim kendisine geldikten sonra değiştirirse, şüphe yok ki, Allah'ın azabı çok şiddetlidir. 2:246 - Baksana, İsrail oğullarının Musa'dan sonra ileri gelenlerine! Hani onlar, bir peygamberlerine: "Bize bir kumandan gönder de Allah yolunda savaşalım..." dediler. O da: "Size savaş farz kılınırsa, acaba yapmamazlık eder misiniz?" dedi. Onlar: "Bize ne oldu da yurtlarımızdan çıkarıldığımız ve çocuklarımızdan ayrıldığımız halde Allah yolunda savaşmayalım?" dediler. Bunun üzerine savaş kendilerine farz kılınınca da onlardan pek azı hariç, yüz çevirdiler. Ama Allah, o zalimleri bilir. 3:49 - Allah onu İsrailoğullarına (şöyle diyecek) bir peygamber olarak gönderir: "Şüphesiz ki ben size Rabbinizden bir âyet (mucize, belge) getirdim: Size, kuş biçiminde çamurdan birşey yaparım da içine üflerim, Allah'ın izniyle o, kuş olur; anadan doğma körü ve alacalıyı iyileştiririm ve Allah'ın izniyle ölüleri diriltirim. Evlerinizde ne yiyor ve neleri biriktiriyorsanız size haber veririm". 3:93 - Tevrat indirilmeden önce, İsrail (Yakub)in kendisine haram kıldığı dışında, yiyeceklerin hepsi İsrailoğullarına helal idi. De ki: "Eğer doğrulardan iseniz, haydi Tevrat'ı getirip okuyun". 5:12 - Allah, İsrailoğularından söz almıştı. İçlerinden on iki müfettiş göndermiştik... Allah şöyle demişti: " Ben, muhakkak sizinle beraberim. Namazı dosdoğru kıldığınız, zekatı verdiğiniz, peygamberlerime iman ettiğiniz ve onlara yardımda bulunduğunuz, (mallarınızı) Allah yolunda güzelce sarfettiğiniz takdirde, günahlarınızı mutlaka örter ve sizi altından ırmaklar akan cennetlere korum. Fakat sizden her kim de, bundan sonra küfrederse, dosdoğru yoldan sapmış olur. 5:32 - Bunun içindir ki, İsrâiloğulları'na: "Kim, bir cana kıymayan veya yeryüzünde bozgunculuk çıkarmayan bir nefsi öldürürse, bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de bir nefsin yaşamasına sebep olursa, bütün insanları yaşatmış gibi olur" hükmünü yazdık (farz kıldık). Şüphesiz ki onlara peygamberlerimiz açık delillerle geldiler. Yine de bundan sonra onların birçoğu yeryüzünde aşırı gitmektedirler. 5:70 - Andolsun biz, İsrailoğulları'ndan söz aldık ve onlara peygamberler gönderdik. Fakat ne zaman onlara bir peygamber nefislerinin hoşlanmadığı bir şey getirmişse, bunlardan bir kısmını yalanlamışlar, bir kısmını da öldürmüşlerdir. 5:72 - Andolsun, "Allah, Meryem'in oğlu Mesih'tir" diyenler elbette kâfir olmuşlardır. Oysa Mesih onlara: "Ey İsrailoğulları, hem benim, hem de sizin Rabbiniz olan Allah'a ibadet edin. Kim Allah'a ortak koşarsa, şüphesiz Allah ona cenneti haram kılmıştır ve onun varacağı yer cehenemdir. Zalimlerin yardımcıları da yoktur" demişti. 5:78 - İsrailoğulları'ndan küfredenler, Davud ve Meryem'in oğlu İsa diliyle lanetlenmişlerdir. Bu, onların isyan etmeleri ve aşırı gitmeleri yüzündendi. 