




Suudiler Hz. Muhammed"İn Mezarını Yıkacaktı, Atatürk Engel Oldu
-
CAN ATAKLI-VATAN
1926'da Atatürk Suudi Arabistan Kralı'na çektiği telgrafın sırrı ortaya çıktı. Suudiler Hz. Muhammed'in mezarını yıkmak isteyince neler oldu?Pazartesi akşamı Avrasya Televizyonu'nda Lale Şıvgın'ın sunduğu "Beyin Fırtınası" programına katılmıştım biliyorsunuz. Programın diğer konukları Nevzat Yalçıntaş ile Erol Manisalı idi.
Nevzat Yalçıntaş program sırasında Atatürk'le ilgili küçük bir anekdota yer vererek "Suudiler 1926 yılında sınırları içinde tüm mezarlıkları yıkıyorlardı. Atatürk sıranın Hazreti Muhammed'in kabrine geldiğini öğrenince bir telgraf çekerek, Eğer bir tek taşına bile dokunursanız ordumu aşağı gönderirim' demişti. Bunun üzerine Suudiler Hazreti Muhammed'in kabrine dokunamamıştı. Ama bu telgraf yok edildi" dedi.
Programın ana konusu kapatma davası olduğu için bu konu fazla uzun sürmedi. Programdan sonra Lale Şıvgın, yayının yapıldığı Doğatepe tesislerinde bizlere birer çorba ikram etti. Bundan yararlanarak Yalçıntaş'a "Hocam programda anlattığınız olayın ayrıntılarını söyleyebilir misiniz?" diye sordum.
1981 yılında 12 Eylül askeri yönetimi Atatürk'ün 100. doğum yılı nedeniyle kapsamlı bir program hazırlamış. Prof. Yalçıntaş o dönemde İlim Kurulu'nun başına getirilmiş. Amaç Atatürk'le ilgili çeşitli kaynaklardan arşiv araştırması yapmak ve "bilinmeyen Atatürk'ü" ortaya çıkarmakmış.
Yalçıntaş, "Dışişlerinde Münir Bey vardı. (Soyadını hatırlayamadı) İyi bir araştırmacı ve arşivciydi. Ona Dışişleri Bakanlığı arşivlerinin araştırılması görevi verilmişti" diyerek anlatmaya başladı.
Sonra da sürdürdü: "Bir gün Münir Bey aradı. Çok ilginç bir belge bulduğunu, bunu getirip göstermesi gerektiğini söyledi. O sırada benim çalıştığım başbakanlık binası ile dışişleri binası aynı yerde. Hemen atlayıp geldi. Çok heyecanlıydı."
Prof. Yalçıntaş, Münir Bey'in gösterdiği belgeye baktığında çok şaşırdığını belirterek şöyle devam etti: "Belge bir telgraf metniydi. Henüz yeni kurulan Suudi devletinin kralına gönderilmişti. Telgrafta Hazreti Muhammed'in mezarının yıkılacağını derin üzüntü içinde öğrendim. Bu kutsal emanete asla dokunamazsınız. Bir tek taşının bile zarar gördüğünü duyarsam orduyu aşağıya gönderirim' anlamına gelen cümleler vardı."
Yalçıntaş, burada Hazreti Muhammed'in mezarı ile ilgili kısa bir detay anlattı. İngiliz işgali sırasında komutan olan Fahrettin Paşa'nın kabri terk etmemek için uzun süre direndiğini, aç kaldıklarını bu nedenle çekirge yiyerek beslendiklerini, sonunda İngilizler'in hiçbir şekilde dokunmamaları kaydıyla Hazreti Muhammed'in mezarını terk ettiklerini ancak kutsal emanetleri de yanlarına aldıklarını söyledi.
Şimdi gelelim belgenin bulunmasından sonraki gelişmelere, çünkü vahim ve ilginç olan bu: Nevzat Yalçıntaş'ın anlattığına göre Münir Bey belgeyi önce bir üst amirine götürüyor. Belge oradan daha yukarı taşınıyor. Sonunda müsteşara oradan da Bakan İlter Türkmen'e geliyor. Tabii Evren Başkanlığı'ndaki Milli Güvenlik Konseyi'nin de haberi oluyor.
Sorun şu: Bu belge ne yapılacak? Dönemin Atatürkçü komutanları ve onların emrindeki bürokrasi bu belgenin açıklanmasını istemiyor. Ancak belge de ortaya çıkmış bir kere. Sonunda o dönemde yazılan ve şimdi kitapçılarda tek nüshası bile kalmayan bir Atatürk kitabının içine, hiçbir anons yapılmadan konuyor.
Kısacası konu adeta kapatılıyor, sadece o tuğla gibi kalın kitabı sonuna kadar okuyanların dikkatini çekecek biçimde "zevahiri kurtarmak" adına konuyor.
Peki bu belge şimdi nerede? Kimin koruması altında? Bu da bilinmiyor. Bilinen tek şey, Atatürk'ün İslam aleminin peygamberi Hazreti Muhammed'in mezarının ortadan kaldırılmasını önlemesi herkesten saklanıyor.
*****
Hazreti Muhammed Mescidi Nebevi'de yatıyor
Hazreti Muhammed 571 yılında doğdu 632 yılında vefat etti. Peygamberimiz Medine'de oturduğu evde toprağa verildi. Bu mezar bugün dünyanın en büyük camisi olan Mescidi Nebevi'nin içinde.