5:110 - Allah şöyle diyecektir: "Ey Meryemoğlu İsa! Sana ve annene olan nimetimi hatırla! Hani seni Rûhu'l-Kudüs (Cebrâil) ile desteklemiştim. Beşikteyken ve kemâle ermişken insanlarla konuşuyordun. Sana yazıyı, hikmeti, Tevrat'ı ve İncil'i öğretmiştim. İznimle çamurdan kuş şeklinde bir şey yapmış ve ona üflemiştin, o da iznimle kuş olmuştu. Anadan doğma kör olanı ve alaca hastalığına yakalanmış kimseyi iznimle iyileştirmiştin. Ölüleri iznimle (hayata) çıkarmıştın. İsrailoğulları'na âyetlerle geldiğin ve onlardan inkâr edenlerin: "Bu ancak apaçık bir sihirdir" dedikleri zaman seni, onlardan korumuştum. 7:105 - Allah'a karşı ilk görevim, hak olandan başka bir şey söylemememdir. Gerçekten ben size Rabbinizden bir mucize getirdim, artık İsrailoğullarını benimle gönder. 7:134 - Ne zaman ki, azap üzerlerine çöktü, dediler ki, "Ey Musa! Bizim için Rabbine dua et, sana olan ahdi hürmetine eğer bizden bu azabı kaldırır uzaklaştırırsan, yemin olsun ki, sana kesinlikle iman edeceğiz. Ve İsrailoğullarını seninle birlikte göndereceğiz." 7:137 - Ve o hırpalanıp ezilmekte olan kavmi de yeryüzünün, bereketle donattığımız doğusuna ve batısına mirasçı yaptık. Ve böylece Rabbinin, İsrailoğullarına olan o güzel vaadi, sabırları yüzünden gerçekleşti. Biz de Firavun ile kavminin yapageldikleri sanat eserlerini ve diktikleri binaları yerle bir ettik. 7:138 - Ve İsrailoğullarının denizden geçmelerini sağladık? Derken bir kavme vardılar ki, onlar, kendilerine mahsus bir takım putlara tapıyorlardı. Dediler ki; Ey Musa! Onların tanrıları gibi, sen de bize bir tanrı yap! Musa da onlara dedi ki: Siz gerçekten cahillik eden bir kavimsiniz. 10:90 - Ve sonra İsrailoğulları'nı denizden aşırdık. Firavun, düşmanca saldırmak için derhal adamlarını ve askerlerini arkalarına düşürdü. Ta ki, suda boğulmaya başlayınca "İnandım, gerçekten de İsrailoğulları'nın iman ettiğinden başka tanrı yoktur. Ben de ona teslim olanlardanım." dedi. 10:93 - Gerçekten İsrailoğulları'nı çok güzel bir yurda yerleştirdik ve onlara hoş nimetlerden rızıklar verdik. Anlaşmazlığa düşmeleri de kendilerine ilim geldikten sonra oldu. Şüphe yok ki, Rabbin, o anlaşmazlığa düştükleri konularda kıyamet günü aralarında hüküm verecektir. 17:2 - Musa'ya da kitap verdik ve beni bırakıp başkasını vekil edinmeyiniz diye onu İsrail oğulları için bir hidayet rehberi kıldık. 17:4 - Biz İsrailoğulları'na Tevrat'ta şu hükmü verdik: "Muhakkak siz, yeryüzünde iki defa fesat çıkaracaksınız ve muhakkak büyük bir yükselişle yükseleceksiniz." 17:101 - Andolsun biz Musa'ya apaçık dokuz mucize verdik. (Ey Peygamber!) İsrailoğullarına sor, Musa kendilerine geldiğinde Firavun ona: "Ey Musa! Ben senin büyülenmiş olduğunu sanıyorum" demişti. 17:104 - Arkasından İsrailoğullarına şöyle dedik: "Firavun"un sizi çıkarmak istediği arazide siz oturun! Sonra ahiret vaadi (kıyamet) geldiği vakit, hepinizi toplayıp bir araya getireceğiz." 19:58 - İşte bunlar, Allah'ın kendilerine nimetler verdiği peygamberlerden, Âdem'in soyundan ve gemide Nuh ile beraber taşıdıklarımızın neslinden, İbrahim ve İsrail'in soyundan, hidayete erdirdiğimiz ve seçtiğimiz kimselerdir. Kendilerine Rahmân (olan Allah)ın âyetleri okunduğu zaman ağlayarak secdeye kapanırlardı. 20:47 - Hemen gidin de Firavun'a deyin ki: "Biz Rabbinin (sana gönderilen) elçileriyiz. Artık İsrailoğulları'nı bizimle gönder, onlara azab etme; biz sana Rabbinden bir mucize ile geldik. Selam doğru yolda gidenleredir." 20:80 - Ey İsrailoğulları! Sizleri düşmanınızdan kurtardık ve Tûr dağının sağ yanında size söz verdik, üzerinize de kudret helvası ve bıldırcın indirdik. 20:94 - Harun: "Ey anamın oğlu! Sakalımı ve başımı (saçımı) tutma. Ben senin 'İsrailoğulları arasında ayrılık çıkardın, sözüme bakmadın' diyeceğinden korktum." dedi. 26:17 - İsrail oğullarını bizimle beraber gönder." 26:22 - "O başıma kaktığın nimet de (aslında) İsrail oğullarını kendine köle edinmiş olmandır. " 26:59 - Ve onlara İsrail oğullarını mirasçı yaptık. 26:197 - İsrailoğulları bilginlerinin onu bilmesi, onlar için bir âyet (delil) değil midir? 27:76 - Haberiniz olsun ki bu Kur'ân, İsrail oğullarına, hakkında ihtilaf edegeldikleri şeylerin pek çoğunu anlatmaktadır. 32:23 - Andolsun ki biz vaktiyle Musa'ya kitap vermiştik. Şimdi de sen ona (öyle bir kitaba) kavuşmaktan şüphe içinde olma. Biz onu İsrailoğullarına doğru yolu göstren bir rehber kılmıştık. 40:53 - Andolsun ki biz Musa'ya o hidayeti verdik ve İsrailoğullarına o kitabı miras kıldık. 43:59 - İsâ, ancak kendisine nimet verdiğimiz ve İsrailoğullarına örnek kıldığımız bir kuldur. 44:30 - Andolsun ki biz İsrailoğullarını o aşağılayıcı azabdan kurtardık. 45:16 - Andolsun ki biz, vaktiyle İsrailoğulları'na kitap, hüküm ve peygamberlik vermiştik. Onları temiz rızıklarla rızıklandırmıştık. Ve onları âlemlerden üstün kılmıştık. 46:10 - De ki: "Ne dersiniz, eğer bu Kur'an Allah tarafından ise ve siz de onu inkâr etmişseniz, bununla birlikte İsrailoğulları'ndan bir şahit de onun bir benzerini (Tevrat'ta görüp) inanmışken siz hala büyüklük taslarsanız (haksızlık etmiş olmaz mısınız)? Şüphesiz ki, Allah zalim bir topluluğu doğru yola iletmez." 61:6 - Meryem oğlu İsa da: "Ey İsrailoğulları! ben size Allah'ın elçisiyim. benden önce gelen Tevrat'ı doğrulayıcı ve benden sonra gelecek Ahmed adında bir peygamberi müjdeleyici olarak (geldim)." demişti. Fakat onlara apaçık delillerle gelince "Bu, apaçık bir büyüdür." dediler. 61:14 - Ey inananlar, Allah'ın yardımcıları olun. Nitekim Meryem oğlu İsa da havarilere: "Allah'a (giden yolda) benim yardımcılarım kimdir?" demişti. Havariler: "Allah (yolun)un yardımcıları biziz." dediler. İsrail oğullarından bir zümre inandı, bir zümre inkar etti. Biz de inananları, düşmanlarına karşı destekledik, onlar üstün geldiler
ama komik olansa israilin kelime anlamı Allah ile güreşen demektir. Müslümanlar Allah ile güreşilebileceğini kabul ederken yok altın oran yok bilmem ne boşa konuşuyorsunuz.