Mescidi Nebevi, Hazreti Muhammed'in Mekke'den Medine'ye göç etmesinden sonra ilk namaz kıldığı yer. Hazreti Muhammed, Medine'de oturduğu evin hemen yanına kentin ilk mescidini inşa ettirmişti. Bu mescit geçen yıllar içinde defalarca yenilendi. Bugün 600 bin kişinin aynı anda namaz kılabildiği Mescidi Nebevi'nin korumasını çok uzun yıllar Osmanlı askeri yapmıştı.
Arabistan'da mezar adeti yoktur. Ölüler herhangi bir yerde toprağa verilir, üzerine belirleyici bir şey konmaz. Bu nedenle sadece Hazreti Muhammed'in mezar yeri ile ilgili bilgi vardır. O'nun dışındaki İslam büyüklerinin mezarlarının yeri bilinmez. Bir süre önce Hazreti Muhammed'in annesine ait olduğu ileri sürülen bir mezar ortaya çıkarılmıştı. Ancak Suudi yönetimi bu mezarı da ortadan kaldırmış ve yerine otopark yapmıştı.
Atatürk'ün müdahalesi olmasa Suudiler, Mescidi Nebevi'nin hemen dibindeki Hazreti Muhammed'in mezarını da tamamen ortadan kaldıracaktı. Nitekim Hazreti Muhammed'le aynı yere defnedildikleri bilinen Sahabe'nin önde gelen isimlerinin mezar yerleri bugün dümdüzdür.
-
atayada bu yakışırdı
-
Atatürk hepimizden daha imanlı bir adamdı.Lakin bazılarına dokunmuş olacakki din hayatına dair pek döküman yok.Fakat yinede araştırıp bulabilirsiniz.
-
Başbuğ Atatürk'e hakaretler eden gafillere kapak olması dileğiyle....Sizin beğenmediğiniz ve ''Deccal,Beton Kemal vs'' dediğiniz Başbuğ olmasaydı;muhammedin mezarını yerle bir ediyorlardı.Artık bu gafletten uyanın.
Esenkalın
-
çevremdeki bi çok kişiye Kabe'nin içinde ne var diye sorduğumda ,peygamberimizin mezarı var, diye cevap aldım.. sorduğum kişiler de yaşını başını almış insanlar..
ne tarih bilincimiz vaar ne dinizimi biliyoruz.. babadan oğula geçen bi müslümanlık anlayışımız var..
düşünen araştıran soran insanlar lazım bence
-
alın pis yobazlar, Atatürk düşmanı köpekler.
Dininizi kurtaran adamın önünde eğilin kansızlar!
-
suudiler kadar kansız oç bir topluluk daha görmedim a.k
-
Turkcu_Dirilis bunu yazdı:
-----------------------------Başbuğ Atatürk'e hakaretler eden gafillere kapak olması dileğiyle....Sizin beğenmediğiniz ve ''Deccal,Beton Kemal vs'' dediğiniz Başbuğ olmasaydı;muhammedin mezarını yerle bir ediyorlardı.Artık bu gafletten uyanın.
Esenkalın
-----------------------------@Atattürk'ün ordusunu bile feda edeceği insana sen saygı göstermiyosun yalnız.
gel gör ki şimdi Atatürkçüyüz diye geçinen adamlar.Ne peygambere saygılı oluyolar ne de dine.
-
cold-m4 bunu yazdı:
-----------------------------alın pis yobazlar, Atatürk düşmanı köpekler.
Dininizi kurtaran adamın önünde eğilin kansızlar!
-----------------------------
Öyle bi yazmışsın ki sanki Türkiye'deki bütün müslümanlar Atatürk düşmanı.edit:Sehabe kardeşim çok güzel yazmışsın
-
kendisine yakışanı yapmış eğer haber doğruysa.
bir ulusa sahip çıkan onun değerlerinede sahip çıkmak zorundadır .
ayrıca her kim olursa olsun herkesin dini kendinedir .
bakın gördünüzmü işte nekadar dindarmış demek kimseye Atatürk ü sevdirmez.
askeri vasıfları üstün zekası geleceği seziyor olması onun kişiliğini zaten anlatıyor.
ve hiç bir yobaz onun askeri bir dahi olduğunu inkar edemiyor.
-
Sehabe bunu yazdı:
-----------------------------@Atattürk'ün ordusunu bile feda edeceği insana sen saygı göstermiyosun yalnız.
gel gör ki şimdi Atatürkçüyüz diye geçinen adamlar.Ne peygambere saygılı oluyolar ne de dine.
-----------------------------
Kime saygı göstermem gerekiyor?Türkleri Yecüc-Mecüc olarak gösterip kıyamet alameti olarak gösteren,hadis ve benzeri savsatalarla ordusunu OrtaAsya'ya göndermiş olan ve binlerce Türkü ağaçlara astıran,kendi bildirdiklerine yapılan ekleme ve çıkarmalarla gizlice arapları üstün kabul ettiren birine hiç kusura bakmasın saygı göstermek zorunda değilim.muhammede inananlara birşey diyemem kendi tercihleri,bu tercihlerine saygım sonsuz.Ama benim Kinim,Dinimdir.Başka dine inanmam!..Esenkal