Ayrıca biri çıkmış incil kutsaldır felan diyor . Yahu İsa kutsal kitap getirmedi ki İsanın hayatını okuyan ve birazcık hristiyanlık bilgisi olan kişi incilin sonradan yazıldığını yarı yarıya hayat hikayesi 3/1 oranında ise pavlusun şehirlere mektupları olduğunu bilir.. Kuranda incil kutsaldır diyor :D o vakit pavlus peygamber :D
Kuran-ı Kerimi Mealden Anlamaya Çalışırsan Aptallık Etmiş Olursun...Ona Bakarsan Turkeyde dışarıda hindi anlamına geliyor...meal yerine tefsirlere bak derim
-
gowand bunu yazdıHAZAR_HAN bunu yazdı
yahu siz neyin tartışmasındasınız ki kuranı mutlak bir rehber alıyorsanız bunları da okumuş olmalısınız .
2:40 - Ey İsrailoğulları, size verdiğim nimetimi hatırlayın, bana verdiğiniz sözü tutun ki, ben de size verdiğim sözü tutayım ve sadece benden korkun! 2:47 - Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimeti ve vaktiyle sizi âlemlere üstün kıldığımı hatırlayın. 2:83 - Hani bir vakitler İsrailoğulları'ndan şöylece mîsak (kesin bir söz) almıştık: Allah'dan başkasına tapmayacaksınız, ana-babaya iyilik, yakınlığı olanlara, öksüzlere, çaresizlere de iyilik yapacaksınız, insanlara güzellikle söz söyleyecek, namazı kılacak, zekatı vereceksiniz. Sonra çok azınız müstesna olmak üzere sözünüzden döndünüz, hâlâ da dönüyorsunuz. 2:122 - Ey İsrailoğulları! Sizlere ihsan ettiğim nimetimi ve sizi vaktiyle âlemdeki ümmetlere üstün tuttuğumu hatırlayın! 2:211 - İsrailoğullarına sor: Biz onlara ne kadar açık âyetler vermiştik. Fakat Allah'ın nimetini her kim kendisine geldikten sonra değiştirirse, şüphe yok ki, Allah'ın azabı çok şiddetlidir. 2:246 - Baksana, İsrail oğullarının Musa'dan sonra ileri gelenlerine! Hani onlar, bir peygamberlerine: "Bize bir kumandan gönder de Allah yolunda savaşalım..." dediler. O da: "Size savaş farz kılınırsa, acaba yapmamazlık eder misiniz?" dedi. Onlar: "Bize ne oldu da yurtlarımızdan çıkarıldığımız ve çocuklarımızdan ayrıldığımız halde Allah yolunda savaşmayalım?" dediler. Bunun üzerine savaş kendilerine farz kılınınca da onlardan pek azı hariç, yüz çevirdiler. Ama Allah, o zalimleri bilir. 3:49 - Allah onu İsrailoğullarına (şöyle diyecek) bir peygamber olarak gönderir: "Şüphesiz ki ben size Rabbinizden bir âyet (mucize, belge) getirdim: Size, kuş biçiminde çamurdan birşey yaparım da içine üflerim, Allah'ın izniyle o, kuş olur; anadan doğma körü ve alacalıyı iyileştiririm ve Allah'ın izniyle ölüleri diriltirim. Evlerinizde ne yiyor ve neleri biriktiriyorsanız size haber veririm". 3:93 - Tevrat indirilmeden önce, İsrail (Yakub)in kendisine haram kıldığı dışında, yiyeceklerin hepsi İsrailoğullarına helal idi. De ki: "Eğer doğrulardan iseniz, haydi Tevrat'ı getirip okuyun". 5:12 - Allah, İsrailoğularından söz almıştı. İçlerinden on iki müfettiş göndermiştik... Allah şöyle demişti: " Ben, muhakkak sizinle beraberim. Namazı dosdoğru kıldığınız, zekatı verdiğiniz, peygamberlerime iman ettiğiniz ve onlara yardımda bulunduğunuz, (mallarınızı) Allah yolunda güzelce sarfettiğiniz takdirde, günahlarınızı mutlaka örter ve sizi altından ırmaklar akan cennetlere korum. Fakat sizden her kim de, bundan sonra küfrederse, dosdoğru yoldan sapmış olur. 5:32 - Bunun içindir ki, İsrâiloğulları'na: "Kim, bir cana kıymayan veya yeryüzünde bozgunculuk çıkarmayan bir nefsi öldürürse, bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de bir nefsin yaşamasına sebep olursa, bütün insanları yaşatmış gibi olur" hükmünü yazdık (farz kıldık). Şüphesiz ki onlara peygamberlerimiz açık delillerle geldiler. Yine de bundan sonra onların birçoğu yeryüzünde aşırı gitmektedirler. 5:70 - Andolsun biz, İsrailoğulları'ndan söz aldık ve onlara peygamberler gönderdik. Fakat ne zaman onlara bir peygamber nefislerinin hoşlanmadığı bir şey getirmişse, bunlardan bir kısmını yalanlamışlar, bir kısmını da öldürmüşlerdir. 5:72 - Andolsun, "Allah, Meryem'in oğlu Mesih'tir" diyenler elbette kâfir olmuşlardır. Oysa Mesih onlara: "Ey İsrailoğulları, hem benim, hem de sizin Rabbiniz olan Allah'a ibadet edin. Kim Allah'a ortak koşarsa, şüphesiz Allah ona cenneti haram kılmıştır ve onun varacağı yer cehenemdir. Zalimlerin yardımcıları da yoktur" demişti. 5:78 - İsrailoğulları'ndan küfredenler, Davud ve Meryem'in oğlu İsa diliyle lanetlenmişlerdir. Bu, onların isyan etmeleri ve aşırı gitmeleri yüzündendi. 5:110 - Allah şöyle diyecektir: "Ey Meryemoğlu İsa! Sana ve annene olan nimetimi hatırla! Hani seni Rûhu'l-Kudüs (Cebrâil) ile desteklemiştim. Beşikteyken ve kemâle ermişken insanlarla konuşuyordun. Sana yazıyı, hikmeti, Tevrat'ı ve İncil'i öğretmiştim. İznimle çamurdan kuş şeklinde bir şey yapmış ve ona üflemiştin, o da iznimle kuş olmuştu. Anadan doğma kör olanı ve alaca hastalığına yakalanmış kimseyi iznimle iyileştirmiştin. Ölüleri iznimle (hayata) çıkarmıştın. İsrailoğulları'na âyetlerle geldiğin ve onlardan inkâr edenlerin: "Bu ancak apaçık bir sihirdir" dedikleri zaman seni, onlardan korumuştum. 7:105 - Allah'a karşı ilk görevim, hak olandan başka bir şey söylemememdir. Gerçekten ben size Rabbinizden bir mucize getirdim, artık İsrailoğullarını benimle gönder. 7:134 - Ne zaman ki, azap üzerlerine çöktü, dediler ki, "Ey Musa! Bizim için Rabbine dua et, sana olan ahdi hürmetine eğer bizden bu azabı kaldırır uzaklaştırırsan, yemin olsun ki, sana kesinlikle iman edeceğiz. Ve İsrailoğullarını seninle birlikte göndereceğiz." 7:137 - Ve o hırpalanıp ezilmekte olan kavmi de yeryüzünün, bereketle donattığımız doğusuna ve batısına mirasçı yaptık. Ve böylece Rabbinin, İsrailoğullarına olan o güzel vaadi, sabırları yüzünden gerçekleşti. Biz de Firavun ile kavminin yapageldikleri sanat eserlerini ve diktikleri binaları yerle bir ettik. 7:138 - Ve İsrailoğullarının denizden geçmelerini sağladık? Derken bir kavme vardılar ki, onlar, kendilerine mahsus bir takım putlara tapıyorlardı. Dediler ki; Ey Musa! Onların tanrıları gibi, sen de bize bir tanrı yap! Musa da onlara dedi ki: Siz gerçekten cahillik eden bir kavimsiniz. 10:90 - Ve sonra İsrailoğulları'nı denizden aşırdık. Firavun, düşmanca saldırmak için derhal adamlarını ve askerlerini arkalarına düşürdü. Ta ki, suda boğulmaya başlayınca "İnandım, gerçekten de İsrailoğulları'nın iman ettiğinden başka tanrı yoktur. Ben de ona teslim olanlardanım." dedi. 10:93 - Gerçekten İsrailoğulları'nı çok güzel bir yurda yerleştirdik ve onlara hoş nimetlerden rızıklar verdik. Anlaşmazlığa düşmeleri de kendilerine ilim geldikten sonra oldu. Şüphe yok ki, Rabbin, o anlaşmazlığa düştükleri konularda kıyamet günü aralarında hüküm verecektir. 17:2 - Musa'ya da kitap verdik ve beni bırakıp başkasını vekil edinmeyiniz diye onu İsrail oğulları için bir hidayet rehberi kıldık. 17:4 - Biz İsrailoğulları'na Tevrat'ta şu hükmü verdik: "Muhakkak siz, yeryüzünde iki defa fesat çıkaracaksınız ve muhakkak büyük bir yükselişle yükseleceksiniz." 17:101 - Andolsun biz Musa'ya apaçık dokuz mucize verdik. (Ey Peygamber!) İsrailoğullarına sor, Musa kendilerine geldiğinde Firavun ona: "Ey Musa! Ben senin büyülenmiş olduğunu sanıyorum" demişti. 17:104 - Arkasından İsrailoğullarına şöyle dedik: "Firavun"un sizi çıkarmak istediği arazide siz oturun! Sonra ahiret vaadi (kıyamet) geldiği vakit, hepinizi toplayıp bir araya getireceğiz." 19:58 - İşte bunlar, Allah'ın kendilerine nimetler verdiği peygamberlerden, Âdem'in soyundan ve gemide Nuh ile beraber taşıdıklarımızın neslinden, İbrahim ve İsrail'in soyundan, hidayete erdirdiğimiz ve seçtiğimiz kimselerdir. Kendilerine Rahmân (olan Allah)ın âyetleri okunduğu zaman ağlayarak secdeye kapanırlardı. 20:47 - Hemen gidin de Firavun'a deyin ki: "Biz Rabbinin (sana gönderilen) elçileriyiz. Artık İsrailoğulları'nı bizimle gönder, onlara azab etme; biz sana Rabbinden bir mucize ile geldik. Selam doğru yolda gidenleredir." 20:80 - Ey İsrailoğulları! Sizleri düşmanınızdan kurtardık ve Tûr dağının sağ yanında size söz verdik, üzerinize de kudret helvası ve bıldırcın indirdik. 20:94 - Harun: "Ey anamın oğlu! Sakalımı ve başımı (saçımı) tutma. Ben senin 'İsrailoğulları arasında ayrılık çıkardın, sözüme bakmadın' diyeceğinden korktum." dedi. 26:17 - İsrail oğullarını bizimle beraber gönder." 26:22 - "O başıma kaktığın nimet de (aslında) İsrail oğullarını kendine köle edinmiş olmandır. " 26:59 - Ve onlara İsrail oğullarını mirasçı yaptık. 26:197 - İsrailoğulları bilginlerinin onu bilmesi, onlar için bir âyet (delil) değil midir? 27:76 - Haberiniz olsun ki bu Kur'ân, İsrail oğullarına, hakkında ihtilaf edegeldikleri şeylerin pek çoğunu anlatmaktadır. 32:23 - Andolsun ki biz vaktiyle Musa'ya kitap vermiştik. Şimdi de sen ona (öyle bir kitaba) kavuşmaktan şüphe içinde olma. Biz onu İsrailoğullarına doğru yolu göstren bir rehber kılmıştık. 40:53 - Andolsun ki biz Musa'ya o hidayeti verdik ve İsrailoğullarına o kitabı miras kıldık. 43:59 - İsâ, ancak kendisine nimet verdiğimiz ve İsrailoğullarına örnek kıldığımız bir kuldur. 44:30 - Andolsun ki biz İsrailoğullarını o aşağılayıcı azabdan kurtardık. 45:16 - Andolsun ki biz, vaktiyle İsrailoğulları'na kitap, hüküm ve peygamberlik vermiştik. Onları temiz rızıklarla rızıklandırmıştık. Ve onları âlemlerden üstün kılmıştık. 46:10 - De ki: "Ne dersiniz, eğer bu Kur'an Allah tarafından ise ve siz de onu inkâr etmişseniz, bununla birlikte İsrailoğulları'ndan bir şahit de onun bir benzerini (Tevrat'ta görüp) inanmışken siz hala büyüklük taslarsanız (haksızlık etmiş olmaz mısınız)? Şüphesiz ki, Allah zalim bir topluluğu doğru yola iletmez." 61:6 - Meryem oğlu İsa da: "Ey İsrailoğulları! ben size Allah'ın elçisiyim. benden önce gelen Tevrat'ı doğrulayıcı ve benden sonra gelecek Ahmed adında bir peygamberi müjdeleyici olarak (geldim)." demişti. Fakat onlara apaçık delillerle gelince "Bu, apaçık bir büyüdür." dediler. 61:14 - Ey inananlar, Allah'ın yardımcıları olun. Nitekim Meryem oğlu İsa da havarilere: "Allah'a (giden yolda) benim yardımcılarım kimdir?" demişti. Havariler: "Allah (yolun)un yardımcıları biziz." dediler. İsrail oğullarından bir zümre inandı, bir zümre inkar etti. Biz de inananları, düşmanlarına karşı destekledik, onlar üstün geldiler
ama komik olansa israilin kelime anlamı Allah ile güreşen demektir. Müslümanlar Allah ile güreşilebileceğini kabul ederken yok altın oran yok bilmem ne boşa konuşuyorsunuz.
Ayrıca biri çıkmış incil kutsaldır felan diyor . Yahu İsa kutsal kitap getirmedi ki İsanın hayatını okuyan ve birazcık hristiyanlık bilgisi olan kişi incilin sonradan yazıldığını yarı yarıya hayat hikayesi 3/1 oranında ise pavlusun şehirlere mektupları olduğunu bilir.. Kuranda incil kutsaldır diyor :D o vakit pavlus peygamber :D
Kuran-ı Kerimi Mealden Anlamaya Çalışırsan Aptallık Etmiş Olursun...Ona Bakarsan Turkeyde dışarıda hindi anlamına geliyor...meal yerine tefsirlere bak derim
Hahahahhahahaba abi nasi bi kafa bu ya.
Verdigin ornek bitirdi beni mudur.
-
Öncelikle belgeselin anlatmak istediklerini anlatmadan evvel ;
Belgesel yapim ve fikir sahibi beynini 3 e katlayip toplama yapmisda bukadar derinlere inebilmis.
kisaca bos kafa ile izlenilecek birsey degil.Bu hatayi yaptigim icin kisaca sunu diyebilirim :)
Hepimiz 1,618 iz.
TheColtfire tarafından 21/Şub/14 22:37 tarihinde düzenlenmiştir